Turnusol kâğıdı kimyasal bir ayraçtır. Turnusol kâğıdı aside batırıldığında kırmızı, baza batırıldığında mavi renk alır.
Keşke karakter için de böyle bir ayraç olsa. O zaman kendimizi, yöneticileri, teknik direktörleri, futbolcuları ve yorumcuları ve medyacıları sınardık ne güzel.
...
Geçen hafta maçı olmadığı halde Başkan Vekili Komsuoğlu ile açıklama yapan Fenerbahçe’den bu hafta herhangi bir açıklama gelmedi.
...
Başakşehir, Beşiktaş ve Fenerbahçe rakiplerini eleyerek Avrupa kupalarında yoluna devam etti.
...
Kerem Aktürkoğlu’nun Fenerbahçe’ye transferi bilinmezliğe ve sessizliğe düşmüşken Kerem’in İstanbul’a geldiği ve anlaşmanın sağlandığı iddia edildi.
15.08.2025/Cuma
KAPTAN İŞBAŞINDA...
GALATASARAY A.Ş.-FATİH KARAGÜMRÜK A.Ş.: 3-0
Goller: Barış Alper Yılmaz (10’), Fatih Kurucuk (74’-KK), Icardi (87’)
Kırmızı kart: Tresor Doh (23’, Karagümrük)
Varlık içinde yokluk... Santrforda yine Barış Alper Yılmaz. Ama çocuk azimli ve kararlı; sanki Icardi ve Osimhen’e forma vermeyecek gibi oynuyor. İlk devreye tam anlamıyla imza atan Barış Alper, bu maçın da yıldızı oldu.
Galatasaray sakin, özgüven tavan. Tempoyu yükseltmek gibi bir durum şimdilik söz konusu bile değil. Belki eylülden sonra.
Sarı kırmızılılar üstelik maçı 9 kişi oynadı dense yalan olmaz. Okan Buruk sabır sınavında; Sane ve Yunus Akgün’e ne kadar dayanacak. Hayır! Tabii ki kessin demiyorum lakin bu oyuncular da biraz kıpırdasın artık. Örnekse Sallai; Macar maçın en çalışkan ismiydi.
61’de Osimhen’in girişi tribünlere ekstra motivasyon verdi. 81’de Icardi ile coşku tavan yaptı. Bu Galatasaray rakibe çok ağır bastı.
Osimhen, girer girmez gol atmayı çok istediğini gösterdi, bir tane de attı ama ofsayttı. Nijeryalı bu sorunu çözsün artık.
Yeni kaptan, Torreira’nın ikramını memnuniyetle kabul etti ve 281 gün sonra Ali Sami Yen’de yeniden “aşkın olayımı” çaldırdı.
Karagümrük, beklentimin üstünde sağlam bir takım olarak çıktı sahaya. Ve Okan Buruk’lu Galatasaray’a kimsenin yapamadığını yaptı, önde baskı kurdu. Ancak bu baskı geride açık verme olasılığı içeriyordu ki Barış Alper golü attı.
Üstüne bir de kırmızı kart gelince konuk ekibin yapacağı fazla bir şey kalmamıştı. Yine de iyi bir direnç gösterdiklerini söylemek gerek. Karagümrük ve Teknik Direktör Liczka’yı takip edilecekler listeme aldım.
Barış Alper ve Sallai’den sonra kaleci Günay Güvenç, Tiago Çukur’un şutunu kurtararak önemli bir ana imza attı. Günay, kaleciği kadar profesyonelliği ve insanlığıyla yoluna devam ediyor. Etsin; böyle karakterlere çok ihtiyacımız var.
Karagümrük’te, Galatasaray altyapısı görmüş Ahmet Sivri ilk devre etkili oynadı. Sallai eşleşmesiyle dikkat çekti. Şanssızlığı Sallai oldu.
Hakem; eh işte... Maçın en önemli pozisyonu, Barış Alper’in gol öncesi rakibine faul yaptığı iddiası oldu. Ancak pozisyon esnasında kimsenin böyle bir endişesi ve beklentisi olmadı, çok doğal aktı pozisyon. Tresor Doh ve Karagümrüklülerin de şikâyeti ve beklentisi olmadı. Ben bir karara varamadım, hakem kararına saygı duydum.
