Tarih: 13.03.2024 11:47

YÜKSEL DURAK KALEME ALDI; “SAĞLAM-YANDAŞ” FUTBOLUN ÖNLENEMEZ DİBE VURUŞU

Facebook Twitter Linked-in

KADINLAR GÜNÜ… Hafta “Dünya Kadınlar Günü” ya da bir diğer adıyla “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” kutlamalarıyla başladı. Futbolcular sahaya pankartlarla çıktı. Rams Park/Ali Sami Yen’in tribünlerinde pankartlar açıldı.

Galatasaray-Rize maçının öncesi ve sonrasını beIN SPORTS muhabiri Nur Bilge aktardı ekran başındaki seyircilere. Maç öncesi röportajında Okan Buruk’un, Nur Bilge’nin şahsında kadınlar gününü kutlaması ve Bilge’ye sarı kırmızı çiçeklerden oluşan bir buket sunması çok hoştu.

Diğer maçlarda da kadınlar günü pankartlarla anıldı.


 

SOLAKLAR… 8 Mart kadınlar günüydü ama aynı zamanda “solakların günü” olarak başladı. Atılan 8 golün yedisi sol ayakla atıldı. Rize’nin ikinci golü sol ayak değil denmesin, Casper Hojer’in vuruşu Olawoyin’e çarpıp gol oldu.


 

HAKEM… UEFA Avrupa Ligi’nde, Beşiktaş-Galatasaray derbisinde özellikle Beşiktaş cephesince çok eleştirilen Hakem Halil Umut Meler, Milan-Slavia Prag maçında görev yaptı. Meler, daha 30. dakika dolmadan Slavia Prag’dan bir oyuncuyu -VAR kararı beklemeden- kırmızı kart ile oyundan attı.

Bundesliga’da Werder Bremen-Borussia Dortmund maçının hakemi Deniz Aytekin, Dortmundlu Sabitzer’i -VAR kararı beklemeden- oyundan attı.

İki Türk hakem cesur kararlarla, oyuncu sağlığını göz önüne alarak ihlal yapan oyuncuları oyundan attı. Bu pozisyonlar Süper Lig’de yaşansaydı muhtemelen ihlali yapan oyuncular sarı kart görürdü. VAR, yaz düzeltir ya da hiç karışmazdı.

Bu sezon 29 haftaya kadar Süper Lig’de kaç oyuncu VAR kararı olmadan kırmızı kart ile oyundan atıldı. İki mi? Hatırladığım kadarıyla sadece Halil Akbunar böyle bir kart gören oyuncu oldu.

TFF ve MHK’ye bir kez daha sesleniyorum; oyuncu sağlığı, oyuncu sağlığı, oyuncu sağlığı. 


 

HAKEM… Fenerbahçe-Pendik maçı “hakem-Var” kararlarıyla gündem oldu. Muhtemelen tarihin en kötü hakem yönetimlerinden biri bu maçta sergilendi. 

Maçın gözlemcisinin hakem için “çok kötü” raporu verdiği haberleri medyaya düştü. Haberlere göre MHK, bu maçın hakemi olan Kadir Sağlam’a sezon sonuna kadar maç vermeme kararı almıştı.

Bu maçta dikkati çeken en önemli anlardan biri de Hakem Sağlam ile Futbolcu Yandaş’ın sürekli temas halinde olmasıydı.


 

KUPA AVRUPA

Union Saint-Gilloise-Fenerbahçe: 0-3

Goller: Batshuayi (20’), Oosterwolde (84’), Tadic (90+4’-P)


 

Avrupa’daki tek temsilcimiz Fenerbahçe, Union Saint-Gilloise (USG) son 16 maçının ilkine çıktı. FB yöneticisi Selahattin Baki’ye göre en zorlu rakipti. Hafta içinde USG’nin ne kadar zorlu olduğuna dair haberler çıktı medyada. 

Anderlecht ve Brugge’nin eski günlerinden çok uzak olmasına bağlı olarak Belçika liginden hiç haberim yoktu. USG’yi hiç bilmiyordum desem yeridir. Bu nedenle FB mutlak favorimdi.

