“SÜPER LIGDE YANGIN VAR” “VAR ACILEN YABANCILASMALI”
CUMHURIYETIMIZIN 99. Yas günü sari-kirmizi...
29 Ekim öncesi evindeki son maçinda taraftar muhtesem bir koreografi sundu. Gurur ve mutluluk bir arada yasandi. Emegi geçen herkese tesekkür ediyor ve hafta degerlendirmesine geçiyoruz.
Türk futbolunun klasik söylemlerinden biridir; maçlari yabanci hakemler yönetsin.
Özellikle 3 büyüklerde isler kötü gittiginde yöneticilerin ve medyanin dile getirdigi bir söylemdir bu. 45 yildir asla gerçeklesmeyen.
VAR: Video Assistant Referee/Video Hakem Sistemi.
Sahadaki hakemin dogru karar vermesi için ekran basindaki hakemlerin yardimci olmasi ve futbolda adaletin saglanmasi için kullanilan teknolojik sistem.
Ilk olarak 2018 Dünya Kupasi’nda harika bir sekilde uygulaninca Türkiye’de hakem tartismalarinin bitecegini ve yorumcu hakemlerin issiz kalacagini düsünmüstüm.
Uygulamanin dünyadaki durumu hakkinda çok bilgim yok fakat sistemin Sampiyonlar Ligi’nde harika bir sekilde uygulandigina taniklik ediyoruz.
Türkiye’de bunu bir türlü basaramadik. Sistem yokken hakem hatalarinin görece kabul edilebilir bir yani vardi; insandi, gözünden kaçabilir, hata yapabilirdi. Ama bu teknolojiyle hata büyük sikintilara yol açiyor.
Zaman zaman kulüplerimizin (son olarak Ümraniyespor) VAR kaldirilsin taleplerini görüyoruz. Teknolojiye ragmen can yakici hatalar karsisinda bu talep “makul” görünüyor.
Son olarak FB-Basaksehir maçinda FB’nin biri net verilmeyen iki penalti pozisyonu tartisilirken ardindan GS-Alanya maçinda tartismalar tavan yapti.
Tartismalarin son bulmasi ve futbolumuzun selameti açisindan VAR sisteminde görev yapan hakemlerin yabanci (Ingiltere ve/veya Almanya) olmasini federasyona öneriyorum.
Günümüz teknolojisinde görüntülerin Riva’dan ya da bir baska ülkeden seyredilmesi açisindan hiçbir fark yok. 4 yildan fazla bir süredir VAR tartismalarini bitiremedigimize göre bir de bunu deneyelim...
VAR’IN ÖZETI...
Osman Zeki Korkmaz (Istanbulspor Teknik Direktörü): ... Hz. Musa degil Hz. Ibrahim, kiz degil erkek, Ayse degil Ismail, Azrail degil Cebrail, keçi degil koç. Biz neresini düzeltelim ki. Ikinci yari böyle çok pozisyon oldu keçileri koç eden. Söyleyeceklerim bu kadar.
FENERBAHÇE’NIN DURDURULAMAZ YÜKSELISI
Sayin Ali Koç’un FB’de baskanlik süreci, gerginlik ve kavga ile geçecekti arsivlere. Çok çalisan, çok para harcayan Baskan, bir türlü istedigini elde edemeyince hakemler, federasyon ve medyaya çatiyordu. Yetmeyince siraya kulüpleri aliyor ve hatta teknik direktör ve futbolculara çatiyordu.
Baskan, hep takiminin önünde kaliyor, FB’nin oyunu ve durumu pek konusulamiyordu. Bu her sene daha büyük hayal kirikliklari getiriyordu.
Jesus’la birlikte müthis bir sezon baslangici yasayinca FB, Sayin Baskan Ali Koç adeta ortadan kayboldu. Çünkü gündem FB, Jesus, iyi oyun ve basarilar ile doluyordu.
Demek ki dogru olan buydu.
Bu sadece Baskan Ali Koç ve FB için geçerli degildi. Tipik bir Türkiye futbolu örnegiydi. Hatta futboldan da öte Türkiye örnegiydi.
Ne zaman yöneticiler/baskanlar fazlasiyla gündemdeyse, bilinsin ki o zaman isler pek iyi degildir.
21 Ekim 2022/Cuma
“SON DAKIKA ‘VAR’ VAR”
FRAPORT TAV ANTALYASPOR-ISTANBULSPOR A.S.: 2-1
Antalya uzun süredir kazanamiyordu ve Nuri Hoca’nin mutlak bir galibiyete ihtiyaci vardi. Konuk takim ise son iki maçini kaybetmis ve bir çikis ariyordu.
Istanbul daha derli toplu basladi fakat 5. Dakikadan sonra 3 dakikalik bir Antalya firtinasi esti. Bu üç dakikada iki önemli firsat buldular.
10. dakikadan sonra bir el oyuna müdahale etti ve orta sahalari oyundan çekip aldi. Oyun, topu alanin engel görmeden karsi kaleye gitti bir maça döndü. Mahalle (Ya da hali saha) maçindan tek eksigi goller oldu.
Antalya golcüsü Wright’in ayagindan 2 çok net firsati (biri kalenin içindendi adeta) kaçirirken Istanbul Mehremiç’le öne geçti (26’).
Antalya’nin buna tahammülü yoktu; topyekûn saldiriya geçti takim. Ancak bu defa kontrataklarla net pozisyon bulan taraf fakat yararlanamayan Istanbul oldu.
45+2’de Fernando’nun serbest atistan gelen sik golüyle devre 1-1 bitti.
Ilk yarida formasina karsin sahada olmayan Sinan Gümüs’ü yanina alan Nuri Sahin 2. Devreye Hüsam Gasa ile basladi. Cezayirlinin hirsli ve hareketli oyunu dengeleri degistirdi, Istanbul kapandi. Konuk takimda Rroca’nin kirmizi kartindan (61’) sonra oyun Istanbul ceza sahasina yikildi. Ancak gol yine devrenin son dakikasinda geldi.
90+6’da kazanilan serbest atista ceza sahasina gelen topta karambol oldu, son olarak topu kaleye Luyindama vurdu. Top yerde yatan Veysel Sari’nin kafasindan hafif bir temasla kaleye girdi, yan hakem dogal olarak ofsayt bayragini kaldirdi. VAR incelemesi sonunda, Istanbullu defans oyuncusunun topugunun Veysel Sari’dan geride oldugu görüldü ve gol geçerli sayildi.
Istanbul hayal kirikligina ugrarken Antalya ve Nuri Sahin, adeta sampiyonluk sevinci yasadi.
Konuk takimin defansiyla ön plana çiktigi maçta Onur Erdogan’i çok begendim. Antalya’da Gasa oyunu degistiren adam oldu.
Mahalle maçi tadinda geçen oyundan sonra Antalya ve Nuri Sahin rahat bir nefes aldi.
22 Ekim 2022/Cumartesi
“BITMEYEN ISTANBUL DERBILERI”
HANGIKREDI ÜMRANIYESPOR-VAVACARS FATIH KARAGÜMRÜK: 1-3
Goller: 3’-Umut Nayir (Ümraniye)
8’-Biraschi, 55’-Diagne, 90’-Borini (Karagümrük)
Tabi ligde 8 Istanbul takimi olunca neredeyse her hafta bir Istanbul derbisi oynaniyor.
Bu maçta Cuma maçi gibi orta sahasiz oynandi. Pozisyonlardan gelmeyen goller (Diagne hariç) duran toplardan ve karambollerden geldi.
Diagne’nin 90’dan aglarla bulusan volesi maçin en güzel enstantanesine sahne oldu.
