N’olucak bu Almanya’nın hâli?
DÜNYA KUPASI’NDA AVRUPA DERBİSİ;
İSPANYA-ALMANYA
Luis Enrique,
Futbolu zirvede yaşamış bir İspanyol. Futbolculuk yaşamını Barcelona’da tamamlamış biri.
Şimdi İspanya Milli Takımı teknik direktörü. Yine zirvede...
“Paraya para deme zamanını çoktan bitirmiş” bir insan.
Muhtemelen pek çok kişinin yerinde olmak istediği biri.
27 Kasım 2022...
Gün, milyonlarca futbolseverler için İspanya-Almanya maçı.
Ama aynı zamanda Xana’nın doğum günü. Xana, Senor Enrigue’nin kızı ve baba kızının doğum gününü dört yıldır kızı olmadan kutluyor. Zira Xana 2019 yılında kemik kanserinden hayatını kaybetmiş.
Maç öncesi baba bir mesajla kızını andı kim bilir kaçıncı defa;
“Bugün özel bir gün. Sadece Almanya'yla oynayacağımız maç için değil, aynı zamanda kızım Xana 13. yaş gününü kutlayacağı için... Aşkım, her neredeysen seni seviyorum.”
İkinci maçların büyük bir bölümünün birinci devreleri oldukça sıkıcıydı. Takımlar fazlasıyla temkinliydi. Ancak ikinci devrelerde, özellikle taraflardan birinin attığı golden sonra maçlara heyecan ve tempo geldi. Seyir zevkini ikinci yarılar kurtardı.
Dünya Kupası karnavalı bütün heyecanı ve güzelliğiyle sürerken pazar günü (27 Kasım) İzmir’de vandallık yaşandı, olaylar stat dışına taştı...
A GRUBU;
Katar, Ekvador maçına göre daha iyi bir performans gösterdi fakat Senegal’e (3-1) yenilmekten kurtulamadı. Katar’ın dünya kupalarında ilk golünü atmak Muhammed Muntari’ye nasip oldu.
Hollanda, ah Hollanda! Genel olarak dünya kupalarında iyi ve göze hoş gelen futbol oynamayı başarmıştır. Bunun karşılığında 3 kez final oynamış fakat şampiyon olamamıştır. 1974 ve 1978 finallerini kaybetmiş ancak Cruyff’lu kadro gönüllere girmiştir.
Ancak Ekvador maçında tam bir fiyaskoydu portakallar. Bu maçta turnuvanın en kötü takımı örneğini verdi Hollanda... Yorgun, bitik, bitkin, mecalsiz ve gönülsüz bir oyuncu topluluğu vardı sahada.
FB’li Valencia’nın golüyle beraberliği yakalayan Ekvador’un maçı kazanması işten değildi ama olmadı maç berabere (1-1) bitti.
Katar turnuvaya veda ederken Ekvador-Senegal maçı gruptan çıkacak diğer takımı belirleyecek. Kendi göbeklerini kendileri kesecek...
B GRUBU;
Galler-İran maçı, turnuvanın en kötü maçlarından bir olacakken ikinci yarıda İran gemileri yaktı. Galler de cevap vermek isteyince maç güzelleşti. İran hak ettiği maçı 90+8 ve 90+11’de attığı iki golle 2-0 kazanarak iddiasını devam ettirdi.
İngiltere-ABD maçı 0-0 bitmesine rağmen turnuvanın en güzel maçlarından biri oldu. İngiltere’nin tehlikelerine karşın ABD kazanmayı hak eden bir oyun sergiledi.
İngiltere’de Saka’nın haricinde diğer oyuncular yeterince etkili olmadı. ABD’de Antalyalı Haji Wright olmak üzere herkes görevini yaptı. Savunmada üçlünün sağında yer alan Sergino Dest müthiş oynadı.
Herkesin iddiası devam ediyor... Grupta devam edecek ikili son maçlardan sonra belirlenecek.
C GRUBU;
Arjantin Fatihi Suudi Arabistan Polonya maçına müthiş başladı. İlk yarı harika bir oyun oynayan Suudiler, bir de penaltı kaçırdıkları bu yarıyı 1-0 geride kapattılar.
