Yüksel Durak


TÜRK’ÜN HESAP GÜNÜ

TARAFTAR GÖZÜYLE EURO 2024 Almanya (2 Temmuz, 19. gün)


 

TÜRK’ÜN HESAP GÜNÜ 

Hem içerde hem dışarda… 

 

Türkiye-Avusturya: 2-1

Goller: Merih Demiral (1’ ve 59’)/Gregoritsch (66’)

Türkiye çeyrek finalde… Türkiye son sekizde…

 

ZAFERSE;

Rakip favori… Hem sadece bu maçın değil -tuhaf bir biçimde- turnuvanın da favorilerinden biri… 

İyi ve sağlam bir takım. Takım oyununda turnuvanın en iyilerinden biri. 

Hazırlık maçında bizi tarihi bir farkla yenmiş, dümdüz etmiş.

İçerde medyacılar, sosyal medyacılar ve hadsizler Milli Takım’ın üstünden buldozer gibi geçmiş, hak ile yeksan etmiş. Eleştiri şöyle dursun, hakaret ve küfürlerin bini bir para…

Artık çocuklar nasıl bir baskı altındaysa bu maçı kan davası gibi görüyor, intikam diyor.

 

Olağanüstü bir mücadele… Son ana kadar… Bitiş düdüğü çaldığında muhteşem bir zafer var fakat mecal yok. Bütün futbolcular yerde. Sonra…

Avusturyalı futbolcular gözyaşları içinde taraftarıyla vedalaşıyor. Bizim idari ve teknik kadromuz ile futbolcularımız Avusturyalı meslektaşlarını ve taraftarını saygıyla alkışlıyor. Ta ki Avusturyalı futbolcular yeşil zemini terk edene kadar. 

Futbolda herkes herkesi yenebilir ve fakat böyle bir insanlığı herkes gösteremez işte. Asıl zafer bu işte.

 

Sonra… Tüm takım çeyrek finali kutluyor. Analarının ak sütü gibi helal son sekizi taraftarıyla kutluyor. 

Helal olsun! Helal olsun! Helal olsun.

 

Bİ SUSUN!

27.06.2024 tarihinde Enpolitik’te TÜRK YILMAZ başlıklı yazımda;

İNSAFSIZLAR,

Medyacılar ve sosyal medyacılar… Turnuva sonuna kadar bi susun lütfen. Öfkenizi ve kininizi içinizde saklayın. “Dere geçerken at değiştirilmez” demiş ya atalarımız… Sabredin lütfen. Kalırsa kusarsınız öfke ve kininizi. Montella’yı da göndeririz…

demiştim.

Medyacı, sosyal medyacı, hadsiz ve insafsızlar sustu mu bilemem ama Avusturya maçında pusuya yattıklarına eminim. Olası bir mağlubiyette şişmiş dilleriyle saldırı hazırlığındaydılar;
4-6-0 saçmalığı da ne? Nerede bu takımın santrforu?

O niye oynadı, bu niye oynamadı?

Montella bu takımın teknik direktörü değil…

-Kulüpçülüğüne göre- falan bu takımın futbolcusu değil. Falanca çöp, bu takımda yeri yok… Birileri torpille oynarsa…

 

Şimdi herkesten fazla seviniyorlar, herkesten fazla ses veriyorlar. Sevinmek elbette sonuna kadar hakkınız lakin öncelikle özür dilemeniz gerekmez mi?

Fark etmez… Bu çocuklar gidebildikleri yere kadar gidecekler.

Fark etmez… Bu çocuklar belki de çeyrek finalde turnuvaya veda edecekler.

Sorun değil. Biz, büyük, çok büyük milyonlar bu çocuklar birlikte olacağız. 

Onlarla sevineceğiz… Kaderde üzülmek varsa onlarla üzüleceğiz.

Eleştiri? Gerektiğinde elbette makul, hak ve hakikatli, had bilir eleştirilerimizi de yapacağız.

 

NE DEMİŞTİ? 

Arnavutluk’un gruplardan 1 puanla vedasından sonra Eski Arnavut Futbolcu Lorik Cana; 

Bu turnuvadan büyük kazançlarla ayrılıyoruz. Çok büyük tecrübe kazandık. Önümüzdeki yıllarda üstüne koya koya gideceğiz…

Anlayana… 

 

NE DEMİŞİM;

Enpolitik’te, Taraftar Gözüyle Süper Lig 6. Hafta (22-25 Eylül 2023) yazımdan;

Süper Lig ve Avrupa maçları devam ederken TFF gündeme oturdu. Federasyon, A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Kuntz ile yolların ayrıldığını açıkladı.

Kulislerde konuşulan ve beklenen bu gelişmeden sonra takımın başına Adana Demirspor’un Eski Teknik Direktörü Vincenzo Montella getirildi. 

İtalyan, Mavi Şimşeklerdeki oyun anlayışını milli takıma getirebilirse çok heyecanlı maçlar yaşatabilir bize. Hayırlı olsun… 

Evet… Yaşatıyor İtalyan. 

 

Enpolitik’te Taraftar Gözüyle Süper Lig 31. Hafta (2-4 Nisan 2024) yazımdan;

İkinci maçta Avusturya’ya tarihi bir farkla 6-1 yenildik. 9 farklı oyuncuyla sahaya çıkan Montella, bu ağır mağlubiyetle karizmayı çizdirdi. 

Nihayetinde hazırlık maçıydı bunlar ve önemli olan Almanya turnuvasıydı. Ancak ağır mağlubiyet enseleri kararttı. Montella, haziran ayına kadar kadroyu belirlemeli ve “duran top zafiyetine” mutlak çözüm bulmalı.

Önceki hazırlık maçında Almanya’yı harika bir şekilde 3-2 yenince medyacılar ve yorumcular, Milli Takım’ı Almanya2024’ün favorisi olarak gördü. Son iki maçta gelen yenilgiler sonrası medyacılar ve yorumcular gruptan çıkmayı mucize olarak gördüler. İşin ilginç yanı, bu yorumları yapanlar aynı kişilerdi.

Favori olmayı bilemem ama Almanya-2024’ün en renkli takımı Türkiye olacaktır. Biraz da şansımız yaver giderse milliler önemli bir başarı elde edecektir.

 

Eyvallah Montella… Eyvallah Milli Takım… Eyvallah Türkiye’m…

 

OYUN;

Türkiye-Avusturya: 2-1

 

Avusturya’nın ye yapacağı, nasıl oynayacağı öngörülebilirdi ve hatta belliydi.

Fakat bizim ne yapacağımız ve nasıl oynayacağımız pek belli değildi.

Maça şok ve bir kısmet golüyle, daha 1. dakika da golle başlayınca bütün planlar, bütün işler değişti. Avusturya yüksek tempo ve büyük bir baskıyla yarım saat nevrimizi döndürdü. 

Bu arada bir Avusturya kornerinde top, kalemize paralel bir şekilde geçip gitti. Kimse dokunamadı. Kısmetimizde bu dakikalarda gol yemek yoktu.

Bu tüksek tempoyu kimse uzun zaman sürdüremezdi. 20. dakikadan itibaren Avusturya’yı durdurduk, 30’dan sonra kontrolü aldık. Devreyi 1-0 bitirdik. 

 

İkinci devrenin başında da Avusturya baskısı beklenendi fakat olmadı. İzin vermedik. Topu rakibe bıraktık ancak fazla pozisyon vermedik. Bir mutlak pozisyonda Mert Günok kalesinde devleşti.

AYA ASTRONOT…

Biz, aya astronot gönderiyoruz sanıyorduk ama bu maçta az kalsın Merih Demiral gidecekti. 59’da Arda Güler’in kornerinde öyle bir yükseldi ve öyle bir kafa vurdu ki Merih, kırk bir kere maşallah; 2-0.

66’da golü yiyince kasıldık biraz. Avusturya oyunu bizim sahamıza yıktı.

Montella değişikliklerle önlem almaya çalıştı ve takım başarılı da oldu. Maçı kopartabilecek birkaç fırsatı da oluşturduk, olmadı.

KISMET…

Son dakika artık… Ferdi Kadıoğlu’nun pasında Barış Alper Yılmaz son patlayıcı deparını attı, son oyuncu geçip ceza sahası çizgisinin üstünden kalan son gücüyle vurdu, kaleci çıkardı. 

Dönen topta maç boyu en büyük hatamızı yaptık belki de, Avusturya forvetini Mert ile baş başa bıraktık. Avusturyalı kafayı vurdu. Yere çarpan top kalemize… Aman Allah’ım! Bu dakikada, vallahi olmaz! Olmadı. Mert inanılmaz bir hamle ile topu çıkardı. 

Maç bitti, kazandık.

 

MERT GÜNOK… Kalesinde harikaydı. Biri son dakika olmak üzere 2 müthiş kurtarış ile maça damga vurdu. Maçın oyuncusu seçilse kimse itiraz etmez.

MERT MÜLDÜR… Sakin güç yahu! Kanadını muhteşem kapattı. Hücuma da destek vermekten geri durmadı.

ABDÜLKERİM BARDAKÇI… Tandemde müthişti. Neredeyse hatasız oynadı.

FERDİ KADIOĞLU… Özellikle ikinci 45 performansı muazzamdı. Maçın oyuncusu seçilse itiraz olmazdı.

KAAN AYHAN… Kaptandı bu maçta. Turnuva başından beri iyi oyun standardını koruyan ender futbolculardan biriydi… Bu maçta da here yere yetişti. Maçın oyuncusu seçilse itiraz edilmez.

