Selçuk Özdağ


SEN ALKIŞLARSAN BEN ALKIŞLARSAM NASIL DEĞİŞİR DÜNYA?

SEN ALKIŞLARSAN BEN ALKIŞLARSAM NASIL DEĞİŞİR DÜNYA?


Her gün enflasyonu sakinleştirmek için verilen demeçlere rağmen enflasyon hız kesmiyor. TUİK rakamları ile sokağın rakamları arasında büyük fark var. Kışla düzeni ile enflasyonu düşüreceklerini sanıyorlar. Ekonominin kendi kuralları vardır, emir komuta ile enflasyon düşmez.

Geldiğimiz nokta ortada, hep birlikte uçurumun kenarındayız. Tıpkı Borsa'da an be an değişen fiyatlar gibi an be an fiyatlar değişiyor. Bugün aldığınız fiyata hiç bir şeyi yarın alamıyorsunuz. Faiz sebep, enflasyon sonuç teorisi tutmadı. Zaten ekonomistler böyle bir denklemin olmadığını söylüyorlar. Faiz söylemi vatandaşı uyutmak, tepkilerini tavsatmak içindi. TL düşürülerek dış sermaye Türkiye'ye çekilmek isteniyor. Milletin seneler seneler boyu çalışarak kazandıklarını haraç mezat satarak döviz getirmek istiyorlar. Araya faiz/ nas konulmasa vatandaşın isyan edeceğini biliyorlardı.

Bütün yetki tek bir kişiye devredilirse zaten başka türlü olması da mümkün değildir. Ekonomistler, uzmanlar bas bas bağırıyor. İktidar, dediğim dedik çaldığım düdük demeye devam ediyor. Ortak akıldan eser yok. Bir politikayı denersiniz, sonuçlarına bakar, beklediğiniz gibi olursa devam edersiniz, olmazsa başka bir siyaset denersiniz. Faiz sebep enflasyon sonuç politikası enflasyonu yüzde 18'den yüzde 150'lere taşıdı, hala inadım inat politikası devam ediyor. Sözün bittiği yerdeyiz. Bundan sonrası vatandaşın ferasetine düşüyor.

Elbette bu zamlardan memnun olanlarda olacaktır, stokçular, iktidardan yemlenenler, yandaşlar, söğüşçüler ve ötekiler. Gökten taş yağsa onların başına para düşüyor. Çünkü ulufe karşılığı iktidara destek oluyorlar. Karşılığını da fazlasıyla alıyorlar. Vatandaş inim inim inlerken onlar gürültü çıkararak bu iniltilerin duyulmasını engelliyorlar. Yalan haber yaparak toplumu haplıyorlar. Yıllardır medya üzerinden milletçe narkozlanıyoruz. Bu uyuşukluğun, bu idrak sefaletinin arkasında bu tek taraflı medya şırıngası var. Eğer bağımsız bir medya olsaydı, bugün AKP'nin ruhuna çoktan fatiha okuyor olurduk.

Muhalefet önüne konan engellere rağmen bugün iktidarın ipliğini pazara çıkarmışsa bu bir başarıdır.Hiç bir iktidar iş birlikçi bir medya olmadan bu kadar ayakta kalamaz. Ormanlar, yaylalar, kıyılar, pınarlar, sular yağmalanıyor. Vatandaşlık satılıyor.Mahkeme kararları uygulanmıyor. Sadece AİHM'den bahsetmiyorum, Türk mahkemelerinin kararları da tanınmıyor. İdari yargının verdiği durdurma kararları çiğneniyor. Böyle bir ülkede hukuktan adaletten söz edilebilir mi artık.

Hepimiz vebal altındayız. En azından ben kendimi öyle hissediyorum. Bu yazılar, bu çığlıklar onun için. AKP bir dava veya ideal partisi değildir. AKP bir avuç insanın çıkarlarının partisidir. Tabandakiler dinle, imanla susturulmakta, yukarıdakiler para ve makamla doyurulmaktadır. Hangi din rüşvete, yalana, israfa, yolsuzluğa cevaz verir? Bir toplum bu kadar kör, sağır olur mu? Her gün fakirliği,pahalılığı, yokluğu iliklerinize kadar hissedecek ama sorumlu olanlardan hesap sormayacaksınız. Sen sormazsan, ben sormazsam nasıl düzelecek bu dünya. Bu kriz ne zaman biter sorusunun cevabı da burada yatıyor, hesap sormaya karar verdiğimiz gün kriz de biter. Sen alkışlarsan, ben alkışlarsam biter mi bu kriz?