İslam?la yoğrulmuş Türk düşmanlığı Avrupa?nın uykularını fena halde kaçırmış olmalı ki Avrupa ülkeleri, gerçek yüzlerinin üzerine çektiği albenili maskelerini çıkarmaya başladı bir bir.
Bütün gündem, Avrupa?nın maskelerle imtihanına kilitlenmiş durumda.
Hani onların allı pullu demokrasi maskeleri vardı; uzaktan bakanın gözlerini kamaştıran ve herkesi kendisine hayran bırakan. Bu maskeyle kendilerinden olmayan herkese ayar vermeye çalışıyorlardı asırlardan beri. Bu da yetmezmiş gibi bir de bu yolla sömürge düzenlerini kurmuşlardı kendileri dışındaki zayıf devletlerin üzerine.
Avrupa?nın bu buzdan maskesinin altına gizlenmiş gerçek yüzlerini göremeyen bizler, bu çok yüzlü medeniyeti sadece gözlerimizde büyütmekle kalmadık bir de onların insanlık dışı bütün uygulamalarına ?mutlaka bir hikmeti vardır? diyerek uzun yıllar boyunca sessiz kaldık. Bizim bu hayranlığımız ve sükûtumuz karşısında onlar, doymak bilmeyen iştahlarıyla dünyayı sömürdüler, evrenin geleceğini planladılar ve sair halkları kendi çıkarlarına hizmet etmek üzere mahirane bir şekilde düzene sokmayı başardılar.
Bu riyakârlar, kullandıkları kardan maskeleriyle dünyayı ateşe verdiler ama bu sıcaklıkta maskelerini eritmemek için gözlerimizin içine baka baka ve üstelik herkesi enayi yerine koyarak ?biz barıştan yanayız? nutukları atarak nutkumuzu dondurmaktan da geri durmadılar.
İnsanların üzerine kadın, erkek, çocuk ve yaşlı ayrımı yapmadan bombalar yağdırdılar ama bu sarsıntılarda maskelerini yere düşürmemek için bütün dünyayı aptal yerine koyarak ?biz kadın hakları, çocuk hakları ve insan hakları savunucularıyız? diye uzun uzun bildirgeler yayınlamaktan geri durmadılar.
Kendilerinden olmayan ülkelerin içindeki bütün ayrılıkçı, aykırı ve terörist oluşumları maddi ve manevi olarak bütün imkânlarıyla sonuna kadar desteklediler ama bu hengâmede terör sevici maskelerini koruyabilmek için ?biz farklılıklara değer veren bir medeniyetiz? diye gerine gerine poz vermeyi de ihmal etmediler.
Kendi çıkarlarını korumak için ziyaret ettikleri ülkeleri her fırsatta ?biz sizin dostunuzuz ve bizim için dostluk her türlü çıkarın üzerindedir? diyerek yaldızlı sözlerle avutmaya çalıştılar ama iş sarpa sarınca kendi çıkarlarını korumak için bu maskenin altında her türlü düşmanlığı yapmaktan da geri durmadılar.
Ama şimdi rüzgâr tersine esmeye başladı.
Ülkemiz, kendi üzerinde oynanan kirli oyunları ve tuzakları ağır bedeller ödeyerek de olsa fark etmeyi başarmıştır. Şimdilerde bu sinsi kapanların üzerine cesaretle giderek bu organize ihanetleri birbiri ardınca boşa çıkarmaya başlamış ve böylece önümüze yepyeni bir gün doğumunun müjdesini sermiştir. Tıpkı mazimizde olduğu gibi yüzyıllar sürecek bir kutlu şafağın bütün emareleri olanca heybetiyle belirmeye başlamıştır. Ümit ediyorum ki patlamak üzere olan bu şafak, ufkumuzda kümelenen sis öbeklerini birbiri ardınca dağıtacak ve ülkemizi, etkisi bin yıllara yayılacak bir bahar ve huzur iklimine sevk edecektir.
Avrupa ülkelerinin taktığı kar maskeleri, bizim ufkumuza göz kırpan bu bahar güneşi karşısında erimeye başlayacak ve türlü maskeler altına gizlenen Avrupa medeniyetinin gerçek yüzü bütün çıplaklığıyla ortaya çıkacaktır.
Geçtiğimiz hafta içinde Almanya?da bakanlarımızın yapacakları toplantıların ardı ardına iptal edilmesiyle başlayan siyasi krizin büyüyerek Hollanda?ya sıçraması ve kısa sürede bütün Avrupa?yı tesiri altına alması onların kar maskelerinin erimeye başlamasının en önemli belirtisi olmuştur. Aramızda gümrük birliği anlaşması olan ve Avrupa Birliği?ne girmek için müzakereleri devam eden bir ülkenin demokratik seçimlerinin yürütülmesini engellemeye ve manipüle etmeye yönelik bu çirkin girişimler, demokrasi ve özgürlük havarisi kesilen Avrupa?nın kar maskesini eritmeye başladı.
Bu gün acaba hangi maskeleri yüzlerinde kaldı ki?
Bakanlarımızın uçuş izinlerinin birbiri ardınca iptaliyle askıya aldıkları seyahat özgürlüğü maskesi mi?
Bakanımızın kendi ülkemizin toprağı olan başkonsolosluğumuza girişini engelleyerek askıya aldıkları kişisel hak ve özgürlükler maskesi mi?
Demokrasilerin olmazsa olmazı propaganda faaliyetlerini askıya alan düşünce ve fikri açıklama özgürlüğü maskesi mi?
Bütün olup biteni takip etmek üzere görev yapan basın mensuplarının çalışmalarını engelleyerek askıya aldıkları basın özgürlüğü maskesi mi?
Almanya, ülkemizi temsil eden Dış İşleri Bakanımız Sn. Mevlüt Çavuşoğlu?na reva gördüğü insanlık dışı muamele ile Avrupa?nın taktığı kardan maskeyi eritmeye başlamış, Hollanda ise Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız Sn. Fatma Betül Sayan Kaya Hanımefendi?ye uyguladığı insanlık dışı muamelelerle bu maskeyi eritip tamamen yok etmiştir. Ortaya çıkan vahim görüntü ise asırlardan beri unutturulmaya çalışılsa da aslında bize pek yabancı olmayan Avrupa?nın maskesiz çıplak yüzüdür;
?İkiyüzlü, hak ve hukuk yoksunu, çifte standartçı, faşist ve barbar Avrupa?
Bakanlarımıza reva görülen bu çirkin ve seviyesiz muamele aslında bütün milletimize reva görülmüştür. Bakan olmasını bir yana bırakın bir hanımefendiye nasıl davranacağını dahi içselleştirememiş, kendi ülkesinde yaşayan vatandaşlarımızın üzerine azgın köpeklerini salacak kadar pervasızlaşmış ve iç siyasetleri için bütün insan haklarını, özgürlükleri, demokrasiyi rafa kaldıracak kadar bayağılaşmış bir medeniyetin insanlığa sunacağı bir değerler bütünü var mıdır?
Avrupa ülkelerinde yaşayan ve bin bir güçlükle orada tutunmayı başarmış milyonlarca vatandaşımızı incitmeden Türk halkına reva görülen bu insanlık dışı davranışların mutlaka hesabı sorulmalıdır.
Zira biz, ekmeksiz ve susuz yaşamayı öğrenmiş ama onursuz ve tutsak olarak yaşamayı asla kabul etmeyen asil bir milletiz.