İstanbul Anadolu Adliyesindeki çocuk mahkemelerinde çeşitli suçlardan yargılanan 192 ergen ve farklı liselerde eğitimine devam eden 428 kişiyle yapılan araştırmaya göre, suça sürüklenenlerin yüzde 89,1'i yüksek düzeyde benlik saygısı
İSTANBUL (AA) - HANİFE SEVİNÇ - İstanbul Anadolu Adliyesindeki çocuk mahkemelerinde hırsızlık, yaralama, gasp ve uyuşturucu gibi suçlardan yargılanan 192 ergenle farklı liselerde eğitimine devam eden 428 genç üzerinde yapılan araştırmaya göre, suça sürüklenen çocuklarda yüksek düzeyde benlik saygısı ve kendine güven duygusu var.
İstanbul Anadolu Adliyesinde görevli Pedagog Fatih Kurtuluş, suça sürüklenen ve sürüklenmeyen 15-18 arasındaki erkek ergenlerin benlik saygılarını saptamak amacıyla yaptığı çalışmada, 620 gençle görüştü.
Yüzde 31'ini suça sürüklenen, yüzde 69'unun da suça sürüklenmeyen ergenlerin katıldığı araştırmada, suça sürüklenen çocukların yaşı, eğitimi, daha önce bir suça karışıp karışmaması, kardeş sayısı, anne-babanın ayrı olup olmaması ve eğitim düzeyleri, ailenin gelir durumu gibi konulara ilişkin sorular yöneltildi.
Suça sürüklenen ergenlerin yüzde 46,4'ü hırsızlık, yüzde 34,4 yaralama, yüzde 4,7 uyuşturucu, yüzde 7,3 kavga, yüzde 4,7'si gasp, yüzde 2,6'sı cinsel taciz suçlarından yargılanırken, katılımcıların yüzde 37,5'inin suç işleyen arkadaşı olduğu belirlendi.
Araştırmaya göre, suça sürüklenen ergenlerin yüzde 10,9'u orta düzeyde, yüzde 89,1'i ise yüksek düzeyde benlik saygısına sahip. Suça sürüklenmeyenlerin yüzde 26,4'ünün orta düzeyde, yüzde 73,6'sının ise yüksek düzeyde benlik saygısı var.
- Güven duygusu ve depresyon
İnsanlara güven duyma ile suça sürüklenen ve sürüklenmeyenler arasındaki ilişkinin de değerlendirildiği araştırmada, suça sürüklenenlerin yüzde 64,6'sının, suça sürüklenmeyenlerin de yüzde 52,8'inin güven duygusunun çok olduğu belirlendi. Suça sürüklenenlerin yüzde 35,4'ünün, sürüklenmeyenlerin de yüzde 47,2'sinin orta düzeyde güven duygusu yaşadığı görüldü.
Suça sürüklenenlerin yüzde 12,5'in de depresif duygulanımının olmadığı, yüzde 64,1'in de depresif duygulanımının az olduğu, yüzde 23,4'ün de de orta olduğu saptanırken, suça sürüklenmeyenlerin yüzde 6,1'in de depresif duygulanımının olmadığı, yüzde 54,4'ün de az olduğu, yüzde 36,9'un da da orta olduğu, yüzde 2,6'sında da yüksek olduğu görüldü. Buna göre, suça sürüklenenler suça sürüklenmeyenlere göre daha az depresif duygulanım içinde bulunuyor.
- 'Çocuk mahkemelerinin imkanları artırılmalı'
Araştırmanın sonuçlarına ilişkin bilgi veren Pedagog Fatih Kurtuluş, çocuklarda suça sürüklenmenin günümüzde ciddi bir sorun haline geldiğini belirterek, bunların dünyada ve ülkemizde giderek arttığını, Türkiye'de açılan her 23 ceza davasından birinde suça sürüklenen çocukların yargılandığını söyledi.
Verilere göre suçların yüzde 4,2'sinin çocuklar tarafından işlendiğini ifade eden Kurtuluş, araştırmayla, suça sürüklenen ergenlerin eleştiriye daha duyarlı, depresif duygulanım düzeyleri ve babayla ilişkilerinin az olduklarının görüldüğünü anlattı.
Suça sürüklenen ergenlerin çevresinin genelde suça sürüklenen diğer çocuk gruplarından oluştuğunu dile getiren Kurtuluş, şöyle konuştu:
'Çalışmayla, suça sürüklenmiş ergenlerin benlik saygısının yüksek olduğu ve çevresindekilere daha çok güven duydukları görüldü. Bu tür ergenler için kendileri gibi akranlarından oluşan gruplarda olmak prestij kazanmak olarak da algılanabiliyor. Bu nedenle de bu tür gruplara daha fazla güven duymaktadırlar. Öncelikle ergenin göstermesi beklenen güven duygusunun olumsuz akran gruplarına değil de önce ailesine daha sonra olumlu davranışlar sergileyen akran çevresine yönlendirilmesi doğru olacaktır. Ergenin aileden uzaklaşmaması, ailenin takibinde olması ve ailenin olumlu davranış modelleri sergilemesi gerekmektedir.'
Kurtuluş, suça sürüklenen çocukların babayla ilişkilerinin düşük düzeyde olması nedeniyle gerek belediyeler, gerek sivil toplum kuruluşlarınca baba eğitim programları yapılması, yeni evlenecek çiftlere aile içi iletişim ve çocuk gelişimi gibi konularda zorunlu seminerler verilmesi gerektiğini vurgulayarak, şu önerilerde bulundu:
'Aile danışmanlığı sistemi geliştirilip özellikle suça karışan çocuğu olan ailelere destek verilmelidir. İlkokul müfredatında insan hakları, kamu malları, hak ve hukuk, empati gibi konuların fazlaca yer alması gerekmektedir. Suça sürüklenen çocuklar zorunlu kişisel destek eğitimlerine alınmalı, Adalet Bakanlığı bu konuda suça sürüklenen çocuklarla birebir ilgilenebilecek ve rehabilitasyona yönelik destek sağlayacak uzmanların sayısını ve imkanlarını arttırmalıdır. Suça sürüklenen çocukların ailelerine ulaşarak bunlara çocuk psikolojisi, ergenlik dönemi, ruh sağlığını koruma, kişilik gelişim gibi konularda bilgilendirme çalışmaları yapılmalıdır. Suça sürüklenen çocuklar hakkında kanunlarda yer alan tedbirlerin uygulanabilmesi için çocuk mahkemelerinin bu konudaki imkanlarının arttırılması gerekmektedir. Suça sürüklenen çocukların, eğitim, sağlık, bakım, koruma gibi tedbirlerden daha sağlıklı şekilde faydalanabilmeleri ve kontrollerinin yapılabilmesi için ayrı bir yapılanma sağlanmalıdır.'