Öncelikle Filenin Sultanlarına yürekten bir teşekkür… Dünya 1 numarası, Milletler Ligi Şampiyonu, Avrupa Kupası Şampiyonu kızlarımız, olimpiyat elemelerinde 7’de 7 yaparak grubu birinci sırada tamamladı ve “Merhaba Paris” dedi.
Ancak anlamadığım bir husus var. Bu takım doğrudan olimpiyata katılamıyorsa kim katılacak? Spor bu… Hasbelkader bu takım, grupta iki maç kazanamasa ve olimpiyata gidemese, voleybol severlere büyük haksızlık olmaz mı?
Neyse ki takımımız buna imkân ve ihtimal vermedi.
Ayrıca Dünya Şampiyonu olan Buse Tosun Çavuşoğlu ve Ali Cengiz ile birlikte madalya alan güreşçilerimiz Feyzullah Aktürk (bronz), Selçuk Can (bronz), Taha Akgül (bronz), Enes Başar (bronz) ve Rıza Kayaalp’i (gümüş) tebrik ederim.
Süper Lig ve Avrupa maçları devam ederken TFF gündeme oturdu. Federasyon, A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Kuntz ile yolların ayrıldığını açıkladı.
Kulislerde konuşulan ve beklenen bu gelişmeden sonra takımın başına Adana Demirspor’un Eski Teknik Direktörü Vincenzo Montella getirildi.
İtalyan, Mavi Şimşeklerdeki oyun anlayışını milli takıma getirebilirse çok heyecanlı maçlar yaşatabilir bize.
Hayırlı olsun…
Süper Lig’in 5. hafta değerlendirmesini yazamadım. Bu nedenle sizlerden özür dilerken kısa özet geçmenin gerekli olduğunu düşündüm.
5. hafta, kayıtlarıma “ZORLU” bir hafta olarak geçti. Şampiyonluk adayları zorlandı, puan kaybedeni oldu. Şenol Güneş, hayatının en zorlu maçlarından birini oynarken FB ve GS’nin golcüleri yine işbaşındaydı.
KONYA-RİZE: 1-2
Uğurcan Yazğılı’nın golüyle öne geçen Konya, 3 puana 5 dakika uzaklıktaydı. Rize (Sauer, Gaich) son dakikada ve ilave edilen sürede 2 gol atarak maçı kazandı.
İlhan Palut’un takımı dikkat çekmeye devam ediyor.
KAYSERİ-GAZİANTEP: 2-0
Thiam’ın 2 golüyle ev sahibi haftayı 3 puanla kapattı. Gaziantep’in toparlanma süreci zaman alacak gibi…
GALATASARAY-SAMSUN: 4-2
Son şampiyon, ligin yeni takımı karşısında favoriydi. Maça hızlı bir giriş yapan GS, ilk yarıyı 3-0 önde kapatınca fark beklentisi oluştu.
İkinci devrede Samsun 2 gol atınca 3 puan zora girdi. İlk anda kimin attığı belli olmayan (Hakim Ziyech kaleye müthiş bir şut atmış ancak Icardi çok ince bir kafa vuruşuyla golü atmıştı) golle GS skoru 4-2 olarak belirledi.
Kerem Aktürkoğlu attığı 2 golle öne çıkarken diğer goller Abdülkerim Bardakçı ve Icardi’den geldi. Samsun’un gollerini Dimal ve Holse attı.
ADANA DEMİR-PENDİK: 3-0
Avrupa’dan lige dönen Mavi Şimşekler Emre Akbaba ve Niang’ın 2 golüyle maçı rahat kazandı. Pendik, bu ligde işi zor olan takımların başında geliyor.
FENERBAHÇE-ANTALYA: 3-2
Favorinin zorlandığı bir maç oldu. Buksa (2 gol) ile rakibini fena halde zorlayan konuk takım en azından 1 puanı hak etmişti.
Sezon başı havasından biraz uzak görünen FB, yine de maçı kazanarak bir kazaya engel oldu.
Son sözü Szymanski söylerken ev sahibinin diğer 2 golünü Dzeko ve İrfan Can Kahveci attı.
