Haşim Akten


CUMHUR İTTİFAKI HALK TV’YE ÖDÜL VERMELİ

Bu yazım Millet İttifakı’nda yer alan muhafazakar dostlara bir uyarıdır.


30 Ocak 2023 gecesi saat 12’yi geçmişti. Uyuyamamıştım. Bilgisayarımdan TV haber programlarına göz gezdirmek istedim. A Haberi de Halk TV’yi de kahrolarak izlerim. Bir ülke bu kadar kutuplaşmamalı. Halk TV’ye takıldım. Kim olduğunu bilmediğim ismini duyduğum yazar Tarık Çelenk’in “Yarım saattir sizi dinliyorum. Bu konuşmalar muhafazar kesimi sizden uzaklaştırır” ikazına Şirin Payzın çok bozulmuştu. Biz hakikatleri söylüyoruz bozlurlarsa bozulsunlar der gibiydi. Ardından Emin Çıpa’nın kin ve nefret dolu bağırışları geldi. “Biraz önce sözlerimden kırılmış olan varsa özür dilerim” diyen Barış Terkoğlu gibi düşünmediğini onları kırmak için konuştuğunu söylüyordu. Kin ve nefret zirvedeydi. 6 Yaşındaki bir çocuğa istismar davasını gündeme getirerek sanki tüm muhafazakarlar bunu tasvip ediyorlarmış gibi konuşması gerçekten bir kinin ve nefretin söylemiydi. Aslında kih kusan konuşmalarının sadece 6 yaşındaki çocuğun istismarı olmadığını tüm müslümanlardan nefret ettiğinin göstergesi olduğunu izleyici anlıyor, görüyor ama kendisi bu kinini alçak bir istismarın arkasına saklıyordu.  Muhafazakar kesimi ile empati yapmak gerek diyen Tarık Çelenk’e neden onlar Cem evlerinin ibadet olmasına karşılar diyordu. “Neden din dersleri mecburi?” sözlerini ekranda dinleyen bir muhafazakar sanırım şöyle diyecektir. “Biz İstiklal Harbini ezanlar susmasın diye kazandık.” Ama onlar ekranda şöyle bağırıyorlar “Cumhuriyeti laikler kurdu” Daha önce de neden muhafazakarlar LGBT haklarına karşılar diye defalarca konuşmuştular. Muhafazakarları anlamak ve onlarla empati kurmak lazım diyen Tarık Çelenk’in sözlerini reddediyorlardı. Tabi bu arada bu program için “Kırdımsa özür dilerim” diyen Barış Terkoğlu’nu ayırıyorum. Muhafazakarların herşeye rağmen CHP ile beraber olma iradesini göstermelerini gözardı eden bu zihniyet ülkemizin birlikte yaşayabilme iradesine vurulan büyük darbedir. Ülkenin sahibinin kendileri olduğuna inanan bu tipler fabrika hatası olarak görülebilinir. Birgün İstiklal Harbini laikler kazandı derlerse hiç şaşırmam. Cephelerde can veren mehmitçikler mi laikti? Sütçü İmam mı laikti? Kara Fatma mı laikti? Ülkesi yedi düvel tarafından işgal edilen mazlum ve tarihinde hiç esir olmamış bu kahraman milletin çocukları mı laikti? Laikliği dindarlara bir baskı olarak algılayan bu kin dolu Emin Çıpa gibilerin zihniyetlerinin iktidara gelmesine muhafazakarların tepki koymalarını bir zaruret haline getirdiklerinin farkında bile değiller. Laikliği kimsenin inancına karışmamayı kastediliyorsa bunun asıl mimarı İslam’dır.

Tarık Çelenk haklıydı bunların bu konuşmaları CHP’nin veya solcuların veya bu tiplerin içinde olacağı bir ittifaka muhafazakarlar nasıl oy vereceklerdi? Hatta öyle konuşuyorlardı ki “Muhafazakarlar” derken bile ötekileştirmenin zirvesini yaşatıyorlardı. Sanki haklı olan sadece kendileri, akıllı olan sadece kendileri, demokrat olan sadece kendileri, özgürlükçü olan sadece kendileri gibiymiş de muhafazakarlar cahil insanlarmış gibi konuşuyorlardı. Hatta Tarık Çelenk’in muhafzakar kesimin oyunun %60 olduğunu söylemesine karşılık nefret öyle zirvedeydi ki biz bunlara neden mahkum oluyoruz diye adeta bağırıyorlar ama kendilerini çok kibar ve entel zannediyorlardı. Sanırım bunların programlarını izleyen ve iktidara oy vermek istemeyen insanlar bile “Allah muhafaza” diyerek iktidara oy vereceklerdir. Gözleri bu kadar kör olmuş bu insanlar iktidara geçerse neler olmazdı ki?

Cumhur İttifakı Halk TV’ye ödül vermeli bence. Çünkü böyle devam ederlerse Cumhur ittifakı büyük bir farkla seçimi alacaktır. Zira aç kalsalar da inançlarından asla vazgeçmeyecek olan muhafazakarları böyle aşağılayan insanlarla aynı trende olmak bir zuldür.

Bu yazım Millet İttifakı’nda yer alan muhafazakar dostlara bir uyarıdır.