Tarih: 14.03.2016 12:36

Vefalı başhekim 16 yıldır kayınpederine bakıyor

Facebook Twitter Linked-in

AMASYA (AA) - MURAT BİLEN - Merzifon Kara Mustafa Paşa Devlet Hastanesi Başhekimi Ahmet Hasıripi, hastanedeki görevi bittikten sonra evde 16 yıldan beri felç hastası kayınpederine bakıyor.

Kendisi de şeker hastası olan 42 yaşındaki Hasıripi, bir hekim ve damat olarak gösterdiği ilgi ve özveriyle takdir topluyor. Hasıripi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kayınpederi Yusuf Bülbül'ün (81) 16 yıl önce geçirdiği felç sonucu bakıma muhtaç hale geldiğini belirtti.

Kayınpederi ve kayınvalidesiyle aynı binada oturduklarını ifade eden Hasıripi, hastanedeki görevi bittikten sonra evde kayınpederinin sağlık sorunlarıyla ilgilendiğini anlattı.

Kayınpederinin geçirdiği beyin felci nedeniyle iki katlı binada 16 senedir altlı üstlü oturduklarını, başhekimlik yaptığı Kara Mustafa Paşa Devlet Hastanesindeki görevi sonrasında evinde de doktorluk mesaisine devam ettiğini anlatan Hasıripi, şöyle devam etti:

'Ben 35 yıl gibi bir süredir şeker hastasıyım. Bu doktorluğumdan önce de devam eden bir rahatsızlıktı. 42 yaşındayım şekerle yaşamayı öğrendik. Normal insandan farklı olarak pek çok şeyden uzak kalmaya gayret ettik. Bu hastalığımızın bize gem vurduğu noktalarda bunun bir yaşam tarzı olduğunu hiç unutmadık. Biz evlendikten bir yıl sonra babam 'inme' dediğimiz beyin damarlarından birkaç tanesi tıkanmış vaziyette bir hastalığa yakalanıyor,16 yıldır bu hastalıkla yaşıyor. Akşam olduktan sonra eve geldiğimde babamın rahatsızlığı ile alakadar oluyorum. Babamızın rahat bir hayat yaşaması için çalışıyoruz. Bu evlatlık ve doktorluk yapmanın verdiği sevinçle kendi hastanemizde çalıştığımız süre zarfında hastalarımızla diyaloglarımızda da mümkün olduğunca bu sevgiye, şefkate sahip çıkarak tedavilerimizi gerçekleştiriyoruz.'

- 'Hastalarımıza verebileceğimiz çok şey olduğunu babamla öğrendim'

'Bir hekim olarak hastalığın fizyolojisini, patolojisini tanıyor olabilirsiniz, tedavisini biliyor olabilirsiniz ancak doktor olarak göremediğinizi günlük yaşamda karşılaşılan sıkıntılarla alakalı olarak hastalarımıza verebileceğimiz çok şey olduğunu ben babamla öğrendim' diyen Hasıripi, hastalardan geri dönüşlerin çok olumlu olduğunu kaydetti.

Başhekim Hasıripi, şöyle devam etti:

'Babamın normal bireylerin yaşadığı gibi akşamları çok sakin geçmiyor. Akşamları rahatsızlanıyor, sıkıntıları oluyor, ateşleniyor tansiyonu yükseliyor bu tip durumlarda normalde hastaneye gidilir ama evde bir doktor olunca ev hastane oluyor. Burada doktor evlat pozisyonundan çıkıp evdeki hastanın yanında etkilenmeyen bir insan moduna geçmesi gerekiyor ama evladı olduğunu da unutmaması gerekiyor. Doktorluğun yanı sıra kayınpederime evlatlık yapmamızla birlikte eşim olsun kayınvalidem olsun el üstünde tutuluyorum. Kayınbabamla muhabbeti seviyorum her ne kadar söylediklerini kolay anlamasam da aramızda tatlı bir sempati oluşuyor. Evlat olarak insanın bir büyüğüne bu şekilde bakması ilgilenmesi takdir edilmesi gereken bir davranış gibi dursa da kendisinin örnek aldığı insanlardan birisine kendi elleriyle yemek yediriyor olması hastalık anlamında çok üzücü bir durum ama bunları bir kenara bırakarak olması gerektiği gibi hareketlerimizi düzenlemeye çalışıyoruz. Babamla aramızda böyle bir diyaloğumuz olduğu için çok seviniyorum.'

Hasıripi'nin eşi kimya mühendisi Şükran Hasıripi de eşiyle gurur duyduğunu ifade ederek, 'Onu çok takdir ediyorum. Eve geldiğinde çok iyi bir aile babası, iyi bir eş ayrıca babama da çok iyi evlatlık yapıyor her daim hastalığımızda, rahatsızlığımızda yanımızda' dedi.

Kayınpeder Yusuf Bülbül ise Ahmet Hasıripi'ne teşekkür ederek, 'Allah razı olsun, iyi bir evlat, iyi bir doktor sağ olsun, var olsun' ifadelerini kullandı.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —