Göktan Ay


YÖK “Teknik Üniversiteler Birliği” Ne Amaçla Kuruldu?

YÖK tarafından, İstanbul Teknik Üniversitesinin ev sahipliğinde gerçekleştirilen Teknik Üniversiteler Birliği'nin ilk toplantısı İstanbul’da yapıldı.


YÖK tarafından, İstanbul Teknik Üniversitesinin ev sahipliğinde gerçekleştirilen Teknik Üniversiteler Birliği'nin ilk toplantısı İstanbul’da yapıldı.

Teknik Üniversiteler Birliği; İstanbul Teknik Üniversitesi, Eskişehir Teknik Üniversitesi, Gebze Teknik Üniversitesi, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Bursa Teknik Üniversitesi, Erzurum Teknik Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Konya Teknik Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi ve İskenderun Teknik Üniversitesi olmak üzere 11 üniversiteden oluşuyor.

11 teknik üniversitenin toplam öğrenci sayısı 225 bin, öğretim elemanı sayısı ise 12 bin 295'dir. Öğretim elemanı başına düşen öğrenci sayısı ise 18,29'dur. Uluslararası öğrenci sayısı 11 bin 500 iken toplam öğrenci içindeki oranı yüzde 5,1'dir. Öğretim üyesi başına düşen uluslararası yayın ortalaması ise 2024 yılı için 1,20 olarak gerçekleşmiştir.

YÖK Başkanı Sn. Prof. Dr. Erol Özvar’ın açış konuşmasından bölümler verelim:

“Yeni ve kıymetli bir oluşum olan Teknik Üniversiteler Birliği'nin hem ülkeye hem de yükseköğretim sistemine önemli katkılar sunacaktır. Teknik üniversitelerinin her birinin nitelikli insan kaynağı yetiştirilmesinde, teknoloji ve inovasyonun geliştirilmesinde kritik bir rol üstlenecektir. 

Teknik Üniversiteler Birliği, teknik üniversitelerimizin çalışmalarına ekstra bir güç katacaktır. Bu birlikteliğin başta mühendislik eğitimi ve araştırma kültürü olmak üzere, yeni teknolojiler ve istihdam arasındaki uyumu güçlendireceğine inanıyorum. Birlikteki üniversitelerin müşterek dersler, müfredatlar ve programlar oluşturmayı ciddi şekilde değerlendirmeleri gerekiyor. Her üniversite, güçlü olduğu alanlarda sahip olduğu kapasiteyi diğer üniversitelerin istifadesine sunabilecektir.

Özellikle ortak araştırma merkezlerinin kurulması ve proje sayısının artırılması gibi uygulamaların sahip olunan insan gücü ve teknik kapasitenin en verimli şekilde kullanılmasına olanak sağlayacaktır. Teknik üniversiteler, iyileştirmeye açık yönlerimizden biri olan ortak araştırma kültürünün inşası ve yaygınlaşmasına hizmet edecektir.

Dünyada birçok ülkede teknik üniversiteler ulusal ve uluslararası platformlarda bir araya gelerek inovasyon, Ar-Ge ve mühendislik eğitiminin geleceğine yön vermektedir.

Bu tür yapılar, eğitim ve sektör arasındaki bağlantıyı güçlendirerek, ülkelerinin rekabet gücünü artırmaya yönelik stratejiler belirliyor. Teknik Üniversiteler Birliği'nin de ülke için benzer bir rolü üstlenmesi gerekmektedir…

Yükseköğretimin bütün paydaşları olarak mevcut sorunlara karşı birlikte hareket etmemiz ve daha dirençli bir sistem oluşturmamız önem arz etmektedir. Kaynakların daha etkin kullanımı ve sürdürülebilir bir yükseköğretim için üniversitelerimiz arasındaki işbirliğini geliştirmemiz gerektiği açıktır. Teknik Üniversiteler Birliği, bu bakımdan sadece bir istişare mekanizması olmanın ötesine geçerek daha güçlü bir ortaklık için işlevsel zemin oluşturacaktır.

Son yıllarda yaşanan hızlı teknolojik değişimlerin, otomasyon ve yapay zekaya dayalı yeni çözümlerin, bazı geleneksel mesleklerin önemini yitirmesine neden olmaktadır. Üniversitelerin iş gücü piyasasının değişen beklentilerine daha hızlı uyum sağlayabilmesi adına gereken adımları atma konusunda hızlı davranılması gerekmektedir.

Teknik Üniversiteler Birliği, YÖK'ün uluslararasılaşma misyonuna potansiyel bir katkı sunacaktır.

