“O Gün ve Bugün 1923'ün 100. Yilina Dogru”
Izmir Büyüksehir Belediye Baskani Tunç Soyer, “O Gün ve Bugün 1923'ün 100. Yilina Dogru” adli panelde, Ikinci Yüzyilin Iktisat Kongresi’ni Izmir'de düzenleyecek olmanin heyecanini ve gururunu yasadiklarini belirterek “Gelecegin Türkiyesi’nin iktisat politikalarini sekillendirecek bir çalisma yürütüyoruz” dedi.
Izmir Büyüksehir Belediyesi, “O Gün ve Bugün 1923'ün 100. Yilina Dogru” baslikli panel düzenledi. Moderatörlügünü Prof. Dr. Coskun Küçüközmen'in üstlendigi, Prof. Dr. Bilsay Kuruç ve Dr. Serdar Sahinkaya'nin da yer aldigi panelin açilis konusmasini Izmir Büyüksehir Belediye Baskani Tunç Soyer yapti. 9 Eylül 1922 ile 29 Ekim 1923 arasinda yeni devletin ve yeni cumhuriyetin ekonomi politikalarinin olusmaya basladigini ifade eden Baskan Tunç Soyer, “Izmir bu iki hikâyeye de ev sahipligi yapan bir sehir. 9 Eylül 1922 kurtulusun sehri, ayni zamanda yeni kurulacak cumhuriyetin iktisat politikalarinin olustugu Iktisat Kongresi’nin de ev sahibi sehri. Bu iki önemli kilometre tasina ev sahipligi yapmak, bizim için büyük bir gurur vesilesi ” dedi.
“Isçi, çiftçi, sanayici ve tüccarlari bir araya getiriyor”
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün yeni iktisat politikalarinin sekillenmesinde en temel meselenin ekonomik bagimsizlik oldugunu düsündügünü aktaran Baskan Soyer, sunlari söyledi: “Yeni iktisat politikalarini bu temelde olusturmaya gayret ediyor. Ayrica Iktisat Kongresi'nde isçi, çiftçi, sanayici ve tüccarlari bir araya getiriyor. 17 Subat-4 Mart tarihleri arasinda o günün siyasal ikliminde, gelecegin iktisat politikalarini olusturmaya gayret ediyorlar. Tam da bunu yaparken birbirlerinin kararlarini müzakere ediyorlar.”
Gelecegin Türkiyesi’ne vurgu
Izmir Büyüksehir Belediye Baskani Tunç Soyer, “Bir yandan ortak akil arayisi, bir yandan tam bagimsizlik arayisi bizim cumhuriyetimizin iktisat politikalarimizin sekillenmesinde iki temel araç. Biz de bütün bunlardan ilham alarak cumhuriyetin ikinci yüzyilina giderken Ikinci Yüzyilin Iktisat Kongresini Izmir'de hazirliyor olmanin büyük heyecanini ve gururunu yasiyoruz. Agustos basindan beri sürdürdügümüz çalismalarla gelecegin Türkiyesi’nin iktisat politikalarini sekillendirecek bir çalisma yürütüyoruz” ifadelerini kullandi.
“Cumhuriyetin takvimi baslamis oluyor”
Moderatör Prof. Dr. Coskun Küçüközmen, Izmir'in mükemmel bir finans potansiyelinin bulundugunu belirterek “Bu, hem tarihten gelen gücünden hem de yaptigi çalismalarla hala canli bir kent olmasindan ileri geliyor” dedi.
1933 Birinci Sanayi Plani’nda önemli kamu fabrikalarinin planlandigini ifade eden Dr. Serdar Sahinkaya ise su ifadeleri kullandi: “Bu kurulan kamu fabrikalari, Nazim Hikmet'in Kuvayi Milliye destaninda bahsettigi, bahti degisen sehirlere dönüsüyor. Çünkü bunlar tek basina fabrika degil. Bunlar okul, kültür sanat, bunlar sabah 08.30 ile aksam 17.30 mesai, bunlar saglik hizmeti, spor kulüpleri... Ege bölgesi topraklarinda Ayvalik'tan Taris isletmelerinden asagiya dogru taradiginiz zaman simdi izini bile zor buluyorsunuz ama Sümerbank bir masal degil. Türkiye'nin kaderini degistiren kamu otoritelerinden biriydi. Simdi 1930'li yillarda yillik ortalama büyüme hizi, 7.8. Cumhuriyet bir ulus devletidir. Hiç dis borç almadan Osmanli'nin dis borçlarini ödedi.”
Birinci ve ikinci bes yillik planlara dahil edilen fabrika projelerinin yerlerinin haritasini da gösteren Serdar Sahinkaya, “30'li yillarin sonundaki Türkiye bu haritada. Bu haritada planlanmis, bahti degisen sehirler var. Demiryollari var. Bugün esamesi bile okunmayan devlet fabrikalari var. Kamu çiftlikleri, Atatürk Orman Çiftlikleri var. Simdi tarimda net ithalatçi bir ülkesiniz. Güneydogu Anadolu veya GAP Bölgesi diye tabir ettigimiz Maras, Antep, Malatya oralara bir bakin. Oradaki kamu fabrikalarinin organizasyonunu düsünün. Eger o kamu fabrikalari bugün yürürlükte olsaydi Dogu ve Güneydogu Anadolu bugün nasil farkli olurdu, kim bilir” diye konustu.
Prof. Dr. Bilsay Kuruç da 9 Eylül kutlamalarina atifta bulunarak, “Siz 100 yil sonra, iki milyon kisiyi yürüttünüz. Cumhuriyetin takvimi baslamis oluyor ve bunu siz baslattiniz. Buraya geldigimde en çok Türk bayraginin Izmir’de oldugunu fark ettim. Sizi ve bütün Izmirlileri kutluyorum” dedi.