Nusret Çiçek


PİYASALARI İKTİDARLAR HOPLATIYOR

Artık net olarak ifade ediyorum. "Yüz yıl" diye övünmemiz hikâye. “Ekonomik bağımsızlık”, o da masal. Gidin piyasalara bakın, ne kadar temizlik maddesi varsa İsrail şirketlerine ait.


Artık net olarak ifade ediyorum.

"Yüz yıl" diye övünmemiz hikâye.

“Ekonomik bağımsızlık”, o da masal.

 Gidin piyasalara bakın, ne kadar temizlik maddesi varsa İsrail şirketlerine ait.

 Yanı Yahudi sermayesi.

Beyaz eşya, ya Çin veya İsrail.

Bize ait olan ne var?

Makarna piyasası bile karışık…

Yıllardır iktidarlardan, “hırsızı cezalandıracağız” dolmalarını dinleriz,

 fakat ne hikmetse arkası gelmez.

Aksine, kamuda daha da çoğalırlar.

Bizden olanlar uzaklaştırılır, olmayanlar yakına getirilir.

Ülke seksen beş milyon…

Üç beş çeteci yakalanınca, “ suç örgütlerini çökerttik” açıklaması yeterli olmuyor. 

Olamaz, çünkü  bu işi becerecek dirayetli sağlam kadrolar yok.

Olanı da dışlanınca meydan vurgunculara kalıyor.

Devlet dediğin, yanlışın yanlışını kim yaparsa ayağına basacak.

Gözünün üstüne indirecek.

Öyle üç beş kuruş ceza kestik açıklaması ile olmaz.

Aksine caydırmaz teşvik eder.

Piyasadaki mallara durdukları yerde her gün zam geliyor.

Diyeceksiniz ki gelir, çünkü ipler puştun elinde.

Orası öyle de iktidar daha zam vermeden bir yıl öncesinden “emekliye zam”, “memura zam” diye reklam yaparsa bu bir teşviktir.

Yahu be iktidar sen kimden yanasın?

Yapacağını yap da öyle konuş.

İktidarlar değişir ama temel ilkelerde değişen bir şey yok.

Muhalefet de gelse yine aynı.

En başta ilim ve irfan dediğimiz eğitim yabancı.

Kemalist diye kimse dokunamıyor.

Gençlik deist, bekâr evlerinde kız erkek bir arada yaşıyorlar.

Çıplaklık laik düzenin adeta kriteri.

Ekranlar, diziler her geçen gün daha da kirletiliyor.

İnternette ki ilanlara bakın, kanseri prostatı kökünden kestiklerini iddia eden bir sürü dolandırıcılar, hem de nitelikli. 

Hastaların zaaflarından istifade ederek köşe oluyorlar. 

Her hasta bir sefer denemeye kalkışsa yeter.

Ne var ki dönüp bakan yok.

Görevde olsam gereğini yapardım.

Ey devlet..!

O kadar aciz misin?

O bekâr evlerini kim organize diyorsa başına yık.

Kıymalara domuz eti kim katıyorsa çiftlilerini ateşe ver.

Domuz ve eşek eti kasaplıktır diye çıkardığın kararnameyi de iptal et.

“ Yapacağız edeceğiz” her devrin politik lafları.

Tüm besinlerin zararlı katkı maddesi taşıdığını uzmanlar söylüyor.

Hastalıkların hızla yayılması madem beslenmemizle alakalı o halde hastane kurmak yerine gıda maddelerini sıkı denetle, sigarayı raflardan kaldır, içki satışlarını yasakla, piç doğurmayı önle.

Amma diyeceksiniz ki biz demokratik laik-Seküler devletiz.

Demokrasi adı altında her türlü kirliliğe hürriyet tanıyacağımıza  dair Lozan'da söz verdik. 

O yüzden elimiz kolumuz bağlı.

İşte o bağı kim çözecek?

 İslam’ı cephede bu kadar parti varken iş çıkmaz.

İktidar da başımızda sürekli sallanır.

O zaman şu tespiti yapalım.

CHP…

 DEM denilen terör örgütü temsilcisi ile dirsek temasını sürdürdüğü sürece bir baltaya bile sap olamaz. 

Geçmişte Melih Gökçek, başkanlığını Karayalçın’a borçludur. 
 

 Şimdi de...

AK parti, iktidarını CHP ile DEM yüzünden sürdürüyor desem herhalde yanlış olmaz.

O halde…  

Önce iktidarları hizaya getirelim sonra da zamları.

                                                                         5.2.2024 E. Hâkim Nusret Çiçek