Nitekim sarı lacivertliler deplasmandaki ilk maçı çok rahat kazandı ve muhtemelen turu geçti.

Oosterwolde’nin golü çok şıktı.


 

08.03.2024/Cuma

SOLAKLARIN GÜCÜ ADINA…”

GALATASARAY AŞ-ÇAYKUR RİZESPOR AŞ: 6-2

Goller: Köhn (9’), Torreira (31’), Kerem Demirbay (40’, 45’, 64’-P), Icardi (85’)/Hojer (38’), Olawoyin (61’)


 

Galatasaray evindeki son 32 maçını (30 galibiyet, 2 beraberlik) kaybetmemişti. Bu sezon evinde oynadığı 14 maçı da kazanmıştı. Rize maçına, bu seriyi bozmaya hiç niyetinin olmadığını gösteren bir şekilde başladı. Köhn’ün muhteşem golüyle öne geçti. 

Ancak 23 dakikada Akintola-Kaan Ayhan mücadelesinde sakatlanan Kaan oyunu terk etmek zorunda kaldı. 

Torreira’nın GS kariyerindeki ilk golü ile ev sahibi skoru 2-0’a getirdi ancak Rize Hojer’in müthiş golüyle farkı tek haneye indirdi. 

Sonra Kerem Demirbay bir çıktı sahneye ama pir çıktı. Kariyerindeki ilk üçlemesini yapan oyuncu takımına farklı galibiyeti getirdi.

GS, harika bir oyun ve farklı galibiyet ile taraftarını mutlu etti.

Rize, hücumda fena görünmemesine karşın savunmada gerekenleri yapamadı. İstanbul’dan yine farklı bir mağlubiyet ile döndü. Rize’nin averajı -13… -13’ün 9’u İstanbul’daki FB ve GS maçlarından geldi. TD İlhan Palut sorunları çok güzel tespit ediyor ancak hocanın asıl işi çözüm bulmak olsa gerek…

Maç, ilklerin maçıydı;

Sol bek Köhn, sol ayak ile ilk golünü attı.

Torreira GS’de ilk golünü sol ayak ile attı.

Kerem Demirbay, biri yılın golüne aday iki muhteşem golünü sol ayak ile attı. GS’nin kazandığı penaltıyı yine sol ayak ile atarak kariyerindeki ilk üçlemeyi (hat trick) yaptı. Icardi, arkadaşının üçleme yapması için penaltı atışını Kerem’e “hediye” etti.

Icardi, 2024 yılında akan oyunda ilk golünü attı.

Hojer, sol ayağından çıkan müthiş bir şutla ligde ilk golünü attı.

Rize’nin ikinci golü Olawoyin’e yazıldı ama aslında gol Hojer’indi. Danimarkalı yine müthiş bir sol ayak vuruşu yaptı, top Olawoyin’e çarparak ağlara gitti.

Maçtaki 8 golün altısı sol ayak ile atıldı. 4 gol ceza sahası dışından atıldı.


 

Kaan Ayhan sakatlanarak oyunu terk etti. Oyuna sonradan giren Mithat Pala, Zaha ile mücadelesinde çok talihsiz bir sakatlık yaşadı, sahayı sedye ile terk etti. Her iki oyuncuya da geçmiş olsun diyor, acil şifalar diliyorum. 

Mithat Pala’nın fibula kemiğinde spiral kırık meydana gelmiş ve oyuncu ameliyat olacak. 

Kaan Ayhan’ın darbe aldığı bölgede yumuşak dokuda hematom tespit edilmiş olup tedavisine başlanmış. 


 

Hakem Bahattin Şimşek iyi bir gününde değildi. Bazı mücadelelerde inanılmaz kolay faul çalarken bazı açık ve net faulleri atladı. En büyük hatası Olawoyin’in, Torreira’nın ayağına basmasını kaçırması oldu ki pozisyon kırmızıya çok yakındı. 


