Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Haldun Oğuz, ses terapisi ile ses hastalıklarının tedavi edilebileceğini söyledi.
Koru Ankara Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Haldun Oğuz, birçok meslek grubunun seslerini kullanarak para kazandıklarını belirterek, ses rahatsızlıklarının bireyin ses ihtiyaçlarına özel olarak hazırlanan ses hijyeni ve ses terapisi programları sayesinde oluşmadan önlenebileceğini belirtti. Prof. Dr. Oğuz, 'Herhangi bir ses rahatsızlığı bulunduğunda uygulanacak hijyen ve terapi yöntemleri ise tedavinin daha erken ve daha başarılı olarak sonuçlanmasına önemli katkıda bulunacaktır' diye konuştu.
Prof. Dr. Oğuz, kısa süreli bir soğuk algınlığı, alerji ya da reflü gibi daha kolay yönetilebilecek nedenlerin ya da ses kıvrımı felci ya da ses kıvrımı kanseri gibi ciddi sorunların ilk belirtisinin ses kısıklığı olabileceğini ifade etti. Ses hastalıklarında doğru tanıya nesnel ve öznel yaklaşımların birlikte kullanılması ile ulaşılabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Oğuz, 'Bireyin sesinin durumu hem kendisinin hem de ilgili klinisyenin algısına göre değerlendirilir. Gerekli hallerde standardize edilmiş ses kayıtları alınır, bu kayıtlar üzerinden akustik analiz adı verilen yöntemle karşılaştırılabilir rakamsal, veriler elde edilir. Hastanın tam bir kulak, burun, boğaz ve baş, boyun muayenesinin yanı sıra gerekli hallerde tüm vücut muayenesi yapılır' şeklinde konuştu.
'Ses kıvrımlarının ve ilgili diğer yapıların görüntülenmesi için gerek rijid, gerekse fleksibl teleskoplar kullanılabilir' diyen Prof. Dr. Oğuz, 'Ses kıvrımları, ses çıkarma sırasında erişkin erkeklerde saniyede ortalama 100-140 kez, kadınlarda 200-240 kez titreştiği için bu yapıları görebilmek için özel aletlere ihtiyaç duyulur. Bunu sağlayan ışık teknolojisine stroboskopi adı verilir' diye konuştu.
Stroboskopik ışık kaynağı altında yapılan ses muayenesinin tanı için altın standart olduğunun altını çizen Prof. Dr. Haldun Oğuz, 'Bu sayede basit muayene yöntemleri ile elde edilemeyen birçok bilgiye ulaşılabilir ve doğru tanı koyulabilir' ifadesini kullandı.
Oğuz, ses hastalıklarının organik ve fonksiyonel nedenler olarak iki ana grupta sınıflanabileceğini belirtti. Organik nedenleri ses kıvrımlarında nodül, polip, kist, oluk, beyaz ve kırmızı lekelenmeler, granulom, reflü, felç ve kanser olarak sıralayan Prof. Dr. Oğuz, fonksiyonel nedenlerinse ses kıvrımları ve kulak burun boğaz muayenesinde görsel bir sorun saptanmayan ancak bireyin ilgili yapılarını kullanması ile ilgili sorun belirlenen durumları ifade ettiğini söyledi. Ses hastalıklarında tedavinin rahatsızlığa yol açan nedene göre belirlendiğinin altını çizen Prof. Dr. Oğuz, 'Ses terapisi, tıbbi tedavisi ve cerrahi tedavi, üç ana tedavi yöntemidir' dedi.
?SES TERAPİSİ, SES PROBLEMLERİNİN TAMAMINDA KULLANILABİLECEK BİR TEDAVİ YÖNTEMİDİR?
Prof. Dr. Haldun Oğuz ses terapisini şöyle anlattı:
'Ses terapisi, ses problemlerinin tamamında kullanılabilecek bir tedavi yöntemidir. Bazı ses rahatsızlıklarında tek tedavi yöntemi olarak kullanılır iken, bazılarında ise tıbbi veya cerrahi tedavinin öncesi ve sonrasında destekleyici olarak kullanılabilir. Çok faydalı olmasına rağmen hiçbir ses patolojisi için özgün bir ses terapisi yöntemi yoktur. Aksine her hasta için seçilen ses terapisi yöntemi, yoğunluğu ve süresi, hastanın ihtiyaçlarına göre birbirinden farklı olmalıdır. İdeal olarak ses terapisine başlamadan önce hastanın ses probleminin nedeni belirlenmelidir. Bu amaçla objektif ses analizinin yapılması ve ses tellerinin videolaringostroboskopi ile değerlendirilmesi gereklidir. Elde edilen bulguların hasta ve ses terapisinde aktif rol oynayacak ekip ile ve eğer hasta bir ses profesyoneli ise sesi ile ilgilenen diğer kişilerle birlikte değerlendirilmeli ve terapi amaçları belirlenmelidir.'
Son yıllarda larinks hakkındaki bilgilerde görülen artışın, ses ve ses rahatsızlıklarının fizyolojisi, bozuklukları ve tedavisine olan ilginin de artmasına neden olduğunu ifade eden Prof. Dr. Haldun Oğuz, 'Bu sayede sesin objektif değerlendirmesi ve ses tellerinin görüntülenmesi konularında önemli ilerlemeler kaydedilmiştir. Böylece çok daha hızlı ve doğru tanılar elde edilmekte ve tedavi sürecine bir an önce geçilebilmektedir' dedi.
Günümüzdeki ses terapi protokollerinin tedavi eden ve olan tarafın yoğunluğu sebebiyle yaklaşık 6-10 seans olarak planlandığını anlatan Prof. Dr. Oğuz, 'Her ses terapisi yönteminin amaçları farklı olmakla beraber tüm ses terapi teknikleri için evrensel olan bazı genel hedefler de mevcuttur. Bunlar gerek cerrahi öncesi ya da cerrahi sonrası için verilen ses terapileri, gerekse tek tedavi olarak kullanılacak ses terapisi için önem arz eder' şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Haldun Oğuz, hasta eğitiminin tüm tedavi protokolleri için birinci basamak olduğunu söyleyerek, ?Her hasta, sesin nasıl oluştuğunu ve kendilerindeki problemin sesinde nasıl bir sıkıntıya yol açtığının farkında olmalıdır ' dedi.
Hastanın ses terapisinin mantığını, kullanılacak tekniği ve tedavinin amaçlarını anlaması gerektiğini belirten Prof. Dr. Oğuz , 'Tedavi yaklaşımı hastanın aklına yatmıyorsa, ya da terapiyi uygulayacak kişi kararlı değil veya yeterli açıklama yapmıyorsa, hastanın tedavi programına uyum göstermesi güç olacaktır' diye konuştu.
Genel olarak uygulanması gereken ses hijyeni kurallarının yanı sıra, her hasta için özgün olarak dikkat edilmesi, buna uygun olarak yapılması gereken konuların belirlenmesi gerektiğine dikkati çeken Prof. Dr. Oğuz, 'Örneğin tüm ses kullanıcıları için yeterli sıvı alımı, gerekirse bulunulan ortamın nemlendirilmesi önemlidir. Kişisel ses kullanım alışkanlıkları hakkında bilgi sahibi olunması, genellikle sesin yoğun olarak kullanıldığı ortam ve ortamdaki gürültü özelliklerinin bilinmesi ve diğer çevresel faktörlerin irdelenmesi daha sağlıklı ses alışkanlıklarının kazanılmasını sağlayacaktır. Sigara kullanılmaması, genel stresin azaltılması, kullanılan ilaçlar ve bunların vücut sıvıları üzerine etkisinin bilinmesi de önemli gereklilikleridir' diyerek bilgi verdi.
SES KISIKLIĞI YAŞAYANLAR
Ses kısıklığı olan bireylerin daha alçak sesle konuşmasının sağlanması, yüksek sesle konuşmanın önlenmesi, alışkanlık haline gelmiş veya sık tekrarlanan boğaz temizleme hareketinin önlenmesinin de öneminin altını çizen Prof. Dr. Oğuz, 'Sesin gün içerisinde toplam kullanımı azaltılmalıdır. Yüksek sesle gülmek, ağlamak ve öksürmek de sese zarar veren davranışlardır. Tüm bu kurallar, nörolojik nedenlere bağlı ya da hipofonksiyonel ses kısıklığı olan hastalar dışında ses problemi olan bireyler için kullanılabilir' dedi.
Prof. Dr. Haldun Oğuz, ses problemi olan birey ve ses terapisini verecek kişinin sesle ilgili bir problem olduğunu, bununla ilgili bir şeyler yapılması gerektiğini ve izlenecek yol ile amaçlanan hedefler konusunda fikir birliği içerisinde olması gerektiğini ifade etti. Eğer hasta sesinde ses terapisi ile oluşan değişiklikleri fark edemiyor ya da hissedemiyor ise ses terapisinin fayda sağlayamayacağını belirten Oğuz, 'Bu durum ses profesyonellerine sık rastlamadığımız, ancak özellikle yaşlı popülasyonda ve nörolojik problemli bireylerde çok karşılaştığımız bir durumdur' diye konuştu.
Bazı ses hastalıklarının sadece ses terapisi yöntemleri ile tedavi edilebileceğini söyleyen Prof. Dr. Oğuz, 'Bunlar arasında fonksiyonel ses bozuklukları, nörolojik ve psikiyatrik bazı hastalıklara bağlı ses problemleri ve çoğu ses kıvrımı nodülleri örnek olarak gösterilebilir' dedi.
Prof. Dr. Haldun Oğuz, birçok ses hastalığının tedavisinde cerrahi yöntemlerin yüzde 100?e varan oranlarda başarılı olabildiğini ve bunlar arasında ses kıvrımı polipleri, ses kıvrımı kistleri, granülom, papillom ve kanser gibi çok değişik nedenlerin sayılabildiğini anlattı. Oğuz, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Başta larenjitler ve laringofaringealreflü olmak üzere pek çok değişik ses hastalığında ilaç tedavisi ile başarılı sonuçlar almak mümkündür. Ses sorunu olan bir birey, ses hastalıkları konusunda uzmanlaşmış bir kulak burun boğaz hastalıkları uzmanına başvurmalıdır.'