Tutanaklardan: 'Faiz oranlarını daha da düşürmek ek parasal genişleme sağlamak için etkili bir araç olarak görüldü' 'Düşük enflasyon ortamı para politikası önlemleriyle ilgili değil'
FRANKFURT (AA) - Avrupa Merkez Bankasının (ECB) mart ayı para politikası toplantı tutanaklarında, faiz oranlarını daha da düşürmenin ek parasal genişleme sağlamak için etkili bir araç olarak görüldüğü ifade edildi.
ECB, Yönetim Kurulu'nun 9-10 Mart?t Frankfurt?ta gerçekleştirdiği para politikası toplantısının tutanaklarını yayımladı. Tutanaklara ilişkin yapılan açıklamada, Yönetim Kurulu'nun 20-21 Ocak tarihlerindeki bir önceki toplantısından bu yana, küresel ekonomik görünümün daha da kötüleştiği bildirildi.
Açıklamada, ECB'nin mart ayındaki teşvik kararının alınmasında tüm üyelerin aynı görüşü paylaşmadığı ve bazı önemli konularda birkaç üyenin farklı görüş bildirdiği aktarıldı.
Avro Bölgesi'nde negatif faiz oranlarının bankalar için büyük ölçüde yararlı olduğu belirtilen açıklamada, 'Bazı argümanlar, mevduat faizinde daha fazla indirimin yararlı olacağına işaret etti. Faiz oranlarını daha da düşürmek ek parasal genişleme sağlamak için etkili bir araç olarak görüldü.' denildi.
Yönetim Konseyi?nin bazı banka mevduatlarının negatif faizlerden muaf tutulmasını tartıştığı ifade edilen açıklamada, ancak kısmen bu durumun karmaşıklığı nedeniyle aksine karar verildiği belirtildi.
Açıklamada, negatif faiz oranları da dahil olmak üzere alınan tüm para politikası tedbirleri kombinasyonunun şimdiye kadar bankaların karlılığına olumlu katkı yaptığına işaret edildi.
-?Düşük enflasyon ortamı para politkası önlemleriyle ilgili değil?
Avro Bölgesi?ndeki düşük enflasyonun para politikası tedbirlerinin etkisizliğinden kaynaklanmadığı belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
'Düşük enflasyon ortamı para politikası önlemleriyle ilgili değil, bu büyük ölçüde genel olarak dış ortamdan kaynaklanan ardışık olumsuz şokların ve ayrıca beklenenden daha zayıf yurt içi fiyat baskılarının sonucudur. Aynı zamanda, kullanılmakta olan para politikası araçlarının muhtemel riskleri ve yan etkileri özellikle finansal istikrar açısından daha iyi anlaşılmalı ve daha fazla analiz ile değerlendirme gerektiriyor.'