Türk yükseköğretimi, bir yandan misyon farklılaşması ve ihtisaslaşma yoluyla çeşitliliği sağlarken diğer yandan üniversiteler arasında ortak bir anlayış ve vizyonu tesis etmek gayretindedir. Bu anlayışın bir sonucu olarak üniversite liderleriyle sık sık bir araya gelmeye ve görüş alışverişinde bulunmaya özen gösteriyoruz.

Üniversiteler arasındaki işbirliği ve istişare mekanizmasının geliştirilmesini ve verimli kılınmasını her platformda vurguluyoruz. Bu tür mekanizmaların yükseköğretimin bütün paydaşları arasında yeni ortaklık imkanlarını ortaya çıkaracağına ve sahip olduğumuz kapasiteyi daha etkin ve verimli bir şekilde kullanmamıza zemin hazırlayacağına inanıyorum. Teknik Üniversiteler Birliği'ni de bu anlamda kıymetli bir teşebbüs olarak görüyorum.

Türk yükseköğretiminin bugün itibarıyla üniversite, öğretim elemanı ve öğrenci sayıları bakımından son derece güçlü bir kapasiteye ulaşmıştır.  Üye üniversitelerin ortak projeler geliştirmesini, sanayi ile daha güçlü bağlar kurmasını ve birbirleriyle daha fazla etkileşimde bulunmasının hedeflendiği Teknik Üniversiteler Birliği, teknik üniversitelerin eğitim, toplumsal katkı, uluslararasılaşma, ortak araştırma kültürü, kalite ve Ar-Ge faaliyetlerine katkı sunmasını ve tüm bu alanlarda güç birliği yapmasını amaçlayarak Türkiye'nin uluslararası arenada rekabet gücünü artırarak bilimsel ve teknolojik gelişimine katkı sağlayacaktır.”

 

Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Sn. Prof. Dr. Naci Çağlar’da kısa bir konuşma yaptı: “Birlik çatısı altında buluşmak için çıktığımız yolda, Ülkemizin 11 teknik üniversitesini bir araya getiren Teknik Üniversiteler Birliği’nin ilk istişare toplantısını geçtiğimiz yıl Bursa Teknik Üniversitesinde gerçekleştirdik. Şimdi ise Yükseköğretim Kurulu Başkanımız Prof. Dr. Erol Özvar’ın öncülüğünde kuruluş imzalarımızı attık.Teknik Üniversiteler Birliği vasıtasıyla eğitim ve Ar-Ge alanlarında geliştirilecek yeni işbirlikleri ve ortak bilimsel projelerin Türkiye Yüzyılı'nda ülkenin kalkınmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz.  Teknik Üniversiteler Birliği çatısı altında üniversiteler arasında Ar-Ge alanında iş birliği yapacağız. Ortak projeler, sorun çözüm pazarları ve ortak laboratuvar kullanımını sağlayacağız. Eğitim alanında gerçekleştireceğimiz iş birliği ile kalite çıtasını daha da yukarılara taşıyacağız. Yine toplumsal katkı alanında da sorunları birlikte çözeceğiz, birlikte üreteceğiz. Teknik Üniversiteler Birliği’nin bilime önemli katkılar sağlamasını diliyor, başta Yükseköğretim Kurulu Başkanımız Prof. Dr. Erol Özvar hocamıza ve Birliğimizin kurulmasında emeği geçen tüm Rektörlerimize teşekkür ediyorum” 

Bu tür birliktelikler çok güzel. 1996-1999 arasında İTÜ TMDK Eğitimden Sorumlu Müdür Yard. iken 3 Türk Müziği Devlet Konservatuvarı ile, 3 ayda bir eğitim toplantıları ve her yıl “Konservatuvarlar Arası Kültür Şenliği” İstanbul-Gaziantep-İzmir’de  düzenlemiştik. 2000’den sonra hepsi unutuldu  ve her konservatuvar kendi başına kaldı “en iyiyiz” demeye başladı. Günümüzde  53 Konservatuvarımız var ama hala ortak Müzik Terimlerimiz yok…

Aynı yıllarda Eğitim Fakülteleri Dekanları Konseyi kuruldu. Amaçları çok güzeldi, ama o da işlevini yitirdi. Çünkü göreve gelen üstü rahatsız etmemek, bir sonraki atamayı garantilemek için uğraşıyor. MEB’in kurduğu Milli Eğitim Akademisi ve Atanacak Öğretmene Mülakat konusunda bile olumlu/olumsuz bir Eğitim Fakültesi Dekanı, bir Bölüm Başkanı ağzını açmadı, rapor hazırlamadı.

Bunlar yanlış örnekler diyelim, 2025 Türkiyesinde olmaz diyelim. Hayırlı olmasını dileyerek sözümüzü noktalayalım.