Göktan Ay


AYM, rektör atamasını iptal etti. Ne yapılmalı?

İlgi KHK’ya göre rektör adayları YÖK’ün ilan ettiği tarihlerde başvuruyor, atanmış YÖK üyeleri tarafından mülakata alınıyor, YÖK ilk 3’ü CB’na gönderiyor 15 gün içinde onaylanmaz ise tekrar 3 kişilik liste gönderiyor. 15 gün içinde yine onaylanmazsa bu adaylar boşa düşmüş oluyor ve Sn. Cumhurbaşkanı istediği kişiyi atayabiliyor.


İlgi KHK’ya göre rektör adayları YÖK’ün ilan ettiği tarihlerde başvuruyor, atanmış YÖK üyeleri tarafından mülakata alınıyor, YÖK ilk 3’ü CB’na gönderiyor 15 gün içinde onaylanmaz ise tekrar 3 kişilik liste gönderiyor. 15 gün içinde yine onaylanmazsa bu adaylar boşa düşmüş oluyor ve Sn. Cumhurbaşkanı istediği kişiyi atayabiliyor.

Bu şekilde hem adaylar, hem YÖK üyeleri refüze edilmiş oluyor ama, değişen bir şey olmuyor, görevlere devam ediliyor. Tepkiler kapı arkalarında/odalarda sürüyor.

Bunun yanlış olduğunu, YÖK tarafından başvuran adayların dosyaları ile CB’na gönderilmesini ve CB’nca atamanın yapılmasını yıllardır söyledik/yazdık.

Öğretim Üyeleri Derneği de bir açıklama yaparak seçime dönülmesini istemiş.. Daha önce rektörler, üniversitelerin kendi içlerinde yapılan seçimler sonucunda YÖK'ün gösterdiği üç aday arasından Cumhurbaşkanı tarafından atanıyordu. Seçimin de üniversite içinde bölünmelere yol açtığını belirtmek gerek…

Ayrıca  önce YÖK’ün angarya olarak görmediği Dekan atamalarını üzerinden atması ve İTA Amiri rektörlere vermesi gerekiyor. Dekan/Müdürler rektörle gelmeli ve gitmelidir. Biri 4 yıl biri 3 yıl olmuyor. Rektör başarılı olmak için kadrosunu kurmalı, dönem sonunda da hesap verebilmelidir. Bu sistemde istemediği Dekan ile çalışmak zorunda kalınıyor, mahkemelik olunuyor. Yazıktır, enerjilerimizi boşa akıtmayalım.

Yine üst makam atamalarında, bir yönetmelik/kanun değişikliğinde gerekçelere çok önem veririm. Çünkü, “ben yaptım oldu” anlayışı ülkemize kaybettiriyor. Şu anda MEB’deki durum aynı. 22 yılda 9 Bakan ve 9 ayrı sistem, içinden çıkılmaz durumdayız. Üzücü olan hepsi başarılı!

Şimdi isterseniz AYM’nin rektör ataması KHK’sının iptali gerekçesini birlikte okuyalım;

"Dava konusu kuralla, YÖK’ün rektör atama sürecinde; devlet üniversiteleri yönünden aday gösterme, vakıf üniversiteleri yönünden mütevelli heyetinin teklifine olumlu görüş verme şeklindeki rolüne son verilmek suretiyle rektör atama usulü değiştirilmiş ayrıca atanma şartları, görev süresi gibi rektör atanmasına ilişkin hükümler madde metninden çıkarılmıştır.

Devlet üniversitelerine rektör atanma şartlarında değişiklik öngören kural, Anayasa’nın İkinci Kısmı’nın Dördüncü Bölümü’nde yer alan kamu hizmetlerine girme hakkına ilişkin düzenleme içerdiğinden Anayasa’nın mülga 91. maddesi uyarınca KHK ile düzenlenemeyecek yasak alanda kalmaktadır."

Kısaca AYM diyor ki; ”Rektör belirleme düzenlemesi Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle yapılamaz, TBMM’den kanun çıkarmak şart.

Peki bu yanlış, maaş alan sayısı çok fazla olan CB Danışmanları tarafından neden söylenmemiş. Hadi yayımlanmış diyelim, neden sonra düzeltme için çaba gösterilmemiş? Herhalde “muhalefet uyanıncaya kadar ne kadar yol alırsak kardır düşüncesi olsa gerek…Malum 2002’ye kadar “YÖK Kaldırılacak” diyen Ak Parti iktidara gelince, kaldırmak yerine YÖK’ü kullanmaya başlamıştı.

CB Danışmanı ve bazı köşe yazarları “12 ay var, atama yetkisini iptal etmedi vb.” diye söylüyor, yazıyorlar. 

Yanlış yanlıştır, eksik de eksik…

CB imzaları yanlış olmamalıdır. 

TBMM bu konuda, akademinin  yanında yer almalı ve iptal edilen rektör ataması maddesi için hemen düzenleme yapmalıdır. 

Üstelik bunun için 12 ay  beklememeli ve 3 ay içinde üniversite özerkliğini güvence altına alan, liyakatı ve ehliyeti önceleyen bir atama düzenlemesi yapmalıdır.