Türkiye'nin gündemini sarsacak iddia; “Muhsin Yazicioglu öldürülecegini biliyordu”

Türkiye

Yeniçag Gazetesi Yazari Orhan Uguroglu Gelecek Partisi Genel Baskan Yardimcisi ve Muhsin Yazicioglu'yla 17 yil birlikte siyaset yapan Selçuk Özdag'in ve Gazeteci Veli Toprak'in kaleme aldigi, “Son Alperen Muhsin Yazicioglu'nun sir görüsmeleri” kitabindan

Yeniçag Gazetesi Yazari Orhan Uguroglu, “Muhsin Yazicioglu kaza sonucu öldürülecegini biliyordu” yazisinda CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu ile görüstügünü belirterek, Kiliçdaroglu'nun kendisine Muhsin Yazicioglu'nun oglu Furkan Yazicioglu'nun Yazicioglu suikasiyla ilgili dosyayi kendisine ilettigini ve artik hiç bir sey Türkiye'de gizli kalmayacak dedigini kaydetti.

Yeniçag Gazetesi Yazari Orhan Uguroglu'nun gündemi sarsacak iddialarin bulundugu ve 17 yil Yazicioglu'yla birlikte siyaset yapan Gelecek Partisi Genel Baskan Yardimcisi Selçuk Özdag ile Gazeteci Veli Toprak'in kaleme aldigi “Son Alperen Muhsin Yazicioglu'nun sir görüsmeleri” kitabindaki ayrintilari kaynak edindigi yazisinin detaylari su sekilde;

Yazicioglu kaza sonucu öldürülecegini biliyordu

Büyük Birlik Partisi'nin (BBP) sehit olan lideri, merhum Muhsin Yazicioglu'nun oglu Fatih Furkan Yazicioglu'nu CHP Genel Merkezi'ndeki makaminda kabul eden CHP lideri Kemal Kiliçdaroglu sosyal medya paylasiminda dedi ki;

-"Merhum Muhsin Yazicioglu'nun oglu Fatih Furkan ile görüstük. Babasinin ölümü üzerindeki süpheleri kaldirmak için, ciddiyetle arastirma yapacagimizin sözünü verdim. Kendisi de buna katki saglayacak bir dosya teslim etti. Açik yaralari kapamadan ülke huzur bulamiyor. Kapatacagiz."

Büyük Birlik Partisi'nin çesitli kademelerinde 17 yil boyunca siyaset yapan Gelecek Partisi Genel Baskan Yardimcisi olan Selçuk Özdag'in Elips Kitaplari tarafindan yayinlanan "Son Alperen Muhsin Yazicioglu'nun Sir Görüsmeleri" adli kitabindaki çok çarpici bölüm söyle:

Zülfü Canpolat anlatiyor:

"1977'de Firat Üniversitesi'nde ögrenciydim. Muhsin Yazicioglu Ülkü Ocaklari Genel Baskani idi, Elazig'a gelince, yurtta organizasyonlar yaptik, kurban kestik. Gece yurtta kaldi, sonra Malatya'ya geçti. O gece MHP il baskani, ocak il baskani ile uzun uzun sohbet ettik. Yakindan tanima firsati bulduk, kendisini çok sevdik. Vatan millet askiyla dolu, imanli. Türk milletine kendisini adamis insan olarak tanistik.

12 Eylül oldu, biz öncesinde firar olduk, araniyorduk. Sonra gidip teslim olduk, cezamizi yattik. Çikinca Muhsin baskanla tekrar temasta bulunduk.

Bir süre sonra ben Avrupa'ya gittim, Nizami Alem Federasyonu'nu kurdum. 6-7 ülkede teskilatlandik, MHP'den tehditler geldi. En az 8 caminin mülkiyetini satin aldik.

28 Subat'a ramak kala bir gün beni çagirdi, 'Kardes sikintilar var, bir sey geliyor. Senin askerî cenahta tanidiklarin var, bizi görüstür' dedi.

6 tane üst rütbeli, general seviyesinde askerle görüstürdüm. Kendisine su teklif edildi;

-'Siz basörtüsü lafi etmeyeceksiniz, IHL'den bahsetmeyeceksiniz, iç-dis her seyi konusun. Biz sizi yüzde 18 oyla iktidar ortagi yapacagiz. Iktidar ortagi olacaksiniz, Bülent Ecevit Basbakan olacak, siz de Basbakan Yardimcisi olacaksiniz. Ülkeye hizmet edin.'

