KAZANINCA...

TARAFTAR GÖZÜYLE SÜPER LİG 20. HAFTA (17-20 Ocak 2025)

Spor 21.01.2025 13:33:00 0
KAZANINCA...

KAZANINCA...

“Yapı yok, sorun yok”

 

Mevzu yanlış noktaya kilitlenmiş ve “yabancıya” dönüşmüştü ya; yabancı hakem, yabancı VAR. 

Aslında mevzu iyi ve kabiliyetli hakemlerdi; yerli ya da yabancı fark etmeksizin.

Peki, ligler bütün hızıyla devam ederken kim sana iyi ve kabiliyetli hakemini gönderecekti?

Hem, “ben burada olduğum sürece yabancı hakem gelmeyecek” diyen kimdi? Hem öyle çok eskiden değil, geçen yılın son aylarında... 

Bütün bunlara karşın ben daha da ileri gitmiş, ironik bir biçimde yabancı TFF ve yabancı MHK demiştim.

Neyse, yabancı VAR hakemleri bu hafta göreve başladı. 

--- 

Eski Yugoslavya da bir söz vardı; ima enflasjone ne ma problema... Benim anladığım kadarıyla “korkma! Enflasyon var (çok) ama sorun yok” demekti ve büyük enflasyon rakamları tiye alınıyordu.

Şimdi, en azından bir kesim için ve şimdilik “korkma!” diyebiliriz; “yabancı VAR, sorun yok.”

Amaaaa şimdilik diye bir “mim” koyayım şuraya. 

---

Kazanınca değişiyordu bazen işler...

Kazanınca ortalık bir sakinleşiyor, bir huzur ortamı kaplıyordu her yeri.

Kazanınca -en azından bir grup taraftar için- dünyanın en iyi futbolcuları oluyordu oyuncular. Kaybedince Allah korusun.

Eh! Tezahüratımız yok mu zaten; vur kır parçala bu maçı kazan...

Spor barış ve dostluk iken “ölmeye, ölmeye, ölmeye” gitmiyor muyduk maçlara...

---

Geçen hafta başkan, yönetici ve hakemleri artık yazmayacağımı söylemiştim. Evet, bir süre yorum yapmayacağım lakin haberleri görmezden gelemem...

TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun hakem eğitim seminerini ziyaret ettiği ve görüşmede hakemlere Galatasaray aleyhinde uyarılarda bulunduğu iddia edildi. Hacıosmanoğlu’nun hakemlerin performansına kızarak Barış Alper’e ve Yunus Akgün’e verilmeyen kartlar üzerinden örnekler vererek tepki gösterdiği aktarıldı.

“İki tane kulüp sidik yarışında. Burada kadın hakemlerimiz de var kusura bakmasınlar. O iki kulüp yarışırken, diğerlerini mağdur etmeyin.” (16.01.2025)

Yorum yok ama kadın hakemlerimiz olmasaydı ne olacaktı acaba?

Tarafsız olması gereken bir başkanın böyle tek kulüpten örnekler vermesi ve teknik kararlarda fikrini belirtmesi... Bu hal tarafsızlığının bittiği anlamına gelmez mi? Kaldı ki ezici bir çoğunluk “tarafsız olunmadı” konusunda hemfikir.  Kanıt mı? Hakemlerden şikâyet eden herkes aynı anda MHK ve federasyondan şikâyet ediyordur. 

---

Yorum yapmayacağım demiştim fakat yazılarımın “yavan” kaldığını gördüm. Hayır, yönetici ve hakemleri konuşmayacağım ama pozisyonları yazacağım.

---

TRT Spikeri Erdoğan Arıkan, maç anlatımını yaptığı Ankara Keçiörengücü-Sakarya maçının ardından rahatsızlanmış ve hastaneye kaldırılmıştı.

Erdoğan Arıkan’a geçmiş olsun diyor, acil şifa diliyorum.

 

YİNE Mİ?

17.01.2025/Cuma

ATAKAŞ HATAYSPOR-GALATASARAY AŞ: 1-1

Goller: Cemali Serter (28’)/Osimhen (56’)

 

Galatasaray deplasmanda (4 maç) Hatay’ı yenememişti. Hatta Galatasaray Hatay’da puan alamamıştı. Okan Buruk’un deplasmanda yenemediği tek takım Hatay’dı herhalde.