 

Bu maçın ilginç noktalarından biri de Berkan Kutlu’nun Nelsson’un yanında stoper tandemi olarak yer almasıydı. Abdülkerim Bardakçı ve Sanchez’i riske etmek istemeyen Okan Buruk, risk alarak Berkan’ı oynattı. Berkan, hatasız oynadı.

Bir sosyal medya kullanıcısı Guido Le Guide, Berkan Kutlu için “Berkan-Bauer” tanımlaması yapmıştı bu maçtaki performansı için. 


 

Açılış güzel bir maç ile oldu. Darısı diğerlerine…


 

09.03.2024/Cumartesi

EMS YAPI SİVASSPOR-CORENDON ALANYASPOR: 1-2

Goller: Manaj (64’)/Ahmed Hasan (49’), Oğuz Aydın (79’)


 

Sivas, evindeki maçın ilk yarısında hiç yoktu. O kadar ki, bu maçın ilk yarı ücreti tribündeki taraftara iade edilmeli. Bu yarıda Alanya az da olsa bir şeyler yapmaya çalışan taraftı.


 

İkinci devreye iyi başlayan konuk takım öne geçti. Ancak golden sonra skoru koruma derdi baş gösterdi. Ev sahibi Manaj ile beraberliği yakaladı. Fakat maçın sonlarına doğru savunmanın büyük hatasını Oğuz Aydın affetmedi ve şık bir golle takımına 3 puan getirdi. 

Daha çok isteyen ve puana daha çok ihtiyacı olan taraf kazandı.


 

Manaj, yayın üstünden bir frikik atışı ile yine golünü attı. Arnavut oyuncu frikik atmıyor, rakip kaleye füze yolluyor. Bu ikinci oldu. 


 

TÜMOSAN KONYASPOR-YUKATEL ADANA DEMİRSPOR AŞ: 2-2

Goller: Çikalleshi (9’-P, 45’P)/Yusuf Erdoğan (32’), Balotelli (87’)


 

Kazanmaya daha çok gereksinimi olan taraf Konya iken maça daha iyi ve pozisyonla başlayan takım Adana Demirspor oldu.

Ev sahibi bir penaltı golüyle öne geçtikten sonra geriye çok yaslandı. Bu kadar çok geriye yaslanmak pahalıya mal oldu. Konuk takımın golünde Konya savunmasının hatası inanılmazdı. Önce faul, ardından ofsayt kararı “veren” savunma adeta pozisyonu izledi. Oysa gol temizdi.


 

Ev sahibi 2. golü de penaltıdan buldu. Hakem Volkan Bayarslan’ın devam dediği pozisyonda VAR daveti geldi. Hakem-VAR elle oynama kararına vardı. Oysa açık bir kanıt yoktu. Pozisyon bana göre dirsek nedeniyle penaltıydı.


 

Son dakikalarda “Ağır abi Balotelli” golünü attı ve takımına 1 puan kazandırdı. 


 

YAĞMUR ve GOL YAĞMURU

TRABZONSPOR AŞ-VAVACARS FATİH KARAGÜMRÜK: 5-1

Goller: Bardhi (32’), Biraschi (64’-KK), Trezeguet (70’), Pepe (76’), Umut Bozok (90+3’)/Markao (14’)


 

Geçen hafta Trabzon için tek olumlu yanın Pepe’nin dönmesi olduğunu yazmıştım. Döndü Pepe… Fildişi Sahilili oyuncu futbolu da çok özlemişti anlaşılan. Bu maçta doyasıya oynadı, oynattı.

Trezeguet zaten formunun zirvesindeydi. Meunier de takıma katkı vererek başlamıştı. Zaten katkı veren bir oyuncu olan Visca, her geçen hafta formunu yükseltiyordu. Diğer oyuncular da bu arkadaşlarına katılınca şampiyonluk yılından bir oyun sergiledi ev sahibi.

Bir de bu maçı 12 kişi oynadıklarını söylemek gerek. Sırtında Karagümrük forması vardı ama bordo mavili gibi oynadı Briaschi. İtalyan haftanın talihsiziydi gerçekten. İlk golde kendisine çarpan top kalecisini kontrpiyede bıraktı. İkinci golü kendi kalesine attı. 