Hakem yönetiminin sorunsuz göründügü maçta Karagümrüklü Borini iyi oyununa devam etti.
“KAYBEDENI OLMAYAN MAÇ”
Trabzon’da Hamsik fark yaratmaya devam ediyor. 35 yasindaki Slovak, oyun akliyla fiziki açigini kapatiyor ve maçlara damga vuruyor. Bu defa bir de çok sik gol atan oyuncu süphesiz maçin yildiziydi.
Kötü baslangicini durduran ve son üç maçini kazanan Sivas, maçi kaybetmesine ragmen puan almayi hak eden iyi oyunuyla enseyi karartmadi.
Bu maçta orta sahalar yoktu denilemezdi ancak orta sahalarin kolay geçildigi görüldü. Siopis girene kadar Trabzon orta sahasi çok etkin olamadi. Sivas’ta Saba hücumda etkin olurken Hakan Arslan orta sahayi tutmaya çalisti.
Konuk takimin en hareketli oyuncusu N’Jie oldu ki müthis bir sutu direkte patladi. Ancak durarak oynayan Hamsik kadar bir katki veremedi takimina. N’Jie bu maçi izlerse (Kendisini ve Hamsik’i) iyi bir tecrübe edinir.
Trabzon puanlar degil ama oyun olarak pek iyi baslamadigi sezonda oyununu gelistirmeye devam ediyor. Fakat Gomez’in bir an önce daha fazla katki vermesi gerekiyor.
Oyun Gradel’i çagiriyor düsüncesindeydim ve Riza Hoca’yi elestirecektim. Hoca hakliymis; 64. Dakikada oyuna giren Fildisili sifir katkiyla oynadi.
“11 YETMEZSE 14 + ROSSI”
Maçin basinda Okaka-Gustavo eslesmesi dikkat çekti ve bu maç boyu devam etti. Bu eslesme ikili mücadelenin çok ötesindeydi; itme-tutma-çekme-basma... Futbolda temas vardi ama oyun böyle oynanmiyordu. FB-BJK maçinda bir benzeri Weghorst-Gustavo ile yasanmisti.
Hakem maç boyu bu ikili ile pek ilgilenmedi. Faul sayisi yüksek oyunda (19+19=38 faul) sadece 6 faulü Gustavo yapti. Ve iki futbolcu da maçi kart görmeden tamamladi.
Bu itis-kakista Gustavo daha basarili sayilir ama pek varlik gösteremeyen Okaka’da oyunda 90 dakika kaldi.
Maça iki takim da temkinli basladi; böylesine zorlu bir maçta yenilecek golün telafisi zor olabilirdi.
Yine de Emre Belözoglu’na karsin galibiyeti daha çok isteyenin Jesus oldugu görüldü. FB önceki maçlarinda oldugu gibi önde baskiyla oynuyordu. Düsünce ayniydi fakat konuk takimin savunmasi buna pek izin vermiyordu. Dolayisiyla ilk yarida pozisyon bulamadi ev sahibi ve devreyi tek isabetli sutla (Irfan Can Kahveci) kapadi.
Emre Hoca hücumu pek düsünmemisti ya da takimi hücum etmeyi basaramadi. Basaksehir etkili iki atagini (biri net pozisyondu) sag kanattan Traore yapti. Traore-Szalai eslesmesinde iyi olan Traore’ydi fakat Burkina Fasolu topla fazla bulusamadi.
Ama ikili eslesmelerin kahramani Ferdi Kadioglu oldu. Ferdi önce Serdar Gürler’e, sonra Serdar’in yerine oyuna giren Mounir (Münir) Chouiar’a hiç firsat vermedi. Savunmada yüzde yüzle oynayan Ferdi takiminin hücumlarina katki vermeyi de basardi.
Ilk yarida Crespo yine çok çaliskanken Basaksehir’de Mahmut Tekdemir, Ömer Ali Sahiner, Hasan Ali Kaldirim ve Biglia iyiydi.