Hatay, yeni teknik direktörü Murat Şahin ile çıktı maça. Ev sahibi maç boyunca kapandı, sıkı savunma yaptı. Rakip kaleyi çok düşünmedi. Kontra ya da geçiş hücumu için etkili oyuncusu da yoktu. Buna karşı duran toptan bir gol atarak öne geçti, ilk devreyi önde kapadı.

 

Galatasaray ilk devreyi gerçekten çöpe attı. Son maçlarda yaşanan tempo sıkıntısı, önde baskı ve Osimhen’i topla buluşturamama problemi bu maçın ilk yarısında da görüldü. Takım, kendi istatistiklerini inkâr eden bir oyun oynadı devrede.

İkinci devreye iki değişiklikle başladı Buruk. Abdülkerim Bardakçı ve Kaan Ayhan çıktı, Kerem Demirbay ve Sallai oyuna girdi.

Muazzam bir baskıyla başladı konuk takım bu devreye ve önde baskıyı kurdu. Sezon istatistiklerine de döndü takım. Penaltıdan golü de buldu.

Ardından Osimhen, Mertens ve Barış Alper Yılmaz ile mutlak pozisyonlar harcandı. Top 3 defa Hatay filelerine gitse de ofsayt nedeniyle geçersiz sayıldı. Bunlardan Barış Alper’in ki çok ilginçti; tırnak farkıyla ofsayt.   

Bu sezon böyle pozisyonlar çok oldu gerçekten. Teknolojiye güvenmek zorundayız fakat teknolojik imkân varsa; çipli toplar, onu da kullanmak zorundayız. 

Maç 1-1 bitti, Okan Buruk bir kez daha Hatay’ı yenemedi. Galatasaray 17 maç sonra deplasmanda kazanamadı, Avrupa rekorunun kıyısından döndü.

 

Galatasaray ikinci devre çok baskılı ve çok pozisyonlu bir oyun oynadı. Bir ara yarım dakikada bir atak tazeledi neredeyse. Buradan gollerin çıkmaması inanılmazdı ama futbol böyleydi işte. 

Hatay gücü nispetinde mücadele etti fakat ev sahibinin işi bu ligde çok ama çok zor. 

 

Maçın yıldızı Hatay kalecisi Visar Bekaj seçilmiş herhalde. Bana göre bu maçın bir yıldızı, öne çıkan oyuncusu olmadı. Barış Alper inanılmaz pozisyonları kaçırmasıyla, Osimhen çok sayıda ofsayta düşmesiyle maçın yıldızı olma fırsatını kaçırdı.

Kosovalı hemşerim Bekaj, doğruyu söylemek gerekirse zaman geçirme işinin cılkını çıkardı.

 

Okan Buruk, yerli hakemleri eleştiriyorsak yabancı hakemleri de eleştirmeliyiz dedi. 

 

Tartışmasız; Hatay’ın attığı gol ofsayt. Ofsayt pozisyonundaki Lamine Diack, Osimhen ile mücadeleye girdi, Osimhen’i bozdu. 

Tartışmasız; Hatay ceza alanı içinde elle oynama, penaltı. 

Mertens’in pozisyonunda VAR, hakemi çağırdı. Hakem inceleme sonrası penaltı kararı verdi. Mertens’in profesyonelce aldığı bir penaltıydı bu ve hayli kolaydı.

Bana göre; Barış Alper Yılmaz’a caza sahası ön çizgisi üzerindeki müdahale ihlal ve penaltı. Yayıncı kuruluş net görüntüler vermeyi “başarsa” daha sağlıklı karar vermek mümkün olurdu. 

 

Son bir not; Galatasaray’ın bu kadrosuyla ilk devreleri çöpe atma lüksü yok. Zira geniş kadroda sıkıntı var ve oyunu değiştirecek oyuncu yok. Bu nedenle Galatasaray için ilk devrelerde fişi çekmek bir zorunluluk. Ya da doğrudan takıma katılacak transferler gerek.

Bir de Barış Alper... Bazen böyle olur. Bazen böyle olunca acımasızca ve ağır eleştiriler de alırsın. Ama bunlarla uğraşırsan kaybedersin evlat. Sen sahada kalmalı, oyununa bakmalısın.

 

18.01.2025/Cumartesi

Başakşehir-Rize: 2-0

Goller: Figueiredo (21’-P), Ömer Ali Şahiner (90+11’)

Maç, denk kuvvetlerin maçı olup başa baş oynandı. Beraberlikte kaçınılmaz sonuç gibiydi. Ancak Başakşehir penaltıdan golü atarken Rize Ghezzal ile kaçırınca bir anlamda puana veda etti.

Maçın son dakikasında Kemen-Ömer Ali Şahiner iş birliği şık bir gol daha getirdi ev sahibine.

 

Gaziantep- Bodrum: 0-0

Gaziantep favorisi olduğu ve evinde kazanma serisini devam ettirmek için kazanması gereken bu maçta iyi oyununu sergileyemedi, tutuk kaldı ev sahibi. Bir puanı alan Bodrum zaman zaman 3 puanı da zorladı.

 

OLE GUNNAR SOLSKJAER TRİBÜNDE...

BEŞİKTAŞ AŞ-REEDER SAMSUNSPOR: 0-0

 

Beşiktaşlı futbolcular bir anlamda görücüye çıkmış gibiydi lakin 60 dakika ortaya bir oyun konmadı. Bunda ligin sıkı takımlarından Samsun’un payını da vermek gerekti.

 

Beşiktaş’ın İmmobile, Rafa Silva, Gedson Fernandes gibi yıldızları vardı fakat son haftalarda öne çıkan 3 futbolcu; Mert Günok, artan formuyla Muçi, taraftar pek beğenmese de Al Musrati olmuştu. Buna karşın ilginç bir şekilde Serdar Topraktepe Muçi’yi 60’ta oyuna attı. Ev sahibi bu değişiklikle hareketlendi, tribünleri zaman zaman ayağa kaldırdı. Solskjaer’de tribünde muhtemelen bir “oh” çekmiştir.

64’te Drongelen’in ikinci sarıdan kırmızısıyla Beşiktaş oyunu rakip sahaya yıktı. Pozisyonlar ve tehlikeler üretti. 

 

Maç boyunca savunmayı önceleyen Samsun, özellikle 10 kişi kaldıktan sonra muhteşem savunma yaptı. Kaleci Okan Kocuk ve Schindler ile gole izin vermedi. Bu arada çok net bir gol fırsatında Ercan Kara Mert Günok’a takıldı.  

Schindler çizgiden bir top çıkarmıştı. Son dakikada maçın pozisyonu yaşandı. Semih Kılıçsoy’un kafa şutunu yine çizgiden çıkardı, maç bitti. Bu kurtarış Samsun için 1 puan demekti ki konuk takımın futbolcuları gol atmış kadar sevindi.

 

Maçın yıldızı Schindler oldu, Okan Kocuk ona katıldı. Beşiktaş’ın iyileri Muçi ve Mert Günok oldu. Rashica da ikinci devrenin çalışkan oyuncusuydu. 

 

Tartışmasız... Drongelen’in ikinci sarı kartı inanılmazdı. Faulün bile tartışılacağı pozisyonda kart olmamalıydı.

Bana göre; Drongelen’in 2. dakikada ki sarı kartı da yanlıştı. Bariz gol pozisyonu nedeniyle kırmızı olmalıydı. Fernandez yerde kalmasaydı hücum 3’e birdi. 

Penaltı beklentileri tartışmalıydı, sana göre bana göre pozisyonlardı. Sahalarımızda iyi hakemler olsa tam takdir hakkı pozisyonlardı.      

 

Bir not; Okan Kocuk iyi performansının yanı sıra “haftanın efendisi/centilmeni” unvanını da hak etti. Kaleci, zaman geçirme konusunda oyunu çirkinleştirmedi, saçma sapan bir şekilde kendini yerlere atmadı, tribünleri tahrik etmedi. 

 

19.01.2025/Pazar

İYİ Kİ VARSIN...

Göztepe-Antalya: 1-0

Gol: Juan (8’)

Bu ligde iyi ki varsın Göztepe. Taraftarınla, takımınla iyi ki renk katıyorsun lige.

Harika bir ilk devre oynadı İzmir temsilcisi. Maçı koparabilirdi ancak bu hafta adeta “gol kaçırma haftası” oldu, tek golde kaldı.

Emre Belözoğlu ile ilk maçında Antalya, ikinci devrede daha cesur göründü. Buna karşın net fırsatları yakalayan taraf yine ev sahibiydi. 

Maç, Göztepe’nin Romulo’yu çok aradığı bir maç olarak kayıtlara geçti.  

