Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi, 'Asırlık Bilinç: Çanakkale Savaşları, Asırlık Anıt: Çanakkale Şehitlerine' başlıklı bir panel düzenledi.
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi, 'Asırlık Bilinç: Çanakkale Savaşları, Asırlık Anıt: Çanakkale Şehitlerine' başlıklı bir panel düzenledi.
Çanakkale Deniz Zaferi?nin 101. yılını kutladığımız bu haftada Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi 'Asırlık Bilinç: Çanakkale Savaşları, Asırlık Anıt: Çanakkale Şehitlerine' başlıklı seminer düzenledi.
Üsküdar Atik Valide Yerleşkesi?nde düzenlenen panelde konuşmacı olarak Prof. Dr. Fatih Andı, Prof. Dr. Zekeriya Kurşun ile Doç. Dr. Hasip Saygılı yer aldı.
Çanakkale Savaşı?nın tarihsel boyutlarının yanı sıra edebi boyutlarının da çok önemli olduğunu vurgulayan FSM Vakıf Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Andı, 'Asırlık Bilinç: Çanakkale Savaşları, Asırlık Anıt: Çanakkale Şehitleri? başlıkları altında savaşı ve Mehmet Akif Ersoy?un Çanakkale Şehitlerine şiirini inceleyeceğiz. Biliyoruz ki Çanakkale Savaşı Türk Milleti için büyük bir zafer, kazanç ve bilinçlenme sürecidir. Ama aynı zamanda Çanakkale Savaşı kadar önemli bir de metnimiz var ki o da Mehmet Akif Ersoy?un Çanakkale Şehitleri?ne şiiridir. Bu şiir yüzyıl sonra bile Çanakkale bilincini bize taşımıştır. Burada bugün bir ayağı tarih bir ayağı edebiyat olan bir panel düzenledik. Konuşmacılar savaşın hem tarihsel boyutunu hem de edebi boyutunu bize anlatacaklar' dedi.
'ÇANAKKALE ŞEHİTLERİNE ŞİİRİ VE ÇANAKKALE TÜRKÜSÜ, MİLLETİN NABZINI TUTUYOR'
O dönemde Çanakkale Savaşı?nı edebi bir şekilde metne dökebilmeleri için bir heyet oluşturulduğunu fakat bundan çok da verim alınamadığını belirten Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Andı, 'O dönemde bir takım metinler yazılıyor ama bugün bile onların hiçbirini doğru düzgün hatırlamıyoruz. O dönemin edebiyatından bize gelen ana metin Mehmet Akif?in Çanakkale Şehitlerine şiiridir. Bir de Çanakkale Türküsü var. İki metin de bu milletin tabiri caizse nabzını tutuyor. Ve koca bir savaşı bugüne bütün sıcaklığı ve samimiyeti ile taşıyor. Sonraki dönemlerde edebi eserlerimizde çok zengin bir Çanakkale edebiyatı damarı oluşuyor ama Çanakkale Şehitlerine şiiri, savaşı gelecek nesillere aktarma misyonunu yükleniyor. Ama Batı edebiyatına baktığınızda daha savaş sürerken yazılan romanlar, karikatürler, anılar, çeşit çeşit eserler var. İngiliz, Alman, Fransız basını bunu çok önemli bir propaganda vesilesi yapıyorlar. Biz maalesef bu konuda çok önemli bir varlık gösterememişiz' ifadelerini kullandı.
BİR BİLİNÇ OLARAK ÇANAKKALE ZAFERİ
Çanakkale Zaferi?nin anlamının bugüne bile ışık tuttuğunu, emperyalizme karşı bir direniş bilinci olduğunu söyleyen Prof. Dr. Fatih Andı, 'Karşımızda koskoca bir emperyalist Batı dünyası var. Bu tarafta da savaşan Osmanlı Devleti?nin şahsında İslam dünyasıdır. Bu zafer Karlofça?dan itibaren sürekli yenilgilerle gerileyen Müslüman Doğu Dünyası?nın, ilk defa batı karşısında ?ben de varım? özgüvenini aşılayan bir savaştır' diye konuştu.
MAHKÛM OLMUŞ BİR MİLLETİN YENİDEN UYANIŞI: ÇANAKKALE SAVAŞI
Çanakkale?de yaşananın sadece bir savaş olmadığını, büyük ölçüde yok olmaya mahkûm edilmiş bir milletin yeniden uyanışının bir müjdecisi olduğunu ifade eden Prof. Dr. Zekeriya Kurşun, 'Bu savaş büyük ölçüde Kurtuluş Savaşı?nın önsözüdür. Çünkü o tarihlerde uluslararası sistem Osmanlı?nın yok olduğunu, dolayısıyla Osmanlı halkının da bir daha ayağa kalkamayacak dereceye geldiğini düşünmekteydiler. İşgal devletleri taksim planları yapmaktaydılar ki maalesef coğrafyamızda benzeri hadiseler yaşanmakta olduğu için bu savaşı bir daha hatırlamanın önemli olduğunu vurguluyoruz. Yapılan taksim planlarını boşa çıkaran bu harekât, esas olarak sadece Türk Milleti?nin değil aynı zamanda İslam medeniyetinin bir noktada namusunu kurtarmış, istiklal, özgürlük ve geleceğe dönük umutlar bağışlayan bir muharebe olmuştur. Bu savaşın hikâyesi bir asır değil, asırlarca gelecek nesillere aktarılması gereken bir borçtur. Biz bu şekilde hem şehitlerimizin ruhunu şad edeceğiz hem de orada verilen şanlı mücadeleyi yeni nesillere aktarmak suretiyle savaşın ne kadar kötü bir şey olduğunu, barışı kurmak ve korumanın, bir ülkeyi bağımsız yapmanın ne kadar zor olduğunu anlatacağız ki ülkemizin, milletimizin ve barışın değerini bilelim' dedi.