 

Maça iyi başlayan Trabzon, korner atışından bir gol yiyince taraftarın ensesi bir an için karardı. Ancak ilk yarının 1-1 bitmesi umudu canlı tuttu. Üstelik iyi oynayan bir takım vardı sahada. 2-1’den sonra maçı kopardı ve gerçekten esti Fırtına.


 

Kupada Galatasaray’ı eleyen Karagümrük bu maçta pek varlık gösteremedi. Tek pozisyonu maç 1-1 iken yakaladı konuk takım. Emre Morun şutunda Kaleci Muhammet Taha Tepe gole izin vermedi. 


 

Trezeguet ve Can Keleş’in hemen hemen aynı şekilde direkten dönen şutlarına yazık oldu doğrusu.


 

Bu maçın adamı olan Pepe ve bu maçta ortaya konan oyun şüphesiz Trabzon taraftarını mest etti. Gelecek haftaki zorlu Fenerbahçe maçında taraftar muhtemelen stadı iğne düşmeyecek şekilde dolduracaktır. 

Haftaya bizi, sezonun en iyi maçlarından biri bekliyor olabilir. 


 

Hakem Zorbay Küçük oldukça iyi bir maç çıkardı.


 

Geçen hafta maç sonu röportajında Abdullah Avcı, skor olarak kaybettik ama oyun olarak kazandık demişti. Hoca haklıymış…


 

Karagümrük’te teknik direktör ile yollar ayrıldı, takımın başına Tolunay Kafkas getirildi. 


 

RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ-BITEXEN ANTALYASPOR: 1-0

Gol: Opoku (90+1’)


 

Galatasaray karşısında iyi bir oyun sergileyen Antalya, iki hafta sonra tekrar gelmişti İstanbul’a ama muhtemelen takımı getirmeyi unutmuştu Sergen Yalçın. Son derece pasif kaldı konuk takım. Ardı ardına direkten dönen iki şutun haricinde sahada görünmedi konuk takım. Kaleci Leite son dakikaya kadar takımını oyunda tutan adam oldu.


 

Başakşehir fena değildi. Maçın başında ardı ardına iki kez direğe takıldı. Ancak Ömer Ali Şahiner ve Deniz Türüç işbirliği ve uyumu takımı öne taşıdı, pozisyonlar yarattı. Son haftaların golcüsü Piontek suskun kalınca gol olmadı. 

Tek gol, uzatma devrelerinde korner atışından geldi. Hak eden kazandı.


 

Hakem Mert Güzenge, en iyi günlerinden birinde değildi. 


 

10.03.2024/Pazar 

MONDİHOME KAYSERİSPOR-ATAKAŞ HATAYSPOR: 1-1

Goller: Bourabia (23’)/Doğukan Sinik (2’)


 

Kırmızı Kart: Arif Kocaman (76’, Kayseri)


 

Hatay için erken bir golle öne geçmekten iyisi olamazdı bu deplasmanda. Takım dilediğince kapanır, fırsat bulduğunda rakibin verdiği açıklara hızlı ataklar düzenlerdi. Zaten oynamaya çalıştığı oyun buydu konuk takımın.


 

Erken gole karşın planını pek bozmadı ev sahibi. Kararlı oyununu baskıya dönüştürmeyi başardı devrenin ortalarında beraberlik sayısını buldu. Bourabia, Cuma’nın sol ayaklı golcülerine nazire yaparcasına yayın üzerinden bir füze gönderdi Erce Kardeşler’in kalesine.


 

İkinci devre ev sahibinin oyununa acelecilik ve telaş karıştı. Bu durum pozisyonlardan yararlanmasının önüne geçti. Arif Kocaman’ın kırmızısından sonra oyun biraz dengelendi.

Yine de son dakika da Şukurov ile kazanmaya yakın taraf Kayseri oldu. Ancak Özbek faulle durduruldu.


