Tarih: 02.09.2022 19:38

TTB, ISTANBUL SÖZLESMESI'NIN FESHINI HUKUKA UYGUN BULAN DANISTAY KARARI IÇIN TEMYIZ BASVURUSU YAPTI

Facebook Twitter Linked-in

ürk Tabipleri Birligi (TTB), Istanbul Sözlesmesi’nin feshine iliskin Cumhurbaskanligi kararinin iptali için Danistay’da açilan davalarin reddedilmesi ile ilgili temyiz basvurusunda bulundugunu duyurdu. TTB’nin açiklamasinda, “Basvurunun sonuç bölümünde; temyiz incelemesi yapilarak dava konusu islemin yürütmesinin durdurulmasi, ilgili Cumhurbaskanligi kararnamesinin Anayasa’ya aykiriligi nedeniyle Anayasa Mahkemesi’ne itiraz yolu ile iptali için basvurulmasi ve kararin bozulmasi talep edildi” denildi.

TTB, Danistay’in “Istanbul Sözlesmesi’nin feshi hukuka uygundur” karari ile ilgili 1 Agustos’ta Danistay Idari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz basvurusunda bulundugunu açikladi. TTB’den bugün yapilan yazili açiklamada sunlar kaydedildi:

“Istanbul Sözlesmesi adiyla anilan Kadinlara Yönelik Siddet ve Aile Içi Siddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Iliskin Avrupa Konseyi Sözlesmesi’nden, 20 Mart 2021 günü Cumhurbaskanligi kararnamesiyle hukuksuz bir biçimde çikilmisti. Karara karsi kadin örgütlerinin, barolarin, emek-meslek örgütlerinin, demokratik kitle örgütlerinin, siyasi partilerin ve bireylerin açtigi 200’den fazla davaya iliskin durusmalar, 2022 yilinin nisan, mayis ve haziran aylarinda gruplar halinde görülmüstü. TTB’nin de aralarinda oldugu örgütler, sözlesmeden çekilme kararinin toplumsal, siyasal ve hukuksal anlami üzerine konusmalar yaparken Danistay savcisi da sözlesmeden çekilme kararinin iptali yönünde görüs sunmustu. Kararini 19 Temmuz 2022 günü açiklayan Danistay 10. Dairesi ise Istanbul Sözlesmesi'nin feshine iliskin Cumhurbaskanligi kararinin iptal istemini ikiye karsi üç oyla reddetmisti.

“TTB, 1 AGUSTOS 2022 GÜNÜ DANISTAY IDARI DAVA DAIRELERI KURULU’NA TEMYIZ BASVURUSUNDA BULUNDU”

TTB, Danistay 10. Dairesi’nin karari ile ilgili, 1 Agustos 2022 günü Danistay Idari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz basvurusunda bulundu. Basvuruda Anayasa’nin 90. ve 104. maddelerine atifla bir insan hak ve özgürlükleri metni olan Istanbul Sözlesmesi’nin idarenin yetki alaninda olmadigi belirtildi. Danistay 10. Dairesi kararinda dava konusu islemin hukuka uygunlugunun salt yetki tartismasi ile yürütüldügünün ifade edildigi basvuruda, ‘Dolayisiyla kararda yerindelik denetimi yapilamayacagi belirtilirken Anayasa’ya aykiri yetki kullanimi ise anayasal kisitin yorum yoluyla genisletilmesi ile yapilmistir. Dava konusu islem; sebep, konu ve amaç yönlerinden hukuka aykiri olup Daire kararinin unsurlara dair gerekçe içermeyen kararinin bozulmasi gerekir’ denildi.

“DEGER YARGILARI ÜZERINDEN ALINAN BU KARARIN TOPLUM YARARINI GÖZETMESI DE BEKLENEMEZ”

Toplumsal cinsiyet ayrimciligina dayali hak ihlallerinin önlenmesinin salt mevzuat ile degil, mevzuatin uygulanmasini belirleyen politik tercihlerle de iliskili oldugunun alti çizilen basvuruda; kadin haklari mücadelesinin de içinde yer aldigi insan haklari mücadelesinin deger yargilarina göre sekillendirilemeyecegi de dile getirildi: ‘Sosyal, ekonomik ve siyasal iliskilerin düzenlenmesini belirleyen ilkeleri ve kamu alaninda kisilerin görecegi muameleyle ilgili normlari -yani hukuku- her tarihsel anda mevcut kosullara insan haklari bilgisinin isigi altinda bakarak türetmektir. Ve degerler, deger yargilarina feda edilemezler. Böyle bir anlayisla olusturulan hukuk sisteminin ise adalet ortaya koymasi beklenemez. Bu sebeple deger yargilari üzerinden alinan bu kararin adalet getirmesi beklenemez. Deger yargilari üzerinden alinan bu kararin toplum yararini gözetmesi de beklenemez.’

“DAVAMIZ PARASAL KONULAR VE SINIRLARLA DEGIL, SIDDETSIZ BIR HAYAT HAKKI ILE ILGILI BIR DAVA”

Istanbul Sözlesmesi’nin feshine iliskin Danistay’da açilan davalarda tam avukatlik ücretine hükmedilmesinin hak arama özgürlügünün ihlali anlamina geldiginden de söz edilen basvuruda, ‘Davamiz parasal konular ve sinirlarla degil, siddetsiz bir hayat hakki ile ilgili bir dava oldugu için usul ekonomisi prosedürleri ve yargi üzerindeki is yükü gibi istisnai hallere iliskin gerekçelerle durusmasiz görülecek davalardan degildir. Anayasa’nin 141. maddesinde düzenlenen yargilamanin açik ve durusmali yapilmasi ilkesinin bir geregidir. Kamunun adli mekanizmanin isleyisine ve denetimine katilmasini, yargilama faaliyetinin saydamligini güvence altina almak ve yargilamada keyfiligi önlemek gibi etkileri nedeniyle hukuk devletinin en önemli gereklerinden biridir. Bu nedenle durusma talebimizin kabulü, adil yargilanma hakkinin gereklerindendir’ ifadelerine yer verildi.

“KARARIN BOZULMASI TALEP EDILDI”

Basvurunun sonuç bölümünde; temyiz incelemesi yapilarak dava konusu islemin yürütmesinin durdurulmasi, ilgili Cumhurbaskanligi kararnamesinin Anayasa’ya aykiriligi nedeniyle Anayasa Mahkemesi’ne itiraz yolu ile iptali için basvurulmasi ve kararin bozulmasi talep edildi.”




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —