Kerem Çağrı


SAFLAR BELİRGİNLEŞTİĞİNDE

Toplumumuz diğer bütün toplumlar gibi belli bir kalıba dökülmüş, fikirler kutuplaşmış ve inançlar standartlaşmışlardır.


Toplumumuz diğer bütün toplumlar gibi belli bir kalıba dökülmüş, fikirler kutuplaşmış ve inançlar standartlaşmışlardır.

Her politik hareket kendi sosyal ve siyasal alanını belirlemelidir.

Ben, bu toplumda somut ve bilinen taraftarları bulunan mevcut gruplardan hangisine bağlıyım veya hangileri ile ortak yanlarım ve benzeş özelliklerim var.

Politik hareket eğer topluma yol gösterir hedefler tayın edebilirse…

Fesat, çörüme, gaflet, tekrar, gelenekçilik, kuruntuculuk ve tepkisizliği varlığının derinliklerinde hisseden bir toplum birde bakmışsınız ansızın ayağa kalkmış, hareket dolu bir tavır, heyecanlı, dipdiri, sımsıcak bir kanla dolmuş bu maskeyi yüzünden çıkarmıp atmış.

Aynı nesil, özgür, uyanık sorumluluk duygusuyla dolu ve kararlı bir nesil olup çıkmış, mezarlığa ve tarihin çöplüğüne dönmüş ölü bir toplumdan birdenbire bir hareket ve hayat fışkırmıştır.

Bu bilince erişen toplum ve bireyler bir “promethe” olur ve ilahi ateşi kendi toprağına indirir kendi halkına ulaştırır ve sonra kışı ve karanlığı yarıp dağıtır, daha sonra dahileri, kahramanları ve tarihi kendine çeker.

Yani aşk ve imana eşlik eden bir bilinçtir bu.

Zihnen paramparça olmuş farklı hiziplerin cirit attığı mutsuz bir toplumun yerine mutlu bir toplumu geçebileceğine inandırmalıdır.

Frantz Fanon’un deyişiyle:” Yeni bir ırk, yeni bir deri ve yeni bir düşünce sahibi olan bir insandır bu.”

Muhakak ki politik hareketler cemaat ve tarikatlara benzemezler onlar gibi homojen değildirler ayrıca benzememelidirler de oldukça heterojen bir karışım onu daha diri ve daha dinamik yapar.

Geriye dört yıl bırakarak yoluna devam eden politik hareketin artık olgunlaşmaya ve kendine ait bir tonu ve tadı olduğunu topluma acilen yeni ve yeniden anlatmalıdır.

Yola çıkarken demokrasi ve adaleti vazgeçilmez olarak gören ve kültürel değerlerle barışık bilim ve sanatı önceleyen ahlaki ve moral değerleri önemseyen modern, demokrat ve medeni Müslüman insanların toplandığı bir ocak olarak politik kolon ve kırışler dizayn edilmişti.

Bu dört yılda bu mefkurenin gençlik hareketi, tacir tayfası ve bunları ayakta tutacak zihin emekçisi samimi kadro var edilmemişse bu gün ara ara politik gövde de oluşan ateş ve titremenin bozuk motivasyonun isteksizliğin esbabı ve hikmeti işin bu cihetinin yokluğundan kaynaklandığı görülüyor.

Malcolm X derki:”Siz ikna edilmiş insanlarla yola çıkamazsınız, ancak inanmış insanlarla yola çıkabilirsiniz.”

Bediüzaman Said Nursi:”Sizin kavgasını vereceğiniz bir davanız yoksa ne ehemiyetiniz var.” Diyor.

Fanonla bitirelim varmısınız yeni ve yeniden aşk ve heyecanla yorulmadan, tükenmeden, şikayet etmeden, inandığımız davamızın zaferi için…(*)

(*)Bu yazı için Dr.Ali Şeriati ve Said Nursi’nin eserlerinden istıfade edilmiştir.