KAPALIYIZ... CENAZEMİZ VAR.

TARAFTAR GÖZÜYLE SÜPER LİG 23. HAFTA (7-10 Şubat 2025)

Spor 14.02.2025 17:04:00 0
KAPALIYIZ... CENAZEMİZ VAR.

KAPALIYIZ... CENAZEMİZ VAR.

“Türk Futbolunu Kaybettik Bugün”

09.02.2025/Pazar

Saat: 19.00

Ali Sami Yen Spor Kompleksi Rams Park.

Süper Lig’in 23. haftası.

Galatasaray-Adana Demirspor Maçı.

Sahada hakem; Oğuzhan Çakır.

VAR’da bir YABANCI; Jakob Alexander Sundberg...

Sundberg bir yabancı... Danimarkalı.

 

Maçın 30. dakikasından sonra yayıncı kuruluşun görüntülerinde “ağlayan çocuk” ekranlara düşer.

Belki her maça gelen/gelebilen bir çocuk değildir bu.

Belki ilk kez bir maça gelmiştir.

Belki İstanbul dışından gelmiştir.

Her maça geliyor olsa da fark etmez.  

Bilemem.

Ancak saftır, tertemiz bir kalbi vardır.

Sahadaki... Bir isim bulamıyorum... Ne desem? Hadi “iş” diyeyim.

Sahada büyüklerin yaptığı işe anlam verememiştir.

Billur tanelerinin yere düşmesine engel olamamıştır.

-Muhtemelen- babasına ne olduğunu sormuştur. Ya da babası ona niçin ağladığını sormuştur. 

Sonunda anlamlı ve geçerli bir cevap verememiştir baba.

 

Ağlama çocuk... Ağlama.

İnan, tek bir gözyaşı damlana değmez.

Olur bu ülkede böyle işler. 

“Büyükler” böyle gereksiz ve saçma... İşler yapar.

Ağlama sen... Değmez. Vallahi bir damla gözyaşına değmez. 

Değil bir maç, bir şampiyonluk senin bir damla gözyaşın etmez.

 

Bırak “büyükler” ağlasın.

Senin gözyaşlarına sebep olanlar ağlasın.

Ağlasınlar... 

Ne kadar ağlarsa ağlasınlar, senin hakkını ödeyemezler. 

Senin hakkın onların boynunda borç olarak kaldı.

Yakınını uzağını bilmem ama bir gün -Hesap Gününde- mutlak ödenecek bir borç.

 

Biz başaramadık.

Umarım sen ve senin kuşağın başarır.

Büyüdüğünüzde önceliğiniz çocuklar olur.

Önceliğiniz çocukları ağlatmamak olur. 

 

GALATASARAY’A

Galatasaray Başkanına, yöneticilerine...

Bu çocuğu bulun lütfen.

Bir sonraki Ali Sami Yen maçında bu çocuğu “Onur Konuğu” olarak ağırlayın. 

Gözyaşları geri gelmez ama “helal olsun” der çocuk; takımıma helal olsun... 

 

YAYINCI KURULUŞA

Sahadan çekilen bir takım...

Yarıda kalan bir maç. 

Elbette saha öncelikli.

Hakem, futbolcular ve teknik adamlar ekranlara gelmeli; geldi.

Ama tribünler. 

Aklımda bir tek bu çocuk kaldı. 

Başka görüntü verildi mi?

Verilmediyse, neden verilmedi?

 

Yayıncı Kuruluş...

İstediğin görüntüyü verebilirsin; veriyorsun.

İstemediğin görüntüyü vermeyebilirsin; vermiyorsun. 

Verdiğini açık ve net vermemekte çok başarılısın.

Belli ki çok akıllısın.

Ama bizler de -Allah’a şükür- akıllıyız.

Görüyoruz.

Günümüz teknolojisinde de sadece sana muhtaç ve mecbur değiliz. 

 

MEDYAYA

Orada... O statta bir gazeteci yok mu?

Hemen o anda, o çocuğa ulaşılmaz mı?

Duygu ve düşünceleri milyonlara aktarılmaz mı?

Hepsi mümkün ama medyacıların daha önemli işleri olmalı.