Maçın pozisyonu; Abdülkerim Bardakçı’nın şutunu, Barış Alper’in çizgiden çıkartması oldu. Abdülkerim sinirlenecek oldu ama Barış Alper’in sevimli mahcubiyetine söyleyecek bir şey bulamadı.
Bir diğer pozisyonda oyuna giren Icardi’nin golle dönmesiydi.
Oyun ve tempo eleştirilerine gelince; bence Okan Buruk acele etmiyor. Bu dönemi kayıpsız geçip form için eylül ortalarını hedefliyor.
16.08.2025/Cumartesi
Kocaeli-Samsun maçı, haftanın maçına aday maçlarımdan biriydi. Lakin Samet Yalçın’ın 44’te gördüğü kırmızı kart Kocaeli’nin oyunu bozdu.
Samsun sabırla oynadı, golü 82’de Drongelen’in kafa vuruşunda buldu. Maçın en iyilerinden biri olan Kocaeli Kalecisi Jovanovic’e çarpan top kendi kalesine gol oldu.
Her iki takım da ikişer defa direkten döndü.
Petkovic’in son dakikalarda direkten dönen vuruşu ev sahibi adına büyük şanssızlıktı.
Ancak maç beklentilerimin altında kaldı.
Samsun’un sol kanadında Tomasson temiz ve faydalı oyunuyla öne çıkan futbolcu oldu.
Alanya Rize maçı 0-0 bitti. Doğrusu maçı seyretmeyenler bir şey kaçırmış olmadı.
DURAN’IN DİRSEĞİ, JUAN’IN KIRMIZISI, TALISCA’NIN PENALTISI
GÖZTEPE A.Ş.-FENERBAHÇE A.Ş.: 0-0
Kırmızı kart: Juan (61’, Göztepe), Oosterwolde (85’, FB)
Ayrıca kenardan İsmail Köybaşı (65’, Göztepe)
Fenerbahçe’nin, Feyenoord maçı sonrası sevincini abartılı bulmuştum. Nihayetinde rakip takım futbolcularının büyük hataları sonucu zorlu maç kolaya dönmüş ve temsilcimiz 5-2 kazanmıştı.
Ancak maç sonu yorumcular da şaşırttı beni. Sahada inanılmaz bir Fenerbahçe vardı... Mourinho geri dönmüştü. Bu yol finale kadar giderdi.
Allah Allah dedim, Nihat Kahveci’ye baktım. Kahveci de gaza gelmiş, uçmuş, Fenerbahçe’yi de uçurmuştu.
Bu kadar insana karşı ben? O zaman ben Fenerbahçe’yi çekemiyor ya da kıskanıyor olmalıydım.
Ah şu Göztepe maçı olmayaydı...
Dakika 90+1’... Fenerbahçe’nin -rakip üstelik 25 dakikalık bölümü 1 kişi eksik oynamış- isabetli şutu yok. İlk isabetli şut Talisca’nın penaltısı. Onu da kaleci Lis kurtardı. Dönen topu Oğuz Aydın tekrar Talisca’ya gönderdi fakat Brezilyalı topu boş kaleye “tikleyemedi.”
Mourinho maç sonunda Göztepe’nin “gömülü savunmasını” öne çıkardı fakat;
İki takımın da şut sayısı aynıydı ve ev sahibinin 2 isabetli şutu vardı.
İstatistiki rakamlar birbirine yakındı ve Göztepe rakip ceza alanına daha fazla girmişti.
Göztepe, klasik ve bilinen oyununu oynadı... Ki Mourinho da bunu biliyormuş.
Bu oyunda ev sahibi, yönetiminden teknik kadrosuna, futbolcusundan taraftarına tebrik ve takdiri hak ediyor.
Üstelik bu kulüp, 1,7 milyon avroya almış olduğu futbolcusu Romulo’yu da 20 milyon avronun üstünde bir fiyatla satmıştı.
Vallahi ballı ekmek kadayıfı; helal olsun... Helal olsun.
Göztepeli futbolcular gerçekten iyiydi. Beninli Junior Olaitan 10 numarada dikkat çekerken son dakikada penaltıyı kurtaran Lis maça damga vurdu.
Fenerbahçe’nin iyisi Brown oldu.
Hakem? Sahada Yasin Kol adında biri düdük çalıyordu fakat bir hakemden bahsetmek hiç kolay değildi.