İSTANBUL-BAŞAKŞEHİR: 0-2
Başakşehir yeni teknik direktörü (Çağdaş Atan) ligde gol atmayı başardı ve ilk 3 puanına kavuştu. Goller Pelkas ve Figueiredo’dan geldi.
TRABZON-BEŞİKTAŞ: 3-0
Haftanın maçından sürpriz ve net bir skor çıktı. Skor kadar oynadığı oyun ile Trabzon, taraftarına keyif ve umut verdi.
Bu maç, şüphesiz Şenol Güneş’in, hemen unutmak istediği maçlar listesine girmiştir. Hoca’nın ilk 11 tercihi tartışmalara fazlasıyla açıktı.
Ev sahibinin gollerini Onuachu, Bakasetas ve Visca attı.
ALANYA-KASIMPAŞA: 3-3
Goller: Cordova, Novais (2 gol)/Fall, Aytaç Kara, Murtaza bin Yunus
Şüphesiz haftanın en heyecanlı maçı Alanya’da oynandı. Son ana kadar kimin kazanacağı belli olmayan maçtan beraberlik çıktı.
SİVAS-ANKARAGÜCÜ: 1-3
Başkent ekibi, 1-0 geriye düştüğü maçta yeni transferi Morutan ile oyunu 1-1’e getirdi. 59. dakikada N’Jie’nin kırmızı kartından sonra konuk takım Tolga Ciğerci ve Cephas ile 2 gol daha atarak kazandı.
Sivas’ın golünü Saiz attı.
KARAGÜMRÜK-HATAY: 0-0
Haftanın sessiz geçen tek karşılaşması oldu.
KUPA AVRUPA’SI
ŞAMPİYONLAR LİGİ İSTANBUL’DA…
20.09.2023
GALATASARAY-KOPENHAG: 2-2
Goller: S. Boey (86’), Tete (88’)/Elyounussi (35’), Gonçalves (58’)
Kırmızı Kart: Jelert-Kopenhag (73’-ikinci sarıdan)
Ülke olarak uzun bir ara vermiştik Şampiyonlar Ligi’ne. Bu sezon nihayet merhaba demiştik. Bu ligin gediklilerinden olan temsilcimiz 17. kez katılma hakkını kazanmıştı.
Maçın favorisi GS idi. Maça favori gibi başladı, bir ŞL (Şampiyonlar Ligi) maçı için çok fazla sayıda pozisyon üretti. 30 dakikada skor 3-0 olsaydı kimse şaşmazdı.
Olmadı… Üstelik Kopenhag 2-0 öne geçti.
Maçın en güzel olaylarından biri, taraftarın da, kenar yönetimin de, oyuncuların da maçı bırakmaması oldu.
Oyuncu değişiklikleriyle birlikte Zaha ve Tete’nin etkili performansıyla GS oyunu rakip sahaya yıktı. Bunda rakibin 10 kişi kalması da etkili oldu.
86’da Boey Tete’den topu aldı, müthiş vurdu. Bir an gözden kaybolan topun Kopenhag kalesinin tavanında filelerle buluşması muhteşemdi.
Hemen ardından 88’de Zaha’nın süzülerek gelen ortasına Tete’nin, ceza sahası çizgisi üzerinden ayak içi plasesi harikaydı.
GS’nin mutlak 3 puan için çıktığı maçta son anlarda gelen 2 gol ve alınan 1 puan bizi sevindirdi. 1 puanın önemi, grup maçları sonunda kendini gösterebilir.
Bular Hakem Kabakov fena bir maç yönetmedi fakat ben, kendisini -en azından bu maçta- ŞL için yetersiz buldum. Bu ligde, zamanın bu kadar çalınmasına müsaade edilemez… Edilmemeli.
Grubun favorisi Bayern Münih, Manchester United’i fena halde hırpaladı. Buna karşın skor ziyadesiyle şaşırtıcı oldu. Bayern, Manu’yu tek farkla, 4-3 yendi.
21.09.2023
FENERBAHÇE-NORDSJAELLAND: 3-1
Goller: Crespo (24’), Batshuayi (30’), Serdar Aziz (47’)/Villadsen (55’)
FB tam yol… Temsilcimiz rotasyonlu kadrosuyla çıktığı maçta fazla zorlanmadı. İlk yarıda attığı 2 golle maçı kotardı ve 3 puanla başlangıç yaptı.
