Türk Milliyetçilerinin ve dünya Türklüğünün Başbuğu merhum Alparslan Türkeş, 4 Nisan 1997 günü ebedi âleme yürüdü. Yoğun kar yağışına rağmen on binler Ankara'ya Başbuğu uğurlamaya koştular.
Alparslan Türkeş, Türkiye Cumhuriyeti Devletini Kuran kurucu irade ve kurucu iradenin tartışılmaz lideri merhum Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü anlamış, anlatmış ve gösterdiği istikamette düşünce, söz ve eylemleri ile yürümüştür. Öylesine anlamış, anlatmış ve yürümüştür, içte ve dışta şer odaklarının önlerindeki en büyük engel olmuştur.
Alparslan Türkeş, Allah'a ve Türk Milletine inancı, dik duruşu, cesareti, bilgisi, kültürü, Türkiye Cumhuriyeti Devletine bağlılığı, sadakati, Türk Milletine olan güveni ile Türk Milliyetçiliğinin, Türk Milliyetçilerinin, Ülkücü Hareketin sembolü, her hal ve şartta Cumhuriyetimizin yılmaz ve yorulmaz koruyucusu olmuştur.
Alparslan Türkeş, Türklük bilincini yerleştirmek, İslam ahlakını yaşatmak, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Çağdaş Medeniyetler Seviyesinin üzerine çıkartmak için konulan ve koyduğu, geliştirdiği ilkeleri kendi yaşantısı ile hayata geçirmiş, hapishaneler, sürgünler, horlanmalar ona geri adım attırmamış, aksine mücadele azmini kuvvetlendirmiştir.
Alparslan Türkeş, ülkücü ve milliyetçi gençliği, yüksek ahlak, milli karakter, sarsılmaz inanç sahibi, Türklük sevgisi ile dolu, her türlü zorluğu göze alabilen ve katlanabilen, çelikten iradeli insanlar olarak yetiştirmiştir.
Alparslan Türkeş, bizlere, Türk milleti, Türk Dünyası, Türklük ülküsü, birlik, beraberlik, ilerleme, yükselme, canı pahasına Türkiye Cumhuriyet Devletini emanet olarak kabul ederek korumayı öğretmiştir.
Türk Milliyetçiliği ülküsüne sahip olanlar;, Atatürk ve Alparslan Türkeş'i anlamak, anlatmak, yaşantıları, söz ve eylemleri ile onların izinden yürümek zorundadırlar, zorundayız. Yüce Türk Milletinin sesi, eli olmak, milli ve manevi değerlerimize sahip çıkmak, Türk devletinin ve Türk milletinin, bağımsız, müreffeh ve her alanda önder olması için buna mecburuz.
Bu gün, Atatürk'ün ve Alparslan Türkeş'in izinden yürüyen Türk Milliyetçilerinin Cumhuriyetimizi korumak için gösterdikleri azim ve kararlılık, onları, Cumhuriyet düşmanlarının hedefi haline getirmiştir.
Bu sebepledir ki !
Alparslan Türkeş'in, mirası ve onun koyduğu ilkelerden sapmadan yürüyen Milliyetçi Hareketin ülkücü kadroları, kardeşliğimizin bozulmasına, devletimizin ve milletimizin kurulan tuzaklara düşmesine izin vermemelidirler.
Başbuğum, seni unutmadık, unutmayacağız, seninle yaşıyoruz. Allah'ın rahmeti üzerinden eksik değildir inşallah!
Bu gün, emanet ettiğin makamlarda oturanlar, her ne kadar başka kulvarlar da yürüyor iseler de, Bozkurtların Türküsü dillerimizde sen gönlümüz de ve kalbimizdesin. emanetin emin ellerdedir, çünkü biz özümüze ihanet etmeyiz.
Başbuğ,; Alparslan Türkeş,
Atatürk İlke ve İnkılaplarını, demokrasiyi ve hukukun üstünlüğünü şiar edinmişti.
Asla, hakaret, aşağılama ve insanları tahkir edici söz kullanmadı.
Muhalefette de kaldı, koalisyonlarda da iktidar oldu ama ülkücüleri kimseye kullandırmadı.
Ülkücüler; birilerini iktidara taşımak için değil iktidar olmak için mücadele vermelidir dedi.
İstişare ve ortak aklı hep esas aldı.
Türk yönetmek için yaratılmıştır düsturunu hayatı boyunca uyguladı, ifade etti.
Gücünü Türk Milliyetçiliği ülküsüne inananlardan aldı.
Evlatlarım dediği ülkücüleri, Hoca Ahmet Yesevi sevgisiyle kucakladı..
Başbuğum, Ruhun şad olsun
vE DİYORUZ Kİ, Türk-İslam Töresi ki asırlardır bizi ayakta tuttu.
Hoşgörü, sevgi, sabır, tevekkül, azim, adalet, üstün ahlak gibi değerlerimiz töremizin temel taşları idi.
Toplumun her kesimi ile bu ortak değerlerde buluşmamızı,
Kalplerimiz ve aklımızın nefsimize galip gelmesini Allah'tan diliyorum.
Selam ve Dua İle!
