Sıddık Demir


SAYIN BAHÇELİ'YE NAÇİZANE BİR ÖNERİ

SAYIN BAHÇELİ'YE NAÇİZANE BİR ÖNERİ


        Parti içi kazanların fokurdadığı şu atmosferde ulusallaştırılmış partililerin muhalefetini dikkate almadan, uzun dönem partide öyle ve ya böyle uzaklaşmış, mevcut kaynayan kazanın altına ateşi güçlendirmek için odun taşımayan ülkücü muhafazakar aydınlarla partiyi zenginleştirmelisiniz.  Ulusallaşmış arkadaşlarını şimdilik Doğu Perinçek?e emanet vererek gerçek yol arkadaşlarını, gerçek ülkücülerden oluşturursan bir doğal misyonu daha gerçekleştirmiş olursun.

      Rahmetli Türkeş?in sağlığında başlayan ülküsüz ülkücü kadroların partiye eklemlenmesi vetiresine sizin de katkınız olmuştu. Şu an itibari ile konjöktör, duruşunuza uygun eylem yapmanıza çok uygundur. Eğer bu konuda geç davranırsanız zaten hazan mevsimi üzere olan bu insanların, üzerinizdeki hakkı ve hukukunu telafi edecek fırsatı kaçırmış olursunuz.

        Bir ?Evet -Hayır? olayında dahi bunu fırsat bilen ulusalcı kemalist yakınlarınız ortalıkta cirit  atarken, sizin gerçek Türk- İslam Ülkücüleriyle onların bıraktığı boşluğu doldurmazsanız tarih ve millet önünde mahkum olursunuz. An itibariyle, meğer büyük bir kırılma yaşandı, kılıçlar çekildi, bunu bir fırsat bilerek sizin de büyük bir hamle yapmanız gerekmektedir. Nasıl olsa oy kaygısı 16 Nisan?dan sonra olmayacaktır. İki kutuplu bir yönetim anlayışının resmileşeceği tarihten itibaren, küçük ve marjinal  partiler ancak  lobicilikle adaylar üzerinde çalışarak devlet yönetiminde yer almaya çalışacaktır. Böyle bir zeminde bu gün ki kazan kaldıranların fazla bir hükmü ve şahsiyetleri siyaseten zaten kalmayacak. O halde ?Ya herro- Ya merro? misali ip inceldiği yerden kopsun kararlılığıyla bu Kemalist sağcıları partiden silebilirsin.

       Bir de BBP ile ilgili bir çalışma yapılabilir. Rahmetli Yazıcıoğlu?ndan itibaren bu parti zaten misyonunu tamamlayarak tarihin çöplüğüne gidecektir. Ya ikili görüşmelerle ya da aleni basın aracılığı ile bu partideki bir avuç insanlar ikna edilerek seviyeli bir mutabakatla aynı bayrağın altında bir araya gelinebilir. Rahmetli Yazıcıoğlu adı etrafında gelişmiş olan sempati BBP? yi marjinal bir noktada tutmaktadır. Onları da bu yükten, bu sıkıntıdan kurtarabilirsiniz. Bu birlikteliğin, yok farz edilen tarzda olunamayacağı geçmişte yapılan yanlışlarla bilinmektedir. Ulusallaşmış kemalist kadroların bıraktığı ve ya bırakacağı boşluk BBP?nin insan modeline uygun ülkücü misyonu yaşayan insanlarla ikame edilmesi, iç ve dış oluşumlar başta olmak üzere, siyasetin ana karası olan sağ kitle partinin yanında bu insanları da ihya edecektir. Böylece özlenen ?Milli devlet ve güçlü iktidar? anlayışının tesisinde gönül ve eylem yaklaşımlarıyla katkılarının olma keyfiyetine yol açılmış olunur.

      Uzun lafa gerek yok; 

      Statükoda direnen kadroların bir şekilde kenara alınarak, çağın icaplarına uygun, kendini geliştirmiş Türk- İslam ülkücülerine yol verilecek alanın açılması boynunuza borç olmalıdır. Biz bu talebi dillendirmek durumundayız.

       İlk icraat olarak Merhum Yazıcıoğlu?nun dosyasının tekrar açılarak, olayın iç yüzünün hiç bir şüpheye meydan vermemek kaydı ile açığa çıkartmakla o tabanı yanına çekecek atraksiyonu yapmış olursunuz. Helikopter kazasının üzerinden yıllar geçmesine rağmen, siz ve partiniz TBMM de bildiğimiz kadarıyla ciddi bir ne öneri, ne de konuşma yaptınız. Halbuki, bu olayı hiçbir hesap ve şahsi problem yapmadan sürekli gündemde tutmak sizin asli göreviniz olmalıydı. Olmadı ve zararın neresinden dönülürse (ki siyasi anlamda dönüldü)  o halde büyük Türk milletinin bekası için bu işi açığa kavuşturmanız gerekir.

     Bundan böyle ulusalcı kemalist milliyetçilerden size fayda olmadığı görülüyor. O halde yeni takviyeler yapmanın tam zamanı. Halen yakın kadrolarından bir kısmı kendi gelecekleri adına güya liderlerine bağlılık gözeterek itaat ettikleri gözüküyor. Onların altında bir tuğla çekilmiş olsa şu an ki bayrak kaldıranlardan belki daha şedit emareler gösterirler. Bunlar, zannedilmesin ki ülkücü karakter, ahlak ve seciye üzereler. Daha beter karakterde olumsuz anlamda marjinalleşmiş, dava adamlığı kriterleri bakımında yoksul bu insanlar da bir şekilde karar mekanizması dışına konulmalıdır. Dolayısıyla yakın ve uzak tutulan ekip içinde kişilikleri gelişmiş adam gibi adamlardan oluşan gerçek dava adamlarını bulmakta zorlanacak değilsiniz.  O kadar malzeme var ki? Yeter ki siz ilkeli siyaset için, ilkeli hayatı olan insanları arayın.