Basa bas geçen ilk yari beraberlikle bitti ve gol olmadi.
Ikinci yariya Basaksehir ayni sekilde baslarken Jesus’un takimi daha önde oynamaya baslamisti. Fakat bu devrenin ilk yarim saatinde 3 dakikalik bir FB rüzgâri esti, ev sahibi iki isabetli ve etkili sut buldu.
75. Dakikada Jesus’un müdahalesi geldi. Etkisiz kalan Irfan Can Kahveci ve Batshuayi ile birlikte 3 oyuncu degistirdi. Oyuna girenlerden Emre Mor ve Rossi ile FB karakterine tamamen döndü oyunu rakip sahaya yikti. Pozisyon ve sut sikintisi çekilse de konuk takim sahasindan çikamaz oldu ve rakibinin yükselttigi tempoya ayak uyduramadi.
VE ROSSI...
Bunalan Basaksehir’de Kaleci Volkan Babacan’in ileri göndermek istedigi top kisa kaldi. Top hemen yayin solundaki Rossi’ye gönderildi. Rossi topu biraz saga çekerken depar atan Pedro Rossi’nin önünü açti. Uruguayli uzak direge dogru doksandan aglarla bulusturdu topu (Dk. 84).
90+3’te Aleksiç’in sutunu çikaran Kaleci Altay Bayindir, kendisine fazla is düsmeyen maçta 3 puani kurtaran adam oluyordu.
Maçin yildizi olmayi Rossi, o golüyle hak etti belki ama 3 puani kazanan Jesus oldu. Ligin en formda teknik direktörü olan Jesus, ayni zamanda 5 oyuncu degisikligini en iyi yapan hocaydi.
Ligin bir diger formda teknik direktörü olan Emre Belözoglu, bu maçin 2. yarisini iyi tamamlayamadi. Traore-Deniz Türüç’ten birinin fazla oldugunu göremedi. 60’tan sonra Traore çok yoruldu. Okaka-Keny, S. Gürler- Mounir (Münir) Chouiar (Gerçi Münir’de çok etkisiz kaldi) degisikligi çok daha erken düsünülmeliydi. Beraberlikte elbette kazanan Basaksehir olurdu ancak ikinci yaridaki sifir (0) hücum gücü hocaya yakismadi.
Bu arada takimlarin/teknik direktörlerin FB’nin ofsayt taktigini çözememesi çok ilginç. Jesus büyü yapiyor olmasin...
Hakem Zorbay Küçük’ün Avrupai bir tarzda hakemlik durusu vardi sahada ve oyunu kesmeden oynatmaktan yanaydi. Genel olarak öyle de göründü. Buna karsin bazi sari kartlari atladi. Ve penalti... Ömer Ali Sahiner’in eline çarpan topta penalti düdügünü çalmadi. VAR diyalogunu bilmiyorum ama bu pozisyondan penalti karari çikmaliydi.
Bir pozisyonda da Gustavo’nun Hasan Ali Kaldirim tarafindan çekilmesini hakemin takdiri olarak gördüm, penalti çalinsa söylenecek bir sey olmazdi.
Küçük’ün “küçük faul” hatalarina karsin standardi vardi. Ancak golden sonra bazi pozisyonlarda çok kolay faul karari verdi. Uzatmayla birlikte son 10 dakikada hakemimiz de yorulmus olabilir.
Tempo ve heyecanla birlikte nihayet oldukça kaliteli bir maç seyretme sansina erdik. Maçi kazanan FB günü lider olarak kapatti.
BILGI
Batshuayi yakalandigi ofsayt pozisyonunda topa kendi yari alaninda müdahale etti. Basaksehir ofsayttan dogan serbest vurusta oyunu FB yari alanindan (Oyuncunun topa dokundugu yerden) baslatti. Seyirci -kuralin degistigini bilmiyor olsa gerek- yogun tepki gösterdi.
