TARAFTAR GÖZÜYLE EURO 2024 Almanya (18 Haziran, 5. gün)
TÜRK GÜNÜ
Bayram, o bayram oldu…
Dünya Kupası turnuvasının erken bir tarihte (1930) başlamasına karşın Avrupalılar Avrupa Şampiyonasını hayli geç bir tarihte, 1960 yılında başlatmıştır. Bunun en önemli nedenini savaştır elbette.
Turnuva fikri ilk olarak 1927 yılında Fransa Futbol Federasyonu genel sekreteri Henri Delaunay tarafından ortaya atılmıştır. Ancak ilk turnuva, Avrupa Uluslar Kupası adıyla Delaunay’ın ölümünden çok sonra 1960 yılında hayata geçirilmiştir.
1968 yılında Avrupa Futbol Şampiyonası ismini almıştır.
İlk turnuvayı Eski SSCB (Sovyetler Birliği) kazanmıştır.
Son şampiyon İtalya olurken İspanya ve Almanya kupayı 3’er kez kazanma başarısı göstermiştir.
Biz daha başta, 1960 yılında elemelere katıldık fakat finallere katılabilmek için 36 yıl bekledik. 1996 İngiltere finallerinde gol atamadan ve puan alamadan grup aşamasında veda ettik.
2000, Hollanda-Belçika finallerinde hayli başarılı olduk ve çeyrek final yaptık.
2008, Avusturya-İsviçre finallerinde estirdik, Almanya ile yarı final oynadık. Biz bitti demeden bitmez sözüyle tarih yazdık. Ancak Almanya 90. dakikada Lahm’ın golüyle son sözü ben söylerim dedi maalesef. Lakin finalde de İspanya yendi Almanya’yı.
Buna karşın 2016 Fransa ve özellikle birçok ülkenin ev sahibi olduğu 2020 finallerinde (Koronavirüs salgını nedeniyle 2021’de oynandı) hayal kırıklığı yaşadık, grup aşamasını geçemedik.
Şimdi, 6. kez finaller için Almanya’daydık…
F grubunda, görece kolay bir gruptaydık. Çeyrek final kesmezdi bizi…
Kırmızı duvar…
Westfalen Stadyumu sarı duvarı ile meşhurdu. Fakat bugün o duvarın yerinde kırmızı duvar vardı. Zaten bugün Dortmund da yer kırmızı gök beyazdı.
Sahada 11 aslan… Solda Kenan Yıldız, sağda Arda Güler ve ileride Barış Alper Yılmaz hücum timiydi. Daha maçın başında orta sahayı da aldı takım. Oyunu Gürcistan yarı alanına yıktı. Ardı ardına tehlikeler de oluşturdu.
Kaan Ayhan vurdu, yakın direğin dibine vuran top inanılmaz bir biçimde uzak direğin dibinden auta çıktı. Kaan’ın etkili bir şutunu savunma blokladı. Kenan Yıldız’ın sol bazukasını kaleci çıkardı.
Gol gelecekti. Fakat Gürcistan’da boş değildi. Savunmayı inatla sağlam tutarken sol kanat geçiş hücumlarında Solomon Kvirkvelia’nın ciddi sorun olacağı belliydi. Sağ bekimiz Mert Müldür, Arda’dan da savunma yardımı alamayınca bölgeyi tek başına savunmak durumunda kaldı. Buna rağmen başarılıydı Mert. Üstüne bir de 25’de muhteşem volesiyle harika bir gol atarak skoru değiştirdi.
Hemen ardından Kenan’ın golü geldi fakat VAR devredeydi. Kenan parmak ucuyla ofsayttı.
Sonra Gücüler orta sahayı aldı, hücum üstünlüğünü yakaladı. Gol, maç boyu etkili oldukları sol kanadın aksine sağ kanattan geldi. 1-1 rakibe moral verdi. İlk yarının kalan bölümü karşılıkla ataklarla geçti. Devre 1-1 bitti.
İkinci devre başında Barış Alper ve Arda yer değiştirdi. Milli Takım yine etkili başladı. Tehlikeler oluşturdu, pozisyonlar buldu.
Gürcistan sol kanadının etkisi biraz kırılsa da Kvirkvelia yine etkili oldu. Gürcüler de pozisyon buldu.
