Göktan Ay


Ak Parti, ‘istediği öğretmeni yetiştirmede’ başarılı olamadı mı?

Yeni Akit Gazetesi yazarı Ali Erkan Kavaklı ‘nın “Öğretmen Akademisi ve medeniyet değerlerimizi temsil eden öğretmen” / 18 Temmuz 2024 Başlıklı yazısını yorumlarımla buraya almak istiyorum.


Yeni Akit Gazetesi yazarı Ali Erkan Kavaklı ‘nın “Öğretmen Akademisi ve medeniyet değerlerimizi temsil eden öğretmen” / 18 Temmuz 2024

Başlıklı yazısını yorumlarımla buraya almak istiyorum.

 

https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/ali-erkan-kavakli/ogretmen-akademisi-ve-medeniyet-degerlerimizi-temsil-eden-ogretmen-45979.html?

 

Önce Türkçe başlık yanlışı ile başlayalım. “Öğretmen Akademisi ve medeniyet değerlerimizi temsil eden öğretmen” değil, “Öğretmen akademisi ve medeniyet değerlerimizi temsil eden öğretmen” olarak yazılmalıdır.

KAVAKLI: “Eğitimin kalitesi öğretmeni aşamaz. Öğretmen yetiştirme sistemi kurmadan kâmil, nitelikli ve hünerli öğretmen yetiştirilemez. Ak Parti, 22 yıllık iktidar döneminde öğretmen yetiştirme sistemi geliştirmedi.”

AY: Önce sistemin doğru olması gerek. Nitelikli öğretmen ve eğitim için, sistemin tüm toplumu kapsayan, değerlere önem veren bir yapıda olması lazım. Partinin görüşüne göre sistem olmaz. Partiler bugün var yarın yokturlar. Eğitim patiler üstüdür. Ak Parti 22 yıldır 9 Bakan ve 9 sistem değiştirerek eğitimi içinden çıkılmaz hale getirmiştir. Kavaklının dediği gibi Sn. Tekin’in getirmek istediği sistemde tek yanlı, çok eleştirilen bir sistem olarak kamuoyuna yansımış, 86.000 görüş gelmiş, ama nasılsa bir haftada 86.000 görüş değerlendiril(mey)erek basın toplantısı ile TBMM’ye sunulmuştur. TBMM görüşmelerinde ise kanun geri çekilmiş ve Ekim 2024 dönemine ertelenmiştir. Demek ki sorun çok büyüktür.

KAVAKLI: Bakan Yusuf Tekin, Öğretmen Akademisi marifetiyle öğretmenlerimizin kalitesini yükseltmek için adım atıyor. Eğitim açısından konu hayati önem taşıyor. Önce öğretmenlerimizin hangi niteliklere sahip olmasını istiyoruz? Bunu belirlemeli.

AY: Kavaklı haklı, ama madem öyle neden Sn. Tekin Model’den önce öğretmenlerin kalitesini artırmak için Akademi kurmaya kalktı. 2547 sy.kan. Öğretmen Yetiştirme görevini, yasayla YÖK üzerinden Eğitim Fakülteleri’ne vermişti. Bundan hiç bahsedilmiyor. Eğer öğretmen kalitesini daha da yükseltmek isteniyorsa, çözüm Eğitim Fak. yatırım ve yaptırım vb. gerekmez mi? 

Kavaklı MEB’i destekliyor gibi, ama hala “öğretmenlerimizin hangi niteliklere sahip olmasını istediğimiz bile belirlenmedi.” diyerek Sn. Tekin’i ve ekibini eleştiriyor...

KAVAKLI: Meselâ Mehmet Akif Ersoy’un tarif ettiği niteliklerde hem fikir miyiz? “Muallimim diyen olmak gerektir imanlı; Edepli, sonra liyakatli sonra vicdanlı!”

Öğretmen yetiştirme modeli 1982 model araba gibi. Kenan Evren ve darbecilerin belirlediği sistem yürürlükte. 

Eğitim Fakülteleri müfredat belirliyor ve öğretmen adaylarını mezun ediyor.

Birçok öğretim görevlisi kendi araştırma alanı ile ilgili dersler. Fakülteler öğretmen adaylarını okullara hazırlamıyor. Bazı öğretim görevlileri okullarda ne olup bittiğiyle ilgilenmiyor bile. 

Konunun en önemli yönüne gelince… Fakültelerdeki bütün öğretim modelleri Batılı. Eğitim araştırmaları Batı’dan tercüme ediliyor. Batılı eğitimcilerden örnek vermek prim yapıyor. Yerli araştırmalar ve medeniyet değerlerimizi anlatan veriler önemsenmiyor.

Tercüme metinler ve modellerle “İMANLI, VİCDANLI, EDEPLİ VE LİYAKATLİ” öğretmen yetişir mi?

AY: Kavaklı bu sözlerle Türkiye’de uyanışın simgesi olan ve çeşitli bahanelerle kapatılan Köy Enstitülerini, Eğitim Fakültelerini, Fakülte Akademisyenlerini, Dekanları, Rektörleri, eski MEB Bakanlarını, eski MEB Bürokratlarını, değişimi sağlayamayan YÖK’ü, eğitimle ilgilenmedikleri için eski Cumhurbaşkanlarını, 9 Bakan değiştiren Sn. Erdoğan’ı suçluyor. Ne ile; Bu batıcı sistemle “İMANLI, VİCDANLI, EDEPLİ VE LİYAKATLİ” öğretmen yetiştirmedikleri için!

O zaman 2002-2011 hariç, son 13 yıldır, üst atamalarda; “liyakatsiz, ehliyetsiz, kul hakkı yiyen, birkaç yeren maaş alan, ihaleleri kollayan, cebini doldurmaya çalışan” kişilerin atanmasının sebebi buymuş? desek doğru olacak mıdır? Kavaklı’ya göre ortalık edepsizlerle doludur ve sebebi batı modeli eğitimdir. Katılamıyoruz…

KAVAKLI: Zurnanın zırt dediği yer burası. 

Türkiye Yüzyılı Eğitim Modeli” hazırlayabilirsiniz. Yeni müfredatlar yazdırabilir, yeni kitaplar kaleme alabilirsiniz.

Eğitimde 21. Yüzyıl Becerileri, Cumhuriyetin 100. Yılında Eğitime Bakış Raporları metinlerinin büyük bölümleri zaten tercüme. 

Batılı modellerle kopya nesiller üretirsiniz.

Düşünmeyen, düşünmeyi bilmeyen taklitçi nesiller elde edersiniz.

Yerli ve milli eğitim modeli hayal olur.

Sonra da eğitimde istediğimiz başarıyı elde edemedik diye dövünürüz.

AY: Bu içerikli bir yazının  Yenişafak’da yayımlanması mucize. Modelin büyük bölüme tercümeymiş, bu şekilde kopya nesiller yetiştirilirmiş, düşünmeyi bilmeyen taklitçi nesiller elde edermişiz ve yerli-milli model yine hayal olurmuş. 

Kısaca; Ak Parti, 22 yıldır kopya nesiller yetiştirilmesine göz yummuş olmuyor mu?

KAVAKLI: MEB, YÖK ile masaya oturmalı ve “Öğretmen Yetiştirme Sistemi” geliştirmeli.

İMANLI öğretmen yetiştirmek için Eğitim Fakültelerine “Kur’an’ı Anlama ve Erdemli Nesil Yetiştirme” dersi konmalı.

İslam medeniyetinin kurucusu ve “Sahabe Nesli”nin mimarı Hz. Muhammed (sav) Kur’an’ı anlatarak işe başladı. Cahil, zalim, çıkarcı, menfaatçi, puta tapan, kumar oynayan, içki içen, adam öldürmeyi marifet sayan, yalan söyleyen insanları değiştirdi, dönüştürdü.

Bilgili, bilge, özverili, tek Allah’a inanan, ahiret gününde hesap vereceğini hesap eden; içki, kumar, hırsızlık, yalan, adam öldürme ve her türlü ahlaksızlığı terk eden erdemli insanlar yetiştirdi. 

Kur’an, İslam medeniyetinin temel esaslarını belirler. Eğitim Fakültelerine Kur’an dersi konmalı. 