 

Konya-Kasımpaşa: 3-3

Goller: Kramer (20’ ve 63’), Umut Nayir (82’)/Brekalo (53’), Gökhan Gül (70’), Barak (87’)

Vay yavrum vay! Seyir zevki yüksek ve heyecanlı bir oyun vardı sahada. Klasik cümleyle Konya kaçtı Kasımpaşa yakaladı...

Harika bir ilk devre oynadı ev sahibi. Fenerbahçe maçının yıldızı Kramer yine iyi oynadı, takımını öne geçirdi. Ancak bu devre kaçan gollerin acısı ikinci devre çıktı.

Kasımpaşa disiplinli oyununu hiç bozmadı, sabırla aradığı puana ulaştı.

Maçın yıldızı Kramer olurken Kasımpaşalı Gökhan Gül çok güzel bir gol attı.

Konya kalecisi Slowik’in formsuzluğu devam etti. 

 

BİR DEVRE SIFIR, BİR DEVRE DÖRTLÜK... 

ADANA DEMİRSPOR AŞ-FENERBAHÇE AŞ: 0-4

Goller: Nesyri (69’ ve 71’), Dzeko (74’), Cenk Tosun (90+1’)

Kırmızı kart: Yusuf Barası (56’)

 

Adana Demirspor, taraftarıyla birlikte onurlu mücadelesine devam etti. Zor şartlar altında takım elinden geleni ortaya koydu. Bunu ilk devre oldukça iyi de başardı. Öyle ki 30-35 arası rakibine kök söktürdü. Bu devrede Fenerbahçe’ye iki pozisyon veren ev sahibi, maçın en organize ve net pozisyonunda golü atamadı.

 

İlk devrede Fenerbahçeli futbolcular sahaya zoraki çıkmış gibiydi. Mourinho’nun ilk 11 tercihi de tartışmalara açıktı, Tadic ve Amrabat yoktu.

Takım bu devreyi çöpe attı. İkinci devrenin de böyle oynanması düşünülemezdi. Aksi halde İstanbul’a dönmek büyük sorun teşkil ederdi.

İkinci devreye daha atak ve hızlı başlayan Fenerbahçe golü de buldu fakat gol yabancı VAR’dan döndü.

 

Oyun, içinde “ne olacak” sorusunu barındırırken Yusuf Barası’nın kırmızı kartı imdada yetişti ev sahibi 10 kişi kaldı. Ardından oyuna giren Tadic (66’) maçı koparan adam oldu. Tadic’in güzel asistinde Yusuf en-Nesyri’nin güzel golü maçı bitirdi. Ardı ardına gelen gollerle Fenerbahçe kazandı. 

 

Ev sahibi takımın oyuncuları elinden geleni yaptı. Muanza çalışkan ve etkiliydi. Fenerbahçe’de öne çıkan oyuncu Nesyri oldu fakat maçın yıldızı kesinlikle Tadic’ti. 

İşte böyle; geçen hafta mı ıslıklanmıştı Tadic? 

 

Tartışmasız; Fenerbahçe’nin VAR’dan dönen iki golü... Keşke hakem sahada kaçırmasaydı bu açık ihlalleri.

Bana göre; ben, futbolcu sağlığını öncelediğim için Yusuf Barası’nın talihsiz basmasında kırmızı kartı doğru buldum. Eski hakemlerden ve yorumculardan sarı ya da sadece faul diyenler oldu. Ancak sorun şu; takım farklı olsa bu kırmızı kart çıkacak mıydı? Çıksa tartışmalar ne olurdu?

Bana göre; Tolga Kalender-Dzeko pozisyonu penaltı. Lakin bu ve daha ağır ihlallerde (tutma, itme, çekme...) ülkemizde penaltı çalınmıyor. Gerekçe; bunlara penaltı çalınırsa bir maçta 10 penaltı olur. Olmaz kardeşim... Sen çal, bak birkaç hafta içinde ne oluyor? Çalınmadığı için duran toplarda ceza sahası tam bir kargaşa, kaos. Buna karşın hücum oyuncuları savunmacılara “tırnağını” değse faul. 

 

Kendi söylemiyle 6 aydır teknik direktörlük eğitimi alan Mourinho, bu eğitimi bir an önce tamamlamalı. 4-0’lık skora rağmen taraftarın ensesinin aydınlandığını söylemek kolay değil. 

Hayır, 11’e 11 oyunda da ilk golden sonra bu farka ulaşması şaşırtıcı olmazdı Fenerbahçe’nin ama oyun umut vermiyor. 

