ELEŞTİRİ-SİZLİK KÜLTÜRÜ
Maalesef bu ülke insanının çok küçük bir kesimi hariç kimse eleştiriyi bilmiyor. Bu büyük çoğunluk eleştirmeyi bilmiyor, eleştirilmeyi bilmiyor.
Eleştiri adı altında “eleştiri-sizlik kültürü” her geçen gün biraz daha fazla bir hale geliyor.
Sahi! Nedir eleştiri? Türkçe Sözlük’ten (TDK) bakalım;
1. isim Bir insanı, bir eseri, bir konuyu doğru ve yanlış yanlarını bulup göstermek amacıyla inceleme işi; tenkit, muaheze:
2. isim, edebiyat Bir edebiyat veya sanat eserini her yönüyle değerlendirerek anlaşılmasını sağlamak amacıyla yazılan yazı türü; tenkit, kritik.
3. isim, felsefe Özellikle bilginin temellerini ve doğruluk durumunu inceleme, sınama, yargılama:
Buna karşın gelinen nokta; elbette hepimiz eleştiriye açığız fakat yapılmamak kaydıyla…
Kimse eleştirilmez, eleştirilemez değildir. Öyle olsaydı kupa canavarı Fatih Terim eleştirilmezdi.
Kupaların efendisi Muslera eleştirilmezdi.
Mourinho, Icardi, Drogba ve benzerleri eleştirilmezdi.
Doğal olarak Okan Buruk’ta eleştirilmez değildir. Akhisar ve Başakşehir başarılarının ardından son iki yılın şampiyonu Okan Buruk’ta yeri ve zamanı geldiğinde eleştirilecektir.
Ama Okan Buruk bu seviyelerin, bu takımın hocası değil demek asla ve asla eleştiri değildir. Okan Buruk hoca değil demek haksızlık ve hadsizliktir.
Yakın örnekti Kerem (Aktürkoğlu) futbolcu değildir/GS’nin futbolcusu değildir saçmalıkları. Kerem bu hafta da Benfica’da golünü attı.
Eleştiriyse;
Muslera cezası nedeniyle 2 UEFA Avrupa Ligi maçında yer almayacak. Bu nedenle hoca Kasımpaşa maçına Günay Güvenç ile çıkmalıydı. Ha! Böyle olsa ve Galatasaray (hele de Günay’ın hatalı bir gol yemesi sonucu) yine yenilseydi “Bu maçta Günay oynar mı” söylemleri gelecekti elbette.
Evet, Galatasaray 3-0 öne geçtiği maçta skoru tutamayıp 3-3 ile 2 puanı kaçırıyorsa eleştiriden ilk payı teknik direktör alır. Oyun ve oyuncu değişiklikleri ve Galatasaray’ın 45-60 arası mahkum bir oyun oynaması Okan Buruk’a yazar. Nitekim hoca da özeleştirisini yaptı.
Bir de;
Yorumcular genel olarak teknik direktörlerden bahsederken ad ve soyadlarıyla konuşuyorlar. Bazen ön isimden sonra “hoca” unvanını kullanıyorlar. Bazen de -özellikle yaşı ileri olanlar- sadece isim kullanıyor ve Okan, Burak, İsmail, Arda diyorlar. Lakin söz konusu Mourinho olunca iş değişiyor. Bazı yorumcular adeta saygı duruşuna geçip “Sayın Mourinho” diyorlar. Abartmayalım lütfen, komik oluyor.
Mourinho, Avrupa Ligi maçından sonra yine kazandı. Ancak oynanan oyunun taraftarı mutlu ettiğini söylemek mümkün değil.
Şenol Güneş zorlanmasına rağmen bu defa kazanmayı başardı.
Bronckhorst… Hollanda’dan mutsuz dönmüştü fakat Kayseri’de kazandı.
Arda Turan ve İsmet Taşdemir’in sağlam yürüyüşü devam etti.
UEFA Avrupa Ligi’nde Galatasaray iyi bir oyun sonunda PAOK’u 3-1 ile geçip 3 puanla başladı.
Fenerbahçe, ilk yarsında zorlandığı maçta Union Saint-Gilloise takımını 2-1 yenmeyi başardı.
Deplasmandaki tek temsilcimiz Beşiktaş iyi bir gününde değildi. Siyah beyazlılar Ajax’a 4-0 yenildi.
Haftanın açılış maçında Başakşehir Sivas deplasmanından 3 puan ile döndü. Figueiredo’nun golleriyle İstanbul ekibi maçı 2-1 kazandı.
Haftanın maçıydı belki Samsun-Göztepe müsabakası. Ev sahibi 4-3 kazandı. Formda Göztepe 1 puanı son dakikada yediği golle kaybetti.
PAŞA’NIN DUR İHTARI…
GALATASARAY AŞ-KASIMPAŞA AŞ: 3-3
Osimhen (20’-28’), Icardi (34’)/Fall (44’), Hajradinovic (83’-P), Nuno da Costa (90+5’)
Galatasaray ritmini bulmuş ve kazanmaya devam ediyordu. Ancak arka arkaya maçlar ve Avrupa Ligi maçı nedeniyle Okan Buruk ciddi anlamda rotasyona gitmiş ve ayrıca sahaya Osimhen-Icardi ikilisiyle çıkmıştı.
Bu kadro maçta puan kaybederse Buruk, ciddi eleştirilere maruz kalırdı.