CLUB BRUGGE-BEŞİKTAŞ: 1-1
Goller: Vanaken (77’)/Cenk Tosun (88’)
Temsilcimiz oyun olarak kalitesinin altında kaldı. Buna karşın ev sahibi çok etkili oynadı fakat Kaleci Mert Çetin’i geçmekte çok zorlandılar. Brugge golü atınca 3 puanın Belçika’ya gittiği endişesi yaşanırken Cenk Tosun 1 puanı getirdi.
HAKEM TARTIŞMALARI
Klasik sözlerimizden biridir; bu sezon bitmez ya da bu sezon karakolda biter…
Bu sezon erken başlayan tartışmalar 6. hafta sonunda zirve yaptı. Başakşehir-GS ve Alanya-FB maçlarında hakem-VAR yönetimleri şiddetle eleştirildi. Allah’tan GS ve FB kazandı ki kazanmayı hak ettiler… Kazanamasalardı çıkacak tartışmaların boyutunu herkes tahmin edebilir elbette.
En çok tartışılması gereken Kasımpaşa-Adana Demirspor maçı geride kaldı.
Yapacak bir şey yok, biz buyuz… Bu sezon da böyle böyle biter efendim.
22.09.2023
TAMAMEN DUYGUSAL…
GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ AŞ-İSTANBULSPOR AŞ: 2-0
Goller: Draguş (74’), Ajeti (90+5’)
Gaziantep’in 5 haftada 0 puanlık bir serisi daha önce yoktur herhalde. Takım zaman zaman iyi oyununa karşın kazanamıyordu. Çare eskide arandı, Sumudica getirildi. İlk maçta Romen Hoca da kaybetti. Ben de takımın toparlanmasının çok zor olacağı öngörüsünde bulundum.
Ev sahibi, bu hafta önceki maçlarından çok daha iyi oynamadı ancak kazandı. Kısmet…
Gelen galibiyet ve 3 puan futbolcuları duygusal olarak çok etkiledi, gözyaşları tutulamadı.
İstanbul topa sahip olan taraftı. Savunma kurgusu da iyiydi. Fakat hücumda hiç yoktular. Sadece savunmayla en fazla 1 puan alabilirsiniz ki gol yememek kaydıyla.
Taraftar şüphesiz futbolun en önemli unsurlarından biri… Fakat sevgi ve bağlılık kadar akıl da gerekmez mi? Kendi oyuncusunu yuhalamanın kime yararı olduğunu düşünmek gerekmez mi?
Bağlılık tamam da vefa olmaz mı?
Bu saçmalık son zamanlarda çok sık yaşanıyor ülkemde.
Bu hafta Gaziantep seyircisine soruyorum; Maxim’le ne kadar maç kazandınız? Bu ligde kaç tane Maxim var?
23.09.2023
PENDİKSPOR FUTBOL AŞ-VAVACARS FATİH KARAGÜMRÜK: 1-1
Goller: Romero (45+2’)/Eysseric (90+1’)
Pendik evinde kazanmayı hak eden bir oyun oynadı. Yıldızı Romero ile skoru da yakaladı fakat ikinci golü atamadı. Takım bir anlamda talihsizdi de… 3 attı 1 geçerli oldu.
Romero maçın en iyisi olurken GS’den transfer Midtsjö çalışkandı.
Son bölüme kadar bir varlık gösteremeyen Karagümrük, ilave edilen sürede bulduğu golle 1 puanı kurtardı. Feghouli’nin direkten dönen topu müthişti.
ÇAYKUR RİZESPOR AŞ-EMS YAPI SİVASSPOR: 1-1
Goller: Varesanovic (35’)/Samu Saiz (7’)
Ligin formda takımlarından Rize’ye karşı Sivas iyi başladı, maçın en iyisi Samu Saiz ile erken bir gol atarak öne de geçti. Konuk takım ikiyi de bulup 3 puan ile evine dönebilirdi.
10. dakikada Sivas’ın hızını kesen ev sahibi oyunu dengeledi ve müthiş bir golle skoru eşitledi. Varesanovic’in golü haftanın golü olmaya aday bir gol oldu.
1-1’den sonra her iki tarafın çabası skoru değiştirmeye yetmedi.
BITEXEN ANTALYASPOR-YILPORT SAMSUNSPOR: 2-0
Goller: Jehezkel (10’ ve 18’)
5. haftaya kadar kazanamamıştı Antalya. Nuri Şahin’in buna bir son vermek istemesi daha maçın başında belli oldu. Ancak ilk gol tamamen kısmetti. Samsun savunmasının çıkarmak istediği top ilginç bir şekilde İsraillinin önünde kaldı. Jehezkel şık bir vuruşla golü attı.
Erken ikinci golü de bulan ev sahibi oyunun kontrolünü bütünüyle ele aldı. Bunda Samsun’un çıkarken yaşadığı top kayıpları büyük etken oldu.
Samsun ancak son bölümlerde etkili olabildi. Dimata’nın kafa vuruşunun Güray Vural’dan dönmesi büyük şanssızlıktı.
SAĞLAM, HAFTANIN ŞANSLISI…
RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ-GALATASARAY AŞ: 1-2
Goller: Leo Dubois (64’)/Ziyech (43’), Icardi (50’-P)
Kayseri’den sonra bir kez daha GS’ye rakip olarak çıkan Çağdaş Atan, zannımca Kopenhag maçını örnek almıştı. Topun arkasında kalacak, hızlı ataklarla rakip kaleye gidecekti. Maç öncesi konuşmasında “önde baskıyı da” vurgulamıştı hoca.
Ancak GS, Kopenhag maçını çok farklı (ilk yarıda 4 net fırsat) kazanabilirdi… Ve Kopenhag kadar koşmak, koşabilmek her takımın harcı değildi.
Skora aldanmamak gerek, GS maçı çok rahat kazandı. Gol de dâhil bir buçuk iki pozisyon sayılmazsa Başakşehir hiç etkili olamadı. Muslera tek bir kurtarış yapmadan maçı tamamladı.
Uruguaylı yediği golde yine “karar ve zamanlama” hatası yaptı. Muslera birkaç maçtır bunu yapıyor.
KADER ANI… 29. dakikada Kazımcan Karataş sakatlandı. 3 yerli kuralı nedeniyle Angelino’nun oyuna doğrudan girmesi mümkün değildi ama kenarda bir kurtarıcısı vardı Okan Buruk’un; Kaan Ayhan.
Kaan Ayhan, Sanchez’in yanına stopere girdi, Bardakçı sol beke geçti. Kaan Ayhan ve Abdülkerim Bardakçı görevlerini yapınca sorun yaşanmadı.
Başakşehir’de, GS’den kiralık Leo Dubois müthiş oynadı. Neredeyse maçın adamı olacaktı.
GS’de Tete en etkili oyuncu oldu. Performansı maçın yıldızı olmaya layıktı. Boey, standarda bağladı, hep iyi… Sol bekte Abdülkerim Bardakçı başarılıydı. Müthiş asistini, topu direğe nişanlayan Oliveira yedi.
Yeni transfer Davinson Sanchez, ilk maçında, ben bu takımın değişmez oyuncusuyum mesajını verdi. Fakat talihsizdi… Çizgiden topu birkaç salise önce çıkarsa golü önleyecek, kafa vuruşu Volkan Babacan’ın yüzünden dönmese golünü atacak ve haftanın futbolcusu olabilecekti.
Zaman zaman eleştiri oklarının hedefi olan Kerem Aktürkoğlu, oyuna girdiği andan itibaren hücumda ne kadar gerekli olduğunu gösterdi.
PEK SAĞLAM DEĞİL… Haftanın en şanslısı Hakem Kadir Sağlam olmalı. Oyuncuların ve kenar yönetimlerin fazlasıyla iyi niyetli olduğu maçta hak eden taraf kazanınca sorun yaşanmadı.
Kadir Sağlam’ın bendeki algısı; bir problem yaşanmasın, ben suya sabuna dokunmadan bu maçı bitireyim…
Futbol hakemliğinde suya sabuna dokunmamak mümkün değil. Suya sabuna dokunmanıza rağmen -Bay Sağlam’da olduğu gibi- ellerinizin temizlenmemesi de imkân dâhilinde.