 

İSTANBULSPOR AŞ-KASIMPAŞA AŞ: 1-2

Goller: Loshaj (25’)/Nuno da Costa (53’), Murtaza bin Yunus (71’)


 

Her geçen hafta ligde kalma ümidi daha da azalan İstanbul’un teknik kadrosunu ve oyuncularını tebrik etmek gerek. Centilmence bir mücadele veriyor takım. 

Son zamanların formda ismi Loshaj ile öne geçmeyi de başardı ev sahibi. Ancak kariyer sezonlarından birini oynayan Hajradinovic yine yaptı yapacağını, maça damga vurdu. 


 

YILPORT SAMSUNSPOR-MKE ANKARAGÜCÜ: 2-1

Goller: Holse (12’), Ntcham (82’)/Alim Öztürk (14’-KK)


 

İlk ikiyi sayamazsak, Samsun bu ligin en istikrarlı oyun oynayan takımı. Oyun sistemlerinden ve disiplinden taviz vermeden oynuyor takım. Hele de evinde oynadığı maçlar seyirciye hakikaten seyir zevki veriyor. Bu nedenle de Samsun tribünleri her geçen gün biraz daha fazla doluyor.

Markus Gisdol ve ekibi gerçekten tebrikleri ve alkışı hak ediyor.

Takım uzun süre 1-1 oynanan maçta galibiyetten vazgeçmedi, son dakikalarda aradığı golü kontratak sonucu buldu.


 

Ankaragücü uzun süredir kazanamıyordu. Muhtemelen Emre Belözoğlu bu maçta bir sürpriz yapmak istemişti. Ama bu maç, o maç mıydı?

Sanki 1-1’e razı olmayan Başkent ekibi son bölümde daha fazla rakip kalede görünür oldu. Ancak Morutan’ın kaptırdığı topta 4’e karşı 5 oyuncuyla gelen Samsun golü attı, bir 3 puanı daha tabelaya yazdı.


 

HAKEM NEREDE?

FENERBAHÇE AŞ-SİLTAŞ YAPI PENDİKSPOR FUTBOL AŞ: 4-1

Goller: Mert Hakan Yandaş (59’), Batshuayi (87’-P), Ferdi Kadıoğlu (90+4’), İrfan Can Kahveci (90+9’)/Halil Akbunar (30’)


 

Kırmızı Kart: Welinton (71’, Pendik), Lusamba (90+1’, Pendik)


 

Teknik-taktik konuşulacak bir oyun yoktu Kadıköy’de. 

Hakem hataları da konuşulamazdı. Nitekim televizyon programlarında hakem hatalarına saatler harcandı.

Hakem hataları konuşulamaz sözümde ısrarlıyım. Çünkü sahada “bir hakem” yoktu. 

Yine de çok önemli birkaç konudan bahsetmek gerekse;

Hakem otoritesi sıfırdı… Önüne gelen futbolcu hakemi “fırçaladı.”

Sahada en fazla ikili temas Mert Hakan Yandaş ile Hakem Kadir Sağlam arasında yaşandı dense yalan olmaz. Yandaş, her pozisyonda hakemin yanındaydı ve Yandaş bu pozisyonların bazılarında hakem ile sarmaş dolaştı. Maçı hakem ile beraber yönetti. 

Devre arasına gidilirken, dudak okuyucuların söylediklerine göre Mert Hakan Yandaş, gözlerini patlatarak ve işaret parmağını sallayarak “buradan çıkamazsın” diyerek tehdit etti, bir ceza almadı.

Mert Hakan Yandaş attığı golden sonra Pendik kulübesini taciz etti, çirkin hareketini defalarca tekrar etti, ceza almadı.

Mert Hakan Yandaş, bu maçı kartsız tamamladı.

Welinton’un, biri faul bile değilken 2 sarı görmesi ve ihraç edilmesi inanılmazdı. 

Penaltı kararında hakem-VAR işbirliği tam bir saçmalıktı. Ortada kanıt yoktu.

Hakemin tek doğrusu Lusamba’yı 2. sarıdan ihraç etmesiydi ama o da adil değildi. Adil olması için emsallerinin de aynı cezayı görmesi gerekir. Oysa Krunic ve Ndiaye beterlerini yapmış, cezalandırılmamıştı.


