Hakan Özen

Tarih: 25.09.2024 21:22

Çocuklarımızın geleceği, sağlığı ve güvenliği yanlış programlara kurban edilemez

Facebook Twitter Linked-in

Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) almış olduğu tasarruf tedbirleri eğitimde büyük bir sorun oluşturdu. Bakanlığın İŞKUR’la iş birliği çerçevesinde devam ettiği TYP (Toplum Yararına Çalışan Personel) programını sonlandırıp 2024-2025 Eğitim Öğretim Dönemi’nde başlattığı İş Gücü Uyum Programı kapsamında haftada 3 gün çalışacak personellere aylık ortalama 8 bin TL verileceğinin açıklanmasının ardından düşük ücretler nedeniyle okullar, çalıştıracak personel bulmakta zorlanıyor. Bunun neticesinde de temizlik personeli bulunamadığı için okullarda temizlik sorunu ayyuka çıktı.

İş Gücü Programı kapsamında çalışacak personele 8 Bin Lira verileceğinin açıklanmasıyla temizlik personeli alımı için açılan başvurulara kimse ilgi göstermezken Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen yaşanan sorunun çözüme kavuşturulması için konunun muhatabı Bakanlarla görüşmesinde her ne kadar ödenecek olan ücreti 12 Bin Liraya çıkabileceği telaffuz edilirken henüz bununla ilgili net bir açıklama yapılmış değil.

Okulların personel ihtiyacı, kadrolu memur statüsünde personelle karşılanamadığından yardımcı personel ihtiyacı bilindiği üzere bu yıla kadar İŞKUR bünyesindeki Toplum Yararına Program (TYP) kapsamında karşılanmaktaydı. 2024-2025 eğitim-öğretim yılından itibaren İşgücü Uyum Programı (İUP) kapsamında personel ihtiyacı karşılanacağı kaydedilmişti. İUP’de ise haftada üç gün ve azami 22,5 saat çalışma süresi öngörülmüş olup bu kısıtlı çalışma süresiyle okulun hizmetlerinin görülemeyeceği açıktır. Uygulamaya konan yeni programın iş güvencesinden yoksun, adil ve yeterli bir gelir getirmeyen, sosyal güvencesiz bir çalışma biçimi olduğu, bu haliyle okulların personel ihtiyacına kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüm sunamamanın ötesinde başlı başına bir emek sömürüsü biçimi olduğu da görülmektedir.

 Okullarda adeta faciaya dönüşen özellikle temizlik sorunu karşısında okul idarecileri ve öğretmenleri çaresiz bir şekilde sorunun daha da büyümemesi için ellerinden geleni cansiperane yapmaya çalışırken çare öğrenci velileri olmuştur. Bazı öğrenci velileri nöbetleşe şekilde çocuklarının okuduğu sınıfları ve sıraları temizlerken, diğer bir çare de cüzi bir ücret karşılığında temizlik işine girişen gönül elçileri olmuştur ki üstlendikleri görev adeta tamamen bir cesur yürek (Braveheart) örneğidir. Millî Eğitim Bakanlığı, programın yetersizliğini ve yol açtığı olumsuz sonuçları gözeterek soruna ivedilikle müdahale etmeli; temizlik ve güvenlik başta olmak üzere, yardımcı hizmetler için gerekli personel ihtiyacının il veya ilçe millî eğitim müdürlükleri eliyle hizmet alımı yoluyla karşılanmasını sağlamalı ya da istihdam için gerekli kaynakları okullara aktarmalıdır.

 2024 yılı itibariyle Türkiye’de resmi (devlet) okul sayısı 60 Bin 734‘tür. Yıllardır okullarda ihtiyaç olmasına rağmen kadrolu yardımcı hizmetli görevlendirmesi yapılmamıştır. 19 Milyon 900 Bin öğrencinin eğitim öğretim yılına başladığı bu dönemde, okullarımızda temizlik ve güvenlik personeli eksiklikleri hem eğitimin niteliğini hem de çocuklarımızın sağlığını ciddi şekilde tehdit etmektedir. Net bir şekilde görülmektedir ki; Eğitimde tasarruf olmaz! Çocuklarımızın geleceği, sağlığı ve güvenliği yanlış uygulamalara kurban edilemez!


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —