CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu, “Ayaga kalk CHP, ayaga kalk Türkiyem. Nefsine hâkim olanlarin iktidari geliyor. Durma CHP, korkma ve kaygilanma. Bedeli ne olursa olsun ne pahasina olursa olsun. Mutlaka ama mutlaka kazanacagiz” dedi.
CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu, bugün; TBMM’de partisin grup toplantisinda konustu. Grup toplantisina, 132 gündür grevdeki Kristal Is Sendikasi’na üye isçiler de katildi. Kiliçdaroglu, sunlari söyledi:
“BIR YOL AYRIMINA DOGRU TÜRKIYE GIDIYOR: Tüm vatandaslarimin en azindan bu sefer dikkatle dinlemelerini istiyorum. Bir yol ayrimina dogru Türkiye gidiyor. Içinde bulundugumuz olumsuz tabloyu düzeltmek için birlikte, demokratik kurallar içinde Türkiye’yi dönüstürmek ve çagdas uygarligi yakalama ve onu asmak azmini yerine getirmek için mücadele ediyoruz. O nedenle bütün arkadaslarimin, vatandaslarimin; hangi partiden, hangi bölgede olursa olsun dikkatle dinlemesini isterim.
BIR KISININ, KOSKOCA BIR ÜLKEYI UÇURUMUN KENARINA SÜRÜKLEDIGININ HIKAYESIDIR: Sevgili halkim, degerli yol arkadaslarim. Size bugün hazin bir hikâyeyi anlatacagim. Adim adim bugüne nasil geldik, bunun hikayesini sizlerle ve halkim ile paylasacagim. Tek bir konu. Ama o kadar aci sonuçlar var ki... Bu anlatacagim hikâye; ‘kupon arazileri satarken bana soracaksiniz’ diyen bir kisinin koskoca bir ülkeyi uçurumun kenarina sürüklendiginin hikayesidir. Bu hikâye milleti aldatip, mali götürme sanatinin hikayesidir. Bu hikâye yoksuldan alip, varsila vermenin; milleti soyup sogana çevirmenin hikayesidir. Bu hikâye yolsuzluklar, kamu ihalelerinde çevrilen ayak oyunlari, kentlerin rant ugruna yagmalanmasi, beton ormanina dönüstürülmesi, israf ve elbette bu hikayenin içinde çeteler var.
KENDI ÇIKARDIGI KANUNDA 191 KEZ DEGISIKLIGI NE IÇIN YAPAR?: Simdi soruyorum: Bir ülkede iktidar kendi çikardigi kanunda 191 kez degisikligi ne için yapar? Bir yapar anlarim, iki yapar anlarim, bes yapar anlarim. 191 kez bir kanunda degisiklik ne için yapilir? Kanunda yapiliyor, genelgelerde yapiliyor… Soru: bir kanun ile bu kadar ugrasmanin temel sebebi ne? Açik ve net söyleyeyim: Temel sebebi; servet transferini gerçeklestirmektir. Birilerine, bir gruba, bir avuç çeteye servet transferini gerçeklestirmek. Milyonlardan alip bir avuç kisiye vermek. Bu, Türkiye’nin geldigi açmazin birinci asamasidir.
AMA BU BEYLERE YETMIYOR: Üstelik bunu ‘Robin Hood taklidiyse’ yapiyorlar. Vatandasa sunu yaptik, bunu yaptik; övgüler düzüyorlar. Ama yapilan alt gelir gruplarindan üst gelir gruplarina servet transferi yapmaktir. Ve Cumhuriyet tarihinde ilk kez bu kadar yogun bir servet transferi bir avuca, ilk yasanmaktadir. Açikça söylüyorum: Hirsiza, yolsuza servet aktarilmistir. Adrese teslim ihalelerle, beyefendinin bahsettigi kupon arazilerle, imara açilan yesil alanlarla, hatta deprem toplanma alanlariyla… Ama bu beylere yetmiyor. Yanlis anlamayin, kazanamadiklari için filan degil. Doymadiklari için yetmiyor. Eskilerin güzel bir sözü var: Aç doyar ama aç gözlü doymaz, derler. Bunlarin aç gözlü oldugunu bütün milletimin bilmesini isterim. Bu birinci asama…
MALI GÖTÜRDÜLER, HAZINEYE KOYAMIYORLAR. 78 MILYAR LIRAYA EL KOYDULAR: Isin sonu geldi… Ikinci asamaya basladilar. Merkez Bankamiz var. Merkez Bankasi’nin ihtiyaç akçesi dedigimiz bir parasi vardir. Yilin karinin yüzde 20’si orada toplanir. Ihtiyat akçesi kara gün akçesidir… O kaynaga bugüne kadar hiçbir iktidar el sürmedi. Ve her iktidar, ihtiyaç akçesini gözü gibi korumayi bildi. Yüzde 20’sini kara gün parasi olarak ayiriyor Merkez Bankasi. Ama bir kanun çikardilar, ihtiyaç akçesinin tamamini, 78 milyar lirayi aldilar. Ne zaman aldilar 78 milyar lirayi? 2019 yerel seçimlerinden hemen önce. Çünkü seçimi finanse etmeleri gerekiyordu. Para bulmalari gerekiyordu. Para yok. Mali götürdüler, hazineye koyamiyorlar O zaman ne yaptilar. 78 milyar liraya el koydular. Ama millet bunlara öyle bir tokat atti ki bugün hala Ankara, Istanbul, Mersin, Antalya, Adana diyorlar. Habire sayikliyorlar. O nedenle ben bu milletin ferasetine güveniyorum. Bu milletin vicdanina güveniyorum. Bu milletin ahlakina güveniyorum. Bu milletin erdemine güveniyorum.
DEVLETI ÇÜRÜTMENIN ÜÇÜNCÜ ASAMASINA GEÇTILER: Merkez Bankasi’nin parasina el koyduklari için, Merkez Bankasi’nin kasasinda 1 senti bile yok su anda. Ne yaptilar, devleti çürütmenin üçüncü asamasina geçtiler. Swap, yani borç para. Yani gidip dilenerek para bulma. Adi swap ama aslinda borç bulma. Nereden borç bulabilirim, Merkez Bankasi’nin kasasini nasil doldurabilirim, borç orada kalsin, biraz görünür olsun orada diye. Bu sabah gelmeden baktim, Merkez Bankasi’nin kasasi eksi 58,5 milyar dolar açik veriyor. Baskalarinin parasi. Swap su: Benim cebimde para yok. Bizim gençlerin çogu zaten öyle; ceplerinde para yok. Gidiyorum birisinden borç para aliyorum, 100 lira. Bu 100 lira benim 100 liram degil ki… Baskasinin 100 lirasi, ben bunu zamani gelince ödeyecegim zaten. Swap da ayni uygulama. Gittiler; dilendiler, yalvardilar, yakardilar. Hatta hakaret ettiklerinin kapilarina gittiler. Bize biraz borç para verin, diye, Swap’i aldilar getirdiler, Merkez Bankasi’nin kapisina koydular. Bu, bizim gördügümüz üçüncü asama. Ve bunun üzerinden de millete caka satiyorlar. Merkez Bankasi’ni her geçen gün biraz daha fazla borca batiyorlar.
BASTA FOTOROMAN OLMAK ÜZERE HERKESLE FOTOGRAF ÇEKTIREBILIRSIN. GÜVENCESI VAR ADAMIN: Bu da yetmedi. Dördüncü asama. Adi varlik barislari. Niye barislari diyorum, çünkü bir degil tam 9 kez süresi uzatildi. Varlik barislari ne demek? Su demek: Kim olursan ol, ister çocuk ticareti, kadin ticareti, uyusturucu ticareti yap, haram para, kumar parasi, ne yaparsan yap. Kim olursan ol, nereden kazanmis olursan ol. Kaynagini asla sormayacagim. Ne getirirsen getir, sormayacagim diyor. Pislikle mi kazandin, umursamayacagim diyor. Pislige de raziyim ben diyor. Tam 9 kez çikardiklari bu kanunu degistirdiler. Para nereden gelirse gelsin; bu kirli para, uyusturucu parasi nereden gelirse gelsin basimin üstüne dediler. Bir degil, iki degil, bes degil, tam 9 kez bu teklifi yaptilar. Ben de iki sey söyledim. Bir kara para, yani kirli para; iyi parayi ülkeden kovar. Iki; kara para yani uyusturucu parasi sahiplerini de beraber Türkiye’ye getirdi. Hakli miyim, hakliyim. Elini vicdanina koyan herkese soruyorum. Uyusturucuyu serbest birakirsan, uyusturucu baronunun parasini Türkiye’de aklarsan; ne diyecek uyusturucu baronu? ‘Param Türkiye’de, güvencede, ben de Türkiye’ye gideyim. At kostururum orada, nasil olsa siyasiler bu kanunu çikardi, önümü açti. Baska ülkelerde niye riske katlanayim? Git Türkiye’ye krallar gibi yasa.’ Paran var mi, evet. Uyusturucu mu, evet. Siyasilerle fotograf? Basta fotoroman olmak üzere herkesle fotograf çektirebilirsin. Güvencesi var adamin. Kara para gelince, iyi para ülkeden çekildi. Gerçek yatirimci kaçti.
BU YILIN ILK 8 AYINDA ÜLKEMIZE GELEN KARA PARA YABANCI SERMAYENIN 4 KATI: Türkiye 2006’da küresel dogrudan yatirimlarin, ki bu ülkede is ve istihdam yaratacak yatirimlar demektir. Bu toplam yatirimlarin yüzde 1,4’ünü Türkiye çekiyordu. Bugün bu rakam 10 binde 7’ye düsmüs durumda. 10 binde 7’ye düsmüs. Felaket bir tablo. Kirli, kara paranin oldugu bir yerde temiz parayi tutanlar kirlenmek istemiyor ve gelmiyorlar. Iktidar ve sürekasi, besli çeteler, fotoromanlar; bunlarin tamaminin da güvencesi kirli para, kara para. O para gelsin bize diyorlar. Bu yilin ilk 8 ayinda ülkemize gelen kara para yabanci sermayenin 4 kati. Neyin sonucudur bu? Paranin rengi nedir, öyle diyordu sarayda oturan zat, paranin rengi, dini nedir hiç sormadik, çünkü paranin rengi ve dini yoktur, para paradir. Oysa para paradir, paranin rengi vardir. Temiz para vardir, beyaz para vardir, kara para vardir, kirli para vardir.
MASAK'IN KANUNUNA BAKSA KARA PARANIN NE OLDUGUNU ÖGRENECEK: Kendi ülkesinden habersiz, MASAK’in kanuna baksa kara paranin ne oldugunu ögrenecek. Çünkü yasa tanimiyor zaten. Anayasa tanimiyorum diyor zaten. Para gelsin, ben ayakta durayim sadece diyor. Bedeli ne olursa olsun diyor. Ben bir tarafa, Türkiye bir tarafa diyor. Saray sosyetesi bir tarafa, Türkiye bir tarafa diyor. Biz bir tarafa diyor, besli çetelerle; 85 milyon bir tarafa diyor. Ben onlari kandiririm diyor, ben onlari ikna ederim diyor. Ama Türkiye eski Türkiye degil. Türkiye, uyanan bir Türkiye. Türkiye, gelecegini saglikli bir sekilde güvence altina almak isteyen bir Türkiye. Bunun mücadelesini yapacagiz.
KARA PARANIN TÜRKIYE’DE AKLANDIGINI MISIR’DAKI SAGIR SULTAN DA BILIYOR: Onurlu bir iktidar hiçbir zaman kirli para gelsin demez. Serefli bir iktidar, kirli paraya; asla ve asla kucak açmaz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti gri listeye alindi, haberleri bile yok. Gri listenin ne oldugunu biliyorlar ama bilmezlikten geliyorlar. Kara paranin Türkiye’de aklandigini Misir’daki sagir sultan da biliyor. Türkiye’nin itibarini koruyacak olan, aziz milletim; Türkiye’nin sayginligi koruyacak olan sevgili vatandaslarim: Kirli paradan, uyusturucu parasindan medet umanlardan uzak durun, evlatlarinizi seviyorsaniz, ülkenizi seviyorsaniz uzak durun. Kirli paradan hayir gelmez. Uyusturucu parasindan hayir gelmez. Yolunu, yordamini açanlar; bunlarin memlekete faydasi yoktur. Geldigimiz nokta da budur zaten.
BIR DE YAKALANMAYANLARI KOYARSAN, 1 MILYON EDER: Kirli para gelirse ne olur? Bunun yaniti kürsüde degil sokaklarimizda. Biri çikmis diyor ki ‘Haftada ortalama 5 bin uyusturucu saticisini veya imalat yapani gözaltina aliyoruz.’ Türkiye’de. Ben bunu söyledigimde, gündeme getirdigimde; kiyamet kopmustu. Vay söyledir, böyledir; denmisti. Ama bilsinler, Misir’daki sagir sultan da bilsin: Bay Kemal 85 milyonun hakkini ve hukukunu koruyacaktir. Bu itirafi için de tesekkür ederim. Haftada ortalama 5 bin uyusturucu saticisini veya imalat yapani gözaltina aliyoruz, diyor. Pardon, burasi Kolombiya mi? Kolombiya’da bile böyle degil ya. Ne demek ya. Haftada 5 bin kisi, ayda 20 bin eder, yilda 52 hafta var, yilda 260 bin eder degerli arkadaslar. Bir de yakalanmayanlari koyarsan 1 milyon eder, 1 milyon. Kendileri itiraf ediyorlar ama bana kiziyorlar. Neden, dogruyu söyleyeni 9 köyden kovarlar. Hiç kimse endise etmesin, Bay Kemal 10’uncu köye gidecektir ve yine halkin çikarlarini savunacaktir.
HESAPLASIYORLAR, BIRBIRLERINI ÖLDÜRÜYORLAR, ÇÜNKÜ BILIYORLAR KI ONLARI DESTEKLEYEN SIYASETÇILER VAR: Uyusturucu baronlarinin ülkemizde isi ne? Sokaklarimiz bu kadar mi güvensiz. Gençlerimiz bu kadar mi tehlike altinda. AVM’lerde, uyusturucu pislikleri; birbirlerini öldürüyorlar. Istanbullularin gözleri önünde. Hesaplasmayi Istanbul’da yapiyorlar. Iktidarin gözünün önünde. Korkmuyorlar. Çekinmiyorlar, hesaplasiyorlar. Birbirlerini öldürüyorlar, çünkü biliyorlar ki onlari destekleyen siyasetçiler var. O siyasetçiler de saray ve sürekasidir. Dava açiyorlar konustuktan sonra. Saniyorlar ki dava açinca Bay Kemal geri adim atacak. Feristahiniz gelse biz geri adim atmayiz.
SARAY, FOTOROMAN… NE YAPIYORLAR, AGIRLIYORLAR ORADA HERHALDE: Sirp çete lideri Istanbul’da yakalanmadi mi? Yakalandi. Kirmizi bülten ile araniyordu. Kirmizi bülten su demek: Suç süphesi olan bir kisinin görüldügü yerde tutuklanip, ilgili ülkeye iade edilmek üzere INTERPOL tarafindan 190 ülkede aranmasi demektir. Beyefendi Istanbul’da. Avrupa’nin en çok aradigi 45 suçludan birisi. 8 yildir Istanbul’da. Villada oturuyor beyefendi. Saray, fotoroman… Ne yapiyorlar, agirliyorlar orada herhalde. En sonunda polis arama yapiyor, yerleri kaziyor. Kaybolan erkekler ve kadinlar var. Biz üstlerine gittigimiz zaman hareket ediyorlar. Ama bunlar beceremez ve yapamazlar. Para ile teslim alindiysaniz, iradeniz de teslim alinmis demektir. Bunu hiç kimse unutmasin. Bunlar Istanbul’da her türlü pislige bulasiyorlar.
DAHA NEYINI ISPAT EDEYIM: Bana diyorlardi ya ‘Ispat et ispat’. Daha neyini ispat edeyim. Ama yakasini tut ve mahkemeye getir diyorsaniz; ona millet karar verecek, iktidara gelecegiz ve göreceksiniz. Tek tek yakalarindan yapisip, onlari hâkimin huzuruna çikaracagim. Hiç endise etmeyin.
GRAM KADAR ONURU OLSA BIR DAKIKA DURMAZ ISTIFA EDER: Bizim fotoroman nerede? Yahu bir inansin gram kadar onuru olsa bir dakika durmaz istifa eder. Böyle insanlar ülkeye en büyük zarari veriyorlar. Hamisi kim, sarayda oturan zat. Ne için? El ele verip bu isleri çeviriyorlar. Ben bilmez miyim? Onlarin ruhunu bilirim ben.
DEVLETI SIZDEN ÇOK DAHA IYI BILIRIZ: Daha çok kara para demek, daha çok uyusturucu demektir. Daha çok uyusturucu ise karnini doyuracak tavuk döner alamayan gençlerimizin, MET denilen zehirlerin pençesine düsmesi demek. Bu konuda bütün vatandaslarimin dikkatini çekiyorum. Yine ben söylemiyorum. Adalet Bakanligi’nin verilerini söyleyecegim size. 2020 yilinda açilan uyusturucu dosya sayisi 314 bin 466. 2021 yilinda 300 binlik rakam, 422 bin 479’a çikmis. Bunlar yakalanip teslim edilenler. Büyümeye bakin. Geçen hafta bu kürsüde Emniyet Genel Müdürlügü’nün raporunu açiklamistim. Bunlar Emniyet Genel Müdürlügü’nün hazirladiklari raporlardan da habersiz. Okumuyorlar bu raporlari. Felaketi görmek istemiyorlar. Bu raporlari bizim okumadigimizi saniyorlar. Biz devleti sizden çok daha iyi biliriz. Devletin sayginligini koruruz biz. Devletimizi, ülkemizi yüceltiriz. Ama siz devletin çürüttünüz.
BU ÜLKENIN EVLATLARINI HEBA ETMIS BIR IKTIDARSINIZ: Saray ayri havada. Bürokrasi zaten birakmis. Bürokrat arkadaslarima buradan da bir çagri yapayim. Asker, sivil, polis. Kimse. Ülkenize sahip çikin. Hiçbir yanlis islemin altina sakin ola ki imza atmayin. Çikmislar efendim; yok ‘kökünü kurutacagiz’, yok ‘ayagini kirin.’ Sen aslinda onu söylüyorsun, arkadan da mali götürenler var. Paralari getirenler var, burada temizleyip yurt disina götürenler var. Siz evlatlarinizi heba etmis bir iktidarsiniz. Bu ülkenin evlatlarini heba etmis bir iktidarsiniz. Bir iktidar kendi evlatlarini heba eder ve uyusturucu batakliginin içine sokarsa bu memlekete faydasi yok demektir.