Başkan ve yöneticilerin söylemleri gibi.

 

NE OLDU?

Dakika 11... Mertens, ceza sahasında yerde kaldı.

İlk görüntüde “aha! Mertens penaltıyı aldı dedim.”

Bilenler bilir penaltı almayı...

Burada söz konusu olan aldatma değildir.

Hakem de benim gibi düşünmüş olmalı ki tereddütsüz çaldı penaltı düdüğünü.

Sahada da birçok hakem bu pozisyona penaltı çalabilir.  

Yayıncı kuruluş bu defa dersini iyi çalışmıştı. Tekrar görüntüleri fena değildi.

Tekrarlarda gördüm ki Mertens penaltıyı alamamıştı.

Semih Güler de tecrübeliydi. Öne uzattığı ayağını yere basmış ve kıpırdatmamıştı.

Bu defa ava giden avlanmıştı.

Karar YABANCI VAR’dan döner dedim ve hatta Mertens bir sarı kart görebilir.

Yok, hayır! Danimarkalı hakem bize yabancı olduğu kadar futbola da YABANCI olmalıydı.

Karar dönmedi.

Ha! VAR hakemi incelemeye davet etti ve hakem gitmedi mi? 

O bambaşka vahim bir hata, skandal olur.

Dakika 12... Morata temiz bir vuruşla topu filelere gönderdi.

Galatasaray-Adana Demirspor: 1-0

Dakika 15... Dakika 18... 20-21... 28-29... Oyun oynanıyor, bir sorun yok. 

Dakika 30... Yusuf Barası yerde. Kalkmıyor. Saha kenarına birileri geliyor. Kaptan Semih Güler arkadaşlarını çağırıyor. Adana Demirspor sahadan çekiliyor.

Sebep?

Sonradan yapılan açıklamalara göre penaltı kararı...

Karardan hemen sonra değil.

Penaltı atıldıktan sonra da değil.

5 ya da 10 dakika sonra da değil.

En az 18 dakika sonra. 

O 18 dakikada ne olduysa oldu, Adana Demirspor sahadan çekildi.

 

ADANA DEMİRSPOR’A YAKIŞMADI

Hem de hiç yakışmadı.

Uzun bir aradan sonra Süper Lig’e çıktığından bu yana Adana Demirspor’u en çok yazanlardan biriyim.

Tevazu yapmayacağım, belki de en çok yazan kişiyim.

Mavi Şimşeklerin hakkını teslim eden, övgüler dizen biriyim.

Bu sezon Göztepe, Samsun ve Eyüp’ü yazdığım gibi...

Fakat Adana Demirspor’a bir şeyler oldu... Kaotik bir duruma düştü takım. 

Daha ligin 5. haftasında ligden düşeceği belli oldu. 

Buna karşın şehir dimdik ayakta durdu.

Teknik kadroları, futbolcuları ve vefakâr taraftarı ile “onurlu” bir mücadele sergilediler.

Ben, hemen her hafta bu “onurlu mücadeleyi” yazdım, takdir ettim, helal olsun dedim.

Gencecik çocuklar ve -deplasmanlarda da- taraftarlar ellerinden geleni yaptı.

Şehir, aslanlar gibi helalinden bir iz bıraktı lig tarihine. 

Fakat...

Pazar günü anlamsız sahadan çekilme kararı 22 hafta boyunca verilen mücadeleyi hiçe saydı.

Kim/Kimler aldı bu kararı, bilmiyorum ama Adana’ya hiç yakışmadı. 

Başkanlar, yöneticiler gelip geçicidir. Bugün varlar, yarın unutulurlar.

Ama kulüpler kalır.

Ben, 22 hafta boyunca gösterilen onurlu mücadele için Mavi Şimşekleri bir kez daha tebrik ediyorum.

Bir an önce eski günlerine dönmelerini diliyorum.

Zira Süper Lig’e Adana Demirspor çok yakışıyor. 

Harbi taraftarı olan şehir takımları bu lige çok gerek.

 

18 DAKİKA SONRA

Karar 18 dakika sonra verildi.

Neden ve niçin?

Ne beklendi ne oldu?

Anında atılan tweetlerden, sosyal medya mesajlarından bahsediliyor.