Ancak ilk yarıyı tek yanlı oynadı Galatasaray ve Osimhen (2) ile Icardi’nin golleriyle 3-0 öne geçti. Maç adeta bitmiş gibiydi ama devrenin sonunda gelen Fall’ın sürpriz ve şok golü oyunu değiştirdi. Bu arada Osimhen sakatlanmıştı.
Buruk, ikinci devreye Mertens-Osimhen, Sallai-Barış Alper Yılmaz değişiklikleriyle başladı. Buna karşın Kasımpaşa 45-60 arası oyunu forse etti. Lakin nu dakikalarda gol olmadı.
Maçın sonlarına doğru Kasımpaşa’nın penaltısı geldi. Sonra 90+5’te konuk takım 3-3 ile bir puanı aldı.
Maçta iki penaltı incelemesinde yaklaşık 9 dakika oyun durdu. Buna rağmen hakem 6 dakika süre ilave etti. Kasımpaşa golü atınca yaklaşık 9 dakika oynattı.
Penaltı; tam anlamıyla bir kural penaltısı… Oysa futbolun doğasında bu tip kararlara yer yok.
Bunun bir örneği Manchester United-Tottenham maçında yaşandı ve hakem-VAR ekibi devam kararı verdi. Hoş, bu karar da İngiltere’de tartışma konusu oldu.
Hakemin bu pozisyonu görmemesi düşünülemez ve sahada hakem buna devam dedi. Karar VAR ile geldi.
Her halükarda tartışmalı bir pozisyon… Benim düşüncem futbolun doğasından yana.
45 dakika da olsa Osimhen-Icardi ikilisini seyretmek tam anlamıyla bir futbol keyfiydi.
29.09.2024
ZORAKİ GÜNEŞ…
TRABZONSPOR AŞ-TÜMOSAN KONYASPOR: 3-2
Visca (16’), Banza (45+4’-P ve 54’)/Adil Demirbağ (24’), Keyta (89’)
Görece daha etkin bir Trabzon vardı sahada. Formasını özleyen Visca şahane bir gol ile döndü. Yeni transferi Banza ile 2 farka ulaşan ev sahibi maçın sonlarında çok zorlandı.
Umut Nayir ile bir penaltıdan yararlanamayan Konya, yaklaşmış olduğu 1 puana ulaşamadı.
Bir VAR penaltısı da bu maçtan geldi. Oysa Halil Umut Meler devam demişti. Açık bir pozisyondu ve Nwakaeme görmüştü. O kadar görmüştü ki Konyalı oyunculara açık bir şekilde anlattı.
KAZANDIĞINDA SORUN YOK
ANTALYASPOR AŞ-FENERBAHÇE AŞ: 0-2
Tadic (63’), Thalisson (81’-KK)
İlk yarısı son derece keyifsiz bir maçtı. Her iki tarafta adeta 1 puana razı gibiydi. Bu devrede iki takımın da direkten dönen birer topu heyecan verdi.
Mourinho ikinci devreye İsmail Yüksek-Fred ve Djiku-Kostic değişiklikleri ile başladı. Takım biraz daha önde oynamaya başladı. Ev sahibi kontralarla gol fırsatı oluşturmaya çalıştı.
Mourinho, muhtemelen Tadic-İrfan Can Kahveci değişikliğinin hazırlıklarını yaparken Tadic golü attı ve oyunda kaldı.
Maçın iyilerinden Thalisson talihsiz bir şekilde topu kendi kalesine gönderince (top yüzüne çarptı) skor 2-0 oldu.
Mourinho, Dzeko’nun ofsayt nedeniyle geçersiz sayılan golüne çok sinirlendi ve “laptop” ile protesto etti sarı kart gördü.
Günün diğer maçlarında Alanya, Rize’yi 1-0 yendi.
Bodrum, Adana Demirspor’u 3-1 ile geçti. Bu maçta atılan son 3 gol de birbirinden güzeldi. Tehlike çanları artarak çalan Adana ekibi, geri dönülemez bir yola girmek üzere artık.
Arda Turan ile Selçuk İnan düellosundan kazanan Eyüp oldu. Eyüp Gaziantep’i 3-2 yendi.
30.09.2024
KARTAL YARA SARDI…
BELLONA KAYSERİSPOR-BEŞİKTAŞ AŞ: 0-3
Goller: Fernandes (56’), İmmobile (78’-P ve 90+1’)
Ev sahibi Kayseri ilk yarıda çok iyi bir oyun sergiledi. Bu devrede Beşiktaş Kayseri kalesine isabetli ve etkili bir şut gönderemedi.
İkinci devre Gedson Fernandes baskısının sonucunu aldı. Kayseri kaleci ve defansının hatasında topu filelere göndererek takımını öne geçirdi.
Golle rahatlayan Beşiktaş kalan bölümü daha iyi oynadı ve 3-0 kazandı.
Hakem Atilla Karaoğlan idare etti. Ancak hakemin -genel olarak hakemlerimizin- maç içinde kendi standardının olmaması gerçekten çok düşündürücü.
Galatasaray-PAOK maçını İspanyol hakem Alejandro Hernandez yönetmişti. Hernandez’in de hataları vardı elbette ama müthiş bir maç yönetmişti İspanyol. Özellikle kart kullanmadan otoritesini futbolculara kabul ettirmesi muhteşemdi. Doğal olarak maç içinde standardı da çok iyiydi.
Kayseri TD Burak Yılmaz, Beşiktaş maçı sonrası görevinden istifa ettiğini açıkladı.
Haber-Yorum: Yüksel Durak