ESCARUS’tan Kadina Yönelik Siddete Karsi Uluslararasi Mücadele Günü Mesaji
“Kadina Yönelik Siddete Karsi Uluslararasi Mücadele” günü kapsaminda degerlendirmede bulunan Escarus Genel Müdürü Dr. Kubilay Kavak: “Cinsiyet esitliginin ve toplumsal güvenligin saglanmasi yönünde büyük engeller olusturdugunu gözlemledigimiz bu konu, önemli sayidaki kadinin egitim, üretim ve sosyal hayata etkin katilimini olumsuz yönde etkiliyor.”
“Kadina Yönelik Siddete Karsi Uluslararasi Mücadele Günü”nün önemine dikkat çeken Escarus, cinsiyet fark etmeksizin, siddetten uzak, güvenli, esit ve özgür yasamin temel bir insan hakki olduguna vurgu yapiyor. Cinsiyete yönelik tüm siddet türlerinin ortadan kaldirilmasi gerektigini vurgulayan Escarus Genel Müdürü Dr. Kubilay Kavak: “Kadina yönelik siddet, bir diger ifadeyle cinsiyete dayali siddet, kadinlar üzerinde telafi edilemez boyutta fiziksel ve psikolojik zarara sebep oluyor. Cinsiyet esitliginin ve toplumsal güvenligin saglanmasi yönünde büyük engeller olusturdugunu gözlemledigimiz bu konu, önemli sayidaki kadinin egitim, üretim ve sosyal hayata etkin katilimini olumsuz yönde etkiliyor.”
“Kadina yönelik siddetle mücadelenin tüm siddet biçimlerini önlemeye yönelik olmasi gerekiyor”
Dr. Kavak, özel, kamusal ve çalisma hayatinda kadina yönelik her türlü siddet biçiminin tamamen sona ermesi gerektigini belirterek, sözlerine söyle devam etti: “Siddeti sadece fiziksel bir eylem olarak görmemeliyiz. Duygusal, ekonomik hatta dijital siddet, psikolojik ve ekonomik zararlariyla kadinlara ve toplumsal hayatimiza olumsuz anlamda etki ediyor. Siddet; hakaret etmek, küçük düsürmek, tehdit etmek, özgürlügünü kisitlamak, asiri israrci davranmak, çalismaya veya çalismamaya zorlamak, giyinme özgürlügüne engel olmak, gelirini kontrol altina almak, dijital platformlar üzerinden istenmeyen ölçüde takipçilik yapmak gibi birçok sekle giriyor. Kadinlar, toplumsal cinsiyet kimliginden dolayi, yani yalnizca kadin olmalarindan ötürü, fiziksel ve ruhsal olarak zarar görmelerine neden olan eylemlere maruz kalabiliyor. Kadina yönelik siddetle mücadelenin tüm bu siddet biçimlerini önlemeye yönelik olmasi gerekiyor.”
“Sirketlerin kadin çalisanlarina verdigi destek ve güvenin toplumsal açidan büyük bir katma degeri var.”
Cinsiyet esitligi ve siddetin sona erdirilmesi temalarinin Birlesmis Milletler tarafindan ilan edilmis Sürdürülebilir Kalkinma Amaçlari arasinda yer aldigina vurgu yapan Dr. Kavak, sözlerini söyle tamamladi: “SKA 5, cinsiyet esitligini saglamak ve tüm kadinlarla kiz çocuklarini güçlendirme hedefiyle her türlü siddet ve istismari, insan kaçakçiligini, zorla veya erken yasta evlendirilmeyi de önlemeyi amaçliyor. Özellikle gelismemis ve gelismekte olan toplumlarda, kadinlara ve kiz çocuklarina yönelik siddet türlerinin tamamini yok etmek için önemli adimlar atilmasi gerekiyor. Siddetin her türlüsünün önüne geçebilmek için toplumda farkindalik yaratilmasi sart. Sikâyet ve ceza mekanizmalarinin iyi kurgulanmasini da önemli bir ihtiyaç olarak görüyoruz. Çalisma hayatinda siddet ve taciz vakalarini önlemek için kurumlara da sorumluluk düsüyor. Kadinlarin ve erkeklerin is hayatinin her alanina esit sekilde katilabilmeleri ve firsatlara esit sekilde erisebilmeleri amaciyla gelistirdigimiz Cinsiyet Esitligi Programi Sertifikasi’nin (CEPS) önemli kriterlerinden birinin “çalisma hayatinda taciz ve siddet vakalarinin önüne geçmek” oldugunun altini çizmek istiyorum. Bu alanda is ortaklarimizla yaptigimiz çalismalarda sirketlerin kadin çalisanlarina verdigi destek ve güvenin toplumsal açidan büyük bir katma degeri oldugunu görüyoruz.”