Katar’da dünya kupası maçları oynanıyor. Türk Mili Futbol takımımız maalesef orada değil. Favori ülke takımlarına sürpriz yapan takımlar var. İran ve Suudi Arabistan gibi. Bu ülkeler kadar bile olamamışız.
Spiker ve yorumcular Türk takımlarında oynayan futbolcuların başarılarıyla övünüyorlar.
Yorum sizlerin…
5-10 milyon nüfusa sahip ülkeler dünya kupasında var. 85 milyon nüfusa ulaşan ülkemiz yok.
Sebep ne..
Sorumlular kim…?
Futbolcular mı..
Teknik adamlar mı..
Klüp yöneticileri mi..
Taraftarlar mı..
Türkiye Futbol Federasyonu mu..
TC Gençlik ve Spor Bakanlığı mı..
Bana göre hepsinin az da olsa kusurları var ama hiçbiri değil.
Suçlu sistem. Bir türlü yerine oturtamadığımız, her gelen yöneticinin kafasına göre kurmaya çalıştığı, kendisini o makama getiren(atayan) iradenin emrine göre hareket eden yönetici siz olsaydınız ne yapardınız.
Siyaset kişi ve kurumların üzerinde karabasan gibi hükmünü sürdürüyor.
Siyasetçiler güya her şeyin iyisini biliyorlar. Tarım, ekonomi, hazine, Merkez bankası, faiz, üretim, sanayi, eğitim, sağlık… ve diğerleri.
Siyaset ilk insandan beri var olan Hz. Adem metodunu kullanıyor.
--Deneme/Yanılma metodu.
--Göçebe Türklerin eskimiş metodu: Denk yolda düzülür..
--İşten artmaz dişten artar..
--Ne yapalım başka çözüm yok..
--Bu bari ehveni şer.( birkaç kötüden en az kötü olanı.TDK)
Aklıma güzel sözler, atasözleri, hadisler ayetler geliyor;
Kalite; müşteri memnuniyetidir
Kalite bir yaşam biçimidir
Sadece parayla, makamla, servetle, soy ve kabile ile, lüks hayat yaşamayla olmaz
Kalite ilk defasında, tam zamanında ve her zaman istenilen şartlara uymaktır
Kaliteli toplum yaşamı 800 yıl başarıyla uygulanmış Ahilik Yönetim Sisteminin günümüz şartlarına ve teknolojisine uyumlaştırılması ile mümkündür.
Peygamberimiz oğlu İbrahim’in cenazesini defnederken mezarcıda küçük bir deliği kapamasını ister. Bunun bir zararı olamadığını söyleyerek gerek olmadığını söyleyen mezarcıya verilen cevap hayatımıza yön verecek nitelikte kalitelidir: Sen o deliği kapa. Allah kullarının işlerini en iyi şekilde(Kaliteli) yapmasını ister.
Her cuma günü hutbe sonunda okunan ayetteki emir hayat nizamımızın kalitesini göstermektedir(Nahl,90) Şüphesiz ki Allah adaletli davranmayı, İhsanı(Allahı görüyormuş gibi kulluk yapmayı) ve akrabayı görüp gözetmeyi emreder.
Hangi sektör, işkolu, üretim ve hizmet, özel ve kamu…her kuruluş için
Yaşı, cinsiyeti, mesleği, rengi, dili, dini, ırkı ne olursa olsun…her İNSAN için..
ÖNCE KALİTE gelir.
Saygılarımla selamlıyorum.
Sami ÖZTÜRK
İnsan ve Kalite Derneği Başkanı