Ardindan FB’den bazi oyuncularin tepkisi de geldi hakeme... Seyirciyi bilemeyecegim fakat oyuncularin oyun kurallarindan habersiz olmalarini kabul edilir bulmuyorum. Oynadigin oyunun kurallarini bileceksin.
23 Ekim 2022/Pazar
KASIMPASA A.S.-YUKATEL KAYSERISPOR: 0-1
Thiam’in 43’te attigi golle 3 puani alan Kayseri yükselisini sürdürdü. Kasimpasa’nin çabalari puan almaya yetmedi.
Bu maçta da orta sahalar pek etkin olmadi.
“(BELHANDA) TAKLA SOV EKSIK KALDI”
ADANA DEMIRSPOR A.S.-ARABAM.COM KONYASPOR: 1-1
Goller: 32’-Akintola (ADS), 22’-Diouf (Konya)
Emre Akbaba’da iyi bir oyun sergileyince Belhanda ve arkadaslarini seyretmeye doyum olmadi. Tempo ve heyecana kalite de eklendi. Ev sahibinin her atagi neredeyse net pozisyondu. Ama olmayinca olmuyordu, atamayinca atamiyordun.
Ancak “atamayana atarlar” diye yazili olmayan bir kural vardi. Konya fevkalade etkisiz kaldigi ilk yarida serbest vurustan bir golle öne geçti. ADS buna devre sonuna dogru cevap verebildi.
Hocalik... Ilk devre saçini basini yolan Ilhan Palut oyuna müdahale etti. Etkisiz kalan orta sahasina Paz’i aldi ve takimini öne çikardi. Maçin kalitesi yükseldi.
Maçin ilk yarim saatinde fark yiyebilecek Konya, son 15 dakikada rakibinin yorulmasiyla maçi lehine çevirebilecek duruma geldi. Bu defa da onlar atamadi.
Maçin hakemi bariz bir hata yapmadi ama bu maçin hakeminin oyunu oynatmaktan yana olan bir hakem olmasi çok daha iyi olurdu. Nitekim temposu yüksek bu maçta hakemin kosu mesafesi 10 km’nin altinda kaldi.
Her iki takima da tesekkürler...
“HAYRET! BU MAÇ BITTI...”
Goller: 11’-Mertens, 22’-Icardi (GS)/68’-Balkovec, 90+1’-Ahmed Hasan (Alanya)
Kirmizi Kartlar: 31’-Boey, 90+4’-Abdülkerim Bardakçi (GS)
BÜYÜK ve TARTISMASIZ HATA: 1
Ilk devrenin son dakikasi. Alanya ataginda dönen top Kerem Aktürkoglu’na geldi. Kerem hizla ileri çikip umut vaat eden atagi baslatmisken hakem oyunu bitirdi.
BÜYÜK ve TARTISMASIZ HATA: 2
Oyun kurallarinda “bariz gol pozisyonu” için 4 unsurun bir arada olmasi gerekiyor. Ancak pozisyonda bir unsur bile tam olarak görünmüyor. Ancak hakem Boey’i oyundan atti ve maça dogrudan etki etti.
BÜYÜK ve TARTISMASIZ HATA: 3
Candeias-Rashica ikili mücadelesinde, Candeias’in istem disi bir sekilde rakibinin ayagina basmasini ve faul/sari kart gördügü pozisyonu aklimizda tutalim.
Bu pozisyon aklimizda iken Nelsson’un ceza alani içinde rakibinin ayagina basmasini hatirlayalim. Hakemin en azindan kendi standardi içinde buna da faul (dolayisiyla penalti) ve Nelsson’a sari kart vermesi gerekiyordu... Ancak görmezden gelindi.
Bu 3 pozisyonu Hakem Ali Palabiyik ve VAR çözemiyorsa konusacak bir sey kalmamis demektir; yabanci VAR’dan baska...
