Gelecek Partisi ve Saadet Partisi TBMM Grup Başkanı Doç. Dr. Selçuk Özdağ, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Türkiye'nin gündemindeki önemli konulara ilişkin açıklamalarda bulundu. Özdağ, Filistin-İsrail savaşı, Türkiye’nin dış politikası ve hükümetin bu konudaki tutumlarına yönelik eleştiriler getirerek geniş kapsamlı bir değerlendirme yaptı.
“MAALESEF DÜNYA HİÇ DE ADİL BİR YER DEĞİL, ÖZELLİKLE GÜÇSÜZLER VE SAHİPSİZLER İÇİN”
Özdağ, konuşmasında öncelikle Filistin-İsrail savaşının birinci yıl dönümüne vurgu yaptı. 7 Ekim 2023'te Hamas tarafından başlatılan saldırının ardından İsrail’in Filistin halkına yönelik uyguladığı şiddetin boyutlarını ele alan Özdağ, bu süreçte 45 bin Filistinlinin hayatını kaybettiğini, 100 bin kişinin ise yaralandığını belirtti. BM raporlarına atıfta bulunarak, Gazze'de 140 binden fazla evin yok edildiğini ve 2.1 milyon insanın yerlerinden edildiğini vurguladı. İsrail’in bu saldırılarıyla birlikte sistematik bir şekilde Filistin halkını hedef aldığını dile getiren Özdağ, bu durumun insanlık suçu olduğunu belirtti.
Özdağ, "Maalesef dünya hiç de adil bir yer değil. Özellikle güçsüzler ve sahipsizler için" diyerek Filistin halkının maruz kaldığı zulme dikkat çekti. Devletler arası güç dengesizliklerinin hiç bu kadar büyük olmadığını ve büyük devletlerin, himaye ettikleri ülkelerle ittifak halinde zayıfları ezdiklerini söyledi. Özdağ, İsrail'in saldırılarını, Filistin halkının haklı davasına karşı yapılan bir zulüm olarak nitelendirirken, bu konuda hükümetin sessiz kalmasını eleştirdi.
HÜKÜMETE ELEŞTİRİLER
Doç. Dr. Selçuk Özdağ, hükümetin Filistin-İsrail meselesinde ikircikli bir politika izlediğini savundu. Özellikle hükümetin İsrail’e yönelik ticaretini sürdürdüğünü ve bu süreçte İsrail ile ilişkilerin arka planda devam ettiğini belirtti. Filistin'e yönelik destek söylemlerinin sadece "göstermelik" olduğunu ileri süren Özdağ, hükümetin İsrail ile olan ticari ve askeri anlaşmalarını sorguladı.
Özdağ, “7 Ekim 2023'ten bu yana iktidarın Filistin'e olan tavrını defalarca gündeme getirdik. Ancak, hükümet bir yandan İsrail'i terör devleti ilan ederken diğer yandan ticaretine devam etti. Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın İsrail ile ticaretin özel sektör eliyle sürdüğünü iddia etmesi sadece bir laf cambazlığıdır” diyerek hükümete sert eleştirilerde bulundu.
Saadet-Gelecek Grubu'nun Faaliyetleri
Grup Başkanı Özdağ, Gelecek-Saadet Grubu olarak Filistin halkının yanında durduklarını ve bu süreçte TBMM'de Filistin konusunda çeşitli araştırma önergeleri verdiklerini belirtti. Ayrıca, milletvekilleri olarak Gazze'ye gitmek için Mısır üzerinden girişimde bulunduklarını, ancak hükümetin bu çabaları sonuçsuz bıraktığını söyledi. "Biz, Gelecek-Saadet Grubu olarak her platformda Filistin halkının yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz" diyerek partilerinin bu konudaki kararlılığını vurguladı.
Filistin meselesini her grup toplantısında gündeme getirdiklerini belirten Özdağ, TBMM'de Filistin’e destek bildirilerinin imzaya sunulduğunu ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun İngiltere ve Güney Afrika’da Filistin konulu uluslararası toplantılara katılarak Filistin halkının haklı davasını savunduğunu söyledi. Ayrıca Davutoğlu’nun İsrail Büyükelçiliği önünde düzenlenen protesto eyleminde yer aldığını da hatırlattı.
TÜRKİYE-İSRAİL İLİŞKİLERİ ÜZERİNE
Selçuk Özdağ, Türkiye’nin İsrail ile olan ticari ilişkilerine de değindi. İsrail'e yapılan gıda, giysi ve hatta yakıt gibi ticari ürünlerin Türkiye üzerinden sevk edildiğini belirten Özdağ, hükümetin bu ticareti inkâr etmesine rağmen, kayıtların aksini gösterdiğini ifade etti. Özdağ, Türkiye'nin İsrail'e olan ticari ilişkilerini kesmediğini, aksine bu süreçte ticaret hacminin arttığını ve İsrail’e petrol, demir-çelik gibi stratejik ürünlerin ihraç edildiğini söyledi.
"Biz Filistin’e gıda ve ilaç gönderemiyoruz, ama İsrail’e yakıt ve endüstriyel hammadde sevkiyatı artmış durumda. Bu nasıl bir çelişkidir?" diyerek hükümetin bu konuda şeffaf olmadığını savundu. İsrail ile ilişkilerin devam ettiğini, hükümetin bu konuda toplumu yanılttığını belirten Özdağ, bu durumu eleştirerek iktidarın iki yüzlü bir politika izlediğini söyledi.
Özdağ, Türkiye’nin İsrail ile ilişkilerini gözden geçirmesi gerektiğini belirterek, hükümete şu çağrılarda bulundu:
1. Kürecik Üssü'nün kapatılması: ABD'nin bölgedeki stratejik çıkarları için kullandığı bu üssün, İsrail'e istihbarat sağladığını ve derhal kapatılması gerektiğini söyledi.
2. İsrail ile ticaretin durdurulması: İsrail ile yapılan tüm ticari anlaşmaların iptal edilmesi gerektiğini vurguladı.
3. Askeri anlaşmaların sonlandırılması: İsrail ile yapılan askeri anlaşmaların derhal iptal edilmesi çağrısında bulundu.
4. Cesaret Madalyası'nın iadesi: İsrail'den alınan Cesaret Madalyası'nın iadesi gerektiğini ifade etti.
Özdağ, Türkiye’nin Filistin meselesinde daha güçlü bir duruş sergilemesi gerektiğini belirterek, hükümetin bu konudaki politikalarını değiştirmemesi halinde, Filistin halkının zulmüne ortak olacağını söyledi. "Türk milleti, mazlum Filistin halkının yanındadır, hükümet de bu iradeyi yansıtmalı ve İsrail’e karşı daha sert adımlar atmalıdır" diyerek konuşmasını sonlandırdı.