2. AYET:
“Min şerri ma Halak (Felak 113:2)”
“Yarattıklarının şerrinden” (Yokluk gecesini yararak varlığı çıkaran sabahın) Rabbine sığınırım)
Yaratan’ı yaratılandan, yaratılanı kendi şerrinden ayıran muhteşem bir bilinç bu: Yarattıklarının şerrinden Yaratana sığınmak…
Allah’a “şerli” bir ilah olduğunu söyleyen “uydurma amentü”ye bakar mısınız? Şerli amentü; iki Mecusi ilahını birleştirip Allah der: Ahura Mazda (iyilik), Ehrimen (kötülük) ilahları. “Şerli adam” desen tepesi atacak olanlar, Allah’a haşa “şerli Allah” diyor.
Bir ismi de “Hayr” olan Allah nasıl oldu da “Hayr ve Şer” oldu?
Kur’an’da Hayr 20 yerde Allah için gelir; şer 30 yerde gelir ama hiç Allah’a nisbet edilmez.
Peki, ne oldu? Şerli amentü uyduranlar Kur’an’a itibar etmedi…
Aslında paralel Kur’an Kütüb-i Sitte’nin 4’ünde geçen şu hadise riayet etmelilerdi: Tutarsızlık ahlaksızlıktır.
ŞER NEDİR?
Şer görecelidir. Onun için parça-bütün ilişkisine bakılması gerek.
Bizim “şer” dediğimiz şer, “hayır” dediğimiz hayır olmaz.
Hâlbuki şeytan “ben ondan hayırlıyım” demişti. Kulun baktığı yerden şer görünen Allah’ın gör dediği yerden bakınca hayır olabilir.
ŞER EŞYANIN TABİATINDAN MI KAYNAKLANIR?
Eşya özünde nötrdür, yaratılış amacı iyidir, onun kötüye kullanımı şer üretir.
Şer gibi gözüken değişik örnekler verelim:
- Deprem şer değildir, fay hattına çürük yapı yapmak şerdir.
- Sel şer değildir, sel yatağına şehir kurmak şerdir.
- Ölüm şer değildir, cinayet şerdir.
- Servet şer değildir, hakkın olmayanı almak şerdir.
- Acı çekmek şer değildir, başkasına acı çektirmek şerdir.
- Kazanmak şer değildir, haksız kazanç şerdir.
- Doğa çöpçüsü domuz şer değildir. Yersen şer olur.
- Öteki ve lanet olan şeytan şer değildir. Güdümüne girersen şerdir.
- Atomun varlığı şer değildir, atom bombasıyla masumları katletmek şerdir.
TEODİSE: KÖTÜLÜĞÜN VARLIĞI PROBLEMİ
Teodise, din felsefesinde kötülük ile mutlak iyi olan Tanrı kavramının nasıl bağdaştığını açıklama çabasına verilen bir isimdir. Başka bir ifade ile kötülük olgusu karşısında, Tanrı'nın adaleti ve haklılığını savunmaktır.
Soruluyor: Allah kötülüğü niye yarattı?
Karşı soru: Hayat kurtaran ile hayata kastedeni bir tutmak adil mi? Helal yiyenle haram yiyeni bir tutmak adil mi?
Soru devam ediyor: Hiç kötülük olmasaydı olmaz mıydı?
Cevap: Bu soru, doğsaydık ama hiç ölmeseydik demek kadar abes… Organik atıkların hiç çürümediği bir dünya düşünebiliyor musunuz?
Soru sahibi; “çiçek hastalığı diye bir şey olmasaydı” da der mi? Derse arkası gelir: “Ölüm diye de bir şey olmasaydı”, “Annem, babam, dedem, ninem ölmeseydi”
“İŞ BU KADAR BASİT DEĞİL” DERSEN HAKLISIN
Soru: Anadan doğma özürlü bir çocuğun suçu ne?
Cevap: Mesela SMA hastası bir çocuk gibi mi? Ama iş üç kuruşluk bir teste bakıyor. O test olmayınca önüne ağır bir engellilik ve milyon dolarlık bir fatura çıkıyor. Demek ki derdini veren dermanını da vermiş, ancak sen sorumluluk alacak mısın?
BİRKAÇ SORU DAHA
- Acı, zulüm, ölüm niçin var?
- Bebekler niçin açlık, kıtlık, savaş, salgın vs. yüzünden ölüyor?
- Allah, niçin canilerin masumları öldürmesine göz yumuyor?
- Acıya, hastalığa, savaşa, katliama, soykırıma, felakete niçin izin veriyor?
- Tanrı, bunca acı varken neden susup oturuyor?
- Niçin bebeleri öksüz, yetim bırakıyor?
Faturayı Tanrı’ya kesince rahatlayacak mısın? Tanrı yok dedin, hangisi çözüldü?
Peki ya şöyle derse, cevabın ne olur:
Ben size bilinç, akıl, irade, vicdan, dayalı döşeli cennet gibi bir dünya verdim. Siz cehenneme çevirdiniz, aptallık, vicdansızlık, açgözlülük, gaddarlık yaptınız. Birbirinizin cenneti olmak varken, cehennemi oldunuz, birbirinizi yediniz. Kibriniz, bencilliğiniz, narsizminiz, sadizminiz, ahlaksızlığınız başınıza bela oldu.
Cevabım hazır: Beni yaratmanı ben mi istedim?
Karşı cevap da hazır: İyi de, bunu demen için önce yaratılmış olman gerekir; akıl, irade, düşünce dil sahibi olman gerekir; bak, itirazını dahi Bana borçlusun; Hadi, sıkıysa verdiklerimi kullanmadan itiraz etmeyi denesen ya!
Allah El Hayr’dır. Ne yapmışsa bizim hayrımıza yapmıştır.
YA TANRI; “BANA HAKSIZLIK (KÜFÜR) ETMEYİN” DERSE:
- Ben susmadım, hepinizin vicdanından konuştum, ama örttünüz (küfür
- Ben eli-kolu bağlı durmadım, mesaj verdim, sorumlu davranın (takva) dedim,
- Ben kayıtsız kalmadım, “Aklını kullanmayanı” ısrarla uyardım,
- Ben seyirci olmadım, sizi güdülerinizi yönetecek iradeyle donattım,
- Ben kula kul olmayın/etmeyin dedim, siz seri put üretimine giriştiniz,
- Ben sizi onurlu (mükerrem) yarattım, siz onurunuzu ve ruhunuzu sattınız.
Hayr ismiyle evrene ve bize yansıyan olan Allah’ım! Seni sınırsızca övüyor ve çok seviyoruz.
DEVAM EDECEK