  

SAKİN, AĞIR ve KARARLI

Eyüp-Alanya: 3-0

Robin Yalçın (45+2’), Emre Akbaba (65’-P), Thiam (75’)

Arda Turan diye biri... Türk futbolunun son yıllarındaki en büyük yıldızlarından biri. Sonra teknik direktörlük. İyi bir yatırım yapan Eyüp ile birlikte Süper Lige yükselmede yazılan bir hikâye.

Ligin yeni takımının bu sezon Süper Lig’de gösterdiği başarı. Zaman zaman Diego Simeone, zaman zaman Fatih Terim esintileri; bir karma. İyi, güzel ve seyir keyfi veren bir takım... 

İlerleyen yaş, olgunlaşma ve daha da oturan bir karakter. Sadece sahada değil, saha dışında da söylem ve maç sonu basın toplantılarında iyi bir performans. 

Şimdilik önemli eksikliklerinden biri, bazen kulübede sakinliğini koruyamaması, hırçınlığı.   

Türk futbolu ve kendisi adına çıktığı bu yolda başarı dileklerini hak eden bir teknik direktör. Vallahi helal olsun.

 

Eyüp çok iyi, etkili ve tek taraflı bir oyun oynadı. İlk golün gecikmesi takımı ve oyun disiplinini bozmadı. Sabırla istediği golü atınca rahatladı ev sahibi. Ardından diğer goller geldi ki fark daha da açılabilirdi.

Alanya bu maçta fazlasıyla etkisiz kaldı. Oyunun hiçbir bölümünde rakibine direnemedi.

 

Eyüp takım olarak çok iyiydi. Sami Uğurlu, genç meslektaşına cevap veremedi. 

 

Stoilov ile Göztepe, Reis ile Samsun ve Arda Turan ile Eyüp... Futbolumuzda rekabetin artması ve kalitenin gelmesi için ihtiyacımız var. Yolunuz açık olsun. 

 

20.01.2025/Pazartesi

NE OLUYOR ORADA?

TRABZONSPOR AŞ-NET GLOBAL SİVASSPOR: 4-0

Goller: Batagov (6’), Banza (13’), Ozan Tufan (31’), Lundstram (86’)

 

Trabzon, kaybetmesine rağmen Galatasaray maçında bir oyun karakteri koymuştu sahaya. Ancak takım sonrasında sallanınca barutun tek atımlık olup olmaması akıllara geldi. Bordo mavililer kupa maçında Alanya’yı iyi bir oyunla (3-0) rahat geçmişti. Geçen hafta flaş Antalya (5-0) galibiyeti. Bu maçı da alırsa bu sezon ilk kez üst üste 2 maç kazanmış olacaktı... Öyle de oldu.

 

Maça golle başlayan ev sahibi hemen ardından 2-0’ı bulunca çok rahatladı ve sahaya gerçekten iyi bir oyun koydu. Bu maçın iyilerinden biri olan Ozan Tufan’ın golüyle 3-0 olunca devre arası tribünler keyifle horon çekti.

İkinci devrenin başında penaltı kazandı Trabzon. Tribünler, ikinci çocuğu, biz kızı olan Uğurcan Çakır’ın atmasını istedi penaltıyı. Bebek Çakır’a sağlıklı ve mutlu bir ömür diliyorum. 

Uğurcan penaltı için topun başına gelirken Sivaslı futbolcular tepki gösterdi. Buna hakları yoktu aslında. Takım da kaptanına bir jest yapmak istemişti. Şenol Güneş olaya el koydu ve topun başına golcü Banza geçti ama Banza’nın penaltısını Sivas kalecisi kurtardı.

 

Sonrasında Visca haricinde Trabzon oyunu rölantiye aldı. Bu nedenle konuk takım topa daha fazla sahip oldu ama üretken taraf yine Trabzon’du. Birkaç net pozisyondan yararlanamayan Trabzon maçın sonlarına doğru Lundstram’ın ayağından güzel bir gol daha attı. 

 

Bu sezon, oyundan daha çok eski teknik direktörüyle gündeme gelen Sivas, Galatasaray maçından sonra tabiri caiz ise dibe vurmuştu. Takımın başına Ömer Erdoğan getirilmişti. 

Ömer Erdoğan benim sevdiğim spor/futbol insanlarından biridir. Ancak hocanın biraz teknik direktörlük şansına ihtiyacı var ki bunu Hatay’ın başında iken de söylemiştim. Şimdi de şansa ihtiyacı var hocanın.