Hakemlik gerçekten çok zor bir iş. Birçok pozisyon tartışmaya fazlasıyla açık. Ancak kör gözüm parmağına pozisyonları da kaçırmayın lütfen. Hepsini geçtim; rakibine alaycı bir biçimde su atan Archie Brown’ın kart görmemesi kabul edilemez. Hakem görmemiş olabilir. Tamam, o zaman ekip ne işe yarıyor sorusunu sorarım.
Bu arada her iki takım futbolcularının kendilerini kolaylıkla yere bırakması da hiç hoş olmadı.
Stoilov, “hücumda daha özgüvenli olmalıydık” derken Mourinho, mutlu olmadığını ifade ederken “bugünkü sonuç adil bir sonuç oldu” diyerek konuyu noktaladı.
17.08.2025/Pazar
Çift başlı kartal yüksek uçuşta... Geçen haftayı farklı galibiyetle lider tamamlayan Konyaspor, konuk ettiği Gaziantep’e de hiç şans tanımadı. Ndao, Aleksic ve Andzouana’nin golleriyle 3-0 kazandı.
Yeşil beyazlılar gol averajıyla haftayı Galatasaray’ın önünde lider tamamladı.
Başkentin temsilcisi Gençlerbirliği evinde Antalya’ya diş geçiremedi. Yine de puan almaya yaklaştı fakat Storm’un 81’de gelen golü işi bozdu.
Maçı 1-0 kazanan Antalya evine mutlu döndü.
Başakşehir, Kayseri karşısında maça iyi başladı, iyi de götürdü. Ev sahibi Brnic’in güzel kafa golüyle öne de geçti fakat ikinci golü bir türlü bulamadı.
Samsun’dan tanıdığımız Markus Gisdol ile Kayseri farklı bir takım olacağını gösterdi. Cardoso’nun golüyle skoru eşitleyen konuk takım evine 1 puanla dönmeyi başardı.
RAFA’NIN İNADI...
BEŞİKTAŞ A.Ş.-İKAS EYÜPSPOR: 2-1
Goller: Abraham (19’-P), Rafa Silva (90+6’)/Thiam (29’)
Beşiktaş arzulu ve istekliydi. Takım oldukça çabuk oynamaya da çalıştı. Bu durum bir üstünlükte getirdi ve penaltı ile skoru da aldı ev sahibi. Ancak ikinci golü atamayan Beşiktaş, Thiam’ın golüne engel olamayınca skor eşitlendi.
Sonrası... Sonrasında Rafa Silva vardı sahnede. Aslında öncesinde de vardı. Bilindiği üzere geçen sezonda... Portekizli elinden gelen her şeyi yaptı. Bütün pozisyonlarda o vardı. Ancak bugün biraz talihsizdi. Bir de karşı kalede Eyüp’ün yeni kalecisi Brezilyalı Marcos Felipe...
İkinci devre çok yüklenen Beşiktaş ve Rafa, dakika 90’a geldiği halde golü atamamıştı. Tribünlerin ensesi kararırken ve artık maç bitti bitecek derken Rafa olmaz dedi. Paulista’nın derin topunu alan Rafa Silva, harika döndü ve bütün hırsıyla, hıncıyla topu tavana çaktı. Muhtemelen Marcus Felipe topu göremedi.
Beşiktaş 3 puanla başladı ki bu önemliydi. Evinde puan kaybı büyük sıkıntılara yol açabilirdi. Buna rağmen Kartal’ın işi bu sezon da hiç kolay değil. Beşiktaş’ın kırılganlık sendromunu acilen aşması gerek.
Eyüp sezona iyi başlamadı. Geçen haftaya göre daha dirençli göründü takım fakat iki haftada puan alınamadı. Bu maçtaki dirençte kalecinin büyük payı olduğunu göz ardı etmemek gerek.
Halil Umut Meler ve VAR yönetimi vasata bile ulaşamadı dense yeridir. Her iki takımın birer penaltısını harcayan hakem-VAR yönetimi sınıfta kaldı.
18.05.2025/Pazartesi
KEYİFSİZ OYUN
KASIMPAŞA A.Ş.-TRABZONSPOR A.Ş.: 0-1
Gol: Augusto (75’)
Zoraki bir oyun vardı sanki sahada. İlk devre iki takım da birbirini üzmedi doğrusu. Tam bir idareimaslahat... Bir işi gerektiği gibi değil de şartlara göre yapma.
İkinci devre Trabzon oyunu önde oynamak istedi. Görece rakip yarı sahaya da taşıdı ancak üretken olmadı.