İSMAİL YÜKSEK… Gerçekten ortaya bir farkındalık koyuyor. Harikaydı.

ORKUN KÖKÇÜ… İsmail’le birlikte bu çalışkanlık… İnanılmaz.

ARDA GÜLER… Bu maçta savunma anlamında da katkı verdi. 

KENAN YILDIZ… Çok çalışkandı. Kanadında Ferdi’ye desteği değerliydi.

BARIŞ ALPER YILMAZ… Maç bittiğinde adım atacak gücü kalmamıştı gerçekten. Yine çok iyi bir maç çıkardı. Son pozisyonda golü atsaydı ayaklarımız yerden kesilirdi vallahi.

OKAY YOKUŞLU… Yorulan ve bunalan savunmamıza direnç kattı.

SALİH ÖZCAN… Okay’la birlikte direnç kattı. Yediğimiz golde talihsizdi. 

MUHAMMED KEREM AKTÜRKOĞLU… Sol kanadı canlandırdı. Biraz kısmetli olsaydı Barış’la birlikte skor da yapabilirdi. Biraz daha erken girmeli miydi sorusunu düşündürdü.

MERİH DEMİRAL… MERİH DEMİRAL… MERİİİİHHH…

Savunmada muhteşemdi. Abdülkerim ile tandem uyumu fevkaladeydi. Üstüne bir de 2 gol. Birinci de ağları yırtacaktı… İkinci de göğe çıkacaktı. 

Dün gecenin yıldızıydı…

Üstelik maçın oyuncusu olmaya bu kadar çok oyuncu varken.

 

Sinyor MONTELLA… Ne oynadın Allah aşkına… 4-6-0’ın malumdu zaten. Maç içinde 3-5-2… Arada 4-5-1… Vallahi şaşırttın hepimizi. En çok da rakibi…

Grazie… Grazie… Teşekkürler.

 

OYUN KISMETİ;

Kaliteli, müthiş, muazzam bir oyun oynamadık fakat bu defa taktik oynamayı, hem de fena halde becerdik. Olağanüstü bir mücadele verdik, direnç koyduk.

Ancak şans/talih/kısmet faktörü asla göz ardı edilmemeli. 

Avusturya öne geçseydi bambaşka bir maç olurdu. Vallahi kalp dayanır mıydı, bilemem.

 

ÇEYREK FİNAL, HOLLANDA; 

Şüphesiz en iyi zamanlarında değil Hollanda. Yıldızlarını bilemem fakat yegâne oyuncusu Gakpo. 

Lakin nihayetinde bir ekol… Avrupa’nın en güçlü temsilcilerinden…

Sonuç elbette bilinemez. Avusturya maçından daha zor olacağını düşünmüyorum. Psikolojik üstünlük de bizde. 

Kazanacağımızı düşünüyorum. 

Ancak sağlıklı taraftar ne der? Yensen de yenilsen de…

Sen Milli Takım’sın. Çık, oyna! Mücadeleni sonuna kadar ortaya koy. Gerisi kısmet…

 

Son 16 Turu; 

İsviçre, İtalya’yı evine gönderdi: 2-0

Almanya yine kazandı, Danimarka’ya şans tanımadı: 2-0

İngiltere çok zorlandığı müsabakada Bellingham’ın mucizevi golüyle maçı uzatmaya taşıdı, Slovakya’yı 2-1 ile geçti. 

İspanya-Gürcistan: 4-1

Fransa-Belçika: 1-0

Portekiz’e, Gürcistan maçı sonrası “Hiç yakışmadı… Bu nedenle son 16 turunda eve gidecek ilk takım olmanızı diliyorum” demiştim. Slovenyalı Sesko o fırsatları gole çevirseydi öyle de olacaktı. Portekiz seri penaltı atışları ile 3-0 kazandı.

Hollanda, Romanya rüyasını bitirdi: 3-0

 

Çeyrek final eşleşmeleri;

İspanya-Almanya

(Ev sahibi turnuvaya veda etmek istemeyecek, elinden gelenin fazlasını yapacaktır.) 

Portekiz-Fransa

(Fransa rahat kazanacaktır.)

İngiltere-İsviçre

(İsviçre’nin kazanması benim için sürpriz olmayacaktır.)

Hollanda-Türkiye

(Türkiye, Türkiye, Türkiye)

 

Son bir not;

Sevgili Merih Demiral,

Gol sonrası sevincinde “kurt başı” ve maç sonrası demecinde söylediklerin siyasi görüşünse, duygu, düşünce ve ideolojinse söylenecek bir şey yok. Saygıyla

Yok, milli coşkunun heyecanlı dışavurumuysa… Baş tacı… Hep birlikte bir ve beraber…

“Ama yine de futbol bu. Burası Milli Takım.” demeden geçemeyeceğim.

Yolun da, bahtın da açık olsun. Daha büyük başarılara…