Bilmiyorum.

Hukuki bir sorun varsa 6222’nin savcısı ilgilenecektir.

 

Geçen sezondu yanılmıyorsam.

Hakem kararını protesto amacıyla İstanbulspor yönetimi, Trabzon maçında takımı sahadan çekmişti. Ama bu çekilme, hakem kararından hemen sonra uygulanmıştı.

Fenerbahçe, Süper Kupa maçına çocuklarla çıkmış ve ardından yöneticiler takımı sahadan çekmişti. 

Dünya Kupalarında da bir ya da iki maçta çekilme ve çekilme teşebbüsleri yaşanmıştı. 

Bunların haricinde ben sahadan çekilme hatırlamıyorum.

Ancak eminim ki 18 dakika sonra çekilme, dünya futbol tarihinde bir ilktir...

Ve tek olarak kalacaktır.

 

Kulakları çınlasın... Büyükekşi federasyonu birçok ilklerle gündem olmuştu.

İlginç... Hacıosmanoğlu federasyonu da ilklerden geri kalmıyor.

 

VAHİM KARAR

Vahim bir karar... Skandal.

Herhalde dünya futbol tarihinde böyle bir penaltı kararı ilk kez verilmiyor.

Böyle bir hata ilk kez yapılmıyor. 

İlk olmak bir yana, biz bu ülkede çok yakın zamanda temassız penaltılara bile tanıklık ettik. 

Peki, neden bu takımı yöneticileri sahadan çekti?

Oysa aynı takımın yöneticileri yakın zamanda sessiz kalmışlardı.

Adana Demirspor-Fenerbahçe maçı 0-0 devam ederken Adana Demirsporlu Yusuf Barası kırmızı kart (56. dakika) görmüştü. Bu karar eski hakemlerin ve yorumcuların çok büyük çoğunluğu tarafından hatalı bulunmuştu.

Kırmızı karttan sonra Fenerbahçe maçı 4-0 kazanmıştı. 

 

Ayrıca hatalı hakem kararlarından sonra maçlardan çekilmek uygun ve doğru bir yöntem olsa bırakın ligi, hiçbir maç sona ermez, yarım kalır. 

Adana Demirspor da ilk kez bir hakem hatasına maruz kalmadı.

 

BAŞKAN ve YÖNETİCLERE

Zenginsiniz.

Çok paranız var. Bir kısmınızın daha da çok parası var.

-Muhtemelen- iş hayatlarınızda başarılısınız. 

Cemiyette bir yeriniz var... Belki seçkinsiniz.

Paranızla ve elde ettiğiniz başkanlıklarla/yöneticiliklerle güçlüsünüz. 

Tamam... Hayrını görün.

 

Ama burası sizin egolarınızın tatmin yeri değil.

Burası sizin oyun alanınız, oyun bahçeniz değil.

Burası sizin kayıkçı kavganız için bir yer de değil.

Burası size ait değil. 

Babanızın, şirketinizin tapulu malı değil.

Allah aşkına ve lütfen bi çekilin...

Paranızı alıp bi gidin...

Topumuzu bize bırakıp gidin.

Ha! Top da bizim diyorsanız, topunuzu da alıp gidin.

İç içe geçirilmiş çorapla, bir yumakla, bir kapakla, ezilmiş, sıkıştırılmış bir pet şişeyle oynarız biz oyunumuzu.

Lütfen...

 

ADANA DEMİRSPOR

Güzel bir şehir; Adana.

Taraftarıyla harika bir temsilci; Adana Demirspor.

Peki bu kulübün başkanı kim?

Televizyon alt yazılarında ve haberlerde “Adana Demirspor Yönetim Kurulu Başkanı Murat Sancak” ifadesi var. Murat Sancak, maç akşamı birçok televizyon kanalına katılarak açıklamalarda bulunmuş.

Bununla birlikte “Adana Demirspor Kulübü Başkanı Bedirhan Durak, pazartesi günü yaptığı bir açıklamada görevini bıraktığını duyurdu” haberi de medya da yer aldı. 

 

Murat Sancak’ın Adana Demirspor’a verdiği emek ve katkısı inkâr edilemez. Süper Lig’e çıkan takımın başarılarında başkanın büyük katkısı vardı elbette.