TEMIZLEYECEGIZ VE ÇIKARACAGIZ: Tuz koktu, su çürüdü. Ikisi birden oldu. Türkiye Cumhuriyeti Devletini çürüttüler. Organlarini çürüttüler. Cumhuriyetten intikam almayi da söylemeyi ihmal etmiyorlar. Türkçeye, kurulusa saldiriyorlar. Milli Kurtulus Savasina saldiriyor, o cüreti bile artik gösteriyorlar. Bir yüzey var, yüzeyin altinda sig bir alanda biriken ciddi bir kirli, pislik var orada. Bunu temizleyip çikarmak, Allah nasip ederse bunu yapacagiz. Temizleyecegiz ve çikaracagiz.
MERKEZI SARAYDIR, SARAYDIR, SARAYDIR: Yozlasmanin ana merkezi, uyusturucu batiginin içine genç evlatlarimizi sürüklemenin, bunun politikalarini hayata geçirilmesinin temel merkezi saraydir, saraydir, saraydir. Bütün bu dümenleri çevirenlerin sayisi 10 bini geçmez. Dibine kadar batmis durumdalar. Girtlaklarina kadar kirlilik içindeler. Hepsini biliyoruz. Bu devletin namuslu polisleri, güvenlik güçleri var. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin güvencesi de teminati da CHP’dir.
TÜRKIYE'YI KIRLILIKTEN ARINDIRMAK BAY KEMAL'IN BOYNUNUN BORCUDUR: Kiliçdaroglu’nu nasil sustururuz? Önce benimle bir anlasmayi denediler. Duvara tosladilar. Yok öyle yagma. Kiliçdaroglu’nun önünde sizin geçmeyeceginiz duvarlar var, duvarlar. O duvarlar adalet duvarlaridir, hak duvaridir, halkin duvaridir onlar. O duvarlari asip bana ulasamazsiniz. Ikinci adimi attilar, taseron sermayedarlari buldular. Bay Kemal’i siz yipratin, finansmani da bizden, dediler. Kimlerin oldugunu çok iyi biliyoruz. Sureti muhalefetten görünen ama kirli sermayelerle çalisanlarin tamamini da biliyoruz. Hiç kimse endiselenmesin. Türkiye’yi kirlilikten arindirmak Bay Kemal’in boynunun borcudur. Kirlilikten arindiracagim, bütün alanlarda. Bunlara sesleneyim, Cumhurbaskani adayini bu taseron sermayedarlar degil alti namuslu lider belirleyecek. Gidin bunu besli çetelerinize söyleyin, dedim.
KÖTÜ GIDISE DUR DEMEK ZORUNDAYIZ: Unutmayin; milletler istilalarla ve savaslarla yok olmazlar. Iç çürüme ile yok olur. Devletin kurumlari çürür, ahlak yozlasir. Ahlaksizlik egemen olur ve devletler yok olur. Hepimiz bu kötü gidise dur demek zorundayiz. Bu böyle giderse; fazla degil, 4-5 yil sora, Türkiye’yi nasil ayakta tutariz, bu tartisilacaktir. Ilk seçimlerde insallah, tabloyu ters yüz edecegiz. Çürümeyi engelleyecegiz. Bu topraklarda bir tek uyusturucu baronu kalmayacak.
DEVLETLE KAVGALI DEGILIZ: Sistemdeki çürümeyi nasil temizleyebiliriz. Yukaridan, fotoromanin talimati ile bana dava açiyorlar. Saniyorlar ki Kiliçdaroglu geri adim atacak. Devletle kavgali. Biz devletle kavgali degiliz. Uyusturucu tacirlerine, uyusturucu baronlarina yol açanlarla kavgaliyiz. Öyle polisin arkasina saklanip da bu millete kendini anlatma. Yüregin yetmez senin. Bunu yapiyorsan, dünyanin en büyük korkagisin sen. Polisler benim canim ve cigerim. Onlar Bay Kemal’in ne oldugunu biliyorlar. Polislerin hakkini ve hukukunu Bay Kemal’in savundugunu da biliyorlar. Onlara robot muamelesi yapan iktidarin kim olugunu, sarayin da ne oldugunu biliyorlar. Benim de ne oldugumu gayet iyi biliyorlar.