3 KRİTİK KARAR…
Torreira’ya yapılan müdahale penaltı. Kerem Aktürkoğlu’na penaltı kararı veren hakemin buna 2 kez penaltı çalması gerek.
Kazımcan Karataş’ın sakatlandığı pozisyonda faul var. Pozisyonun devamında topun direkten dönmesi Sağlam’ın en büyük şansıydı.
Berkay Özcan’ın Torreira’ya müdahalesi net kırmızı kart. Kırmızı kart için güç transferinin tamamlanması ve oyuncunun ayağının kırılması mı gerek?
Kerem Aktürkoğlu’nun pozisyonu takdir hakkı… Ben de penaltı olduğunu düşünüyorum. Değilse O. Ba’nın düşmesinin açıklaması nedir.
Bir de maçın son dakikasında, Başakşehir kornerinden sonra top yeniden Başakşehir’de iken hakemin son düdüğü acilen çalması… Muhtemelen kendisi de iyi bir maç yönetmediğinin farkındaydı.
YAPAY ZEKÂ…
Geçen sezon Başakşehir-GS kupa maçında büyük eleştiri alan Kadir Sağlam’ın yine aynı takımların maçına atanması… Yapay zekânın ya Kadir Sağlam’la ya da GS ile bir sorunu olmalı.
İNSANİ ZEKÂ… Kadir Sağlam’a öneri; gördüğünü çal, varsın hatalı olsun. O zaman eleştiriler çok can yakıcı olmayacaktır.
24.09.2023
BİR DEVRE
BEŞİKTAŞ AŞ-MONDİHOME KAYSERİSPOR: 2-1
Goller: Aboubakar (56’), Chamberlain (62’)/Mane (47’)
Sahada hiç kimsenin beklemediği kadar sağlam bir Kayseri vardı. Çok sağlam kapandı, hatlar arasında hiç boşluk bırakmadı. Her yere yetişen adam Kartal Kayra Yılmaz’ın ekstra performansı savunma hattına güç kattı.
Beşiktaş baskılı oynamasına rağmen pozisyon üretemedi. İlk devre tipik bir beraberlik maçı oldu.
İkinci devreye konuk takım golle başlayınca ev sahibi için iş daha da zorlaştı. Şenol Güneş için yapacak bir şey kalmamıştı. Her türlü riski alarak hücum gerekti.
Bu riski göze alarak saldırdı Beşiktaş, müthiş bir baskı kurdu. Bu devrede geri dönen toplar da çok çabuk kazanılınca Kayseri savunması nefes alamaz hale geldi. Öyle ki; bir korner atışında Kayseri savunması iki adam haricinde herkesi tuttu. İki adamdan bir Kaleci Mert Günok’tu ki doğaldı. Ama diğerinin Aboubakar olması inanılmazdı. Kamerunlu cezayı kesti, demarke pozisyonda golünü atarak skoru eşitledi.
Kornerden gol atan ve kornerden gol yiyen Kayseri savunmasının konsantrasyonu biraz bozuldu. Salih Uçan’ın harika asistinde savunmanın arkasına sarkan Chamberlain bir Premier Ligi golü atarak takımını öne geçirdi.
Kayseri TD Recep Uçar, yaptığı değişikliklerle puan istediğini gösterdi fakat islimi tutturmuş olan Beşiktaş buna izin vermedi.
Kayseri’de Kartal Kayra Yılmaz öne çıktı. Savunmaya yardım etmesine rağmen Thiam hücumda etkisiz kaldı.
Beşiktaş’ta Salih Uçan ve Chamberlain çok çalışkandı. R. Ghezzal istekliydi fakat maç ritmi için henüz hazır olmadığı görüldü. Ancak Cezayirli çok kısa zamanda formuna kavuşabilir.
Hadziahmetovic gösterişsiz oyununa karşın görevini tam anlamıyla yaptı. Aboubakar takımını ipten aldı.
Hakem Ali Şansalan’ın oyunu oynatma isteği iyiydi. Sonuca etki edecek bir hata yapmadı. Belki de haftanın en iyisiydi.