Ama Türk işi işte... İyi başlangıç iyi sonlanmadı.

 

Başkan Sancak açıklamalarında ne diyor? 

Mealen ya da anladığımı söylüyorum.

Bizim Galatasaray’la bir sorunumuz yok...

Yüzde 99 ihtimalle kaybedeceğimiz bir maçtı...

-Klasik cümle- Galatasaray’ın böyle kararlara/penaltılara ihtiyacı yok...

Farkındalık yaratmak istedik... 

 

Bay Başkan, çekilme hemen penaltı kararından sonra gelseydi söylemlerinizin -görece- bir anlamı olabilirdi. Yine de söylemlerinizi esas almak zorunluluğu ile;

Galatasaray ile bir sorununuz yoksa muhatabınız TFF ve MHK olmalıydı. 

Hayır! Onlar da değildi...

Bu operasyon TFF ve MHK’ye yapıldı diyorsunuz. 

Buna karşın TFF ve MHK, bize operasyon yapıldı demiyor. 

En azından ben böyle açıklamalar duymadım.

 

DERBİ ve YABANCI HAKEM

Bir basın mensubunun, “Gündeminizde yabancı VAR hakemi var mı?” sorusu üzerine Hacıosmanoğlu, “600 sene dünyayı yönetmiş milletin evlatlarıyız. Şimdi evlatlarımıza güvenmeyeceğiz de yabancıya mı güveneceğiz?” ifadesini kullandı. (https://beinsports.com.tr/haber/haciosmanoglundan-yabanci-hakem-sozleri/12 Ekim 2024)

Harika bir söylemdi...

Ama köprülerin altından çok sular aktı ve yabancı VAR geldi. 

Oysa oyunun temel bir kuralı vardı; maç başladıktan -sezon başladıktan- sonra kural değişmezdi. 

Ancak son yıllarda çok değiştiğine fazlasıyla tanıklı ettik ki spesifik bir örneği 2011-12 play off sezonuydu.

 

Ben, yazılarımda “yabancının” sorunu çözmeyeceğini/çözemeyeceğini ısrarla yazmış ve hatta el yükselterek Yabancı TFF, Yabancı MHK önerisiyle konuyu egzajere (abartmak, mübalağa etmek) etmiştim. 

Şimdi Galatasaray-Fenerbahçe derbisi için -sahada- yabancı hakem konuşuluyor. 

23. haftası oynanan ligde böyle bir uygulama adil ve etik olmaz. 

Böyle başlayan sezon, üzgünüm ama böyle devam etmeli.

Değilse;

Avrupa’nın 5 büyük liginden elit bir FİFA hakemi olmalı.

Yoksa yabancı VAR’da olduğu gibi sıradan hakemler işi daha da bozacaktır. 

 

Şimdi Galatasaray-Adana Demirspor maçının yabancı VAR hakemi, Danimarkalı Sundberg’e bakalım.

Danimarkalı ciddi bir hataya imza attı.

Peki yaptırımı ne? Müeyyidesi ne?

Bu hakem nasıl bir ceza alacak?

Bu cezayı kim verecek?

Denilebilir ki TFF ve MHK bir daha bu hakeme maç vermez...

Çok da umurunda olur mu Danimarkalının?

 

AHLAK

Ne demişti Atatürk;

Spor, yalnız beden yeteneğinin bir üstünlüğü sayılamaz. Anlayış ve zekâ, ahlak da bu işe yardım eder. Zekâ ve kavrayışı geri olan kuvvetliler; zekâ ve kavrayışı yerinde olan daha az kuvvetlilerle başa çıkamazlar. Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim.”    

 

Keşke başkan ve yöneticiler için de bir şey söyleseymiş Gazi Paşa.

 

MARKA değeri diyoruz ya... İlk örnek tartışmasız Premier Lig herhalde.

İşte, Premier Lig’deki İngiliz ahlakını ligimize getirmedikçe, futbolumuzda uygulamadıkça hiçbir sorunu çö-ze-me-ye-ce-ğiz.

 

KARA GECE

9 Şubat 2025, futbol tarihimize maalesef KARA GECELERDEN biri olarak geçmiştir.