 

Kısaca oyun; Pendik inanılmaz bir şekilde önde baskı yaptı. Böylece Fenerbahçe’nin oyun ve baskı kurmasını engellemede başarılı oldu. Doğrusu bir de Halil Akbunar’ın golü gelince “2. Pendik Faciası” akıllara gelmiştir.

Pendikspor oyuncularını direnç ve mücadelelerinden ötürü kutlarım. Ancak, bu oyunun süresinden bu kadar çalmak, sakatlık ve tedavi süreleri ile oynamak, tempoyu kural dışı düşürmek kimsenin hakkı değil. Oyun çok çirkin oluyor böylesi durumlarda.

 

Fenerbahçe çok iyi başlamadı maça. Bir de Mert Hakan Yandaş ve ona katılan Dzeko ile anormal sinir stres oyuncuların oyununu bozdu. Bu asabiyet sahada iki oyuncunun (Yandaş-Dzeko) tartışmasına bile neden oldu. İstikrarlı, güzel ve katkılı oyunuyla bilinen Ferdi Kadıoğlu’nun bile fazlasıyla sinirli olduğu görüldü.

Bu durumun, Pendikli oyuncuların tahrik ve provokasyonları nedeniyle ortaya çıktığı iddia edilebilir. Olabilir ama düşmeyeceksin. Hele Dzeko gibi yılların profesyoneliysen hiç düşmeyecek, bilakis arkadaşlarına da hâkim olacaksın.


 

Zorlu bir maçı çok zor kazandı FB. Maçı “bir hakem” yönetseydi ne olurdu? Gerçekten bilemiyorum. Belki puan kaybederdi takım ama belki de daha kolay kazanabilirdi. 


 

Bu maçtan oyuncu seçmek mümkün değil. Ben bir talihsiz (Welinton) ile kusura bakmasınlar ama 2 çirkin (Mert Hakan Yandaş-Kadir Sağlam) seçiyorum.


 

11.03.2024/Pazartesi

YENİ HOCA

GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ AŞ-BEŞİKTAŞ AŞ: 2-0

Goller: Sorescu (9’), Draguş (85’) 


 

Sumudica ile yolları ayıran Gaziantep yönetimi takımın başına Selçuk İnan’ı getirmişti. İlk maçın Beşiktaş ile olması şans mıydı? Büyük ihtimal şanstı; kaybedildiğinde kızan olmazdı, kazandığında bir büyük takımı yenerek iyi bir başlangıç yapmış olurdun.

Kazandı Gaziantep ve şimdilik küme düşme hattından kurtardı. Ama önlerinde çok zorlu bir yol var. 


 

Santos transferi gerçekleştiğinde kuşkularımı yazmıştım, hepsi kayıtlarda duruyor. Hatta şu cümleyi de kurmuştum; Santos’lu BJK çok başarılı olabilir fakat oynanan oyun taraftarı mutlu eder mi?

İşin kötüsü gün geçtikçe Santos ile başarı beklentileri kayboluyor.

Bu ülkede, geçmiş zamanlarda Eski Yugoslav teknik direktörler başarılı olmuştur. Almanlar başarılı olmuştur. Brezilyalılar zaman zaman başarılı olmuştur. Ancak Hollandalılar, İtalyanlar ve Fransızlar başarılı olamamıştır. Portekizliler hiç başarılı olamamıştır.

Ayrıca teknik direktörlük hızlı bir şekilde “kariyer mesleğine” dönüşmekte ve çok genç teknik direktörler takımların başına geçmektedir. Bakınız, Jürgen Klopp, bu sezonun sonunda ayrılacağını ve ailesine daha çok zaman vereceğini açıklamıştır. Herr Klopp henüz 56 yaşındadır. 

Antrenman teknikleri değişmekte, teknoloji doğrudan işin içine girmektedir. Bu durum yaşça kıdemli hocalar için çok da kolay olmamaktadır.


