CHP Ankara Milletvekilleri Murat Emir ve Gamze Tasçier, 18 Temmuz’da Ankara Büyüksehir Belediyesi’ne devredilen Ankapark’ta; Çevre, Sehircilik ve Iklim Degisikligi Bakani Murat Kurum’un park ile ilgili açiklamalarina tepki gösterdi. Emir, “Çevre, Sehircilik ve Iklim Bakanligi Ankapark’a el koymaya çalisiyor olabilir. Bunun hazirliklarini yürüttüklerine dönük belirtiler var. Buradan (Bakan Kurum’a) sesleniyoruz: Sakin aklinizdan bile geçirmeyin. Burasi Ankaralilarindir ve buranin ne olacagina Ankaralilar karar verecek” dedi. Tascier ise “Bu ölü yatirimin hesabinin sorulmasi ve 801 milyon dolarin Gökçek’ten rücu edilmesini talep ediyorum. Çevre Bakanligi’nin burayi almak gibi bir niyeti varsa, akillarindan bile geçirmesinler. Bir hukuksuzluga basvuracaklarsa, ilk seçimde Ankarali en agir bir sekilde onlara dersini ve cevabini verecektir. Biz de bu sürecin takipçisi olacagiz” diye konustu.
CHP Ankara Milletvekilleri Murat Emir ve Gamze Tascier; kapilarini 21 Mart 2019’da açan, 801 milyon dolara mal olan ve yalnizca 7 ay isletildikten sonra kapatilan, 3 yillik hukuki sürecin ardindan da 18 Temmuz itibariyle belediyeye devredilen Ankapark’ta inceleme gezisi yapti.
Emir, sunlari söyledi:
“Ankapark bakimsiz bir halde, virane bir halde; adeta bir hurda yiginina dönüsmüs durumda. Halkimizin vergilerinden 801 milyon dolari burada bu hurdaliga gömdüler. Arkamiza baktigimizda, Atatürk’ün mirasinin çignendigini görüyoruz. Çünkü, Atatürk Orman Çiftligi arazisi, Atatürk’ün Ankaralilara ve tüm Türkiye’ye mirasiydi. Ama Atatürk’ün mirasi çignendi.
Ayni zamanda burada büyük bir doga katliamini görüyoruz. Çünkü Ankara’nin akcigerlerini mahvettiler, agaçlarini kestiler. Büyük bir hukuk skandali görüyoruz: Çünkü mahkeme kararlarinin arkasindan dolanarak Atatürk’ün mirasini da çigneyerek, buraya böylesine ‘çilgin bir projeyi’ yapmaya gayret ettiler. Büyük bir israf görüyoruz. Altyapi için, Ankaralilar için harcanmasi gereken 801 milyon dolar bu hayali proje için harcandi ve burada adeta bir yapay hurdalik yaratildi. Ve maalesef hukuki süreçler nedeni ile Ankara Büyüksehir Belediyemiz, buraya 3 yil boyunca her türlü hukuk mücadelesi vermesine ragmen buraya gerekli yatirimi veya gerekli islemleri yapamadi, yaptirtilmadi.
Ancak büyük mücadelelerden sonra, yedi gün önce Ankara Büyüksehir Belediyemiz, mahkeme karari ile burayi devraldi. Katilimci belediyecilik geregince, seffaflik geregince ve halka hesap vermenin onurlu bir görev sayilmasi nedeniyle burayi halka açti. Çünkü Ankaralilarin burayi görmesini istiyoruz. Halkin paralarinin nasil gömüldügünü, nasil israf edildigini herkes görsün istiyoruz.
Ankapark, Ankaralilarin. Ankaralilardan kesilen paralarla yapildi. Ankara’ya verilmesi gereken hizmetler yerine bu demir yiginina bu paralar yatirildi. Ankapark’a ne yapilacaksa, Ankaralilarin karar vermesi gerekiyor.
“ÇEVRE, SEHIRCILIK VE IKLIM BAKANLIGI ANKAPARK’A EL KOYMAYA ÇALISIYOR OLABILIR”
Buradan özellikle Murat Kurum’a sesleniyoruz; Melih Gökçek’in açiklamalarina baktigimizda, son gelinen sürece baktigimizda bir seyi görüyoruz. Çevre ve Sehircilik Bakanligi bu Ankapark’a el koymaya çalisiyor olabilir. Bunun hazirliklarini yürüttüklerine dönük belirtiler var. Buradan sesleniyoruz: Sakin aklinizdan bile geçirmeyin. Burasi Ankaralilarindir ve buranin ne olacagina Ankaralilar karar verecek. Çevre ve Sehircilik Bakanligi buradaki ihmali, buradaki israfi, buradaki katliami görmedi, seyretti. Ve simdi burayi Ankaralilarin elinden almak üzere harekete geçmeyi düsünüyor. Ama uyariyoruz sakin denemesinler.
Burasi 7 gün önceye kadar Bakanligin ilgi alaninda degildi. Buranin ne hale geldigini ortaya koyulduktan sonra, buranin nasil bu hale getirildigi milletin önüne getirildikten sonra Çalisma Bakanligi harekete geçti. Çünkü yaptiklari israfin, yaptiklari hatanin böylesine görünür olmasini istemiyorlar. Adeta tutustular…
Bunun için de yine Ankapark’i, Ankaralilardan kaçirmaya çalisiyorlar. Sakin denemesinler, cesaret etmesinler. Böyle bir girisimde bulunmasinlar. Bu yönüyle herkes bilsin ki su ana kadar 3 yildir hukuk içerisinde Ankaralilar ile birlikte, ortak akilla, Ankara’yi yöneten, Ankara Büyüksehir Belediyemiz bundan sonra ayni sekilde Ankaralilara hizmet edecektir.”
“BURAYI YAPANLAR ANKARALININ PARASINI YOK SAYDIGI GIBI HAYATINI DA YOK SAYDILAR”
Tasçier ise söyle konustu:
“Sirf birisinin, o dönemin belediye baskaninin yasayamadigi çocuklugunu yasasin diye Ankaralilarin milyonlarca lirasi çöp yigini haline getirildigi gibi burada bir doga katliami da yapilmis durumda. Mansur Bey’in açiklamasinda oldugu gibi burasi cografi olarak da böyle bir projenin yapilmamasi gereken bir yer. Çünkü ‘taskin alani’ olarak, Bakanligin bizzat raporu ile ifade edilen bir yer. Ikinci olarak da Ankaralilarin parasinin nasil hiç edildigi ve buraya yolsuzlugun resmi nasil yapilir derseniz, bir sehrin parasi nasil yok edilir derseniz tüm Ankaralilarin gelip burayi gezmesi ve vergileri ile ödedikleri paranin nasil çarçur edildigini görmesini isterim. 31 Mart seçimlerinde, bu hurda yiginini sirf seçim öncesi oy alabilmek için açmaya çalismislardi. O dönem Çinli bir firma bu haliyle bu makinalarin çalismasinin ölüm tehlikesi yaratacagini ifade etmisti. Yani burayi yapanlar Ankaralinin parasini yok saydigi gibi hayatini da oy ugruna yok saymayi göze almislardi.
O dönem Çevre Bakani’na, Murat Kurum’a bunu sorduk. ‘Güvenlik tehlikesi var. Bu konu ile ilgili arastirmaniz var mi?” O gün kulaginin üstüne yatan bakan, sorumlulugunu yerine getirmeyen bakan Ankaralilinin parasinin hesabini sormayan, can güvenligini yok sayan bakan, kalkmis bugün; daha 1 hafta önce teslim alan Mansur Yavas ve belediyesine sorumluluktan bahsediyor. Hadi, yalan söylüyorsunuz. Utanmaniz da mi yok?
Hem bir Ankarali olarak, hem de bir milletvekili olarak bu ölü yatirimin hesabinin sorulmasi ve hayallerini gerçeklestirmek için 801 milyon dolarin Gökçek’ten rücu edilmesini talep ediyorum. Yetkililerin de gerekli yasal ve hukuki islemleri yapmasi lazim. Çevre Bakanligi’nin burayi almak gibi bir niyeti varsa, akillarindan bile geçirmesinler. Bir hukuksuzluga basvuracaklarsa, ilk seçimde Ankarali en agir bir sekilde onlara dersini ve cevabini verecektir. Biz de bu sürecin takipçisi olacagiz.”
BAKAN KURUM NE DEMISTI?
Çevre, Sehircilik ve Iklim Degisikligi Bakani Murat Kurum, Bitlis’te yaptigi konusmada Ankara'da dava süreci devam eden Ankapark hakkinda açiklamalarda bulunmustu. Bakan Kurum sunlari söylemisti:
“Simdi Ankara Büyüksehir Belediyesi’nin önünde iki seçenek var. Ya geçmisi, mahkeme süreçlerini, park ile ilgili yersiz tartismalari, sosyal medya algi çalismalarini bir kenara birakacaksiniz. Ankarali kardeslerimizin rizasiyla yapilan bu projeyi vatandaslarimizin hizmetine sunacak, binlerce Ankarali gencimize istihdam saglayacaksiniz. Burayi yükselen Ankara’mizin en güzide mekânlarindan biri haline getireceksiniz. Ya da yine her firsatta arkasina sigindiginiz engelleniyoruz yalanina sarilacak, burayi bir çöküntü alani olarak birakacaksiniz.
Simdi soruyorum. Bu iki seçenekten hangisini tercih edeceksiniz? Bu alani yüz binlerce Ankaralinin hizmetine mi sunacaksiniz? Yoksa 3 yildir oldugu gibi burayi çürümeye mi terk edeceksiniz? Burayi, bugüne kadar oldugu gibi bundan sonra da siyasi ikbaliniz için bir malzeme olarak kullanmaya devam mi edeceksiniz? Biz bu sorularimizin cevaplarini milletimiz gibi merakla bekliyoruz. Bunun sonuna kadar da takipçisi olacagiz. Açik ve net söylüyorum. Biz bugüne kadar Bitlis’imizde, Istanbul’umuzda, Ankara’mizda, 81 ilimizde hiçbir alanin sahipsiz kalmasina asla müsaade etmedik, bundan sonra da müsaade etmemizi kimse bizden beklemesin”