Hz. Muhammed (sav) kendisini bir eğitimci olarak niteler:

Ben sadece öğretmen olarak gönderildim” buyurur.

Eğitim Fakültelerine Hz. Muhammed’in (sav) Eğitim Anlayışı ve Eğitim Metotları dersi konmalı. 

Hz. Muhammed’in (sav) eğitim anlayışı ve eğitim metotları, dünyadaki başarılı eğitimcilerin eğitim anlayışları ve eğitim metotları ile karşılaştırmalı olarak anlatılmalı. 

Kur’an’ı Anlama ve Erdemli Nesiller Yetiştirme ve Hz. Muhammed’in (sav) Eğitim Anlayışı ve Eğitim Metotları derslerinde başarılı olmayanlar öğretmenlik yapmamalı. Bizim medeniyet değerlerimizi benimsemeyen öğretmen; “erdemli, ahlaklı, hünerli, vicdanlı” nesiller yetiştiremez.

Eğitim Fakültesinden mezun olan adaylar bir yıl, tecrübeli öğretmenlerin bulunduğu okullarda uygulama yapmalı. 

Sonra Öğretmen Akademisi, öğretmen adaylarını kursa almalı, onları alanında ihtisas sahibi yapacak konular anlatmalı, araştırma yaptırmalı, tez yazdırmalı. Öğretmenlerimiz yüksek lisans yapmış olarak göreve başlamalı. Yüksek lisans yapan öğretmenin maaş derecesi yükseltilmeli. 

 

AY:  Sondan başlayalım: Kurulması düşünülen Akademi; araştırma yapamaz, yüksek lisans programları açamaz, tez yazdıramaz, öğretmenlere staj yaptıramaz, çünkü bu görevler -sesi çıkmasa da- YÖK’e kanunla verilmiştir. Zaten öğretmen adayları okurken okullarda uygulama yapmaktadır.

Kavaklı’nın “İMANLI öğretmen yetiştirmek için Eğitim Fakültelerine ‘Kur’an’ı Anlama ve Erdemli Nesil Yetiştirme’ dersi konmalı.” söylemi de sorunludur. Eğer; “‘Kur’an’ı Anlama ve Erdemli Nesil Yetiştirme’ konusunu ilkokul, orta-lise döneminde veremediniz ise geçmiş olsun. Fakülteye bu dersi koymak yarar getirmez, alan derslerinden saat/kredi kaybına sebep olur.

Ayrıca Kavaklı’nın “Kur’an’ı Anlama ve Erdemli Nesiller Yetiştirme ve Hz. Muhammed’in (sav) Eğitim Anlayışı ve Eğitim Metotları derslerinde başarılı olmayanlar öğretmenlik yapmamalı. Bizim medeniyet değerlerimizi benimsemeyen öğretmen; “erdemli, ahlaklı, hünerli, vicdanlı” nesiller yetiştiremez.” sözü de sorunludur. Bu dersin okunmadığı Eğitim Fakültelerinden yetiştirilen Öğretmenler; “erdemden uzak, ahlaksız, hünerli olmayan, vicdansız” kişilerdir gibi bir sonuç ortaya çıkar ki kabul edilemez…

Yine MEB ve YÖK asla bir araya gelmeyen, aynı konuda farklı kurullar oluşturan, bir birleriyle güç çatışması yapan, aynı alanda farklı terminolojileri kullanan, çalışanlarının özlük hakları konusunda dahi bir araya gelmeyen iki yapıdır.

MEB, 85 milyona hitap etme yerine tamamen siyasileşmiş, YÖK 207 üniversitenin altında kalmıştır. YÖK acilen kaldırılmalı ve Yükseköğretim (ve Bilim Bakanlığı) ihdas edilmelidir.

MEB Müzik, Güzel Sanatlar ve Spor Genel Müdürlüğü de acilen hayata geçirilmelidir.

Sn. Kavaklı, tüm eğitim yazılarını Din referanslı yazmakta, çözümleri de buna göre istemektedir. Formasyon gereği, her konunun anlatıldığı/öğretildiği yaş grupları tespit edilmiştir. Buna uygun davranmak doğru sonuçlar verecektir.