 

Velhasılıkelam Beşiktaş camiası için sezon hakikaten çok zor geçti. Ve henüz kara görünüyor değil…


 

Haftanın Maçı 

GS-Rize (6-2)

Haftanın Güzel Maçı

Trabzon-Karagümrük (5-1)

Haftanın Heyecanlı Maçı

Konya-ADS (2-2)

Ankaragücü-İstanbul (1-1)

Haftanın Takımı

Galatasaray

Haftanın Futbolcusu 

Kerem Demirbay (GS)

Haftanın performansı

Pepe (Trabzon)

Haftanın Performansları

Torreira, Köhn (GS), Hojer (Rize), Pepe, Trezeguet (Trabzon), Ömer Ali Şahiner, Deniz Türüç (Başakşehir), Leite (Antalya) 

Haftanın Golü

Kerem Demirbay (GS, 1. gol)

Güzel Goller

Kerem Demirbay (2. gol), Torreira, Köhn (GS), Hojer (Rize), Manaj (Sivas), Umut Bozok (Trabzon), Draguş (Gaziantep)

Haftanın Asisti

Hajradinovic (Kasımpaşa)

Haftanın Pozisyonu

Başakşehir ve Antalya’nın ardı ardına direkten dönen topları

Haftanın Hakemi

Zorbay Küçük

Haftanın iyi hakemleri

Arda Kardeşler

Ümit Öztürk

Haftanın Talihsizi

Mithat Pala (Rize, sakatlık)

Kaan Ayhan (GS, sakatlık)

Briaschi (Karagümrük, yenilen iki golde olması)

Welinton (Pendik)

Haftanın Talihlisi

Bahattin Şimşek (GS-Rize hakemi, maçın farklı bitmesi nedeniyle hatalarının gündem olmaması)

Haftanın Söylemi


 

MOR KART

Kadir Sağlam (FB-Pendik hakemi, kötü yönetim)

Mert Hakan Yandaş (FB, futbolcu fakat maçı yöneten “gizli” hakem)

Mert Hakan Yandaş (FB, Pendik kulübesine çirkin hareketler)


 

GÖZE TAKILANLAR

* Haftalardır oyuncu sağlığı diyorum, sakatlık diyorum. Bakınız, bu hafta GS-Rize maçında iki oyuncu 90 dakikayı tamamlayamadı. Tamam, talihsizlikti. Her iki pozisyonda da kırmızılık bir ihlal yoktu. Ancak Akintola da, Zaha da pervasızdı. 

Bu kadar yüze tokat, dirsek, ayağa bileğe basma, tekme olan bir ligde sezon boyunca doğrudan çıkan kırmızı kart sayısı 1… Yazıyla bir. Hal böyle olunca meslektaşını düşünmeyen bazı oyuncular rakibe pervasızca “dalıyor.” Oysa Avrupa’da, başlangıçta da belirttiğim gibi –bizim ligimize göre hayli hafif ihlaller- oyuncular atıldı. Şampiyonluk ve küme düşmenin kızıştığı günlerde herkes çok daha dikkatli olmak zorunda… Lütfen!

* GS-Rize ve Trabzon-Karagümrük maçları seyir zevki açısından harikaydı. Nicedir özlemişiz.

*GS-Antalya maçında Tete’nin penaltısına penaltı diyenler, İrfan Can Kahveci-Ndiaye pozisyonuna ne diyorlar acaba? Değil diyenler şimdi ne diyor? Ve…

Icardi’nin kanıt gösterilemeyen hareketine ceza isteyenler, Mert Hakan Yandaş’ın açık ve net kanıtlı hareketlerine ne istiyorlar?

KADER belki de böyle bir şeydir… Çok çabuk sınar hepimizi…

GÖZE BATANLAR

* Hakem-Var yönetimleri iyi değildi. Maçları kötü yönetiyorlardı. Artık yönetemiyorlar ya da yönetmiyorlar.

* Süper Lig’de oyunun süresinden çalınan zamanlar. Maçlarda topun oyunda kalma süresi en fazla 50 dakika oluyor. 


 


 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —