Böbrek yetmezligi nedeniyle tedavi gördügü hastanede 67 yasinda hayatini kaybeden sanatçi Ilhan Irem için ilk tören vasiyeti dogrultusunda Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlendi. Tabutunun üzerine Türk bayragi serilen Irem, Bebek Camii'nde kilinan cenaze n
Böbrek yetmezligi nedeniyle tedavi gördügü hastanede 67 yasinda hayatini kaybeden sanatçi Ilhan Irem için ilk tören, Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlendi. Tabutunun üzerine Türk bayragi serilen Irem, Bebek Camii'nde kilinan cenaze namazinin ardindan Asiyan Mezarligi'na topraga verildi.
Türk pop müziginin usta isimlerinden Ilhan Irem (67), 28 Temmuz'da hayatini kaybetti. Bir döneme damga vuran efsane sanatçi, bugün son yolculuguna ugurlandi.
VASIYET ETTI, NAASI TÜRK BAYRAGINA SARILDI
Irem için ilk olarak Taksim’deki Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) anma töreni düzenlendi. Usta sanatçinin naasi, vasiyeti geregi Türk bayragina sarili olarak AKM sahnesine getirildi. Bu sirada ailesi, dostlari ve sevenleri Irem’i, son kez çiktigi sahnede dakikalarca alkisladi. Irem için düzenlene anma töreni, sanat dünyasindan birçok ünlü ismi bir araya getirdi. Irem'in cenazesi IBB Zabita Tören Taburu tarafindan sahneye tasindi.
Törene, sanatçinin esi Hansu Irem ve yakinlarinin yani sira IBB Baskani Ekrem Imamoglu, CHP Milletvekili Sezgin Tanrikulu, CHP Il Baskani Canan Kaftancioglu, Kültür ve Turizm Bakan Yardimcisi Ahmet Misbah Demircan ve çok sayida seveni katildi. Sanatçinin Türk bayragina sarili cenazesi AKM’ye getirildiginde dostlarinin ve sevenlerinin alkislari dakikalarca sürdü. Törende Irem’in meslektaslari ve arkadaslari usta sanatçiya veda konusmalari yapti.
IMAMOGLU: IREM, TOPLUMDAKI YERINI HAK ETMIS BIR DEGERIMIZ
IBB Baskani Ekrem Imamoglu, törende yaptigi konusmada, Irem’i kaybetmenin büyük üzüntüsü içerisinde oldugunu belirterek, sunlari söyledi:
“Bugün, ne yazik ki yine bir degerimizi, sanatçimizi, Istanbul’umuzun bir kiymetlisini, memleketimizin bir kiymetlisini kaybetmenin üzüntüsünü yasiyoruz. Ölüm haberini bana bir yetkili arkadasimiz arayip bildirdiginde, çok enteresan bir biçimde yanimdaki arkadasima, ‘Ilhan Irem’i kaybettik’ ve ardindan, ‘Çok seviyordum’ dedim. Bu, çok enteresan bir duygu. Insanlarin içinde bazi seyler birikiyor ve bir an kaybedince, hatirliyorsunuz. O ‘çok seviyordum’ lafini bana dedirtmesi çok enteresan bir sey. Biz yan yana gelmedik, el sikismadik. Ama bu duyguyu vermek bir insana, bunu verebilen bir insan olmak, herhalde çok özel bir insan olmasina yetiyor. Bu manada, gerçekten insanlarin aklina kazinan, duygulari yerlestiren, sözleriyle düsündüren çok özel bir sanatçi. Onun güzel ve özel sesi, sözlerinin yani sira, gerçekten insana huzur veren, düsündüren ve iyi hissettiren bir sesti. Ilhan Irem’in yerini elde ederken, hakkiyla elde ettigini bize hissettiriyor. Yani hiçbir suni katki yok; tümden dogalligiyla ve kendisinin hakkiyla elde ettigi bir yeri var. Sanatçiliginin yani sira kisiligi, sanatçi durusuyla herkesin kalbini kazanan bir insan.”