Muhsin baskan su cevabi verdi;

-'Ben Allah'a söz verdim, milletimi aldatmayacagim, ordumu aldatmayacagim, devletimi aldatmayacagim. Siyasetimi düzgün, sag-sola kivrilmadan yapacagim. Sizin bu yaptiginiz siyaseti dizayndir.'

Çikarken söyle dediler;

-'Bizi baskalarina mahkûm ettin. Biz Muhsin baskana güveniyoruz, sözünde durur dedik, ama baskasina gitmek zorundayiz dediler. MHP'ye gidecegiz.'

Daha sonra yüzde 18'le MHP geldi, ben bu olaya sahitlik ettim.

2008'de devlet tarafindan Almanya'ya sürgün edildim. Gitmeden kendisine 'Baskanim sizi ortadan kaldirmak istiyorlar' dedim.

Bir kurumun en tepesindeki 3 zati muhterem beni çagirdilar.

'Gitmezsen cezaevinde öldürüleceksin' dediler.

Ben bunu Kasif Kozinoglu'na da söyle söyledim:

-'Çik cezaevinden, çikmazsan içeride öldürecekler seni'.

O konduramadi. Dedi ki;

-'Ben kontra terör daire baskaniyim'.

Muhsin baskana 2008'de parti genel merkezinde söyle söyledim:

-'Ben emin bir yerden duyum aldim, ben gidiyorum sen de dikkatli ol, seni de suikastla öldürecekler. Listede sen de varsin…'

Cevabi su oldu;

-'Yahu Zülfü Bey, beni kim ne yapsin. Ben bakan degilim, Basbakan degilim. Kim, ne yapacak?'

Baskanim bazi sebepler var. Bu sebeplerden dolayi siz ileride bazi devletlerin emellerine ayak bagi olacaksiniz, öyle görünüyor… Çünkü Muhsin baskan 1 milyon insani sokaga çikarabilecek, devletin için canini verebilecek insanlar var. Bunlardan dolayi siz bir engelsiniz dedim.

O dedi ki;

-'Yok bu bir evham, komplo teorisi olabilir.'

Mannheim'a geldi, gece 01.30 gibi otele gittik.

Muhsin Baskan dedi ki;

-'Sana inanmamakla ben büyük bir saflik yaptim, hakkini helal et. Siz bana dedikten sonra 13 defa suikast geçirdim.

13 defa, 13 kaza. Soförümü sürüs egitimine gönderdim, emniyet egitti ama 13 defa kaza yasadim.

Ha suna inandim gardas, hakkini helal et, komplo teorisi degilmis Beni öldürmek istiyorlar. Ben buna inandim dedi. Bana ne tavsiye edersiniz dedi. Onun için görüselim...

Abi dedim, burada kal. Teskilatlanmayi yapariz, 1 yil. Burada sizi kolay kolay öldüremezler. Alman devleti buna müsaade etmez. Çünkü Almanlar kendi topraklarinda suikast yapildigi zaman, yapan örgüt-devlete hesap sorar. Bizimkiler gibi degil yani. Maalesef! Bir adam katledilecekse devlet olarak ben yaparim, baskasi degil diyor. Bunu da gördük, yasadik, biliyoruz."

Muhsin Baskan dedi ki;

-'Ben bunun izahini millete nasil yaparim. Ha bu akilci ama ben bu sözü bile vermem. Hakkini helal et, herhalde bir daha görüsemeyiz. Çünkü çok yakin'

Ben de o zaman size bir sey söyleyeyim dedim; Lütfen baskanim uçaga binmeyin…

Bunlar kafaya takmis seni sehit edeceklerse uçagi bile düsürürler, acimazlar.

Muhsin Baskan dedi ki;

-'Ben ölecegimi biliyorum gardas, beni öldürecekler. Allah'in takdiri ve mukadderatindan kaçmam, ben dönecegim Türkiye'ye. Hakkini helal et.'

Vedalastik, 2,5 ay sonra sehadet serbetini içti.

Ve ilk duydugumda "Zorunlu inis filan" deyince "Tamam suikast" dedim. Insallah naasini bize verirler dedim. Çünkü ABD'de muhalif bir partinin lideri katledildi, naasini bile vermediler, bulamadilar. Yigit bir Anadolu insani idi. Kur'an'a el basarim, hiçbir dis baglantisi yoktu. Yerli, hormonsuz…Türkiye'nin kaybidir."

Kemal Kiliçdaroglu bu kitabi mutlaka okumali…

Haber: Hakan ÖZEN