Sözün kısası tam bir 0-0’lık maçtı ki Trabzon golü kontrataktan buldu. Zubkov’un direkten dönen şutunu Augusto tamamladı. Ki bu maçın tek isabetli şutu olarak kayıtlara geçti.
Sonrasında Trabzon savunmayı önceledi, ev sahibi doldur-boşalta döndü. Fakat etkili bir hava gücü olmadığından tehlikeli olamadı, pozisyon bulamadı.
Kasımpaşalılar ve Trabzonsporlular kusura bakmasın ama golden sonraki en iyi şey hakemin bitiş düdüğüydü.
Trabzon’da yine Batagov vardı. Oyuna sonradan giren Zubkov faydalı oynadı. Kasımpaşa’da Ali Yavuz Kol farkındalık gösterdi.
Hakem Cihan Aydın genel fena halde formsuzdu. Değilse aklı maçta değildi. Kasımpaşalı oyuncuların onca faulüne (24) çözüm bulamadı. Buna karşın Trabzon’un 13 faulü vardı. Bu farka karşın hakem her iki takıma da eşit sayıda; ikişer sarı çıkarma maharetini gösterdi. Birçok hatalı kararın yanı sıra maçın sonlarında Uğurcan Çakır lehine çaldığı faulün izahı yoktu. Şansı sonuca etki etmemesiydi.
Trabzon etkisiz oyununa rağmen iki maçını da kazanarak kendini 6 puanlı takımlar sıralamasına attı.
HAFTANIN;
Maçı;
Konya-Gaziantep (3-0)
İyi maçı;
Beşiktaş-Eyüp (2-1)
Takımı;
Konya
İyi takımı;
Samsun
Futbolcusu;
Rafa Silva (BJK)
Performansları;
Barış Alper Yılmaz, Sallai (GS), Tomasson (Samsun), Lis (Göztepe), Ndao (Konya), Batagov (Trabzon), Gisdol (Kayseri TD)
Golü;
Rafa Silva (BJK)
Güzel golleri;
Ndao (Konya)
Asisti;
Torreira (GS, Icardi’ye)
Hakemi;
Adnan Kayatepe (Konya-Gaziantep)
Geçen sezon bir ara hakemler hakkında yazmamaya, hakem seçmemeye karar vermiştim. Bu sezon da hakemlerimiz iyi başlamamıştı. Ancak bu hafta Oğuzhan Aksu ve Atila Karaoğlan oldukça iyiydi. Zorbay Küçük’e geçer not vermiştim. Adnan Kayatepe ise gerçekten iyiydi.
Pozisyonu;
Barış Alper’in savunması, arkadaşı Abdülkerim’in şutunu çizgiden çıkarması.
Söylemi;
Mourinho (FB): Bugünkü sonuç adil bir sonuç oldu.
Talihsizi;
Lemina (GS, yeterli pozisyon bulmasına rağmen gol atamaması)
Kaybedeni;
Archie Brown (FB, rakibine saygısızca birkaç kez su atması)
GÖZE TAKILANLAR;
* Mete ŞEŞEN (FB-Feyenoord maçı sonrası sosyal medya mesajı): Feyenoord bizim ligde orta sıralarda yer alır...
* Akla ister istemez Brian Clough’ın meşhur aforizması geliyor: “Eğer Tanrı futbolun havadan oynanmasını isteseydi, gökyüzüne kaleler kurmamıza izin verirdi.” (Uğur Meleke/Hürriyet)
* Gaziantep-Galatasaray maçının hakemi Ali Şansalan’a bu hafta görev verilmedi. Ki yorumcuların nerdeyse tamamı kritik kararlarda hakemin kararlarını doğru bulmuştu. Şimdi bu haftanın hakemleri haftaya görev alacak mı, bakalım.
GÖZE BATANLAR;
* Mourinho, ilk devrenin son birkaç dakikasında kulübeyi terk etti mi? Spiker ve yayıncı kuruluş neden hiç bilgi vermiyor?
* Bir futbolcu penaltı alınca, “emek hırsızı, sahtekâr, ahlaksız...” FB’li futbolcu -örneğin Cenk Tosun- penaltı alınca, “golcülük, yılların tecrübesi, oraları bilmesi ve oraları karıştırması...” Hadi canım sizde...
Yorum-Haber: Yüksel Durak
