Korkut Aldemir


KIYMET BİLMEK

Kıymet bilmek; Zeka ve Ahlak İster. KA


İstasyonda oturuyordum. 

Bir şehirden çıkıp gitmenin, o, herkese aşina burukluğu kaplamıştı, içimi. 

Gerçi benim ne bırakıp gittiğim, özleyeceğim birisi, ne varacağım yerde bir bekleyenim, özlediğim, özleyenim vardı. 

Yine de içinde bulunduğum, yüksek tavanlı tren garında, ayrılık ve kavuşma; dolayısıyla hasret duygusu, havada asılı bir koku gibiydi. 

Her köşede bir hareketlilik izleniyordu. Ağır bavullarını çekiştirerek götüren insanlar, yolcu edilecek kişilere gösterilen aşırı ilgi, elektronik ekranda, değişen tren isimlerini seyreden birkaç meraklı, görev yerlerine gidip gelen formalılar…

Hemen yanımda dikilen anne baba, belli ki ergen çağdaki çocuğunu bir başka şehre gönderiyordu. İneceği durak, karşılayacak kişinin telefon numarası, yapması ve yapmaması gerekenler; delikanlının yerine ben sıkılmıştım. Fakat ebeveyn olmak, buydu. 

Biraz ileride ise altmışlı yaşlarının ortasındaki bir kadın, birazdan uğurlayacağı, nerdeyse iki büklüm olmuş babasına, eğilmiş bir şeyler söylüyordu. Yaşlı amca da kulağındaki işitme cihazını kurcalayıp duruyordu.

Trenlere açılan devasa kapıların hemen önünde, birbirine sarılmış bir çift vardı. Kadın, erkeğin geniş omuzlarına başını gömmüştü. Erkek ise kadınının saçlarını kokluyordu. Dünyada sadece ikisi varmışcasına sarılmışlardı, birbirlerine. 

Annesinin elinden tutup çekiştirdiği, beş yaşında bir kız çocuğu, belki ağlamıyordu ama geride bıraktığı babasına öyle bir bakıyordu ki…

 

Ayrılmak…

Mutsuz, tedirgin ediyor, üzüyor, eksik hissettiriyor; özetle:

Acıtıyordu.

 

*

 

“Kıymetini Bilmeyen Kula; “O”, Nasip Olmayacaktır!”

SEFİR

*

 

Kıymet bilmek lazım! 

 

Sabah apartmanınızdan çıkarken birinin gülümseyerek sunduğu günaydın-ın,

Sokakta aldığınız, sempatik bir baş selamının,

Yere bir şey düşürdüğünüzde onu size uzatan insanın,

Emeğinizin karşılığını ödeyen, ‘Teşekkür Etmeyi’ bilen kişinin,

Size karşı hata yaptığında Özür dilemesini bilen insanın,

Sizin hayatınıza, birikiminize, eğitim-öğretiminize bir şeyler eklemeye çalışanın,

Oturduğunuz bankta yanınıza gelip efkarınızın sebebini soran kişinin,

Vakit ayırıp, bir güzel hikaye anlatanın, 

Sizinle mert, dürüst, nazik ve DOĞRU konuşanın,

Tertemiz duygularla yaklaşanın,

Aşkı yaşatanın,

Sevgisini paylaşanın,

Size Dostluk elini uzatanın,

Anınızın,

Heyecanınızın,

Umudunuzun,

Sizi yürekten sevenlerin,

,

,

,

 

Kıymetini bilin!

Çünkü o kıymetler bir şekilde sizlere sunulmuş ilahi hediyeler iken zekasız ve ahlaksız mahlukatlar gibi bu hediyeleri kıymetsiz görürseniz muhakkaktır ki o kıymetleri kaybederek en büyük cezalara düşeceksiniz.

 

*

‘Bir Yıldız gibi kayarım hayatından,

Yapabileceğin tek şey; dilek tutmak olur!’

Bob MARLEY 

 

*

 

Bazı İnsanlar, öyle bir Gider ki,

Bazı Fırsatlar, öyle bir Kaçar ki,

Bazı Sevgiler, öyle bir Yok Olur ki,

Bazı Aşklar, öyle bir Son Bulur ki,

Elinizde kalan Pişmanlığınız, Bu dünyadaki Cehenneminizin Azabı Olur!

 

Zeka, Kıymeti; Görmeye, yakalamaya, kaybetmemeye;

Ahlak, Kıymet karşısında; Hak’lı davranmaya, edepli olmaya yarayacaktır! 

Kıymetli yaşamlar diliyorum…

Saygılarımla