Meryem Aybike Sinan


DEVLET UNUTMAZ FİGEN!

DEVLET UNUTMAZ FİGEN!


Şükürler olsun!

HDPKK?lı terörist Figen vekillikten azledildi?

Şimdi buna da dayansın Figen!

?Biz sırtımızı YPG?ye, PYD?ye, PKK?ya dayıyoruz? dediği gün öfkemden, kahrımdan ve kederimden günlerce deliler gibi gezinmiştim. Devlet nerde, devlet bu kadına neden gereğini yapmıyor diye gerçekten de sinir krizleri geçirmiştim.

Bir taraftan Mehmetlerimiz, polislerimiz PKK denen alçak ve şerefsiz vatan hainleri tarafından şehit edilirken, bu alçak kadın TBMM çatısı altında bu sözleri sarf ediyordu.

Meclis koridorlarında kurumlu kurumlu yürüyüp bir yandan devletin verdiği maaşı cebine indirip öbür yandan devlete açıktan ihanet ediyordu, yetmiyor yandaşlarıyla terörist leşleri için taziye çadırlarına uğruyordu.

Dün bu terörist kadının vekilliği düşürülünce, hak ve adalet yerini buldu dedim. Şehit olan Mehmetlerimizin, polislerimizin yüreğimizde bıraktığı sızı ve keder hiç bitmeyecek lakin bu türden haberler yüreğimizi az da olsa ferahlatıyor?

Demek ki neymiş?

Devlet ağır hareket eder, ama asla unutmazmış! Demek ki neymiş? Büyük Türk Milletinin milli hassasiyetleriyle oynanmazmış! Demek ki neymiş? Vatan hainliği en aşağılık eylemmiş!

Demek ki neymiş Figen?

Devlet kadife eldivenli bir demir yumrukmuş!

Şimdi sıra Silho?da? Bekliyoruz, devletimiz ona da gereken cezayı kesecek! Bu ülkeye, bu bayrağa, bu millete kim ihanet ederse bedelini en ağır şekilde ödemelidir. Bu Vatan, bu ay yıldızlı bayrak, Büyük Türk Milleti bizim canımız, İslam dini damarlarımızda dolaşan kanımızdır!

İşte herkesi uyarıyoruz?

Bu kutsallarımızla hiç kimse oyun oynamasın!

Patır patır mahpusa doldurulan HDPKK?lı, FETÖ?CÜ, DAEŞ?Lİ hainler şimdi avaz avaz ?Demokrasi, insan hakları, adalet ? diye viyaklamaya başladılar. Oysa Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiç görülmemiş bir ?Demokrasi? anlayışı bu hükümet zamanında hayat buldu. Bütün kesimler istedikleri gibi konuştular, yazdılar, oynadılar, zıpladılar. Hatta ileri demokrasi denilen bu aşırı serbestiyet, rahatlık karşısında zaman zaman bir takım uyarı ve eleştirilerde dahi bulunmuştum.

Şarklı milletler demokrasiyi yanlış anlarlar derdim hep. Bu alçaklar beni yanıltmadılar, demokrasiyi kendilerine oyuncak, illegal çalışmalarına bir vasıta yapmaya kalkıştılar!

Bu hükümet, hemen her kesime sonsuz bir özgürlük alanı açmadı mı? Açtı. Bizim gibi Türk Milliyetçileri devletin bekası için bu kadar özgürlüğü aşırı ve tehlikeli dahi bulduk?

Ancak bu kendini bilmez, kuldan utanmaz, aşağılık, alçak HDPKK, FETÖ ve DEAŞ gibi terör örgütleri tabiri caizse kaşındılar! Demokrasi ve insan haklarını kafalarına göre algılayıp, ülkenin başına çorap örmek olarak anladılar. Birileri özyönetim dedi, öteki darbe yaptı, beriki gezi olaylarını tezgâhladı, birbirlerine yardım ve yataklık yaptı?

Ülke, tabiri caizse bir uçurumun kenarından döndü.

Neredeyse her şeyimizi kaybediyorduk. Neredeyse aziz ülkem işgal ediliyordu. Az kalsın güney bölgemiz elden çıkıyordu. Bayrağımızı ve özgürlüğümüzü kaybetmeye ramak kalmıştı.

Şimdi devlet, kadife eldiveni çıkarıp yumruğuyla bunların suratını dağıtınca morarmış bir vaziyette ?Demokrasi, insan hakları, hukuk? diyorlar! Ulan siz o kavramların canına okudunuz. Siz hepsini kötüye kullandınız. Artık yok öyle yağma!

Siz tükenene kadar, ülke bütün yönleriyle selamete kavuşana kadar bu yumruktan nasibinizi alacaksınız! Demokrasi neymiş, insan hakları neymiş şimdi gördünüz mü? Devlet?i şimdi tanıdınız mı? Daha doğrusu devletle tanıştınız mı?

Vatan haini devletin yumruğunu yemeye devam edecek!

Büyük Türk Milleti sizi ibretle izliyor!