Ayrıca Manaj’ın keyfi Barış Alper vakasından sonra kaçmıştı. Yönetim de süreci iyi yönetememişti. Manaj, sonrasında samimi ve kamuya açık bir biçimde Barış Alper’den özür dileseydi iş kapanırdı. 

Kısacası Sivas’ın öncelikle çözmesi gereken sorunu kaçan keyfi yakalamak olmalı.

 

Trabzon son maçlarıyla birlikte oyun karakterini bulmaya ve oyuncular kazanmaya başladı. Kaleci Uğurcan formunda. Mendy orta sahada bir farkındalık gösterdi. Banza da beklentilerin ötesinde golcülüğünü koydu ortaya. Şenol Güneş bu arada sessiz sedasız Batagov’u kazandı. Henüz 22 yaşında Ukraynalı. 

Edin Visca... Yıllardır Süper Lig’de Bosnalı. 100 golü vardı. Bu maçla birlikte 100 asiste de ulaştı. Bu maçın yıldızı olan Visca bir gol atmayı çok istedi ama olmadı. Direğe takılan şutu muhteşemdi.       

 

Şenol Hoca, muhtemelen bu oyun üstüne duracaktır. Sezon sonunda Trabzon’un yeri taraftarı hiç memnun etmeyebilir fakat bu oyun sürdürülebilir bir hale getirilir ve oyuncular kazanılırsa gelecek sezon için ümitler yeşerebilir.   

 

 

Haftanın maçı;

Konya-Kasımpaşa (3-3)

Haftanın iyi maçı;

Eyüp-Alanya (3-0)

Haftanın takımı;

Eyüp

Haftanın futbolcusu;

Tadic (FB)

Haftanın performansları;

Muçi (BJK), Okan Kocuk, Schindler (Samsun), Yusuf en-Nesyri (FB), Kramer (Konya), Visca, Batagov (Trabzon)

Haftanın golü;

Lundstram (Trabzon)

Haftanın güzel golleri;

Gökhan Gül (Kasımpaşa), Ömer Ali Şahiner (Başakşehir), Yusuf en-Nesyri (FB)

Haftanın asisti;

Tadic (FB)

Haftanın pozisyonu;

Schindler’in son dakika kurtarışı... 

Haftanın söylemi;

“Yan hakem TAM OTOMATİK”

Meral Atay, sosyal medya mesajı; Barış Alper Yılmaz’ın yarı otomatik ofsayt sistemi nedeniyle iptal edilen golü için.

Servet Çetin (Amedspor TD): Vakit geçirmenin de bir adabı vardır. 

Haftanın talihlisi;

Nesyri (FB, Tadic sayesinde attığı gollerle)

Haftanın talihsizi;

Barış Alper Yılmaz (GS, kaçırdığı 4 pozisyon nedeniyle)

GÖZE TAKILANLAR;

*Haftaya “gol kaçırma haftası” denseydi yeriydi doğrusu. Galatasaray, Göztepe, Konya başta olmak üzere futbolcular bu hafta gol kaçırma yarışına girdi. 

*Tesadüf mü, rastlantı mı? Ya da her neyse... FB Başkanı Ali Koç’un basın toplantısından sonra (ki kendileri ‘Sergen Yalçın’ı nasıl bilirsiniz? Doğru, dürüst, özü sözü bir adam olarak bilirsiniz, değil mi’ mealinde bir şeyler söylemişti) -belki öncesi de vardır- medyaya Sergen Yalçın anılarının/hatıralarının/anekdotlarının düşmesi. Sergen Yalçın bunları hiç komik bulmamıştı. Tersine hocayı kızdırmıştı bunlar.   

GÖZE BATANLAR;

*VAR... Ama bu defa YABANCI VAR. Herkesin mutlak penaltı dediği pozisyonu hakemin ve VAR’ın görmemesi... Bu VAR, kurallara yabancı olabilir mi?

*Yabancı VAR hakemlerinin geçmişi ve kalitesi... Bir kısmının FİFA kokardının olmaması...

*Bu VAR hakemleri hangi ülkelerden, hangi liglerden gelecek?  


Anahtar Kelimeler: KAZANINCA...
Salı 8.7 ° / 1.3 °
Çarşamba 9.5 ° / 2.4 °
Perşembe 6.6 ° / 2.3 °