BIRAZ DA SANS
GS’nin biraz sansi olmus olsaydi ev sahibi 30. Dakikaya 4-0 önde girebilirdi. Daha maçin basinda Mertens’in sutu kaleye girerken (hatta yarisindan fazlasi kaleye girmisken) yerde yatan Icardi’ye degince ofsayt karari geldi.
Icardi’nin bir golü de ofsayt (burun buruna) gerekçesiyle VAR’dan döndü. Bu arada ev sahibi 2 nizami gol atmisti.
Ayrica birçok pozisyona bulan GS, bunlardan yararlanamazken Alanya kalecisi Runarsson tam 12 sut (ciddi ve tehlikeli sutlar) kurtardi.
Alanya’da oyuna sonradan giren Oguz Aydin ve Balkoveç çok etkili oldular ve maçin beraberlige gelmesine büyük katki verdiler.
Okan Buruk oyuncu degisikliklerinden istedigi (giren, çikan ve zamanlama da çok önemliydi) verimi alamadi. 2. Yarida ya takimini yönetemedi ya da takimi ona uymadi.
Okan Hoca’ya önerim devam ediyor... Mustafa Denizli’nin bir maçtan sonra “Bugün sahada rakibi, taraftari ve hakemi de yendik” sözünü her gün okuyabilecegi bir yere yazsin. Hoca tamamen takimina odaklansin. Sikâyetinde hakli da olsa (Elbette kisaca belirtmek de hakkidir) o isleri yöneticilerine biraksin. Bu hem kendisi hem de takimi için iyi olacaktir.
Maçin sonunda Emin Bayram net pozisyonda golü atsaydi... yine de bu gece baska seyleri de konusuyor olabilirdik. Ama genç oyuncu için muhtesem olurdu.
24 Ekim 2022/Pazartesi
BITEXEN GIRESUNSPOR-MKE ANKARAGÜCÜ: 1-1
Goller: 85’-Bajiç (Giresun), 69’(P)-Jese (Ankaragücü)
Denk kuvvetlerin bir maçi oldu. Ev sahibinin dogal olarak daha baskin oldugu karsilasmada Ankaragücü önemli 1 puan ile evine döndü.
“ÇANLAR ISMAEL IÇIN ÇALMAYA DEVAM EDIYOR”
Goller: 50’-Ze Luis, 90’-Kaan Kanak (Hatay)/1’-Weghorst (Besiktas)
Maçin ilk 1 dakikasi içinde iki kez baslama vurusu yapildi. Ilk baslama vurusunu yapan BJK Weghorst ile sik bir gol attiginda kronometre henüz 34. Saniyeyi gösteriyordu. Bu defa baslama vurusunu Hatay yapti.
Ardindan yüklenmeye devam etti BJK, 1o çok etkin oldu. Penalti ihtimali olan bir pozisyon ekranda tekrara gelmedi, N’Koudou da itiraz etmedi. Hemen ardindan gelen bir pozisyonda (Weghorst) çalinan penalti VAR kontrolü sonucu iptal edildi. Son pasi Salih Uçan ofsaytti...
Ilk yari boyunca Hatay kapandi, BJK firsatlar buldu fakat baska gol olmadi.
2. Yarida Hatay sik bir gol atinca isler biraz karisti. Oyuncu degisikliklerine ragmen topla daha çok oynayan BJK, baskili oynadi fakat bir türlü organize olamadi.
Maç beraberlige kilitlenmis bir hale geldiginde ev sahibinin sok golü geldi. Kamil Ahmet’ten topu alan Riberio, ceza alani çizgi üstünde ne yapacagina karar veremezken beklenmedik bir sekilde Kaan vurdu. Bu beklenmedik vurus Ersin Destanoglu’nun solundan filelerle bulusurken kaleci kipirdayamadi.