İkinci yarıda tempoyu yükseltmeyi başaramadılar. Savunmada kalan Polonya, Levandovski’nin kupalardaki ilk golünü atmasıyla maçı 2-0 kazandı.
Arjantin-Meksika maçının ilk yarısı beklenen tempo ve kalitenin altında oynandı. Halbuki Arjantin için pabuç pahalıydı.
İkinci yarıda Messi sahaya çıktı hem kendi oynadı hem de arkadaşlarını oynattı. Messi’nin ilk golü attığı maçta Fernandez harika bir golle (87. Dakika) maçı bitirdi.
Sambacılar rahat bir nefes alırken Meksika, ikinci yarıda etkisiz kaldı.
Bu grupta da herkesin iddiası devam ediyor.
D GRUBU;
Fransa-Danimarka maçı hayli yavaş bir tempoda oynandı. Oyun Ousmane Dembele ve Kylian Mbappe’nin ayağına top geldiğinde hızlandı. Ancak Dembele’nin sorunu “bal yapamamaktı”. Mbappe ise safi baldı.
Antoine Griezmann çok iyi oynadı. Maçı Fransızlar Mbappe’nin 2 golüyle (2-1) kazandı.
GS’de sağ stoper olarak izlediğimiz Victor Nelsson sol stoper oynadı, iyi bir oyun sergiledi.
Tunus Avustralya maçında fazlasıyla etkisiz kaldı ve 1-0 kaybetti.
Turnuvaya yıldız olarak gelip parlamaya devam eden ve takımının başarısında birinci sırada yer alan Mbappe, şu ana kadar en iyi futbolcu oldu. Mbappe’nin 2018 Dünya Kupası’nın en iyi oyuncusu olduğunu unutmamak gerek.
Fransa gruptan çıkmayı garantilerken Tunus çok büyük bir sürpriz olmazsa turnuvaya veda etti.
Gruptan çıkacak ikinci takımı Avustralya-Danimarka maçı belirleyecek.
E GRUBU;
Almanya’yı darmadağın eden Japonya, Kosta Rika karşısında beklenmedik şekilde pasif kaldı. Tempoyu bir türlü yükseltemeyen Japonlar 0-0’a razı bir oyun sergiledi
Kosta Rika’da hesap gol yememek üzereydi. Arada sıkıştırıp bir tane atarsak ne âlâ der gibiydiler. Ve gol 81. Dakikada Keysher Fuller’den geldi, Kosta Rika kazandı.
Bu gole Almanlar en az Orta Amerikalılar kadar sevinmiştir. Zira, Japonya’nın puan alması halinde mutlak galibiyet için çıkmak zorunda oldukları İspanya maçını kaybetseler bile tur ihtimali son maça taşınmış oldu.
DERBİ... Dünya Kupası’nda İspanya-Almanya derbisi, Almanlar adına sinir bozucu bir şekilde başladı. İspanya’nın topla en çok oynayan takım olduğu biliniyordu. Bu maçta da topa çoğunlukla İspanyolların sahip olacağı beklenen bir şeydi. Fakat (Özellikle 20 dakika) Almanlara, bu denli top göstermeyeceği kimsenin aklına gelmemiştir herhalde.
Bu bölümde pozisyonlar bulan İspanya’nın bir şutu (Dani Olmo) direkten dönerken Almanya tek pozisyon üretebildi ki onda da Serge Gnabry ofsayttı.
20. Dakikadan sonra Almanya oyunu biraz dengeledi fakat İspanya’nın topla oynama oranı rakibinin iki katı oldu hep. 70. Dakikada İlkay Gündoğan’ın yerine giren Leroy Sane ile Almanya durumu biraz daha toparladı ve maçı berabere bitirmeyi başardı.
1-1; Goller: Alvaro Morata (62. Dk)- Niclas Füllkrug (83. Dk)
Leroy Sane son dakikada yakaladığı net pozisyonu gole çevirebilseydi takımını galibiyete bile taşıyabilirdi.
