Ne varsa gençlikte var ve ne yapılacaksa bu gençlikle yapılacak!
Gençlik bir ülkenin en önemli gücü ve değeridir, bunu önemseyen ülkeler her zaman kazançlı çıkar. Gençliği çok önemseyip güvenen bir parti de o gençlikle var oluşunu sürdürür ve gücüne güç katar.
Ak Parti belki de gençliğe en çok değer veren partilerin başında geliyor lakin bunu sahadaki icraatlar desteklemediğinden genç nüfustan istediği desteği tam olarak alabilmiş değil.
Bizim genç nüfusumuz yorgun ve ümitsiz ne yazık ki!
Neden mi?
Bu kadar çok sınava girip, durmadan bu sınavları kazanmak için teyakkuzda olma hali, ardından iş arama, gönlüne göre iş bulma, yaşamını kurma gibi oldukça girift bir hengâmeden sonra o gençlikten enerji kalırsa ülke de bundan yararlanır belki!
Meselenin bir boyutu bu?
Öte yandan sayısız dernek, vakıf ve kuruluş bu gençliğe güya hizmet vermek için hummalı bir çalışma içinde. AK Parti cenahında gençlikle ilgili gerçekten de çok önemli ve ciddi çalışmalar var. Parti tavanının ön gördüğü ilkeler, beklentiler bu işi emanet ettikleri mecralarda ya hiç anlaşılmıyor ya da işlerine öyle geldiği için ciddiye alınmıyor!
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ?Metal yorgunluk? meselesini durup dururken ortaya atmadı. Bu yorgunluk hemen her alanda kendini gösteriyor ne yazık ki!
Bir dernek var mesela? AK Parti?ye yakın olan bir dernek bu?
Bir programı var. Gördüğüm kadarıyla tüzüğü, programı oldukça özenle hazırlanmış. İlk gördüğümde öyle çok sevinmiş ve heyecanlanmıştım ki! Medeniyet ve kültür okumaları, eğitim okumaları, ekonomi, siyaset vs gibi hemen hemen her anlamda gençliği eğitecek programlar ve yol haritaları hazırlanmıştı.
Türklerin İslamiyet?i seçmesi sürecinden tutunuz, İmam Gazali, İmam Maturidi, Nizam?ülmülk, İbn i Sina gibi kronolojik silsile ile kültür ve medeniyetimize dair bütün köşe taşları programa alınmış ve bunlarla ilgili okumalar, söyleşiler yapılması öngörülüyordu. Ne yazık ki beklediğim çalışmalar hakkıyla gerçekleşemedi? Asım?ın neslini daha dinamik, daha ümitvar ve daha enerjik ve sinerjik kılma çalışması ancak böyle olur diyordum ki hayal kırıklıklarım başladı? Çünkü kısa sürede gördüm ki bu program genel merkezden şubelere taşınınca meselenin rengi değişiyor, eş dost, hısım akraba, ahbap çavuş hikâyesi devreye giriyor ve ortaya konan bu nadide ve asil hedefler berhava olup devre dışı kalıyor?
Bununla ilgili çok ilginç bir haber okuyunca afalladığımı hatırlıyorum.
Neden?
?Medeniyet Okumaları? başlığı altına hayatında bu alanda hiçbir çalışması olmayan, kıymeti sosyal medyadaki takipçi sayısından ibaret bir zatı muhterem bu kuruluşun ilgili birkaç şubesine medeniyet içerikli konferans vermeye gitmişti ve bunu o şubenin başkanları adeta övünerek duyuruyordu? Güler misin ağlar mısın? Popüler kültürün medeniyet okumalarında ne işi ola ki?
PES!
Bunu yapmaya kimin ne hakkı var?
Kültür ve medeniyet alanında eser yazmış, çalışmaları olan gerçek yazar- çizerlerin köşelerinde unutulduğu, asla hatırlanmadığı bir mecrada niyet hayr olsa da akıbet hayr olur mu soruyorum?
Gençlik kendisinden bilgisiz, cahil insanları dinlemeye niye gitsin, velev ki gitti ne öğrenecek bu kabilden insanlardan? Hemen hemen her alanda hali pür melalimiz böyle ne yazık ki?
Asım?ın nesline ihtiyacımız var? Bu nesil de kolay yetişmez. Emek gerek, sermaye gerek, yatırım gerek, talim ve terbiye gerek, inanç ve erdem gerek!
Ak Parti, bu gençliği kendi saflarında görmek istiyorsa sosyo kültürel, ekonomik anlamda bu gençliğe yatırım yapmalı. Onlara gerçekçi ümitler vermeli. Sınav sistemleri, iş bulma, gelecek kaygısı gibi hususlara gerçekçi çözümler bulmalıdır. Aksi takdirde 2019 seçimleri sandığa yeni gidecek milyonlarca genç seçmenin olumsuz tercihleriyle bir hayal kırıklığı yaratabilir!
Bu husus asla ama asla ihmal edilmemelidir!
