Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bugün TÜGİK Genel Kurulu'na katıldı. İş adamlarına seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan 'Geride baktığımız yılın ekonomik verilerine baktığımızda hamdolsun moralimizi bozacak bir şey göremiyorum. İş
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜGİK Genel Kurulu'nda konuştu. Erdoğan, AB heyetinden Junker ve Tusk'la yaptığı görüşmenin tutanaklarının sızdırılmasıyla ilgili yaptığı açıklamada, 'Yayınlanan tutanaklar bizim için utanç değil bir ibra belgesidir aslında' dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu (TÜGİK) Genel Kurulu'nda konuştu.
Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
- TÜGİK'in ekonomi politikalarının yanında ülkemizin en büyük sorunlarında koyduğu yerli duruşu takdir ediyorum.
- Türkiye içeride ve dışarıda topyekün bir savaş veriyor.
- Bu sabah İstanbul'da iki gazetemizin Yeni Şafak ve Yeni Akit'in binalarına molotofkokteyli ve silahlı saldırıda bulunuldu. Hamdolsun can kaybı yok. Gazetelerimizin binalarında sadece maddi hasar meydana geldi. Saldırıları şiddetle kınıyor, her iki gazetemizin sahiplerine, yöneticilerine, çalışanlarına geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Geçmişte bir başka gazetemizin binasının girişindeki camları, silahlı saldırıyla molotofla falan değil arbede sırasında kırıldığı için dünyayı ayağa kaldıranların bu saldırılar karşısındaki tavırlarını dikkatle takip edeceğim. Bakalım buradaki tavır ne olacak, göreceğiz. Bu gazeteleri yayınlarını beğenmedikleri için kürsüden fırlatarak terör örgütüne hedef gösteren partinin mensuplarının da tutumunu yakından izleyeceğim.
- Ben, faiz konusunda hassasım. Faizi, özellikle enflasyonun en önemli sebebi olarak görüyorum. Sebep netice ilişkisinde faiz sebeptir, enflasyon neticedir. Faizle enflasyon doğru orantılıdır, ters orantılı değildir. Eğer kim faizi yükseltmeyi savunuyorsa, o bu ülkede yatırımların düşmanıdır, istihdamın düşmanıdır. Bunu da açıkça söylüyorum.
- 2015'te Türkiye'nin tökezleyeceğini umanların bir kez daha hüsrana uğradığını görüyorum. Biliyorsunuz ben uzun yıllardır uluslararası değerlendirme kuruluşlarının Türkiye'ye verdikleri notlara, ülkemizle ilgili değerlendirmelere hep itiraz etmişimdir. Bu değerlendirmelerin bir kısmı art niyetli olmakla birlikte bir kısmı da Türkiye'yi yeteri kadar tanımamanın bir sonucudur. Uluslararası bu tür kuruluşların kararları, açıklamaları bilimsel değildir, siyasidir.
- Türkiye tıpkı bir buzdağı gibi, gözükmeyen gücü görünen gücünden çok daha fazladır.
- Unutmayın siz gitmezseniz onlar gelir, siz üretmezseniz onlar üretir, siz satmazsanız onlar satar, onlar büyürse siz küçülürsünüz.
- Bu göç akınının en büyük sebebi Rusya'nın ve Esed rejiminin başlattığı sivil halkı hedef alan saldırılarılarıdır. Buna rağmen Birleşmiş Milletlerin, saldırıyı yapanlara karşı tedbir almak yerine, ülkemize çağrıda bulunması samimiyetsizliktir. Neymiş 'kapınızı açın, onları alın'. Peki ey Birleşmiş Milletler, sen ne işe yarıyorsun, senin görevin ne? Şu ana kadar 10 milyar dolara yakın bu mülteciler için para harcamış olan Türkiye'ye bu mülteciler için sen ne kadar destek verdin, 455 milyon dolar. Ayıptır, ayıp...
- Şayet Rusya ve rejimin hava bombardımanı devam ederse bu sayının 600 bine yükselme ihtimali var.
- Suriye kirli ittifakların kurulduğu bir ülke oldu.
- 'Bu Birleşmiş Milletler Teşkilatı bu iş için kurulmadı, 'kapıyı aç.' Dünyadaki diğer ülkelerin kabul ettiği mülteci sayısı ne kadar? Bazıları 100 tane almış, öbürü 300 tane 500 tane bin tane. Bizim alnımızda enayi yazmıyor kusura bakmayın. Biz bir yere kadar sabır sabır sabır ondan sonra da gereği neyse bunu yaparız. Herhalde otobüsler, uçaklar boşuna durmuyor. Gereği neyse bundan sonra o yapılacak. Bu nasihati verenler, Birleşmiş Milletler'in diğer üyesi ülkelere de bir nasihat versinler de buradan çıkan bu mültecileri o ülkelere de gönderelim.'
JUNKER VE TUSK'LA GÖRÜŞMENİN TUTANAĞI
Avrupa Konseyi Başkanı Sayın Junker'i davet ettik. Tusk'u da tanırım. Her ikisiyle yaptığım görüşme Suriyelilerle ilgili çalışmalar. Birileri bu görüşmenin tutanaklarını servis ederek bize saldırmaya çalışıyor. Okumuşsunuzdur orada ne yapmışız biz. Ülkemizin ve Suriyelilerin haklarını savunmuşuz. Yayınlanan tutanaklar bizim için utanç değil bir ibra belgesidir aslında.
KAPILARI AÇAR , 'HAYIRLI YOLCULUKLAR' DERİZ
Biz şu ana kadar sizden para gelecek diye 9 milyar dolar harcamadık. O bizim misafirperverliğimizin gereğidir. Bu bizi yıkmaz, bundan sonrada ayakta durmaya devam ederiz. Edirne'de sığınmacıları otobüslere bindirdik ondan sonra geri gönderdiler. Kusura bakmayın, o zaman biz de kapıları açarız 'Haydi hayırlı yolculuklar' deriz.