Hatay savunmasinda Burak Öksüz çok kritik müdahaleleri ile takiminin 3 puan almasina büyük katki verdi.
Hatay’in galibiyet golüne Teknik Direktör Volkan Demirel, bir futbolcu sevinciyle havalara ziplarken BJK Teknik Direktörü Ismael için gece karardi.
Hakem genel anlamda basarili olamadi... Hatta BJK’nin sayilmayan golünde (Yine Weghorst) erken düdük çaldi. Hakem erken düdük çalinca VAR kontrolü de mümkün olmadi. Oyun ofsayt atisiyla basladi. Ancak pozisyon tekrarlarinda Weghorst’un ofsayt olmadigi görüldü.
Kadir Saglam bu büyük hatasiyla maç sonucuna etki etmis oldu.
Bir Not; Sahaya giren ve Gedson Fernandes’e kosan çocugu, oyuncu kucaklayip saha kenarina kadar götürdü... Hos bir görüntüydü (Alkislandi da) fakat sahaya oyuncu, hakem ve saglikçilardan baskasinin girmesi kabul edilemez.
DEGERLENDIRME:
Haftanin Maçi GS-Alanya
Haftanin Iyi Maçlari Adana Demirspor-Konya
FB-Basaksehir
Haftanin Heyecani Yine bu 3 maç
Haftanin Takimi Yok fakat haftanin maçi ve iyi maçlarini oynayan takimlari tebrik etmek gerekir.
Haftanin Futbolcusu Yok... Yakinlasanlar Rossi (FB) ve Icardi (GS)
Haftanin Performanslari Hamsik (Trabzon), Crespo (FB), Belhanda (ADS), Paz (Konya), Onur Erdogan (Istanbul)
Haftanin Golü Diagne (Karagümrük), Rossi (FB), Hamsik (Trabzon)
Haftanin Pozisyonu GS’den Boey’in atilmasi
Haftanin Demeci FB’li bir yönetici: Bakalim bizim penalti pozisyonumuz adalet arayan GS’nin televizyonunda gösterilecek mi?
Haftanin Talihsizi Ali Palabiyik (GS- Alanya maçi hakemi). Kendisini bilmiyorum ama kimse onun yerinde olmak istemez herhalde.
Haftanin Çirkini Sakatlik numarasi yapan futbolcular ile Hakem-VAR sistemi
Haftanin Hakemi Abdulkadir Bitigen (Trabzon-Sivas)
HAFTANIN NOTLARI:
*Tempo ve heyecanla birlikte zaman zaman kaliteye ulastik.
*Gollerin yine çogunlukla bireysel hatalardan ve yerlesim hatalarindan gelmesi düsündürücü.
*FB bir maç eksigiyle haftayi lider tamamladi.
*Bir maçla lider olma ihtimali 3’e indi. GS ve Basaksehir’den sonra BJK’de grubun disina çikti.
*Haftanin maçlarinin büyük çogunlugunda Hakem-VAR hatalari görüldü.
ILGINÇ...
*KARIM BENZEMA, geçen sene müthis bir basariyla geçirdigi sezonun ardindan Ballon d’Or ödülünü kazandi.
Cezayirli Fransiz, Real Madrid’e 2009 yilinda geldi. O günden bu yana kadroda yer alan futbolcu, sürekli degisen yildizlarin arasinda hep biraz gölgede kaldi. Real Madrid’den çok yildiz geldi geçti ama o hep kaldi. Büyük yildizlara ragmen kadroda ve oyunda hep yer buldu.
Teknik direktörlerin vazgeçemedigi bir oyuncu olarak kaldi.
Los Galacticos Ronaldo’dan sonra daha mütevazi bir takim konumuna döndü sanki. Modriç, Kroos ve Benzema gibi oyuncularin haricinde çok da büyük oyunculari yoktu.
Bu Benzema için firsat oldu. Pes etmeyen oyuncu takimina her kulvarda büyük bir katki verdi ve sonuna kadar hak ettigi ödülü aldi.