Almanların Musiala’sı, İngilizlerin Bellingham’ı varsa bizim de Arda Güler’imiz vardı.
İlk yarıda fazla etkili olamayan Arda, 65’de bir “imza golü” atarak takımı öne geçirdi. Bu 2 gol, turnuvada bugüne değin atılan en güzel 2 gol olarak kayıtlara geçti.
Gol sonrası etkili pozisyonlarda 1 gol daha atılabilseydi maç kopabilirdi. Olmadı.
İlave edilen sürede Gürcistan duran toplarla kaleyi zorladı. Son dakikada Gürcistan kalecisi de ceza sahamıza geldi. Ancak dönen top Kerem Aktürkoğlu’nun önünde kaldı. Kerem topu yeterince sürdü ve boş kaleye bıraktı; 3-1
Turnuvanın bugüne değin atılan en ilginç golü de bize nasip oldu.
Şans/kısmet… Başlangıçta Gürcistan’dan yanaydı fakat son bölümde bize geldi.
Biz maçı daha farklı kazanabilirdik ancak Gürcistan da daha fazla gol atabilirdi.
Savunma oyuncularımızın bireysel performansları iyiydi lakin bütüncül/kompakt savunmada sıkıntımız vardı. Takım savunmasını daha iyi hale getirmemiz önemli.
Oyuncularımız;
Mert Günok; hatalı denemez fakat yenilen golü ayağıyla çıkarabilirdi sanki.
Mert Müldür; savunmada en fazla zorlanan oyuncu oldu ama pek hata yapmadı. Üstelik nefis bir gol attı.
Samet Akaydın; küçük hatalarına karşın son dakikalarda kafayla kurtardığı gollük şut ile maçın pozisyonuna imza attı.
Abdülkerim Bardakçı; her zaman ki gibi sağlamdı.
Ferdi Kadıoğlu; hücumdaki etkisine karşın savunma zaafı büyük maçlarda sıkıntı yaratabilir.
Hakan Çalhanoğlu; kaptan çok çalıştı. Zaman zaman yitirseler de Kaan ile orta saha hâkimiyetini tuttu.
Kaan Ayhan; kaptan ile orta sahayı tutarken hücumda da iyi işler yaptı. Biraz kısmetli olsaydı maçı golle tamamlardı.
Arda Güler; ilk yarının durgun ismi golüyle maça damga vurdu. İkinci devre savunma katkısı da verdi.
Orkun Kökçü; çok çalışkandı. O da Kaan gibi maçı golle tamamlamaya çok yaklaştı.
Kenan Yıldız; beklenen etkinin altında kalsa da iyiydi. Zorluk derecesi daha yüksek maçlarda daha etkili olacağı mesajını verdi.
Barış Alper Yılmaz; ilk yarı topla fazla bulaşamadı. İkinci devre sağ kanatta daha etkili oldu. Gürcistan sol kanadının etkisinin kırılmasında Mert Müldür’e yardımcı oldu.
Zeki Çelik, Merih Demiral, Yusuf Yazıcı ve Salih Özcan yerlerine girdikleri oyuncuları aratmadı.
Muhammed Kerem Aktürkoğlu gelen kısmeti gole çevirerek maçı bitirdi.
Doğum gününde oyuncularının hediyesi şüphesiz Montella’yı çok sevindirmiştir.
Galibiyetle başlayıp tüm Türkiye ile birlikte Avrupa ve dünyanın her yerinde yaşayan Türkleri mutlu eden Montella ve teknik ekibe teşekkür ederiz.
Bir teşekkür de taraftara… Milli Takım formasıyla tribünleri dolduran ve desteği bir an bile esirgemeyen taraftar bu galibiyeti sonuna kadar hak etti.
Maçın oyuncusu Arda Güler diyenlere sözüm olmaz fakat bu maçın oyuncusu Mert Müldür oldu.
Müsabakayı Arjantin Futbol Federasyonu'ndan Facundo Tello yönetti. Tello iyi bir maç çıkardı.
Grubun diğer maçında Portekiz, geriye düştüğü ve çok zorlandığı oyunda Çekya’yı 2-1 yenmeyi başardı.
Haber-Yorum: Yüksel Durak