Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ Kıbrıs Barış Harekatı’nın 48. Yıl dönümünü nedeniyle yaptığı açıklamada, “Biz Türkler, 'Yurtta Sulh Cihanda Sulh’ diyen kahraman bir milletiz. 20 Temmu 1974 tarihinde de Ne
Kıbrıs Barış Harekatı’nın 48. Yıl dönümünü nedeniyle yaılı basın açıklamasında bulunan Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ Kıbrıs Türklerinin bağımsılık mücadelesinin dönemin efsane lideri ve Kuey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'la ir ve yaptığını kaydetti. Kaptanı Derya Piyade Paşa tarafından Kıbrıs'ın Osmanlı Devleti döneminde Osmanlı topraklarına dahil edildiğini belirten Özdağ, 'Osmanlı’nın zayıflamasıyla birlikte bu topraklar İngilizlerin eline geçti. Ardından’da Yunanistan ‘Büyük Yunanistan’ idealini gerçekleştirmek için Kıbrıs’ı ele geçirmek için çalışmalar yaptı. Türklere karşı suikastlar, Türklere ikinci sınıf insan muamelesi yapma, çocukları küvette öldürmelere kadar insanlık dışı uygulamalar yapıldı. Daha sonraki yıllarda Adnan Menderes döneminde bunu önleme adına bir takım çalışmalar yapıldı. Ardından da Menderes döneminden 1974 yılına kadar Türk Silahlı Kuvvetleri kendisini modernize etti ve Kıbrıs’la ilgili yapılan zulümleri gördü. Çünkü biz orada Garantör devlettik. Bu nedenle yapılanlar karşısında Türkiye ve İngiltere’nin müdahale etme hakkı vardı. 1974 yılında yapılan zulümler tahammül edilmez seviyeye ulaşınca Kıbrıs Türklerinin Garantör devlet olan Türkiye Cumhuriyeti Devletinden yardım istemesi neticesinde Necmettin Erbakan ve Bülent Ecevit’in döneminde 20 Temmuz 1974’de bir barış harekatı yapıldı. Önemli olan konu orada Türklerin ve Rumların can güvenliğini sağlamaktı. Bunun akabinde Rauf Denktaş ve Fazıl Küçük’ün başlattığı mücadele Rauf Denktaş’la birlikte zirveye ulaştı. Gerçekleşen barış harekatından sonra orada Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti kuruldu. 1974 yılından bugüne kadar o topraklar üzerinde ayakta tutunma çalışan bir Türk toplumu var' dedi.
Açıklamasında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kurucusu Rauf Denktaş'tan büyük bir övgüyle söz eden Özdağ sözlerine şöyle devam etti, “Rauf Denktaş’ta aynen Mevlana’nın tarif ettiği gibi devlet işlerinde çok temkinli idare etmesini biliyor, sabırlı ve idealist bir devlet adamıydı. Devlet adamı kolay yetişmiyor. Büyük ülkeler, büyük devletler devlet adamları değişse de yine o birikimli kişileri yine devlet işlerinde çalıştırırlar. Bizde de böyle olmalıdır. Mevlana sözünde ahmaklar baş oldular da akıllılar başlarına çizme çektiler der. Denktaş bana ne diyebilirdi. Demedi. Denktaş’a çoğu zaman boşu boşuna kızıldı. Boşu boşuna sitemler edildi. Süleyman ve asap işbirliği içerisinde Türkiye ile devamlı birlikte hareket etti. Birlikte Kuzey Kıbrıs’ın ve halkının hakkını savundu. Rauf Denktaş zaman zaman Kıbrıslılar tarafından da yanlış anlaşıldı. Hataları elbette vardı. Kuzey Kıbrıs büyük bir liderini kaybetti. Ama daha önsezili, daha başarılı liderler de mutlaka çıkartacaktır. Bu topraklarda şerler tükenmese de erler de tükenmiyor. Bizim yine erlerimiz doğacak ve nice erlerimizi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde Türklüğün hakkını demokratik zeminde savunacaktır. Barbaros’un, Piyade Paşanın, Cengiz Topel’in ve Denktaş’a kadar Kıbrıs davasına gönül veren tüm değerlerimizin aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyorum. Hepsine Allah’tan rahmet diliyorum. Kıbrıs davası Türkiye ve Türk Dünyasıyla ve İslam Dünyasıyla beraber devam edecek. Orada asla Rumların dedikleri olmayacaktır. İnsanlık ve Türklük kazanacaktır.”