Güney Lübnan'da İsrail işgalinin böldüğü hayatlar

Güney Lübnan

Zahira köyünü ikiye bölen İsrail işgali, ailelerin arasına da 50 yıllık ayrılıklar koydu 10 yıldan uzun süredir kızlarını göremeyen Ebu Semra: 'Ben tel örgülerin Güney Lübnan tarafındayım, ailem ise Filistin tarafında yaşıyor'

ZAHİRA (AA) - HAMZA TEKİN - Güney Lübnan'da yarım asır önce bir köyü ikiye bölen İsrail işgali, ailelerin ve kardeşlerin arasına yıllardır tel örgüler çekiyor.

İsrail'in 1967 yılında bir kısmını işgal ettiği Güney Lübnan'daki Zahira köyü sakinleri, 50 yıldır aynı köydeki akrabalarını, aile kabristanlarını ziyaret edemiyor.

İşgalin yol açtığı ayrılığın acısını en derinden yaşayanlardan biri 66 yaşındaki Hayriye Ebu Semra. 10 yıldan uzun süredir kızlarını göremediğini söyleyen Ebu Semra, 'Ben tel örgülerin Güney Lübnan tarafındayım, ailem ise Filistin tarafında yaşıyor. Zor iletişim kuruyoruz.' dedi.

Fotoğraflarla avunmaya çalıştığını belirten Ebu Semra'nın babasının ölüm haberini aldıktan sonra yaşadıkları da yürek burkucu:

'2000 yılında köyün diğer tarafında kalan babamın vefat ettiği haberi geldi. O bölgeye geçmek istedim. Tel örgülere ulaştım. Mayın patladı ve bacağımı kaybettim. Şu an ailemden, iki kızımdan uzakta tek bacağımla yaşıyorum.'

- 'Topraklarımız elimizden alındı'

Aileleri ayıran İsrail işgali, bölge sakinlerinin kendi topraklarına ulaşmasına da engel oluyor.

İşgalin ikiye böldüğü El-Aramişe aşiretinin önde gelenlerinden 71 yaşındaki Fahri Feneş, ailesinin bölgede geniş topraklara sahip olduğunu ancak bu toprakların bugün İsrail kontrolünde bulunduğunu anlattı.

Filistin'deki Akka yetkililerinden aldıkları tapuları hala sakladığını belirten Feneş, İngilizce, Arapça ve İbranice yazılmış belgeleri göstererek, 'Bunlar elimizden alınmış topraklar. İsrail'in ördüğü dikenli teller ve döşediği mayınlar sebebiyle diğer taraftaki topraklarımıza giremiyoruz.' dedi.

İşgalle yetinmeyen İsrail, bölgeyi daha iyi görebilmek için iki yıl önce Lübnan tarafında 200'den fazla zeytin ağacını ateşe vermiş ancak Feneş gibi bölgedeki bazı aileler bölgeyi yeniden ağaçlandırmıştı.