*VALVERDE; Real Madrid’in Uruguayli futbolcusu, 2022 Sampiyonlar Ligi finalinde (Liverpool-Real Madrid: 0-1) dikkatimi çekmisi. Golü Vinicius Junior atmisti ama bana göre maçin yildizi 24 yasindaki Valverde idi.
Iste o Valverde bu sene La Liga’da müthis oynuyor.
*SINAN GÜMÜS; GS’de oynamaya basladiginda tamam demistim, bir yildiz geliyor. Müthis bir sol ayak ve harika bir oyun zekâsi. Takimina bir zamanlarin yildizi Arjen Robben’den fazla katki verebilir.
Olmadi. Çocugun oyun hirsi yoktu ve Halil Dervisoglu misali tembeldi. Sonra Antalya’da Podolski ile tekrar göze çarpti ve FB’ye geldi. Olmadi. Simdi yine Antalya’da Sinan. Henüz 28 yasinda. Futbol oyun yasinin 40’a geldigi günümüzde çok genç. Sinan Gümüs’ün bu yetenegi zayi etmesi haksizlik. Biraz gayret ve çok çalismak ile sorun çözülebilir.
IFAB-OYUN KURALLARI VE HAKEM YORUMCULARI ILE SORUNUM VAR...
IFAB, Uluslararasi Futbol Birligi Kurulu...
Oyunun kurallarini belirleyen kurul.
Oynanabilmesi açisindan en basit oyundur futbol. Sartlar geregi bire bir bile (tek-vurus) oynanabilir. Top bulamasan bile yün yumagi, topak yapilmis çorap, plastik/teneke kutu ve benzeri malzemeleri top yerine kullanabilirsin Kaleyi sopayla, tasla belirleyebilirsiniz... Gibi gibi...
Hepi topu da 10 temel kusurlu hareketi vardir. En zor anlasilir kurali ofsayt olan bir oyundur iste futbol.
Hz. Ali’ye atfedilen; ilim bir nokta idi, alimler (ya da cahiller) onu çogalttilar sözünü çok severim. Simdi bu sözü futbol için düsünüyorum ve birilerinin bu isi zorlastirmaya çalistigini görüyorum.
Üstelik oyunun en büyük keyfi ve amaci gol iken...
Bakar misiniz, topun elle temasinda savunmaya baska bir degerlendirme, hücuma baska bir degerlendirme. Sonra anlasilmaz bir sekilde “Vücudun dogal hâli” söylemi...
Gol isteyen seyirciye karsin IFAB savunmadan (defanstan) yana.
VE YORUMCULAR
Rakip futbolcunun sakatlanmasina yönelik (hatta sakatlikla sonuçlanan) pozisyon degerlendirmesinde söylemler. Istem disi... Ayagini kaçiramaz, ne yapacak adam... Pozisyon geregi... Rakip oyuncunun altinda kaliyor... Istemeden ve oyuncuyu görmüyor... Bakin! Gözü topta, niyeti top oynamak ama sans...
Icardi’nin pozisyonunda yorumlar kesin ofsayt.
Adam kimseyi engellemiyor, rahatsiz etmiyor, topla isi kalmamis. Bir önceki hamlede düsmüs ve kayarak beline kadar kale çizgisini geçmis. Bu arada arkadasinin attigi sutta yarisi çizgiyi geçen top oyuncuya çarpmis ve kaleye girmis. Ama kaleye girmesinde Icardi’nin en ufak bir katkisi yok. Ne yapsin Icardi, buharlassin mi?
Orada biri sahaya girse ve top ona çarparak gol olsa, kural bu golü de geçerli sayiyor ha!
Icardi’nin pozisyonunda futbolun dogasi geregi (Vücudun dogal hâli diyorsun da...) karar gol olmali. IFAB’a öneriyorum...