Bu gece, dünya futbol tarihine de geçmiştir.

 

MİLAT

Milat yazıları yazmıştım.

Olmadı. Kimse takmadı.

Şimdi milat demedim yazımın başlığına ama bir milat olsa.

Hacıosmanoğlu federasyonu geçmişi ve kendi geçmişini de bir kenara bırakarak radikal kararlarla bir milat başlatsa...

 

DEĞERLENDİRME

Taraftar Gözüyle Süper Lig yazılarımdan büyük keyif alıyorum. Çünkü bu oyunu çok seviyorum.

Okurlarımdan da güzel geri dönüşler alıyorum. Sıkı ve sağlam eleştiriler de...

Ama bu hafta her şey bir anda ve bir anlamda değersizleşti.

Böyle bir haftada haftanın takımını, futbolcusunu, performanslarını, golünü ve diğer kriterleri seçmenin bir anlamı kalmadı.

Yine de haftanın talihsizini Murat Sancak olarak seçtim.

 

Oysa;

Samsun, Hatay’ı şahane ilk yarı performansıyla 2-0 yenmiş, Hatay ikinci devre ciddi bir direnç göstermişti.

Kayseri-Konya (3-2) harika bir maç olup haftanın maçı adayı olmuştu. Futbolseverler Kayseri’yi tebrik ederken Konya’nın da en az 1 puanı hak ettiğini düşünmüştü.

Beşiktaş, Sivas gibi zorlu bir deplasmandan galibiyetle (2-0) dönmeyi başarmıştı.    

Sıkı bir mücadele sonunda Kasımpaşa, Rize’yi eli boş (3-2) göndermişti.

Fenerbahçe Alanya’da -ilk devre oyunuyla- kolay kazanmış, rakibini 2-0 yenmişti.

Antalya-Başakşehir maçında taraflar isabetli şut atamamıştı. İsabetli şut olmayınca maç 0-0 bitmişti.

Eyüp iyi oynadığı ve belki de ilk yarıda bitireceği Trabzon maçını 1-0 kaybetti.

Bodrum-Göztepe maçı 0-0 bitti. 

Güzel goller, harika performanslar vardı. 

Sahalara kar topları ve pet şişe sular atılmış, şişe su Talisca’ya isabet etmişti. Bu suların ağzı kapalı satılmaması yasağı vardı bir zamanlar, sona mı erdi.

Trabzon-Eyüp maçında ev sahibi-misafir görüntüleri şahaneydi. 

 

SON

Yine de bu lig bizim ligimiz.

Günümüz şartlarında da bu oyun bizim tutkumuz ve eğlencemiz. 

Elbette her şey geçicidir.

İnsanlık ve iyilik kalıcıdır... 

 

Ve maçta konuk takım taraftarının bir pankartı vardı;

BİZ HİÇ TESLİM OLMADIK Kİ...

Vallahi siz olmadınız... 

Siz olmadınız ama...

 

UĞUR MELEKE: Oyuncular çekilmek istemiyor! Kararı alan, futbolun altına dinamit koyan takım elbiseliler! Bir tane takım elbiseli spor sevmezin kararı! İstanbulspor da sahadan çektirildi ve takım küme düştü. Milyonların hakkına tecavüz bu! Bir tane spor seven, sahadan çekilmez. Zaten onlar devam etti. Bir tane adam, Türk sporunun altına dinamit koymak için kendini yetkili hissetti. Böyle bir şey yok!

Eyvallah Sayın Gazeteci... İyi ki varsınız...

 

Not: Kesin olarak doğrulayamadım fakat ağlayan çocuğumuz maça Ankara’dan gelmiş...

Not: Böyle bir gecede olayı hakem ve hakem hatası açısından konuşmak “cambaza bakmaktır.” 

Not: Sinan Engin: Derbi gibi maç... Demirspor maçı derbi sayılır...

Haber-Yorum; Yüksel Durak

Anahtar Kelimeler: KAPALIYIZ... CENAZEMİZ .
Pazartesi 17.2 ° / 8.1 °
Salı 18.6 ° / 8.6 °
Çarşamba 19.5 ° / 9.7 °