MKE ANKARAGÜCÜ-TÜMOSAN KONYASPOR: 1-1
Goller: Bajic (3’)/Ahmet Oğuz (28’)
Skor tahmininde haftanı en zorlu maçıydı. Takımlardan birinin kazanması asla sürpriz olmazdı.
Başkent ekibi maça golle başladı. Golün ardından konuk takım yüklendi.
Konya’nın baskısı hataları da getirdi. Morutan ile başlayan hatalar zincirinde top en son sol bek Guilherme’de kaldı. Brezilyalının pasında golü sağ bek Ahmet Oğuz attı. Gol haftanın en güzel gollerinden biriydi.
Ankaragücü’nde Hanousek, Konya’da Ahmet Oğuz öne çıktı.
KASIMPAŞA AŞ-YUKATEL ADANA DEMİRSPOR AŞ: 2-1
Goller: Aytaç Kara (25’ ve 52’-P)/Yusuf Erdoğan (80’-P)
Kırmızı kartlar: Ertaç Özbir (19’), Stambouli (45+8’), Rodrigues (90+7’)
Şüphesiz haftanın en ilginç maçıydı. 20 faul yapan Kasımpaşa 4 sarı kart görürken 6 faulle oynayan ADS, 1 sarı ve 3 kırmızı kartla oyunu tamamladı.
Çok erken eksik kalan ve bir devreyi 9 kişi oynayan konuk takım, rakibiyle başa baş oynamayı başardı. 9 kişi ile skoru 2-1’e getiren ADS mağlubiyetten kurtulamadı.
ADS penaltı beklediği pozisyonun hemen akabinde, ev sahibinin kontratağında 10 kişi kaldı. Ceza sahası dışında topu elle kesen Kaleci Ertaç Özbir kırmızı kart gördü ki maç içinde Hakem Yasin Kol’un en doğru kararı bu olsa gerekti.
Futbolun cilvesi… Aytaç Kara da serbest vuruşta muhteşem bir gol atınca Ertaç Özbir boşa kırmızı kart görmüş oldu.
Stambouli’nin kırmızı kartında da karar doğruydu fakat burada hakem “önleyici hakemlik” ile kartı önleyebilirdi, olmadı.
Sonrasında her iki takıma verilen penaltı kararları da tartışmaya açık kaldı.
Maçın en ilginç olayı son düdükten sonra yaşandı. Rodrigues’in faulünden hemen sonra Yasin Kol maçı bitirdi. Ardından oyuncaya sarı kart gösterdi. Bitirdiği maçta pozisyon için VAR’a gitti. Rodrigues’in (Berkay Özcan-Torreira pozisyonuna benzerdi) sarısını kırmızıya çevirdi.
ADS Başkanı Murat Sancak, kartların doğru olduğunu söyledi ve hakemlere teşekkür etti. Evet, kartlar da sorun yoktu fakat iyi bir yönetim?
KAYIPSIZ DEVAM…
CORENDON ALANYASPO-FENERBAHÇE AŞ: 0-1
Gol: İrfan Can Kahveci (43’)
Ömer Erdoğan’ın takımlarının böylesine pasif bir oyun oynadığına ilk kez tanıklık ediyorum desem yeridir. Elbette bunun sebebi konuk FB’nin baskın oyunu en büyük etkendi. Yine de Alanya’nın, en azından golden sonra cevap vermesi beklenirdi.
Konuk takım maça çok baskılı başladı. Oyunu rakip yarı sahaya, zaman zaman ceza alanına yıktı. Fred ve Ferdi Kadıoğlu’nun çalışkanlığıyla golcü Dzeko’ya pozisyonlar hazırladı. Etkili bir oyun oynayan Boşnak golcü şanssızlığını ve Yusuf Karagöz’ü geçemedi. Yine de maçın tek asistini yaparak skora katkı verdi.
Böylesine baskın bir oyunda skorun 1-0’da kalması puan kaybına neden olabilirdi. Nitekim 80’den sonra Alanya can havliyle yüklendi, uzun toplarla FB ceza sahasında karamboller oluşturdu.
Maçın büyük bir bölümünde kendisine pek iş düşmeyen Kaleci Liyakovic’in sadece bir kurtarışı vardı. Ancak kaleci, son bölümde ceza sahasına gelen uzun toplara hâkimiyet kurdu ve rakibe şans tanımadı. Liyakovic’in ceza sahası hâkimiyeti kayda değerdi.
