Ilkeli siyasetle ilkesiz siyaset arasindaki fark, söylenenlerle yapilanlar arasindaki çeliski veya uyumda ortaya çikar.
Sisi'nin Misir'da yaptigi darbeye karsi çikmak dogruydu. Ama o günün dogrusu bu kadarla sinirliydi. CB Erdogan bu sinirda kalmadi, Sisi'ye savas açmayi tercih etti. Misir'da olup bitenleri miting meydanlarina tasidi. Rabia isaretiyle -Ihvan'a -verdigi destegi sembollestirdi. Çok iddiali laflar ederek "bu can bu bedende oldukça Sisi ile görüsmeyecegini" söyledi.
Tarih, en kolay sözünden dönenlerin büyük laf edenler oldugunun kayitlariyla doludur. Büyük konusmak büyük siyaset yapmak degildir. Onca laftan sonra Sisi ile ilgili her seyden ricat etmek, bükemedigin bilegi öpmektir.Erdogan, Sisi'nin iki eli arasina aldigi elini sikarken aslinda bir politikanin iflasini ilan ediyordu. Daha birkaç gün önce de Esat'la görüsebilecegini, sil bastan yapabilecegini söylemisti.
Sisi veya Esat böyle bir politika ve politikaciya güvenirler mi bilemem, ama bu siyaset tarzinin bu millete maliyeti kan ve ölüm olmustur.
Esat'i devirme hirsinin karsiligi 5 milyon mülteci ve Suriye'nin Kuzeyinde bir PKK devleti oldu.Simdi asariz keseriz edebiyati yapiliyor, keskin bir politik dil kullanilarak güya Suriye'de yapilan hatalar örtülmeye çalisiliyor. O PKK devleti orada durdukça kimse buna neden olanlarin sorumlulugunu unutmayacaktir.Topu ABD'ye atmak kimseyi kendi sorumlulugundan kurtarmaz.
Suriye meselesinde de Misir'daki darbede de dogru olan iliskileri kesmemek, iki yönetime tesir etme imkanini yok etmemekti. Bu hem Suriye'deki kani azaltir hem ortaya çikan olumsuzluklari önler hem de milyonlarca mültecinin Türkiye'ye akmasinin önüne geçerdi. Üçüncü Abdülhamit olma hayali bunun önüne geçti. Suriye Türkiye'nin içine dogru genisledi. Misir, Türkiye düsmanlari ile isbirligine gitti. Bir tokalasma ile bütün bu olumsuzluklarin telafi edilecegini düsünmek safliktir. Bu kuyruk acisi daha yillarca Türkiye'nin Ortadogu politikalarina etkilemeye devam edecektir.
Suriye politikasina müdahil olunurken de yazdim. Yillar önce yayinlanan,"Kürt Sorunu mu, Devletlesme Sorunu mu "isimli kitabimda da var: Esat gitsin demek Apo gelsin demekti. Etnik hareketlerin basarisi merkezi yönetimlerin zaafa düsmesine baglidir. Merkezi yönetim zaafa ugramadikça etnik hareketlerin basariya ulasma sansi yoktur. Esat yönetimi zayiflatilinca PKK'ya gün dogdu,iktidar boslugunu PKK doldurdu. Türkiye'nin Esat'la kavgasi PKK'nin amaçlarina hizmet etti. Simdi örgütün eylemlerinden sikayet ediyoruz.Suriye PKK'sina alan açan iktidarin hedefsiz, amaçsiz, plansiz Suriye politikasidir.Madem Esat'la barisacaktik, bugüne kadar yapilanlar yanlisti-çünkü Esat'la el sikismak aslinda hata yaptik demektir- o zaman bu kadar naneyi yemek niyeydi?
Erdogan iyi bir örgütçü, veya hatip olabilir. Ama Erdogan, asla iyi bir devlet adami degil. Bugüne kadar da esip gürlemekten, sonra da konustuklarini yutmaktan baska bir sey yapmadi. Yirmi yil boyunca Türkiye'nin hiç bir temel meselesini çözemedi. Kibris sorunu yerinde duruyor. Terör bitmisti, bugün yeniden tirmaniyor. Üstelik buna birde Suriye PKK'sinin Özerk bölgesi eklendi. Bunun Türkiye Kürtçüleri üzerinde -bulasici etki- yapacagina süphe yok.Ekonomi Kemal Dervis'in program ve uygulamalari ile düzelmisti, bugün çok agir bir ekonomik kriz var. O zaman basari nerede? Yirmi yil bu millet Erdogan'a büyük bir destek verdi, bu destekle kroniklesmis sorunlari çözebilir,toplumu baristirabilir,aldigindan daha iyi bir Türkiye devredebilirdi.Yapmadi, Türkiye'yi kendinlestirdi, attigi her adimda siyasi ikbalini düsündü,kurumlari dagilmis, dagitilmis bir Türkiye birakti.
Sisi ve Esat'la barismak on yillarin verdigi zarari telafi eder mi?
Düne kadar" Esat'la konusun" diyenler haindi degil mi? Aklin yolu budur diyenlere söylemediginizi birakmadiniz.Biliyorum yine ayni laflari demeye devam edeceksiniz, sizi alkislayanlar da olacak. Yirmi yil boyunca tek basariniz vicdanini, basiretini kaybetmis bir topluluk olusturmanizdir. Onlar için seytanla tokalasmaniz bile fazilettir.Onlara bakarak dogru istikameti bulamazsiniz.Alkislar yol göstermez, elestiriler yol gösterir. Onun için sizi alkislayanlara degil, elestirenlere bakin, belki dogru yolu bulursunuz.