IMAMOGLU’NU KIMSEYE YEDIRMEYIZ: Burada bir parantez açmak isterim. Polislerimizi intihara sürükleyen, onlari hiçe sayan, robot gibi gören kirli bir yapi, simdi de Istanbul Büyüksehir Belediye Baskanimizi siyasi yasakli yapmaya çalisiyor. Açik ve net söylüyorum. Ekrem Imamoglu büyük lokmadir, bogaziniza takilir ve kalir. Biz Ekrem Imamoglu’nu kimseye yedirmeyiz.
BATAKLIK KURUTULMADAN TÜM SINEKLER ÖLMEZ: Polislerimiz bu kirli yapi ve pisliklerle mücadele ediyor ama bataklik kurutulmadan, tüm sinekler ölmez. Batakligi kurutacaksiniz ki orada artik sinek olmasin. Bataklik kirli paradir. Uyusturucu parasidir. Kara paradir. Getir kaynagini sormayacagim denen para o batakliktir. O parayi almazsaniz o bataklik kurur. Ama bizim paraya ihtiyacimiz var. Ama kirli paraya degil.
DÜNYA ZATEN ÇOKTAN DUYDU: Temiz paraya ihtiyacimiz var. Temiz bir iktidar temiz para ister. Ülkesine gelsin yatirim yapsin ister. Kirli para ülkeye girerse, çeteler de ülkeye girer. Ama halkin çocuklarina o para inmez. Halkin çocuklarina, onun kalintisi, uyusturucu olarak iner. Çaresi temiz paradir. Temiz para dedim; Erdogan hemen bagirdi. Temiz para mi olur, kirli para mi olur? Nereden çikardin. Ekonominin e’sini bilmezseniz, dünyanin ne oldugunu bilmezseniz, bagirirsiniz. Baska bir sey yapamazsiniz. Ekonomi nedir, temiz para nedir, kirli para nedir, kara para nedir? Sen niye kanun çikardin. Sözde biz bunu açiklamisiz, dünya duymus. Ya zaten dünya çoktan duydu. Bir de Türkiye’yi gri listeye aldi, adamin haberi bile yok.
TEMIZ PARAYI BULDUM: Evet geziyorum, gidiyorum, konusuyorum. Ama kimse endise etmesin, bu kardesiniz, Bay Kemal temiz parayi buldu. Bundan emin olmanizi isterim. Bu ülkede temiz parayi buldu. Temiz para nedir? Temiz para: Eko yatirim, yesil yatirimlar, teknolojik yatirimlar, ülkenin girisimcilerine destek veren yatirimlardir temiz para. Çevre dostu teknolojileri ve uygulamalari destekleyen, saglayan sirketlere yatirim yapan, sosyal açidan sorumluluk hisseden yatirimlardir. Bu para vatan evlatlarina gider. Girisim evlerinde yapilir, çocuklar sokaklardan toplanir. Çok düsük faizli bir para. Bu paranin gelmesi için kara paranin olmamasi lazim. Ben bu parayi buldum, Erdogan’a söyleyeyim. Geziyorum, nereyi geziyorsun diye soruyor. Sen nereleri gezdigimi zaten bilemezsin ki. Ben senin gittigin yerlere gidemem ki, sen baronlarla konusursun, ben konusmam ki. Ben ülkemi düsünürüm, ülkemin evlatlarimi düsünürüm, çalismasini düsünürüm. Onlara istihdami düsünürüm. 5 trilyon dolar yatirimci parasi ile konustum. Ingiltere’de. 5 trilyon dolar yatirimci parasi olan kurumlarla görüstüm. Erdogan simdi diyecek ki ‘Nereden buldun, nasil konustun?’ Konusurum tabii, sen bilmezsin. Sen issizlik, yoksulluk, büyüme nedir bilmezsin. Temiz para, ahlak nedir, erdem nedir, adalet nedir, Türkiye nedir bilmezsin.
