Çanakkale Zaferi’nin 108. Yıldönümü ve 18 Mart Şehitleri Anma Günü dolayısıyla yazılı basın açıklamasında bulunan Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Selçuk Özdağ, Çanakkale’de Türklerin yenilmez olduğunun tescil edildiğini kaydederek, “Türklerin yenilemeyeceğinin, yenilseler bile Anadolu topraklarından gitmeyeceklerinin, burayı vatan toprağı yaptıklarının tescili ve Cumhuriyetin de önsözüydü Çanakkale” ifadelerini kullandı.
Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Selçuk Özdağ Çanakkale Zaferi’nin 108. Yıldönümü ve 18 Mart Şehitleri Anma Günü dolayısıyla yazılı basın açıklamasında bulundu. Özdağ, “Bu vatan parçasını canı ve kanı pahasına koruyan Seyit Onbaşıları, Kınalı Hasanları, Saka Hüseyinleri ve vatan toprağı için gözünü kırpmadan kendini siper eden tüm şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyor, şanlı zaferimizin 108. yıldönümünü en içten dileklerimle kutluyorum” dedi.
Özdağ, Türklerin 960’lı yıllarda Anadolu topraklarına girdiğini ve o günden bugüne bu toprakları vatan kılmak için Güneydoğu’dan Kıbrıs’a, Kıbrıs’tan Kore’ye dek büyük mücadeleyle, milyonlarca şehit verdiğine dikkat çekerek, Osmanlı’nın dünyanın en uzun ömürlü imparatorluğu olduğunu ve onu da Türklerin kurduğunu hatırlattı.
ÇANAKKALE BİR DESTANIN ADIDIR
“İbn-i Haldun’un ifadesi ile "Her zevalin bir kemali, her kemalin de bir zevali vardır. Yani her çıkışın bir inişi, her inişin bir çıkışı vardır” diyen Özdağ, “Osmanlı yıkılırken 9 cephede dövüştük. Galiçya’daydık, Trablusgarb’taydık. Mustafa Kemal’lerle, Enver Paşa’larla, Çanakkale’deydik. Enver Paşa’larla Cevat Paşa’larla Esat Paşa’larla Mustafa Kemal’le, Sarıkamış’taydık. Allah-ü Ekber dağlarındaydık. Bir yandan Kut’ül Amare’de bir taraftan Medine’de Fahrettin Paşa ile Cezayir’deydik. Tunus’taydık, Şam’daydık. Yenildik evet, 2 yerde galip geldik Kut’ül Amare’de İngilizlere karşı; Çanakkale’de ise Fransızlara, İngilizlere 7 düvele karşı galip geldik. Churchill şöyle söylüyordu Çanakkale’ye gelirken; ‘Türkleri geldikleri topraklara geri göndeririz.’ Bizi Orta Asya’ya gönderecekler, elimizden İstanbul’u alacaklar ve bir İngiliz İmparatorluğu bir Hristiyan medeniyeti kuracaklardı. Gelirken, ‘bir elimizi arkaya bağlar bir elimizle de bu Türkleri ezer geçeriz’ diyorlardı ama geçemediler! 250 bin kişi şehit oldu. Direndiler! Enver Paşa’nın Esat Paşa’nın, Cevat Paşa’nın binlerin direnişiyle direndiler! Mustafa Kemal şöyle ifade ediyordu: ‘Size ölmeyi emrediyorum savaşmayı emretmiyorum.’ Mustafa Kemal, orada liderlik kumaşını gösteriyordu, Türklerin yenilemeyeceğinin, yenilseler bile Anadolu topraklarından gitmeyeceklerinin, burayı vatan toprağı yaptığının tescili ve Cumhuriyetin de önsözüydü Çanakkale“ diye anlattı.
TARİHİMİZİN KAHRAMANLARINA VEFA BORCUMUZ VAR
Yarının gençlerinin, çocuklarının Çanakkale’yi, Çanakkale ruhunu, her bir kahramanın ne denli değerli olduğunu idrak etmelerinin önemine vurgu yapan Özdağ, “18 Mart’ın 106. yıldönümü eğer Anadolu toprakları bir başka milletin elinde olmuş olsaydı bu kadar kahraman olsaydı o kahramanlarla beraber o aziz milletin çocukları o kahramanları kendilerine rol model yapar, bugün çizgi filmlerinde başka sembolleri kullanmazlardı. Kahramanlarımızın bugün, Alparslan, Melikşah, Battagazi, Hüseyingazi, Mustafa Kemal, Cevat Paşa, Esat Paşa, Nene Hatun, Kastamonulu Şerife Bacı, Gördesli Makbule Bacı, Sütçü İmam, Şahinbey olması gerekiyordu. Mehmet Akiflerin, Ankara müftüsü Rıfat Börekçi’lerin, Denizlili Hulisi Efendilerin Mareşal Fevzi Çakmakların, Kazım Karabekirlerin adının yazılıp yaşatılması ise geçmişimize vefa borcumuzdur" dedi.
Özdağ, sözlerini şöyle sürdürdü, “Kanada’da bir kahraman vardır ve her yerde heykelleri vardır. O adam ne yapmıştır? O adam sadece Kanada ormanlarında hayvanların ayaklarını, kanatlarını tedavi ettiği için Kanadalıların kahramanıdır. Gelelim bakalım şu 1000 yıllık Anadolu topraklarındaki kahramanlara… İnşallah bizler hep beraber o kahramanları öğreteceğiz ve o kahramanlar bizim değerlerimiz olarak yaşayacak. Çanakkale’dekiler, Kıbrıs’takiler, Güneydoğu Anadolu’dakiler, Kore’dekiler, Galiçya’dakiler, Allahu Ekber dağlarındakiler… Bu insanların hepsini gençlere, çocuklara öğretmek mecburiyetindeyiz.
Kahraman Şehitlerimizin adları tarihin sayfalarına, milletimizin ise kalplerine altın harflerle yazılmıştır. Çanakkale’den, Trablusgarp’a, İstiklal Savaşı’ndan, Sakarya Meydan Muharebesi ve bugünümüze kadar, can verip kan dökerek var olduğumuzu gösteren kahramanlarımızı Türk milleti, asla unutmayacaktır. Yapılan bu zorlu mücadeleler, yarınlarımıza ışık tutacak bir anlayış ve ruh yüceliğini de ortaya koymaktadır. Seyit Onbaşı’ya, 275 kiloluk top mermisini namluya sürme kudretini veren; Yahya Çavuşlarla birlikte, Mehmetçiğin göğsünde sembolleşerek 'Çanakkale’yi Geçilmez!' kılan güç; işte o ruh yüceliğinde saklıdır"
CUMHURİYETE SONSUZA KADAR SAHİP ÇIKACAĞIZ
"Ülkemizi parçalamak ve milletimizi esaret altına almak isteyen devletlere karşı en zor koşullarda, yüce milletimizin sarsılmaz azmi, yüksek iradesi, vatanseverliği ve kahramanlığı dünyada hiçbir eş değer karşılığı olmayan paha biçilemez büyük bir örnektir" diyen Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, "108 yıl önce kazandığımız Çanakkale Zaferi Cumhuriyetimize hassasiyetle sahip çıkmamız gerektiğini, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti olan Cumhuriyetimizi koruyarak, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün gösterdiği muasır medeniyetler seviyesinin ötesine taşımak için ülke olarak birlik ve beraberlik içerisinde çalışmamızın önemini hatırlatmaktadır. Anadolu toprakları kıyamete kadar bizim olacaktır.” dedi.