Hans-Dieter Flick (Hansi Flick) özellikle Sane tercihi ve santrforsuz oyunu ile ağır eleştirilere maruz kalacaktır. Halen (1 puanla) gruptan çıkma ümidini Japonya ve Kosta Rika’ya borçlu olan Almanya gruptan çıkmayı başaramazsa Hansi Flick kendine kulüp arayabilir.
Luis Enrique’nin bu maçı kazanamaması ve hatta farklı kazanamaması futbolun bir cilvesi olarak yorumlanabilir.
Dünya Kupası’nın finali ya da öncesinde oynanabilecek olan bir İspanya-Fransa maçı süper bir maç olabilir...
Son maçlarda Japonya puan alırsa Almanya, 2018’den sonra bir kez daha gruplarda turnuvaya veda edebilir.
F GRUBU;
Dakika 45+1: Fas, sağ kanattan, ceza sahasının köşesine yakın bir yerden faul kazandı. Hakim Ziyech kaleye şutladı. Romain Saiss, kaleci Thibaut Courtois’in önünde kafayı uzattı fakat dokunamadı. Bu hamleyle yanılan kaleci topu ağlarda gördü. Ancak VAR ikazı geldi, Meksikalı Hakem Cesar Ramos izledi ve Saiss’in kaleciyi etkilemesi kararıyla golü iptal etti. Saiss kıl payı ofsayttı.
Dakika 73: Bu defa sol kanatta korner noktasına yakın bir noktada Fas yine bir faul kazandı. Oyuna sonradan giren Abdelhamit Sabiri topu kaleye yolladı. Saiss yine oradaydı ve yine Courtois’i yanılttı fakat bu defa ofsayt değildi.
Fas 1-0 öne geçerken Beşiktaşlı Saiss maçın kader adamı oldu.
Saiss’e karşı Belçika’da FB’li Batshuayi vardı. Batshuayi’nin Romelu Lukaku’yu kestiği de unutulmamalıydı. Kongo asıllı Belçikalı formdaydı ve takımının ilk maçta golünü atmıştı.
Ancak Saiss ve arkadaşlarının karşısında son derece etkisiz kaldı. Buna rağmen 75 dakika oyunda kalması şaşırtıcıydı.
Bir diğer Süper Lig oyuncusu GS’li Dires Mertens 61’de Eden Hazard’ın yerine girdi. İstekli ve etkili oldu ancak gollük bir şutunda kaleci Munir Mohamedi gole izin vermedi.
Ziyech’in muhteşem gol pasında golü atan Zakaria Aboukhlal skoru 2-0’a getirdi.
Belçika’da yıldızlar etkili olamazken Fas’ta Ziyech, Achraf Hakimi, Sofiane Boufal ve Sofyan Amrabat (Eski GS’li Nordin Amrabat’ın kardeşi) öne çıkan oyuncular oldu. Ancak maçın adamı Beşiktaşlı Saiss oldu.
Belçika teknik direktörü Roberto Martinez gerek ilk 11 tercihi ve gerekse oyuncu değişiklikleriyle Belçika kamuoyuna fazlasıyla tartışma malzemesi verdi.
Bu sonuçla grup karıştı. Üçüncü maçlar büyük heyecana gebe...
Kanada maça, Bayern Münihli yıldızı Alphonso Davies’in güzel golüyle (2. Dk.) başladı. Bu Kanada’nın dünya kupalarında attığı ilk goldü.
Oldukça iyi bir oyun ortaya koydular. Beşiktaşlı Atiba harika oynadı.
Fakat karşılarında Luka Modric’in son dünya kupası finalisti (2018) Hırvatistan vardı. Modric ve arkadaşları sakin ve rahat bir oyunla maçı 4-1 kazandı.
Kanada bu sonuçla kupaya veda etti.
Son maçlarda Belçika ve Hırvatistan kozlarını paylaşacakken Kanada ile oynayacak olan Fas, bu maçtan puan alması halinde gruptan çıkacak. Kaldı ki Fas, yenilmesi halinde bile tur atlama (averajla) ihtimaline sahip.
G GRUBU;
Kamerun-Sırbistan...
Dakika 45; Kamerun:1-Sırbistan:0
Dakika 45+3; Kamerun:1-Sırbistan:3
Sırbistan ikinci yarının başında bir gol daha bulup farkı 3’e çıkarırken maç bitmişti sanki.
Ancak oyuna giren Eski Beşiktaşlı Vincent Aboubakar dengeleri değiştirdi. Bir gol ve bir asistle maç bir anda 3-3’e geldi ve başka gol olmayınca taraflar birer puanla ayrıldı sahadan.
Neymar’sız Brezilya hayli tatsızdı. Oyuna yine hakimdi ve pozisyonlar da üretti fakat sonuca gidemedi.
Savunmada dirençli İsviçre ikinci devrede oyunu kısmen dengeye getirmeyi başardı. Maç berabere bitecek gibi iken 83. Dakikada Casemiro’nun müthiş golü geldi ve 6 puana ulaşan Brezilya gruptan çıkmayı garantiledi.
Son maçlarda Kamerun’un Brezilya karşısında şansı pek yok gibi. Gruptan çıkacak ikinci takımı büyük ihtimalle Sırbistan-İsviçre maçı belirleyecek.
H GRUBU;
Güney Kore-Gana... Güney Kore çok iyi başladığı maçta 10 dakika ara ile (24 ve 34. Dakika) yediği 2 golle 2-0 mağlup duruma düştü.
İkinci yarıda Cho Gue-sung’un 58 ve 61. Dakikalarda attığı gollerle durum 2-2’ye geldi maç yeniden başladı.
Son sözü Muhammed Kudüs söyledi. 34. Dakikada takımının 2. Golünü atan Kudüs 68’de bir kez daha sahneye çıktı ve Gana’nın 3 puan alarak iddiasını devam ettirmesini sağladı.
Kudüs’le birlikte J. Ayew maçın en iyilerinden biri oldu.
Portekiz-Uruguay: 2-0
Turnuvanın belki en güzel değil ama en ilginç maçlarından biri oynandı. Ronaldo’lu Portekiz Uruguay’ı 2-0 yendi.
Bu mağlubiyet öncelikle Uruguay Teknik Direktörü Lopez’in hanesine yazılır... yazılmalı.
Rakibin attığı gole kadar (54. Dakika) Lopez, bizim gibi maçı izledi. Buraya kadar Portekiz oynadı, Uruguay seyretti. Bu 54 dakika içinde Uruguay rakip kaleye sadece bir kez gidebildi. Bentancur kendi hazırladığı pozisyonda kaleci ile karşı karşıya kaldı ancak golü atamadı.
Lopez ancak 62. Dakikada müdahale etti ve oyuna 20 yaşındaki Pellistri ve Arrascaeta’yı aldı. Bu dakikadan sonra Uruguay rakip yarı sahaya taşınabildi.
Buna karşın Portekiz T. D. Santos savunma ağırlıklı orta saha oyuncusu Neves’i alıp Rafael Leao’yu oyuna aldı. Muhtemelen Leao’nun hızı ve çabukluğuyla kontratak düşündü.
Bütün bunlar yaşanırken Uruguay’ın etkisiz ve bu maçta birbiriyle son derece uyumsuz forvet hattı (Cavani-Nunez-Valverde) 75 dakika hiçbir şey yapmadan/yapamadan oyunda kaldı. Lopez nihayet 75’te Nunez ve Cavani’nin yerine Luis Suarez ve bizim Trabzonlu Maxi Gomez’i aldı. Değişikliklerin hemen sonrasında Gomez’in şutu direkte patlarken Suarez’in vuruşu yan ağlarda kaldı. Uruguay’ın golü geliyordu. Lopez’in geç kalmasına rağmen beraberlik işten bile değildi.
Santos hemen tedbirini aldı; Ronaldo-Felix-Carvalho üçlüsünü 82. Dakikada oyundan çıkararak takımını tazeledi ve oyunu dengeye getirdi. Ardından 90+3’te VAR’dan gelen uyarıyla penaltı kararı çıkan pozisyonda Bruno Fernandes takımının (kendisinin de) ikinci golünü attı ve maçı bitirdi.
Bir maçı kaybedenin üzerinden okumak haksızlık gibi görünebilir fakat değişikliklerle ortaya çıkan bambaşka bir Uruguay takımı öyle olmadığının kanıtı oldu.
Portekiz ve TD Santos maçı kazanmayı sonuna kadar hak etti.
TÜRK MEDYASI... Ne alaka denebilir ama benim aklıma düştü işte. Lopez’in oyuncu değişikliklerinden sonra Gomez ve Suarez’in pozisyonları gol olsa, Türk spor medyası düzülmedik övgü bırakmazdı;
-Şapkadan tavşan çıkardı...
-Oyuna tam zamanında ve yerinde müdahale...
-Oyunun seyrini değiştiren hoca kazandı...
-Sihirbaz Lopez vs.
Kimse 75 dakikanın hesabını sormazdı. Bu bir kuru iddia değildir, ülkemde örnekleri çok yaşanmıştır.
Doğrusu bugün Uruguay medyasını izlemeyi ve okumayı çok isterdim.
GOLÜ KİM ATTI... 54. Dakikada Bruno Fernandes ceza sahasına kavisli bir top kesti. Ronaldo kafaya çıktı ve yanılan kalecinin yanından top ağlarla buluştu. Ronaldo Fernandes’e koştu. Spikerimiz ve FİFA golü Ronaldo’ya yazdı ancak tekrarlarda Ronaldo’nun topa müdahalesi/vuruşu görünmüyordu. FİFA yaklaşık 10 dakika sonra düzeltme yaptı; Bruno Fernandes.
TALİHSİZ BRUNO FERNADES... Golünün kendisine iadesinden sonra penaltıdan 2. Golü atan oyuncu üçlemeye (Hattrick) çok yaklaştı. Net bir vuruşu kalecide kalırken yayın üstünden vuruşu direkte patladı. Dünya Kupası’nda bir üçleme nasip olmadı.
Maçın yıldızı elbette Bruno Fernandes oldu. Ancak ben Pellistri’yi çok beğendim. Real Madridli Valverde, 2022 yılında en beğendiğim futbolculardan biriydi. Fakat Uruguaylı genç yıldız bu maçta tam bir hayal kırıklığı yaşattı.
Portekiz gruptan çıkan ilk takım olurken ikinci olmak için 3 takımın şansı sürüyor.
NOTLAR;
En İyi Maç İngiltere-ABD (0-0)
İyi Maçlar Galler-İran (0-2)
Belçika-Fas (0-2)
Hırvatistan-Kanada (4-1)
En İyi Oyuncu Mbappe (Fransa)
İyi Performanslar Messi (Arjantin), Dest (ABD), Fernandes (Portekiz), Pellistri (Uruguay), Olmo (İspanya), Sane (Almanya)
En Güzel Gol Enzo Fernandes (Arjantin)
En İyi Hakem Danny Makkelie (Hollanda/İspanya-Almanya maçının hakemi)
En Sıkıcı Maç Hollanda-Ekvador (1-1)
En Renkli Taraftar Meksika, Gana, Kamerun, Portekiz
En İyi Enstantane Portekiz-Uruguay maçı, dakika 90+3... Penaltı kararı çıkınca Uruguaylı futbolcular penaltı noktasını bozma teşebbüsünde bulundu. Bunun üzerine 3 Portekizli penaltı noktasını koruma altına aldı.
GENEL NOTLAR;
*Maçların bir kısmının ilk yarıları berbattı.
*Teknik direktörlerin formsuzlukları göze battı.
*FİFA’nın talimatına rağmen futbolcuların sağlığının korunmasında problem yaşandı. Gözler Neymar’ı aradı.
*Turnuvaya formsuz başlayan spikerler sınıfta kaldı.
*Yayıncı kuruluşumuz TRT sadece maçları yayınlamakla yetindi. Turnuvanın hikayesini aktarmakta son derecede başarısız oldu.
*Ve bir soru... N’olucak bu Almanya’nın hâli?