BÜYÜK BIR KOALISYON KURUYORUM. EN GENÇ BEYINLERIN KOALISYONUNU KURUYORUM: Gençlerimizi bu para ile bulusturacak arabulucu beyinlere ihtiyacimiz var. Kim bu arabulucular. Arabulucu deyince yine onun kafasina baska seyler gelir. Dünyaya kaptirdigimiz en iyi beyinlerimizdir. M.I.T.’ye onun için gittim. Adamin dünyadan haberi yok. ‘Kiliçdaroglu, niye M.I.T’ye gidiyor. Dünyanin bir numarali üniversitesine niye gidiyor? Ingiltere’de teknoloji konusunda en önemli iki üniversiteye niye gidiyor? 60 yildir yapay zekayi konusan bir dernege Kiliçdaroglu niye gidiyor?’ Akli ermiyor tabii. Bu arabuluculari saptadim. Hem Türkiye hem de disarida. Bu beyinlerimizden bu gençleri ve parayi yönlendirmesi gerekiyor, bunu isteyecegim. Bay Kemal’de parayi buldum, kafama göre takilirim, çagir o çeteyi bu çeteyi demek yok. Al gülüm ver gülüm hikayeleri de yok. Ben büyük bir koalisyon kuruyorum. Bu siyasi koalisyon degil en genç beyinlerin koalisyonunu kuruyorum. Türkiye’yi gelecege tasiyacak olan gençlerin koalisyonunu kuruyorum. Yani yüksek yetenek insasini saglamaya çalisiyorum. Tabii Erdogan simdi dinliyorsa sormustur, ‘Ya bu Kiliçdaroglu yüksek yetenek insasi diyor, nedir?’ diye. Ben sana anlatayim. En yetenekli beyinlerimiz dünyani dört bir tarafina dagilmis vaziyetteler. Bunlarla içerideki beyinlerimizi koalisyon yapacagiz. Bir araya gelin, Türkiye’yi büyütün diyecegiz. 5 trilyon dolarlik sermaye var. Gelmek istiyor, yatirim yapmak istiyor. Getirecegim, para da Bay Kemal’den diyecegim. Ben, parayi bulacagim. Iste bu üçünü bir araya getirince bataklik kurur. Onlar bunu hayal bile edemezler. Çünkü devleti yönetmesini bilmiyorlar. Çünkü çagdas uygarlik nedir, onu bilmiyorlar.
KASIM SONUNU BEKLEYIN: Kasimin sonunu bekleyin, diyorum. Öyle ‘Kanal attim, kazma vurdum’ falan, öyle vizyonsuz adamlarla bizim isimiz yok. Türkiye’yi 21. yüzyilin yildizi haline nasil getirecegiz, bunu anlatacagim bunu. Erdogan’dan rica ediyorum anlattigim zaman sen de dinle bunu. Dünya nereye gidiyor, Türkiye nereye gidiyor; göreceksiniz. Son sözüm CHP’lilere. Ayaga kalk CHP, ayaga kalk Türkiyem diyorum. Nefsine hakim olanlarin iktidari geliyor. Nefsine hâkim olmayan hiç kimseyi yanimda tutmayacagim. Isterse 40 yillik arkadasim olsun. Bay Kemal’in yaninda kula kulluk edenler asla yer almayacak, dalkavuklar olmayacak. Bay Kemal’in yaninda sizler olacaksiniz. Vatanseverler olacak. Durma CHP, korkma ve kaygilanma. Bedeli ne olursa olsun, ne pahasina olursa olsun. Mutlaka ama mutlaka kazanacagiz.”