FB’de Kadıoğlu (Boey gibi bir standart; hep iyi), Fred ve Dzeko’nun etkili oyununa İsmail Yüksek’te katıldı, her yere yetişti genç oyuncu. Defansına fazla iş düşmeyen FB’de Tadic ve Szymanski beklenen etkiden uzak kaldı. İrfan Can Kahveci tekniğinden ziyade hırsıyla dikkat çekti. Bu hırs ona, bir kısmet asistiyle golü getirdi.
Alanya’da Janvier çalışkandı. Top ayağına geldiğinde Efecan Karaca takımına hareket verdi.
Hakem Atilla Karaoğlan idare etti fakat tartışmalardan kurtulamadı.
TD İsmail Kartal, kazandığı maç sonunda hakem hakkında konuşmak istemediğini söyledi. Yöneticilerin yorum yapacağını beklediğini söylemeyi ihmal etmedi.
Nitekim yorum -pardon, tespitler- Selahattin Baki’den geldi. Baki ilginç bir yönetici… Yorum yapmayacağını, tespitlerde bulunacağını söyledi ve tespitlerini sıraladı. Bu tespitlerden rakipler ve özellikle Başakşehir-GS maçı da nasibini aldı.
Diğer tespitleri neyse de İrfan Can Kahveci ve Dzeko’nun kartlarının “zorlama” olduğunu söylemesi garipti. Zira futbol kamuoyuna göre o ihlallerin cezası en az sarı karttı.
FB’nin penaltı beklediği Szymanski pozisyonu tam anlamıyla “takdir” pozisyonuydu. Bence de pozisyonda penaltı kararı çok ağır olurdu.
Dzeko’nun sarısı en az sarıydı. Çıkabilecek bir kırmızı kart ağır olur ve büyük tartışmalara neden olabilirdi. Ancak David Beckham’ın hareketi (1998 Dünya Kupası’nda Arjantin maçında gördüğü kırmızı kart) Dzeko’nun hareketinden çok daha ağır değildi.
İrfan Can Kahveci’nin kartı… Dirseğini “silah olarak kullandığı” söylenemez fakat çok kontrolsüz ve rakibin yüzüne şiddetli bir darbe vardı.
FB’nin atağının kesilmesi… Ben pozisyonda açık bir ihlal göremedim fakat hakem FB aleyhine faul çaldı. Pozisyonda devam kararı daha uygun olurdu. Açık bir ihlal varsa VAR’dan dönerdi.
FB’nin golü… Yayıncı kuruluşun onca kamerasının görüntüleri ve TFF’nin Riva’da bulunan VAR Merkezinden gelen görüntüler tatmin edici olmadı. Gol kararına dakikalar sonra varılabildi.
25.09.2023
GERİ DÖNÜŞ MÜ, GERİ GİDİŞ Mİ?
ATAKAŞ HATAYSPOR-TRABZONSPOR AŞ: 3-2
Goller: Rivas (72’), Lamkel Ze (88), Dele-Bashiru (90+6’)/Visca (44’), Onuachu (62’)
Volkan Demirel, futbolculuk ve teknik direktörlük hayatında Trabzon’a hiç kaybetmemişti. Ancak bu defa karşılarında geçen haftanın formda takımı Trabzon vardı.
Trabzon geçen haftadaki kadar etkin değildi ve iyi oynadığını da söylemek mümkün değildi. Buna rağmen 2-0 öne geçmeyi başardı.
Volkan Demirel, oyuna müdahalesiyle puan isteğini gösterdi. Hatay 62. dakikada attığı golle ümitlendi, Trabzon’da skoru koruma endişesi arttı.
80’de penaltı incelemesi Trabzon taraftarının yüreğini ağzına getirdi fakat kontrolden devam kararı çıktı. Ancak baskısını artıran ev sahibi 88’de Lamkel Ze ile durumu 2-2’ye getirdi.
Maçın son dakikasında Trabzon gol için yüklenirken topu kazanan Hataylı futbolcuların hızlı kontratağı golle sonuçlandı ve geri dönen Hatay maçı kazandı.