"NE KADAR ÖNGÖRÜSÜ YÜKSEK, GELECEGI GÖREBILDIGINI BIZE GÖSTERMISTI"
Irem’in Atatürk’ün sanatçi tarifinde kullandigi, “Alninda isigi ilk hisseden” sanatçilardan oldugunu vurgulayan Imamoglu, sözlerini söyle sürdürdü:
“Son dönemde yazdigi yazilariyla, ifade ettikleriyle, aslinda ne kadar öngörüsü yüksek, gelecegi görebildigini bize göstermisti. Keske, ülkemizin çogu zaman bos gündeminin içerisinde bazen bizi mesgul eden, hiçbir sey kazandirmayan, hatta çogu zaman geri götüren gündemin içerisinde, bu sesleri daha fazla, daha sik duyabilseydik de bugünleri yasamasaydik. Daima o güzel hisleriyle, düsünceleriyle, eserleriyle, sözleriyle bizimle beraber olacak. Elbette ki, bu an itibariyle Ilhan Irem, Istanbul’a emanettir. Istanbul’da, her türlü kendisini ve eserlerini yasatmaya, onu özel konumunda hissettirmeye devam edecegiz, diger sanatçilarimizda oldugu gibi. Allah rahmet eylesin, mekâni cennet olsun.”
AHMET MISBAH DEMIRCAN: YARALI RUHLARIMIZA SIFA OLDU
Kültür ve Turizm Bakan Yardimcisi Ahmet Misbah Demircan da törende söyle konustu:
"Kalbimize dokunan çok önemli bir sanatçiya veda ediyoruz. Ilhan Irem dünyayi yasanilir kilan, dönüstürücü gücün sevgi oldugunu vurgulayan büyük bir ozandi. Yazdigi sarki sözleri içimize isleyen, hayatla aramizdaki köprüydü. Gençlik yillarinda 'Nereden bileceksin ayriligin acisini, sen hiç sensiz kalmadin ki' sarkisi ile asiklarin sözcüsü olmustur. Iyilestiren bir müzik yapiyordu. Sarkilari bizim yarali ruhlarimiza sifa oldu. Düsmanligi degil barisi asilayan Ilhan Irem, gidisiyle de tüm Türkiye'yi birlestirdi. Onu; müzigi, kelimeleri ve tabutunun Türk bayragina sarilmasini isteyecek kadar büyük vatan askiyla hatirlayacagim. Ona kendi sözleriyle veda etmek istiyorum: 'Çok uzak anilar çocuklugumuz/ Ilk öpüsün coskusu unuttugumuz/ Hayat bir aksiseda uçurumlarda/ Dagilir paramparça karsi yarlarda/ Bir üçüncü göz gerek hayat sevgidir/ Çöz artik gözlerini oyun bitmistir.'"
Irem’in sanatçi dostlari da duygularini su sözlerle dile getirdiler:
ALI KOCATEPE (müzisyen): YOLUNU ISIKLAR AYDINLATSIN
"Ilk plagi yayinlandiginda 18 yasindaydi. Öyle güzel 'Bos ver arkadas' dedi ki... Yer yerinden oynadi. Onu tanidikça sevdik. Türkiye'nin genç bir aydini olarak, çok güzel sarkilarin bestecisi ve yorumcusu olarak... Yeniliklere açikti. 1974'te 7 sanatçi arkadas bir araya gelerek Antalya festivalleri için 'Antalya'ya Kos' sarkisini söylemistik.80'lerin sonunda 'Yesiller Partisi'nin kurucu üyeleri arasinda yer aldik, ama siyaseti sevmedik. Çok degerli bir düsünce insaniydi. Sevgi dolu bir yol açti. Cesurdu, dik durusunu hiç degistirmedi. Susmadi, sözünü hiç esirgemedi. Onu son konserinde de izlemistim. Bize armagan ettigin sarkilar ve kitaplar için sonsuz tesekkürler. Yolunu isiklar aydinlatsin. Güle güle arkadasim".
COSKUN DEMIR (müzisyen): IKI GÜNDÜR KAFAMI TOPARLAYAMIYORUM
“Ben 1980 yilinda rahmetli Melih Kibar ve Çigdem Talu vasitasiyla tanistim. 40 sene oldu. O kadar iyi dostuz ki... Benden daha tecrübeliydi. Bu piyasanin bütün inceliklerini anlatirdi. Benim sesimi çok severdi. O kadar güzel anilarimiz oldu ki. Sarkilarini kimseyle paylasmak istemezdi. Benim 4 sarkima imza atti. Beni ne kadar sevdigini anladim. Hiç kardesim olmadi. Onu kardesim belledim. Son bir yildir onu göremedim. Sevgili esinden haber aliyordum. Hansu, dev gibi kalbi olan bir es. Ben onu teselli edecegime o beni teselli etti. Ilhan bana "Cosuvar" derdi, 'yok saçli prensim' derdi. Ilhancigim o kadar aramizdaki bag güçlüydü ki... Kim O? adli bir sarki yazdi bana. Bu sarkinin isim annesi Çigdem Talu idi. O kadar mükemmel bir söz yazdi ki Ilhan. Çok arayacagim onu. Iki gündür kafami toparlayamiyorum. Ilhan'im görüsmek üzere insallah. Isiklar içinde uyu.”
ONUR ATAMAN (müzisyen): ‘MASUMIYET EN DEGERLI SEY' DIYE YAZMISTI
“2015'ten itibaren Ilhan Abi ile çalisma serefine nail oldum. 'Onurcugum Ilhan Abi ile çalmak ister misin?' dedi. Ilhan Abi'den biz büyümeyi ögrendik. Bize bir mail atmisti ilk konserden sonra, onu paylasmak istiyorum..."Kâinat bazi zamanlarda bazi insanlara büyülü bir dokunus yapar. Bu isigin içine girdiniz. Muhtesem bir konser verdik. Harika bir performans sergilediniz. Hayatin her ani kristal. Basarinizi kiskananlar olacaktir. Kalbinizi avuçlarinin içine alip kafanizi karistiranlar olacaktir. Ruhunda müzik aski olmayan tatli su rockçilarina dikkat edin. Sag duyunuza güvenin. Kalbinizin sesini dinleyin. Masumiyet en degerli sey. Önünüze çikan engellerde hatirlamaniz için sizinle bu mesaji paylasiyorum. Isik ve sevgiyle...”
MURAT MERIÇ (Müzik elestirmeni): BIR TEK BUNA HAZIRLIKLI DEGILDIM
“Her konser öncesi 'Murat Meriç kaç kisi geliyorsunuz?' derdi. Orada olurduk. ‘Her seye hazirlikliydim’ dedim ya. Bir tek buna hazirlikli degildim. Çevre hareketinde, baris hareketinde hep en önde oldu. Her seyden öte onun dik durusu benim için çok önemli. Bakiyorum salona, çok sevdiklerim burada. Hepimizi birlestiren bir orkestra sefi gibiydi Ilhan Irem. Bir gün bir yerde bulusacagiz nasilsa. Onu, o imza cümlesiyle ugurlamak istiyorum: Isik ve sevgiyle usta.”
ERHAN KONUK (Sunucu): YASARKEN PAMUKLARDA SAKLASAK KESKE
“58 yasindayim. Ben Ilhan'da 'Ne kadar büyürseniz o kadar küçüleceksiniz'i gördüm. O büyüdükçe küçüldü. Tevazu sahibiydi. Sizi o kadar güzel agirlardi ki... 14 sene sonra ilk kez radyo programima konuk oldu. TRT FM'e geldi. Kapinin önü insan doldu. Kimseyi kirmamis birisiydi. O kadar zor ki bunlari konusmak. Anlatmak da zor. Biz hep giden kisinin arkasindan gözyasi döküyoruz. Onu sonradan anladigimizi düsünüyoruz. Yasarken onlari pamuklarda saklasak keske. Çok degerli insanlar. Ilhan'i çok ama çok seviyordum. Ben sürekli seyahat eden bir insanim. Uçak biletinin 1 saat önce oldugunu fark etmemisim. Kafami o kadar karistirdi ki... Ilhan'i çok sevdim... Çok seviyorum. Çok da sevecegim.”
HAKAN EREN (Radyocu): HER ZAMAN RUHEN BERABER OLACAGIZ
“Radyo, televizyon ve sahnelerde çok sey konusuyoruz ama burada konusmak zor. Çok abiligini gördüm ona mütesekkirim. Sarki veremiyorum ama sana siir verecegim diyerek tanistim. 2000 yilinda çok israr ettim ama röportaj vermiyordu. 30'uncu yilinda sana büyük bir sürpriz yapacagim dedi. 30'uncu sanat yili için bana çok özel bir kayit gönderdi. Ben bunu yayinladigim zaman radyonun önü konser kalabaligi kadardi. Iletisimimiz hiç kopmadi. Ilhan Irem'i müzigi ile anlatmama gerek yok. Gerçek bir sanatçi, gerçek bir Atatürkçü ve gerçekten sözünü esirgemeyen biriydi. Gerçek sanatçilar her zaman yasar. Iste gerçek sanatçi ve her zaman yasayacak. Uzun zaman görüsemeyince: 'Bedenen degil, ruhen beraberiz' derdi. Her zaman ruhen beraber olacagiz.”
Sanatçinin cenazesi, buradaki törenden götürüldügü Bebek Camii’nde kilinan cenaze namazinin ardindan Asiyan Mezarligi’nda topraga verildi.