Volkan Demirel bir kez daha yenilmezken 2 farkla öne geçen Trabzon büyük bir hayal kırıklığı yaşadı.
Bjelica’nın oyuncu değişiklikleri fazlasıyla düşündürücüydü. Maçın yıldızlarından Onuachu (bir asist, bir gol) oyundan alınması ilginçti. Hatay’da takım genel olarak iyiydi. Lamkel Ze öne çıkan oyuncu oldu.
Hakem Burak Şeker’in çaldığı düdükler ve göstermediği kartlar tartışmaya açıktı.
Aklımda üç deli soru;
Trabzon gol atmasaydı maç 0-0 biter miydi?
Nenad Bjelica gider mi sorusu erken mi?
Hatay’ın 2. golünde Lamkel Ze’nin golünden önce Hataylı bir oyuncunun elle teması (çarpma) var. Bundan sonra benzeri pozisyonlarda gol kararı verilecek mi?
Haftanın Maçı
Hatay-Trabzon (3-2)
Başakşehir-GS (1-2)
Haftanın Heyecanlı Maçı
Kasımpaşa-Adana Demirspor (2-1)
Rize-Sivas (1-1)
Haftanın Takımı
Hatay
Haftanın Futbolcusu
-
Haftanın performansı
Volkan Demirel (Hatay TD)
Haftanın Performansları
Tete, Ziyech, Boey, Sanchez (GS), Saiz (Sivas), Jehezkel (Antalya), Hanousek (Ankaragücü), Aytaç Kara (Kasımpaşa), Kartal Kayra Yılmaz (Kayseri), Salih Uçan (BJK), Ferdi Kadıoğlu, Fred, Dzeko (FB), Onuachu (Trabzon), Lamkel Ze (Hatay)
Haftanın Golü
Varesanovic (Rize)
Güzel Goller
Aytaç Kara (Kasımpaşa-Frikik golü)
Ahmet Oğuz (Konya)
Haftanın Asisti
Guilherme (Konya)
Haftanın Pozisyonu
Gaziantepli futbolcuların galibiyet gözyaşları
Haftanın Talihsizi
Dimata (Samsun), Sanchez (GS) (Gollük vuruşlarının inanılmaz bir biçimde rakibe çarpması)
Feghouli (Karagümrük) (Haftanın golü olabilecek vuruşunun direkten dönmesi)
Atilla Karaoğlan (Alanya-FB maçı hakemi)
Haftanın Talihlisi
Kadir Sağlam (ve MHK ile TFF) (Başakşehir-GS maçının hakemi)
Jehezkel (Antalya)
Haftanın Söylemi
Ziyech (GS): Keyif almaya bakıyorum. (Kanat mı 10 numara mı oynamak istersiniz sorusuna verdiği cevap.)
Selahattin Baki (FB Yöneticisi): Hakemler hakkında yorum yapmıyorum… Tespit yapıyorum…
Haftanın Kötüsü
Oyuncu sağlığını tehdit eden hareketlerin cezasız kalması…
GÖZE TAKILANLAR
*VAR’ın temel unsuru, açık ve net delillerle skandal/fahiş hataların önüne geçmek. VAR sahadaki hakemi uyaracak ve doğru karara varılacak. Açık ve net deliller hakem kadar taraftar/seyirci ve futbol kamuoyuna da sunulmalı ki akıllarda soru işareti kalmasın, şaibe aranmasın… Herkes tatmin olsun. Bu konuda neden hiç yol alamıyoruz?
*Futbolcuların “çevre kontrolü” konusunda gittikçe artan bir sorunu var.
*Milyon milyon bütçelere karşın “yarı otomatik ofsayt teknolojisinde” neden geç kalındı? Neden hâlâ gol mü-değil mi tartışmalarına son verilemedi, bu teknoloji alınamadı?
*Bir marka değeri oluşturulacaksa, bunun önde gelen sorumluları kulüpler ve onların yöneticileri değil mi? Yıldız oyuncu ve yüksek bedelli oyuncu transferleriyle bunu başarmak mümkün değildir. Olsa, bugün Avrupa liglerini değil MLS ve/veya Suudi Arabistan ligini seyrediyor/takip ediyor olurduk.
Derleyen ve Yazan: Yüksel Durak